bugün
- götten hiç yemeyip gayliğe karşı olmak14
- masklavi devlet memuruysa niye her an burada20
- sik beni tonu15
- gelmiş geçmiş en depresif şarkı10
- anın görüntüsü13
- balıkçı klitoris11
- pardonadinizasizmi15
- tüm müslümanlar kur an'ı okusa8
- iktidar değişirse yaşanacak rezillikler11
- abdülkerim bardakçı32
- ibneler sabah uyanınca ne yapıyor sorunsalı9
- kur an da mehdi diye bir şey geçmemesi13
- mustafa kemalin askerleriyiz sözünden ötürü ihraç23
- simite zam yapanlara soruşturma başlatmak11
- galatasaraylıların tutuşması17
- sevgilisi için yanında ped taşıyan erkek23
- türkiye'nin en kötü şarkıları11
- 30 yaş sendromu12
- karınızı başınızda taç yapar mısınız12
- erdoğan'in ülkeye verdiği derin zarar13
- one day monday wet day sex day12
- kur an'ın yarattığı devrimler12
- bir lahmacunla doyan erkek9
- 22 yaş sendromu9
- vücudunuz ne kadar esnek22
- insan olmaya ceyrek kala12
- türkiye ye gelmiş en iyi yabancı golcü11
- mudanyada karşılaşılacak sözlük yazarları10
- kendisini ilk önce mesleğiyle tanıtan kişi20
- yangında hayat kurtaran itfaiyecileri tutuklamak9
- sözlük yazarlarının penis boyu ölçüleri10
- beklenen büyük istanbul depremi20
- erdoğan'in yeniden başkan olma formülü12
- 28 şubat ta zulme uğrayanlar halka zulmediyor13
- 3 şubat 2025 gaziantep fk galatasaray maçı40
- arabayı yokuşta 2 yle kaldıran kız10
- 1 şubat 2025 akdeniz depremleri52
- mel mel bakan gibson vs masklavi10
- regl temalı başlığa samimiyetle yaklaşan kız8
- genç göstermek13
- 3 milyon lira ile yapılacak en mantıklı yatırım11
- şu an nerede olmak isterdiniz8
- akp'lilerin her şeyi yapıp sorumlu olmama isteği20
- ressamlık mesleği ölmüştür26
- doğum oranı düşüşüne çözüm önerileri14
- türkiye sadece tr de yaşayanların ülkesi değildir8
- boy abdesti almak size zor mu geliyor15
- kripto para piyasası12
- lalettayin biriyle içki içmek9
- miss universe ulusal güzellik yarışmaları11
entry'ler (17)
şair şükrü ersöz ün bir şiirinde keder ve yanlızlık dolu hayatlarını
bir hayat kadınının kendi dilinden anlatıyormuşçasına etkileyici bir üslupla aktarmıştır,
lütfen şiiri okuyunuz.
Genelev Mektupları
I.
Tenime yabancılaştım, etime
Göğsüme kollarıma kalçalarıma
Bacaklarıma yabancılaştım.
Saçlarım o eski güzelliğini
Çoktan yitirdi
Şimdi yalnız bilmem neden
Zaman zaman yüzüme vuran
Bir utancı perdeliyor sadece.
Oysa önceleri oysa eskiden
Salınca tarkları tel tel
Düşle ülkesinden sevgiler ülkesinden
Yağmur serinliğinde, incecik
Yumuşacık bir el
Bulutlardan yüreğime kayardı.
Gözlerim kaçamak bakışlarda
Kirpiklerim kırık
Boynum bir çocuğun pembe ağzında
Ürperdikçe uzardı.
Dudaklarım dersen, dudaklarım
Öptüğüm aynalarda kaldı.
Tenime yabancılaştım, etime
Acıma sevincime insan yanıma
Kendime yabancılaştım.
II.
Giysiler alırım nedense
Nerelerde ne zaman giyeceksem
Bir eski alışkanlık işte
ilk gençlikten kalma.
Oysa bir dantel külot bir gecelik
Çok bile.
