bugün
- çilekli gofret yiyen erkek10
- tembel avrat tenceresi10
- hayatı sorgulamak18
- uzun boylu insanlardan kısa insanlara tavsiyeler13
- günün şarkısı13
- ankaralı turgut10
- evlenme teklif eden yazarı cimere şikayet etmek9
- 4 yıldır bir kızı unutamamak14
- hatay usulü soslu döner13
- realite manipülasyonu13
- uludağ sözlük görüntülü arama özelliği10
- 5 kasım 2024 abd başkanlık seçimleri21
- jose mourinho35
- bilgi içerikli entryler yazsam okur musunuz15
- ötüken'e hacca gitmek12
- 3 kasım 2024 trabzonspor fenerbahçe maçı71
- profilinizden karakter analiz ediyorum toplanın8
- akşam yemeği12
- üsküdar üniversitesi'nin yaratiliş manifestosu19
- fenerbahçe taraftarı8
- istanbulun en berbat ilçesi17
- dünyada sadece ikimiz kalsak yine olmaz diyen kız11
- ben albay kemal sorularınızı cevaplıyorum8
- kahve falında kovboy çıkması10
- kedi besleyen erkek8
- albay kemal8
- kenan evren'i yargılayan ve cezalandıran taşak19
- dinde zorlama yoktur13
- rus kadınlarının türklere göre farklılıkları14
- anın görüntüsü23
- sözlük kızlarının ayak fetişizmine bakış açısı12
- menuet9
- din dersinin zorunlu olması11
- ebru gündeşe 69 milyonluk konser23
- erdoğan bir kez daha seçilmeli11
- vücudunuzda hissettiğiniz en büyük acı16
- tukenmis favorilerim10
- özgür özel9
- kadir mısıroğlu8
- devlet bahçeli12
- aklı sikinde olan yazar18
- hem messi'yi hem ronaldo yu seven insan11
- kısa saçlı erkek vs uzun saçlı erkek8
- fenerbahçe13
- menuet'in 26 yaşında olması9
- imza toplayıp judas'ı sözlükten attırmak22
- yazarların yaşadığı hayat19
- boklu bezle 500t seyahati9
- dincilerin vatan haini olması12
- yazarların hissettikleri14
entry'ler (78)
her şey olacağına varır gerçeğinin bir başka deyişle dile getirilmiş halidir. hakikaten de bir konu üzerinde ne kadar uğraşırsan uğraş, çabalar hayatın olmasına izin verdiği kadarını mümkün kılar. bazen zamana bırakmak en iyisidir. sözün özü; su akar yolunu, yatağını bulur.
Sevgilinizin hayatında siz varken olmasını istemediğiniz insanlar, onun hayatından çıkarsa yersiz bir sevince tutulursunuz, fakat unutmayınız ki belki de o insanlar paçasını o pislikten kurtarmayı başarmış olan şanslı cenahtır. darısı başınıza ...
Garip bir enerjileri vardır boğa burcu erkeklerinin; ancak saçmasapan inatları ve sebepsiz takıntıları sebebiyle uzaktan hoşlardır aman uzakta kalsınlardır. Efendim bu tür; garip bir şekilde seni kendine çeker sonra da hayatı zindan edip, sana çektirir.
bedensel değil ruhsal bir sakatlıktır.
yolun sonunda sen vardın ve o yolda yürümek beni mutlu ettiği için
ben sana geliyordum belki de.
aslında senin için yaptım dediğim birçok şey
kendim için yaptıklarımmış.
karşılık beklerken boşuna oyalanmışım affet
ve gecikmiş şefkatlerim sevgilim
ve yine geç kalınmış bir zamandan alelade bir itiraftır sana özrüm.
bir zaaf değilsin çünkü sen,
ben sen özürlüyüm...
yolun sonunda sen vardın ve o yolda yürümek beni mutlu ettiği için
ben sana geliyordum belki de.
aslında senin için yaptım dediğim birçok şey
kendim için yaptıklarımmış.
karşılık beklerken boşuna oyalanmışım affet
ve gecikmiş şefkatlerim sevgilim
ve yine geç kalınmış bir zamandan alelade bir itiraftır sana özrüm.
bir zaaf değilsin çünkü sen,
ben sen özürlüyüm...
sahibine ulaşmamış dizelerin entrynin affına sığınarak tarafımca paylaşılmasıdır.
kaçak nefesler almayı; kuytularda ciğere dolan izmaritlere borçluyum
kül ettiklerim yalnızca bundan ibarettir; yanarken ben.
akıp giden zamansa bir su gibi içilmiştir kana kana
bir bedene susamış ruhlar tarafından..
gölgeleri gün ışığına sorduğunda sarhoş olmamalı,
yıldızlar bardaktan boşanırken;
susmalı mesela dil,
sevgiler yutkunmalı insan.
bazen hatırladıklarını unutmalı..
kırık bir sandalyenin bacakları tüttüğünde bacadan,
dizelerce adın yanmıyordu kağıtlarda,
sakındığım sayfalara seni gizlemekti en mahrem sırrım,
sana bile anlatamadıklarım bundandı hep.
söz bir martı kanadında başka baharlara göç etmişti;
yazıysa benim yağmurlarımda kalsın istedim..
geçmiş bir günü yaşar gibi umutsuzca-anda-
bir yerde kalmamış bir yerde bırakılmıştı aşk..
terk edeni yok sandık,
sandık ki tarifi yok
öğrenilecek değil hissedilecek duyguları sakındık beslemeye,
parmak uçlarından boşanan bir kan pıhtısı
Kanımca
geri aksa da ulaşamaz bir artıktır;
zehre bulayacağı bir kalp için.
