bugün

entry'ler (1065)

evlilikten beklentm kocam çalışsın oyuncağım olsun

Evlenmek isteyen kadin beklentisi.

La ne olmuş ki yaaa erkek çalışsın bence de. Ama oyuncak falan hiç olmadı. Sevişin çocuk yapin çocuğunla oyna de mi ama? Koca neden oyuncak oluyor. Yakışmadı bu istek.

wogtah

Aaa bu seri artı oy veren melek degil mi? Bakiim kanatları mi o? Aaa çokzel.. neyse by.

yazarların şu an dinlediği şarkılar

inanir misin 35 yaşındayım. Liseli ergen gibi Aşk 101 izledim neyse orda bir yabancı müzik keşfettim. Sanki ben keşfetmiş de o diziye önermiş ve kabul edilip dizide çalmışlar gibi heyecanlandim.

Kovacs- my love.

Aşk 101 dedim. Küçümseme. Dur.

mutlu insanlardan neyiniz eksik

Eksik olanı düşünmeye gerek yok... Mutlu olabiliyorsa bir insan içinden geldiği gibi olmali. Mesela otobüs beklerken mutlu olabiliyorsan ol. Ya da tuvalette. Yani bu tarz örnekler çoğaltılır. Hiçbir sey namumkun degildir.

Bak bana sözlüğe yillardir girmemistim. Simdi girdim mutlu oldum. Simdi yildiz içinde gülücük şeyi yazacm bak bak *

erkekler zina yapmalı mı

Aaa yoksa siz zina yapmayan erkek grubunda misiniz?

Tanım; yok amk! Soru sormuş. Skayet butonu berde?

sözlüğün en ahlaklı yazarı

Bu benim sanırım. En ahlaklı. Evet.

eli yüzü düzgün karizmatik bir beyzade bulamamak

Bir üst girideki görsel. Tanım bu tam olarak.

Beyzade... Anlamını biliyor musun? Nerde yetişiyor? Bir aralar buralar hep beyzadeydi ama biz 10 sene evvel hepsini yedik.

sözlükteki tüm erkekleri dövebilirim

Yalniz olmaz o işler dediğim şey.

Adam çagiralim co! Dayak yersin.

iki türlü kadın vardır

Kadinlari kategorize etmeye yemin etmis yazar şeysi.

Kadınları bu şekilde kategorize edemezsiniz bla bla...

Şaka lan iki tür kadın varmış. Hadi edin sizin ettiğiniz kategoriye gire kadına bir o kategoriye girmeyen kadina iki...

Hadi bakalım.

aşk 101 dizisi

Ergen dizisi.

Bak şimdi yukarıya ergen yazdim diye okumazlik etmeyin. Ben iki sezonu da izledim. Çıtır çerez lan. Vakit kaybi da değil hee. Beyin fırtınası yaptığın geçmişe gittiğin yerleri var dizinin hakkini yemeyelim. Mükemmel müzikler de cabası. Yeme de yanında yat. Ama bir Türk dizisi olduğunu unutmayin. Tabii ki mantik hatasi bol. Ama şimdi onları irdeleyeceksen bu diziyi izlemeyeceksin güzel kardeşim. Saçma olur.

Şey yaa be ekşi sözlükten geliyorum da orda vardi. Burada da 'uludag sözlük hicbir siki begenmeme timi' diye bir sey var mi?

eski yazarlar geri gelsin

Tam olarak nereye geleceğimizi konum atarsaniz neden gelmeyelim dediğim durumdur.

Sikinsonik tanimsi şeyi yazmak iyi geldi *

vatanım sensin

Cok ciddi bir kemik izleyiciyim. 3.bölümden sonra turk dizi izlemem ben on yargimi kirip izlemeye basladim. Hatta 3.bolume kadar ilk bolumden tekrarlarini 87 defa izleyerek ve yeni bolumu iple cekerek deli gibi persembe gunlerini bekleyerek devam etti hayranligim.

Simdi bu dizi yaklasik olarak ekim ayindan bu yana vizyonda ve toplamda 6 aylik bir surec var elimizde. Hadi bir bolum ozel bolum olarak yayinlandi genel olarak 20 yi gecti yayinlanan bolum. Bolum numarasi takip etmiyorum kusura bakmayin. Neyse. E bee guzel kardesim, degerli guzel kalemli senaristler ben izledigim bunca ay sonunda hicbir bolumde kendimle bu kadar alay edildigi hissine kapilmadim. iyisiyle kotusuyle hilal'i ve leon'uyla azize'si ve tevfik'i ile hatta yildiz'i ve ali kemal'iyle kabullenip zevkle izliyordum.