(Şimdilerde sütyeni de çıkardık)
Giysiler alırım giyilmez
Çıplaklığıma.
Arada bir çarşı pazar
Doktor dönüşleri daha çok
Eser de aklıma;
Çocuğuna çeşit çeşit
Kazaklar örecek
Evcimemn bir ev kadını gibi
Yün alırım şiş alırım tığ alırım
Nasıl sevinirim bir bilsen
Nasıl mutlanırım.
III.
Bu insan başları sıra sıra
Bu kalabalık
Camlardaki bu sürekli kalabalık
Bana bakkal dükkanlarını
Anımsatır hep.
Içerde boy boy konserve kutuları
Sabun kalıpları yağ paketleri
Sıralı bakkal dükkanlarını.
Kararsız bir müşteri
Etiketi görememiş
Korkarak alacağı malın ederinden
Girer içeri.
Kimi gün bir yaşlı yaşına güvenerek
Hoyrat davranışlarda rahat
Kimi gün bir çocuk ürkek mi ürkek
Ayva sarı terlerini silerek
Düşer üstüme.
IV.
Yüreğimde yüz gurbeti taşısam da
Kalçalarımda bir erkeği taşımasam.
Yıldım demenin de bir anlamı yok
Saçlarıma sinmiş bu çiğ kolonya
Tenimdeki bu vazelin kokularından.
Penceresiz perdesiz bu çift yataklı
Bu karanlık yatak odalarından
Yıldım demeninde bir anlamı yok.
Gün ışığı bir gün olsun
Geniş odalarda mavi
Çalmadı kapımı.
Ay süzülmüş yataklarda sıcacık
Yumuşacık öpüşlerle düşlere gebe
Uykulara varmadım hiç.
Bir gün olsun pembe uykularımdan
Mavi bir erkek
Uğrun uğrun öperek
Kaldırmadı beni.
Yıllar yılı bir acıyı
Sırtımda karnımda kalçalarımda
Büyüttüm durdum.
Harlı soluklarıyla düştüler üstüme
Harlı soluklarıyla dondu yüzüm.
Yıllar yılı binlerce
Binlerce erkeğin gizli gerilimini
En gizli yerlerimde erittim.
Iğneucu acıları gözbebeklerimde
Taşısam taşısam da
Yüzümde bir erkek yüzü taşımasam.
V.
Akşam ;desem ve sussam
Yetmez mi?
Ya da yorgun bir gövdeyi
Cam kırıklarında uyutsam…
Akşamı anlatmaz mı?
VI.
Uykular benim zehirli sularımdır.
Geçip giden onca erkek
Onca erkek tüm yükünü
Üstüme yıkmış gibi
Gövdem tonlarca ağırlığında
Bir batık gemi;
Sularım dipsiz denizim kıyısız
Yatarım bir ten çölüdür yatağom
En yorgun gecelerim bile uykusuz
Uykular benim en rezil korkularımdır.
VII.
Bıçkın bıyıklarıyla külhan
Islak saçlarıyla gülendi O.
Gün ışır ışımaz usulca
Sıyrılıp dağınık uykularımdan
Yarı gecelerde karanlığıma
Yıldız yıldız dökülendi O.
(Bilmem ki ne buldu örseli tenimde
Belki açlığını giderdi bir zaman
Belki de sevgiyi öğrendi bilmeden)
Hayata yenildikçe gelendi O.
Düşümü gerçeğe gerçeğimi düşe
Acımı kuşkulu bir sevince
Çevirendi O.
Bir o gülüşü kaldı
Şimdi duvarlarımda
Görmeye ömrümü adak sunduğum
Bir o gülüşü…çın çın
Sesi yüreğimin kıyılarını döven
Üşüdükçe anısıyla ısındığım.
VIII.
Gülmek mi?
Gülerim, güldüğüm çok olmuştur.
Gülüşüm hoyrat taşlarda
Incecik kırılan cam,
Kendi kıyılarını döven su sesi
Bir ağacın ilkyaz eşiğinde
Leyli leylim yaprak dökmesi.
