bugün

kucakta hoplarken saçlarını topuz yapabilen kız

kadın kokusunun perdelenemez ve pencerelerinin sonuna kadar açıldığı zamanlarda çıt kırıldım ürkek bir gecede yaşananlar...
kristal beyaz baldırlarında ivmesel hareketlerin ışığıyla, zifiri geceyi şuh bir şekilde aydınlatan ışıktın içime dolan. kasıklarımda bir dünya taşıyordum sen döndükçe başımda fırtınalar kopan. böyle ıslak bir sızıntıyla mahremime dolarken sen, benmerkezinin en şuh yerindeki o sığınakları acemi bir akdeniz deniz korsanı gibi keşfetmekti benim meselem. senin geçit vermez, dar içsel kıyılarını şuh topumla döverken, duvarlarını pul pul dökmek ve süpürmek benim boynumun borcu artık inan!

bakıyorum da bütün bunlar yaşanırken ve bedenin aşağı yukarı dik dik alçalıp yükselirken, göğüslerinin arasından görebiliyorum herşeyi. omzunda yayılan uzun dağınık saçlarını ellerinle topuz yaparak topluyorsun ya! yapma bunu!.. yapma bunu!..
dudakların artık daha bir şuh bakıyor, gözlerindeki zevk pırıltıları ise cam gibi keskin. bal kutundanki pınarından akan ılık yağmurlar, gözlerinden bana düşen cam kırıklarının acısını bi' nebze olsun dağıtıyor.
gel çözelim artık yalancı topuzunu.
dağıt artık saçlarını ve ört yüzümü.
dudaklarıma kafes olsun!