Ama bu bolum dayanamadim eeehh artik taştaş geciyorlar izleyiciyle diyerek isyana bagladim.

Yahuuu bree senaristler cevdet deseydi yaa hani esref pasa pusula gonderdi ben de vatan severim diye. Ulan neden mal mal baktiriyosunuz guzelim oyuncuyu azize'nin suratina yaa? Nasil da gulucuklerle kostu zevcesinin yanina.

Yaa ne olur zamani geriye alin ve bu bolumde duzeltme yapin ne olur!

Izleyici galeyana geldi inanilmaz bir izleyici kaybi yasanacak korkutuyorsunuz beni artik...

geniş kalçalı kadın

eski zamanlarda doğurgan olduğuna dair bilgiler yayılmış ama bir bakmışlar tahta gibi kadınlar da pırt pırt doğuruyor işte o vakit vazgeçmişler bu diretmelerinden.

blue valentine

dün izledikten sonra okkalı laflar hazırladığım lakin şu an toparlayamadığım bir adet ryan gosling filmidir.

açıklamalardaki gibi bir kısa bilgi yazayım ayıp olmasın. iki kişi var taamm mı bir kız bir erkek bunlar evleniyor bir süre sonra sıkılıyor sonra evlilik şeylerini kurtarmaya çalışıyorlar falan aman aç izle banane yaa...

gelelim ayrıntıya.

--spoiler--

aslında bu filme iki ayrı açıdan bakmak gerekiyor zira erkekler kızın üstüne kızlar ise erkeğin üzerine yürümüş. olay aslında tamamen başrol olan erkek oyuncuda bitmiyor bence olayın ana konusunu kızımız canlandırıyor. evet diğer tarafta hayallerinden vazgeçmiş bir aşık var fakat bana göre çocukluğu tramvalarla geçmiş bir insanın geleceğini bu denli görmezden gelmesi daha çarpıcı gibi geldi.

öncelikle kadın haklı tabee oğlum! yaa kimse adamı evliliğe zorlamadı hatta toplu taşımada kucak kucağa giderken bunu yapmak zorunda değilsin biliyorsuan di mi diye sordu. adam ne dedi? yok onunlan alakası yok yaa ben seni seviyorum dedi. o zaman daha sonraları ben senin için her boku kabullendim seni hamileyken kabul ettim kızım diyerek psikolojik şiddet uygulama hakkı olamaz bu hakkı ona kimse vermiyor. bunu bir kabullenelim.

ikinci aşamada ise psikolojik şiddet uygulayan adamımızı evliliğini kurtarmak için elinden geleni yapmaya çalıştığını görüyoruz üstelik kendi çocuğu olmamasına rağmen deli gibi çocuguna bağlı bir baba idi ona bir şey diyemiyorum. tamam evliliğini kurtarmaya çalıştın fakat daha giderken kıza yine aynı boktan tavrınla bağırıp durumu saptırdın oldu mu şimdi? olmadı de mi?

gelelim kızcağızın ulan adam seni her bokunla kabul etti sen yine de teppiği attın tepkisine maruz kaldığı kısıma. yahu evlilik öyle her kabul edenle olacak bir şey mi? bilinçli olalım lütfen bir ömür aynı evin içinde huzursuzlukla ve şiddetle büyümüş bir kızın öyle bir kocaya katlanabilmesi gerçekten büyük mucize olmuş. hatırlayacaksın şimdi bir sahnesinde ne diyor adama? bu hallerinden bıktım diyor. tabi bıkar yaa adam içiyor ve boş aylak tayfa misali kadını azarlıyor ve ev işleri konusunda da gördüğüm kadarıyla hiçbir yardımı dokunmuyor. eee sonuç ne? ben seni her bokunla kabul ettim di mi? bırakın bu ayakları. biraz hayata bağlılığını belli edecek koşturacak yaşama da saygı duyacak öyle koyver gitsin modu kadınlarda pek işe yaramıyor ha gitmişsin direklerin altında çekirdek kola yemişsin ha elinde ballyy poşşetti baly çekmişsin aynı yani.

kız kalktı adama dedi ki; sevdiğin işleri yaparsan hem yapmak istemediğin işlerle uğraşmazsın hem de daha iyi bir şekilde düzene girer stresini atarsın hem de o zıkkımı içmezsin. ama adam ne dedi? her hobiyi paraya çevirmek zorunda mıyım? çünkü kadını terslemek için fırsat kolluyor.