Bilene ağıt gibi oturur
Burda bir kadının gamsız gülmesi…
Gülerim, güldüğüm çok olmuştur.
IX.
Evlerde sabahlar nasıldı
Unuttum
Evlerde akşamlar nasıldı.
X.
Çocukluğum olmadı benim
Gençliğim olmadı.
Babam karanlık bir adamdı
Korkularla besledi bizi
Annem zayıf mı zayıf
Sevgisini göstermeye korkardı.
Bir küçücük kumru kuşu büyüttüm
Göğsümün gizlisinde
Yumuşaklık adına, sevgi adına.
Konduğu tüm dalları
Aykırı bir rüzgar aldı.
Baskılar safra gibi attı dışarı
Korkular safra gibi attı.
Evimden uzak evler üstüne
Gerçeğini şimdi bile bilmediğim
Ne olmadık düşler kurdum.
ince içlenmelerle her akşam
Dalgın baktığım camlardan
Bir gizli mutluluk sızardı
Işık yerine ;
XI.
Garipsi huylar edindim nicedir
Garipsi duygular edindim.
Artık iyice tükenen
Bir ölü umuttan mıdır
Gittikçe yoğunlaşan bu yaşlı
Bu yılgın yalnızlıktan mı?
Yoksa eşiklerden sızan
Şu rezil ölüm kokusundan mı?
Söndürüp her gece ışıklarımı
-Yalancı bir aydınlığı siler gibi-
incecik bir mum yakıyorum.
Ömrüme benzetip sonra alevini
-Karanlığı ağır basan o titrek
O gölgesi korkular saçan ışığını-
Ömrüme benzetip inceden inceye
Eriyen mumu
Bakıyorum;Bakıyorum;
Bir ölüm düşlüyorum, başımda
Başımda o mavi erkeğim
Bir ölüm;geniş odalarda pembe
Devinirken mutluluk
Uykulara varır gibi usul usul
Usul usul susuyor yüreğim.
Sol yanımda kızım benim
Benim eski benim çocuk güzelliğim.
Sağ yanımda gülüşü bir ilkyaz yeli
-Öyle hafif, öyle serin-
Yiğit oğlum, yağız oğlum ;
Kırıp camları bağırsam
Bağırsam diyorum avaz avaz:
Bir ölüm düşlüyorum ey insanlar
Bir ölüm ;
Ölümüm evlere yas.
Eriyip bitiyor mum
Bitiyor birden bütün düşlerim
Acımasız gerçeğime çıplak
Çırılçıplak dönüyorum.
insan düşüncesinden
Hızlı araç yoktur diyen
Öğretmenim ;öğretmenim ;
Garipsi huylar edindim nicedir
Garipsi duygular edindim.
Sonsöz Yerine
XII.
Ürkek adımlarıyla uğrun usul
Gelip sıralı sırasız
Karanlık kıyılarımda duran çocuk ;
Örseli duyarlığımdan kalın örtüleri
-Kaba örtüleri, kara örtüleri-
Kaldıran çocuk ;kaldıran çocuk;
Herkesin gerçeği kendine biricik
Bir beni söyletip de böyle kısacık
Bu yağma yürek, bu talan sevgi
Bu ucuz ten pazarını
Yazdığını sanan çocuk.
Herkesin gerçeği kendine acı
Herkesin acısı kendine biricik.
Şükrü Erbaş
bir hayat kadınının kendi dilinden anlatıyormuşçasına etkileyici bir üslupla aktarmıştır,
lütfen şiiri okuyunuz.
Genelev Mektupları
I.
Tenime yabancılaştım, etime
Göğsüme kollarıma kalçalarıma
Bacaklarıma yabancılaştım.
Saçlarım o eski güzelliğini
Çoktan yitirdi
Şimdi yalnız bilmem neden
Zaman zaman yüzüme vuran
Bir utancı perdeliyor sadece.