olması gerekenleri hiç hissetmedik
olmazlarıysa hayatla öğrendik yalnız-ca
kaçak nefesler almayı; kuytularda ciğere dolan izmaritlere borçluyum
kül ettiklerim yalnızca bundan ibarettir; yanarken ben.
akıp giden zamansa bir su gibi içilmiştir kana kana
bir bedene susamış ruhlar tarafından..
gölgeleri gün ışığına sorduğunda sarhoş olmamalı,
yıldızlar bardaktan boşanırken;
susmalı mesela dil,
sevgiler yutkunmalı insan.
bazen hatırladıklarını unutmalı..
kırık bir sandalyenin bacakları tüttüğünde bacadan,
dizelerce adın yanmıyordu kağıtlarda,
sakındığım sayfalara seni gizlemekti en mahrem sırrım,
sana bile anlatamadıklarım bundandı hep.
söz bir martı kanadında başka baharlara göç etmişti;
yazıysa benim yağmurlarımda kalsın istedim..
geçmiş bir günü yaşar gibi umutsuzca-anda-
bir yerde kalmamış bir yerde bırakılmıştı aşk..
terk edeni yok sandık,
sandık ki tarifi yok
öğrenilecek değil hissedilecek duyguları sakındık beslemeye,
parmak uçlarından boşanan bir kan pıhtısı
Kanımca
geri aksa da ulaşamaz bir artıktır;
zehre bulayacağı bir kalp için.
olması gerekenleri hiç hissetmedik
olmazlarıysa hayatla öğrendik yalnız-ca
kestirmeden haddini aşan; hududu zorlayan bir insan profilidir.
kızın da şayet ki gönlü varsa bir yerden başlamak gerektiğini fark ettiği andır.bundan sonra sırayı; tatlım çiçeğim böceğim alır ki aşkımda artık ilişki level atlayacaktır. *
boş ağızlarda dolaşmasından pek yana olmadığım dini konuların espirili bir ağızdan çıkmasına vesile olan hurdabaz kişiliktir. [ama adam kendini dinletiyor arkadaş]
(bkz: cemal süreyya)
(bkz: nazım hikmet)
(bkz: özdemir asaf)
(bkz: ümit yaşar oğuzcan)
(bkz: haydar ergülen)
(bkz: necip fazıl kısakürek)
(bkz: mehmet akif ersoy)
*
(bkz: nazım hikmet)
(bkz: özdemir asaf)
(bkz: ümit yaşar oğuzcan)
(bkz: haydar ergülen)
(bkz: necip fazıl kısakürek)
(bkz: mehmet akif ersoy)
*
aşk hayatını getirdiği ve götürdüğüne göre yaşayan insandır.klişeleştiği üzere bu huy haline getirilecek ve hep tekrarlanacak birşey olmayabilir aslında.malesef bir ilişkiyi bağlayan aşksa da; aşkı bağlayan hiçbir şey yoktur.nedensiz başlayıp nedensiz bitebilir aşk.* bu durumda hayatında biri varken başka birine aşık olunduysa ikisini aynı anda idare etmek gibi açıklanamaz bir duruma düşüp;kendini de düşürmektense o ilişkiyi bitirip kişinin kendi ve yeni yolunu çizmesi başa gelindiğinde pek kabul edilesi bir durum olmasa da mantıken değerlendirildiğinde normal bir durumdur.
tarzıyla alakası olmamasına rağmen ayağından kundurayı eksik etmemesidir.
(bkz: hepsi öyle değil çok şükür)
(bkz: ayy krooo bu)
(bkz: hepsi öyle değil çok şükür)
(bkz: ayy krooo bu)
yönetici vasfı başta olmak üzere hiçbir vasfa da sahip olmamasından ötürü; başarısız profiller çizmiş ve ülkeyi al aşağı etmiş idareci tipidir.onu idareci yapan zihniyeti eleştirmek icap etmektedir.
(bkz: rte)
(bkz: yeni adaylar da yolda)
(bkz: rte)
(bkz: yeni adaylar da yolda)
eylülle ilgili yazılmış, çizilmiş, söylenmiş ve hali hazırda dinlenmiş o kadar şarkının ardından eylülü bunlarla geçiren insanı ekim olduğunda itinayla bir (bkz: *) gibi bırakan durumdur.
ziyaret; refakate dönüşmeden sonlandırıldığında makbule geçeçek bir durumdur.
irlanda-kahve
brezilya-samba
italya-spaghetti
moskova- (bkz: nazım hikmet ran)
türkiye-* (bkz: atatürk)
küba-fakir ama mutlu oluşu
brezilya-samba
italya-spaghetti
moskova- (bkz: nazım hikmet ran)
türkiye-* (bkz: atatürk)
küba-fakir ama mutlu oluşu
çocuğun bunu fark ettiği andan itibarenki süreçte silgi, kalemtraş ,kalemucu ve diğer okul gereçleri de kaybolmuşlar arasında yerini alacaktır ki bunun kısa aralıklarla yinelenmesi çocuğun sinirini bozmasının yanı sıra çocuğu eve gittiğinde de ailesi tarafından bir şeyine de sahip çıkamıyorsun her gün başka bir şeyini kaybedip geliyorsun * gibi söylemlere maruz bırakan hemen hemen herkesin de çocukluğunda başına gelmiş olan bir olaydır.hala kayboluşunun akıbeti bilinmeyen o kalemlerinse zamanında okul masraflarını ikiye katladığı * malumunuzca aşikardır.
insanın aklında ne yapsam ne söylesem hatta pardon ne zırvalasam da entry olsa diye bir düşünce oluştuğunda düşünmesiyle(?) yazması arasındaki zaman kaybının fuzuli yere söze dökülmüş hali.