psikolojik durumlar çok fazla etkili oluyor evlilik konusunda. şimdi yine hatırlayacaksın kız hastanede kavga ettikten sonra babasını merdivenlerde otururken görünce şu an seninle konuşmak istemiyorum dedi. ben bunun altında bile buzağı aradım. bence babasının yüzünden bazı konularda çok eksik kaldı ve ondan dolayı birçok erkekle ilişkisi oldu. kız da eğitimini aldığı için her şeyin farkında.

kızın soğukluğu bence tam da kıvamındaydı. adamda ilgi eksikliği baş gösteriyordu. kadının beklediği ilgiyi film boyunca flört dönemindeki kadar göstermedi zira kadın izin vermedi çünkü artık iş işten geçmişti.

yalnız erkek tarafından baktığım zaman sevdiğini görebiliyorum evet, gözü kapalı çok iyi bir baba olduğunu da görebiliyorum hatta alyansı fırlattıktan sonra araçtan inip araması fena halde koydu. son sahnede mutfakta ağlama sahnesinde biz türk kadınları olsaydı o adamı affederdik. hele hele evladım omzumda 'onu çok seviyorum' diyerek zırlamış olsaydı allah diyorum! beni o adama bağımlı kılardı o çocuk...

nitekim farklı kanatlardan bakmak lazım. ben erkeğin tamam seni her halinle kabul ettim hayallerimden vazgeçtim ve sana her şeyi yapabilirim modunda olmasından dolayı hemcinsimin gözünden baktım. bazı yerlerde adama da hak verdim evet seven bir erkekti hareketlerine davranışlarına kontrol olamıyordu ama bunu düzeltmesi kendisinin elindeydi. neyse... beynim sulandı.

--spoiler--

yakın zamanlarda bir tanıdığımın boşanma hikayesindeymiş gibi hissederek yorum yaptım. ve arkadaşım hakikaten boşandı ve ben onun boşanma evresindeki kadar çok gerildim bu filmi izlerken. tanıdığın insanların ilişkilerine tanıklık eder gibi bir film sunmuşlar bize. ben bayıldım. ne öyle mıçmıç aşk filmleri al izle hayatın gerçekleri bunlar.

vatanım sensin

hani çok fazla tüketilen gıdalarda alışkanlık yapması için halk tarafından madde yüklüyorlar bunlara ondan dolayı canımız daha çok çekiyor diyorlar. heh bu dizi de aynen öyle bir kıvama geldi. tamam diyorum izlemeyeyim strese giriyorum ama izlemeden duramıyorum bırak durmamayı her hafta saatler öncesinden hazırlıklar başlıyor akşama vatanım sensin var diyerek. hazırlıkları geçtim toplu izleme seansları düzenliyoruz her hafta birinde toplanıp bir arada izliyoruz.

neyse nitekim bugün de izledik. pişman mıyım? zerre pişmanlık yok... hala aşık bir halde izliyorum.

--spoiler--

cevdet'in ikinci bölümde geçen esir kampı flash backleri o bölümü izlediğim acıyı ekledi üzerime resmen. ben oturduğum yerde ne bok yiyecek bu adam orada allahım diyerek kafayı yedim.

yalnız şu çalgıcıların dediği kadar var bu yeni gelen adam. hakikaten vasili denen bodur herifi mumla aradım bu bölüm.

hepsini geç türklerin o şekilde itilip kakılarak sürüklenme sahnesinde gözlerim dolu dolu oldu ve oturduğum yerde nankör pislikler izlesinler de görsünler bu millet ne cefalara katlandı ne pis dönemlerden geçtik diyerek iç çektim...

hileoncular kına yakma merasimi düzenlemişler haberini aldım. dans ettiler ya, muhakkak şu aralar hala aynı konunun heyecanı dönüyodur. allahtan telefonum bozuldu da her dakika girip twitleri kontrol etmiyorum. güzelim hilal'imi o çizgi bıyık leon'a yar edecekler ya ona yanıyorum.

yıldız da zavallım kıız, leon a kıl oladursun. sevgili leon hilal'e meftun olmakla geçiriyor günlerini .