Oysa önceleri oysa eskiden
Salınca tarkları tel tel
Düşle ülkesinden sevgiler ülkesinden
Yağmur serinliğinde, incecik
Yumuşacık bir el
Bulutlardan yüreğime kayardı.
Gözlerim kaçamak bakışlarda
Kirpiklerim kırık
Boynum bir çocuğun pembe ağzında
Ürperdikçe uzardı.
Dudaklarım dersen, dudaklarım
Öptüğüm aynalarda kaldı.
Tenime yabancılaştım, etime
Acıma sevincime insan yanıma
Kendime yabancılaştım.
II.
Giysiler alırım nedense
Nerelerde ne zaman giyeceksem
Bir eski alışkanlık işte
ilk gençlikten kalma.
Oysa bir dantel külot bir gecelik
Çok bile.
(Şimdilerde sütyeni de çıkardık)
Giysiler alırım giyilmez
Çıplaklığıma.
Arada bir çarşı pazar
Doktor dönüşleri daha çok
Eser de aklıma;
Çocuğuna çeşit çeşit
Kazaklar örecek
Evcimemn bir ev kadını gibi
Yün alırım şiş alırım tığ alırım
Nasıl sevinirim bir bilsen
Nasıl mutlanırım.
III.
Bu insan başları sıra sıra
Bu kalabalık
Camlardaki bu sürekli kalabalık
Bana bakkal dükkanlarını
Anımsatır hep.
Içerde boy boy konserve kutuları
Sabun kalıpları yağ paketleri
Sıralı bakkal dükkanlarını.
Kararsız bir müşteri
Etiketi görememiş
Korkarak alacağı malın ederinden
Girer içeri.
Kimi gün bir yaşlı yaşına güvenerek
Hoyrat davranışlarda rahat
Kimi gün bir çocuk ürkek mi ürkek
Ayva sarı terlerini silerek
Düşer üstüme.
IV.
Yüreğimde yüz gurbeti taşısam da
Kalçalarımda bir erkeği taşımasam.
Yıldım demenin de bir anlamı yok
Saçlarıma sinmiş bu çiğ kolonya
Tenimdeki bu vazelin kokularından.
Penceresiz perdesiz bu çift yataklı
Bu karanlık yatak odalarından
Yıldım demeninde bir anlamı yok.
Gün ışığı bir gün olsun
Geniş odalarda mavi
Çalmadı kapımı.
Ay süzülmüş yataklarda sıcacık
Yumuşacık öpüşlerle düşlere gebe
Uykulara varmadım hiç.
Bir gün olsun pembe uykularımdan
Mavi bir erkek
Uğrun uğrun öperek
Kaldırmadı beni.
Yıllar yılı bir acıyı
Sırtımda karnımda kalçalarımda
Büyüttüm durdum.
Harlı soluklarıyla düştüler üstüme
Harlı soluklarıyla dondu yüzüm.
Yıllar yılı binlerce
Binlerce erkeğin gizli gerilimini
En gizli yerlerimde erittim.
Iğneucu acıları gözbebeklerimde
Taşısam taşısam da
Yüzümde bir erkek yüzü taşımasam.
V.
Akşam ;desem ve sussam
Yetmez mi?
Ya da yorgun bir gövdeyi
Cam kırıklarında uyutsam…
Akşamı anlatmaz mı?
VI.
Uykular benim zehirli sularımdır.
Geçip giden onca erkek
Onca erkek tüm yükünü
Üstüme yıkmış gibi
Gövdem tonlarca ağırlığında
Bir batık gemi;
Sularım dipsiz denizim kıyısız
Yatarım bir ten çölüdür yatağom
En yorgun gecelerim bile uykusuz
Uykular benim en rezil korkularımdır.
VII.
Bıçkın bıyıklarıyla külhan
Islak saçlarıyla gülendi O.
Gün ışır ışımaz usulca
Sıyrılıp dağınık uykularımdan
Yarı gecelerde karanlığıma
Yıldız yıldız dökülendi O.
