bugün

entry'ler (12)

piraye ye mektuplar

usta nazım, karısına yazmıştır.

“Ben o yazdıklarımı ancak sana yazabilirdim. Çünkü şu kainat denen nesnenin içinde en çok sevdiğim yürek, üstüne en çok titrediğim insan kalbi senin göğsündekidir.”

füruğ ferruhzad

şaibeli bir şekilde ölmüş iran'lı kadın şair.

sabahattin ali

ölüm yıl dönümü olan şair.

gonca özmen

“Toplama beni
Ben dökülmeyi sevdim”

kadın şair.

metin altıok

ölmemesi gereken şairdi.

“Senin ağzın tarçın kokardı, benimki karanfil.”

hasan ali toptaş

uykuların doğusu gibi müthiş eseri vardır.

“ilkin, insanların büyük kötülüklere yol açan iyilik anlayışlarından korkuyorum, dedim sözgelimi. Sonra, kendini çocukların varlığında yenileyen hayatın acımasızlığından, bu acımasızlığın üstünü örten masumiyetin derinliğinden ve kapı kilitlerinden korkuyorum, dedim. Sonra, canlı olmanın aczinden, aczin doğurduğu kaçınılmaz sonuçlardan, sokaklardan ve insanların içinde uğuldayıp duran çok ağızlı kuyularla bu kuyuların karanlığından korkuyorum, dedim. Sonra hızımı alamadım ve insanların varlığını eksilterek onları tamammış gibi gösteren şehrin abuk sabuk görüntülerinden korkuyorum, dedim. Sonra hızlandıkça hızlandım ve patronların diliyle konuştuklarını farkedemeyen ezik ruhlu kapı kullarının gururundan ve bu gururun girebileceği çeşitli kılıklarla bu kılıkların insana alçakgönüllülükmüş gibi gözüken kıvamından korkuyorum, dedim. Sonra artık kendimi frenleyemedim ve hayatımızın içinde gezinip duran tanklardan, helikopterlerden ve uçaklardan korkuyorum, dedim. Sonra aniden hatırladım ve bir insanın her şeyi bilebileceğini sanan kıt akıllı adamların, geçmişlerini başkalarının geleceğinden geri almaya çalışan kırkını aşmış çocukların ve hemen her fırsatta yaralı güvercin rolü oynayan kadınların yanı sıra ben uzun ömürlü neşelerle uykulardan da korkuyorum, dedim.”

cahit sıtkı tarancı

“Nerde olsa yaşıyor insan;
Nerde olsa bir gün ölmek var.”

serveti fünuncudur.

ismet özel

okumamız gereken şairdir.

“Sen ol küçük bir kıvrımdan, bir heceden
aşk için bir vaha değil aşka otağ yaratan
sen ol zihnimde yüzen dağınık şarkıları
bir harfin başlattığı yangın ile söndür
beni bir ses sahibi kıl, kefarete hazırım
öyle mahzun
ki hüzün ciltlerinde adına rastlanmasın.

sözlük yazarlarının sevdiği şiirler

“Bütün dünyanın barış şarkılarıyla çınlayacağı
ve yeryüzünün bütün insanlarının
kardeş olacağı günü düşlerken
unuttuk birbirimizi”

sözlük yazarlarının okumaktan keyif aldığı şiirlerdir.

şule gürbüz

coşkuyla ölmek gibi bir kitabı vardır.

“Hayata sığmak kolay değil, elin kolun sığsa tuttukların sığmıyor, ayakların girse hayallerin girmiyor, belin dönse gözün arkada bıraktıklarında kalıyor, hep bir darlık, darlık, sıkışma, sonra da bakılıyor ki, insan gire gire daha giriş kapısında durmuş, orayı da tıkamış, ötesi bomboş, yiğitsen ilerle. Bilinen beylik şeyler, evlenmek, işe girip çalışmak, yorulmak, hastalanmak, yaşlanmak, umduğunu bulamamak ve gitmek istemek…’”

eternity and a day

"Son zamanlarda dünyayla tek bağlantım, şu bilinmeyen karşı pencere. Bana hep aynı müzikle karşılık veren.
Kim bu? Nasıl biri?
Bir sabah, onu bulmaya çıkmıştım. Ama sonra bir daha düşündüm. Belki de bilmemek ve hayal etmek daha iyidir. Benim gibi bir münzevi olabilir miydi? Ya da belki küçük bir kız çocuğu okula gitmeden önce bilinmez bir oyun oynayan. Her şey bizi kış gelmeden önce, teknelerin gölgeleri üzerine vuran uykudaki güneşin aniden açmasını sağlayarak, ışıkları dışarı uğratan riyakar baharın verdiği sözlere inanmaya itiyor.”

izlemek gereken filmdir.

arkadaş zekai özger

"ana ben çok yalnızım. benim başka sevgim yok
. içimde utanç çiçeği gibi büyüyor hü”

güzel adam, iyi şairdir.