(Bilmem ki ne buldu örseli tenimde
Belki açlığını giderdi bir zaman
Belki de sevgiyi öğrendi bilmeden)
Hayata yenildikçe gelendi O.
Düşümü gerçeğe gerçeğimi düşe
Acımı kuşkulu bir sevince
Çevirendi O.
Bir o gülüşü kaldı
Şimdi duvarlarımda
Görmeye ömrümü adak sunduğum
Bir o gülüşü…çın çın
Sesi yüreğimin kıyılarını döven
Üşüdükçe anısıyla ısındığım.
VIII.
Gülmek mi?
Gülerim, güldüğüm çok olmuştur.
Gülüşüm hoyrat taşlarda
Incecik kırılan cam,
Kendi kıyılarını döven su sesi
Bir ağacın ilkyaz eşiğinde
Leyli leylim yaprak dökmesi.
Bilene ağıt gibi oturur
Burda bir kadının gamsız gülmesi…
Gülerim, güldüğüm çok olmuştur.
IX.
Evlerde sabahlar nasıldı
Unuttum
Evlerde akşamlar nasıldı.
X.
Çocukluğum olmadı benim
Gençliğim olmadı.
Babam karanlık bir adamdı
Korkularla besledi bizi
Annem zayıf mı zayıf
Sevgisini göstermeye korkardı.
Bir küçücük kumru kuşu büyüttüm
Göğsümün gizlisinde
Yumuşaklık adına, sevgi adına.
Konduğu tüm dalları
Aykırı bir rüzgar aldı.
Baskılar safra gibi attı dışarı
Korkular safra gibi attı.
Evimden uzak evler üstüne
Gerçeğini şimdi bile bilmediğim
Ne olmadık düşler kurdum.
ince içlenmelerle her akşam
Dalgın baktığım camlardan
Bir gizli mutluluk sızardı
Işık yerine ;
XI.
Garipsi huylar edindim nicedir
Garipsi duygular edindim.
Artık iyice tükenen
Bir ölü umuttan mıdır
Gittikçe yoğunlaşan bu yaşlı
Bu yılgın yalnızlıktan mı?
Yoksa eşiklerden sızan
Şu rezil ölüm kokusundan mı?
Söndürüp her gece ışıklarımı
-Yalancı bir aydınlığı siler gibi-
incecik bir mum yakıyorum.
Ömrüme benzetip sonra alevini
-Karanlığı ağır basan o titrek
O gölgesi korkular saçan ışığını-
Ömrüme benzetip inceden inceye
Eriyen mumu
Bakıyorum;Bakıyorum;
Bir ölüm düşlüyorum, başımda
Başımda o mavi erkeğim
Bir ölüm;geniş odalarda pembe
Devinirken mutluluk
Uykulara varır gibi usul usul
Usul usul susuyor yüreğim.
Sol yanımda kızım benim
Benim eski benim çocuk güzelliğim.
Sağ yanımda gülüşü bir ilkyaz yeli
-Öyle hafif, öyle serin-
Yiğit oğlum, yağız oğlum ;
Kırıp camları bağırsam
Bağırsam diyorum avaz avaz:
Bir ölüm düşlüyorum ey insanlar
Bir ölüm ;
Ölümüm evlere yas.
Eriyip bitiyor mum
Bitiyor birden bütün düşlerim
Acımasız gerçeğime çıplak
Çırılçıplak dönüyorum.
insan düşüncesinden
Hızlı araç yoktur diyen
Öğretmenim ;öğretmenim ;
Garipsi huylar edindim nicedir
Garipsi duygular edindim.
Sonsöz Yerine
XII.
Ürkek adımlarıyla uğrun usul
Gelip sıralı sırasız
Karanlık kıyılarımda duran çocuk ;
Örseli duyarlığımdan kalın örtüleri
-Kaba örtüleri, kara örtüleri-
Kaldıran çocuk ;kaldıran çocuk;
Herkesin gerçeği kendine biricik
Bir beni söyletip de böyle kısacık
Bu yağma yürek, bu talan sevgi
Bu ucuz ten pazarını
Yazdığını sanan çocuk.
Herkesin gerçeği kendine acı
Herkesin acısı kendine biricik.
Şükrü Erbaş
nice trafik kazası haberlerinde direğe, duvara ,ağaca toslayarak
hurdası çıkmış arabaların içinde ve çevresinde
bolca boş şişesine rasladığımız yerli malımız.
gençliğimizi , geleceğimizi , neslimizi yudum yudum
harcayan ,sömüren , yokeden alkollü içki
spor gazetelerinde tam sayfa reklamlarına (övücü ve özendirici)
rasladığımız düşünen akılları dumura uğratan çelişki.
birde basketbol takımları var. oyuncular biralı kafaylamı
basket atıyorlar acaba:) sporla biranın ne alakası var diye sorulacak soruların
muhatabı olması gereken bira firması.
hurdası çıkmış arabaların içinde ve çevresinde
bolca boş şişesine rasladığımız yerli malımız.
gençliğimizi , geleceğimizi , neslimizi yudum yudum
harcayan ,sömüren , yokeden alkollü içki
spor gazetelerinde tam sayfa reklamlarına (övücü ve özendirici)
rasladığımız düşünen akılları dumura uğratan çelişki.
birde basketbol takımları var. oyuncular biralı kafaylamı
basket atıyorlar acaba:) sporla biranın ne alakası var diye sorulacak soruların
muhatabı olması gereken bira firması.
kalpten , candan , gönülden , içten , yürekten.
insan ölür
kötü-lük yokolur
geriye sadece iyilik kalır.
kötü-lük yokolur
geriye sadece iyilik kalır.
disney in animasyon filmlerinden alaaddin e yüzü ve mimikleriyle ilham kaynağı olduğu ileri sürülen amerikalı oyuncu.
hayat bir kavga, ilk düşmanın sensin
bir kavgası ,bir mücadelesi, bir hedefi , bir ideali, bir hayali olan insanlara bir an önce harekete geçmelerini öğütleyen , içinde didaktik unsurlar barındıran david fincher filmi...
bir kavgası ,bir mücadelesi, bir hedefi , bir ideali, bir hayali olan insanlara bir an önce harekete geçmelerini öğütleyen , içinde didaktik unsurlar barındıran david fincher filmi...
şairin ruhununun aynasıdır.
herkes baktığında kendini görür.
herkes baktığında kendini görür.
sinemamızın dev aktörü cüneyt arkın ın ilk oyunculuk deneyimidir.
bir halit refiğ filmidir.işledigi konu itibarıyla biraz mesaj kaygısı güden fakat bol enrikalı bir melodram olma tuzağına düşmekten kurtulamayan 80 ler sonu bir yeşilçam yapımıdır.
bir filmin işitsel ve görsel dünyasının kağıt üzerindeki hali.
filmin en önemli unsurudur.
filmin en önemli unsurudur.
akıl yürek ve vicdan tutulmas
ı.delilik göstergesi
ı.delilik göstergesi
iKi GÖZÜM
(SENi çok sEViYorum)
S evgin kalbimde yanarım
E ğer varsan bende varım
N erdesin seni ararım
i smin dilimde ağlarım
Ç aresizim sende çözüm
O lmaz senden ayrı özüm
K ırmam seni yemin sözüm
S ensin benim iki gözüm
E lime başını yasla
V efasızlık etmem asla
i lgim bugüne kıyasla
Y arın olur daha fazla
O lsamda ben senden ayrı
R üyaların çıkmaz hayrı
U mutlarım ayrı ayrı
M utluluğum sende gayrı.
haziran 1997
(SENi çok sEViYorum)
S evgin kalbimde yanarım
E ğer varsan bende varım
N erdesin seni ararım
i smin dilimde ağlarım
Ç aresizim sende çözüm
O lmaz senden ayrı özüm
K ırmam seni yemin sözüm
S ensin benim iki gözüm
E lime başını yasla
V efasızlık etmem asla
i lgim bugüne kıyasla
Y arın olur daha fazla
O lsamda ben senden ayrı
R üyaların çıkmaz hayrı
U mutlarım ayrı ayrı
M utluluğum sende gayrı.
haziran 1997
"ölüm benim düğün günümdür"hz. mevlana
doğuş
d oğmak için ölüme yürür kainat
o yunlardan sıyrıl o'nda mana bul
g ülüşlerdende kısa inanki hayat
u ykular bile düşlerle makbul
m ezarlığa değil ki o son seyahat
g ölgelermi anlam katar surete
ü şüyen beden mi yoksaki ruh mu
n asılda yapışmış can kemik ve ete
ü stümüze gelen ecel korkulukmu
n için bir düşün her göç ahirete
k aygılarla zehir ömürlerimiz
u fular karanlık güneş doğsada
t ükenirken bir bir sayılı günlerimiz
l avlar can verir küle, yaksada
u yanıştır sonsuzluğa ölümlerimiz
o yuncaktan bıkarmış çocuklar gerek
l üzum görmez kalp yolculukları
s eneler geçtikçe yaşlanır bebek
u nufak edipte mutlulukları
n ihayet bu can da birgün ölecek.
26 ağustos 2006
doğuş
d oğmak için ölüme yürür kainat
o yunlardan sıyrıl o'nda mana bul
g ülüşlerdende kısa inanki hayat
u ykular bile düşlerle makbul
m ezarlığa değil ki o son seyahat
g ölgelermi anlam katar surete
ü şüyen beden mi yoksaki ruh mu
n asılda yapışmış can kemik ve ete
ü stümüze gelen ecel korkulukmu
n için bir düşün her göç ahirete
k aygılarla zehir ömürlerimiz
u fular karanlık güneş doğsada
t ükenirken bir bir sayılı günlerimiz
l avlar can verir küle, yaksada
u yanıştır sonsuzluğa ölümlerimiz
o yuncaktan bıkarmış çocuklar gerek
l üzum görmez kalp yolculukları
s eneler geçtikçe yaşlanır bebek
u nufak edipte mutlulukları
n ihayet bu can da birgün ölecek.
26 ağustos 2006
cehennemi bu dünyada yaşayan insandır...
iKi GÖZÜM
(SENiçoksEViYorum)
S evgin kalbimde yanarım
E ğer varsan bende varım
N erdesin seni ararım
i smin dilimde ağlarım
Ç aresizim sende çözüm
O lmaz senden ayrı özüm
K ırmam seni yemin sözüm
S ensin benim iki gözüm
E lime başını yasla
V efasızlık etmem asla
i lgim bugüne kıyasla
Y arın olur daha fazla
O lsamda ben senden ayrı
R üyaların çıkmaz hayrı
U mutlarım ayrı ayrı
M utluluğum sende gayrı.
haziran 1997
(SENiçoksEViYorum)
S evgin kalbimde yanarım
E ğer varsan bende varım
N erdesin seni ararım
i smin dilimde ağlarım
Ç aresizim sende çözüm
O lmaz senden ayrı özüm
K ırmam seni yemin sözüm
S ensin benim iki gözüm
E lime başını yasla
V efasızlık etmem asla
i lgim bugüne kıyasla
Y arın olur daha fazla
O lsamda ben senden ayrı
R üyaların çıkmaz hayrı
U mutlarım ayrı ayrı
M utluluğum sende gayrı.
haziran 1997
anormal olan insanlık dramlarının normalleştirilmesinin
-sıradanlaştırılmasının ilk adımı
o yüzden pervasız ve umarsızız
başkalarının acısına gülüyoruz ne yazık
yazar arkadaşlar alınsın biraz.
-sıradanlaştırılmasının ilk adımı
o yüzden pervasız ve umarsızız
başkalarının acısına gülüyoruz ne yazık
yazar arkadaşlar alınsın biraz.
yönetmen,senarist, şair,oyuncu...
komple bir sanat adamı
komple bir sanat adamı