geçen haftaki yanık izli ali kemal'in üzerine gitmediler gayet ağırdan alıyorlar bu hikayeyi gizemi arttıkça fazla naz aşık usandırır moduna girmeden sabırla bekliyorum zira bu gün vasili cevdet'e üstü kapalı bir şeyler anlatmaya çalıştı. merak ettim altından bir şeyler çıkacak gibi duruyor.

azize 7 senedir rahmini hazırlamış gibi ilk seferde hamile kaldı. rahim küser derler bizim buralarda ama bunun ki bildiğin motor tatatata çalıştı kaptı spermi yuvasına yolladı. vay anam vay..

bu bölümün en bomba sahnesini her hafta olduğu gibi son ana saklamışlar. eşref o şekilde yanında kimse olmadan çıkmaz meydana muhakkak altında başka işler var demedi demeyin gerçi gün gibi ortada ama neyse. ben asıl cevdet'in hapisten kaçma anının sorgulaması konusunda meraklara kapılıyorum eğer o kısmı atlarlar da haa evet bu adam bize sadık tripleriyle cevdet i bağırlarına basarlarsa çokayıp olacak.

--spoiler--

bakalım haftaya neler olacak.

la la land

14 şubat gecesinde izlenmemesi gereken romantik müzikal ve tadına doyulamayan filmdir.

filmi dün izledim ve izlerken 'amelie' filminde aldığım o zevk ve mutlulukla izledim zira film daha başlangıç sahnesinde yüksek dozaj mutluluk vererek damarlara giriş yapıyor.

çok fazla araştırmadan konusunu okumadan sadece birçok dalda oscara aday olmasından mütevellit atladım filme. çok irdelemedim yani. zaten boş vakit bu aralar gırla diyerek. daha ilk yarım saatte bu film bana başka bir filmin tadını anımsatıyor dememe kalmadı merakıma yenildim ve tam da dilimin ucundaki 'whiplash' filminin senaristinden olduğunu öğrendim. hah dedim tamam şimdi oturdu taşlar yerine. gerçekten filmi izlerken 'whiplassh' filmini anmadan edemiyorsunuz. yazar ve yönetmen tamamen kendi reklamını yapmış.
bayılarak izledim evet. özellikle caz müzik severlerdenseniz hiç vakit kaybetmeyin ve izleyin zira hayatınıza mutluluk ve neşe katan 2 saatiniz olacak. dans kısmına hiç girmiyorum zira yorumsuzdu izlerken keyiflerden keyif beğeniyorsunuz.

--spoilerimsi--

film biraz fazla gerçekçi davranmış içinizin burkulacağı sahneler var. ya da ben çok duygusal ve ağlak bir kızım bilmiyorum hep bir umut ile bitirdim filmi sonunda da o baş selamı ile sarsıldım. bu kadar mutluluk salan bir film için üzücü bir finaldi benim için. emma ve ryan mükemmel uyum nasıl olur onu göstermişler. ryan rol için soğuk kalmış diyenlere de laflarım var zira ryan'ın rolü zaten cool bir karakteri yansıtıyordu cuk oturmuştu rol üzerine. hatta kendisini oynamış bile olabilir...
üzerine çok da fazla yorum yapmaya gerek yok aslında ama yazmadan duramıyorum çünkü inanılmaz beğendim bu gün tekrar izleyeceğim sanırım.
mia'nın hayallerinin gerçek olduğunu filmin öyle bittiğini hayal ederek avuttum kendimi çünkü diğer seçeneği düşününce göz yaşlarıma engel olamıyorum. sebastian'ın mia'ya hani gitmesen diyorum bakışı olsun mia'nın o an geri dönesim var ama dönemiyorum diye bağıran yüz ifadesi her sahne her dakika o kadar içime işledi ki hala etkisindeyim.

--spoilerimsi--

film hakkında lütfen kötü yorum yapmayın zira bunca ödülü toplayan film hakkında sizin kötü yorum yapmanız filmin muhteşemliğine gölge düşüremeyecek.

kızların erkeklerle kanka olma nedenleri

ben bu tür kızlarımıza bir şey diyemiyorum zira kafa yapıları uyar kanka olurlar. benim lafım şu iki cümleyi kurma gereği duyan kızlarımıza ve erkek diye geçinen insanlarımıza;

1. ben erkeklerle daha iyi anlaşıyorum.
2. kanka ayağı döt ayağı.

ilk sıradaki o kadar yapay ve sıradan ki. bir kız bunu söylediği zaman e be dürrük sen sana yanaşan kızları kendine rakip gördüğün için anlaşamıyorsun diyerek ağızlarının üzerine güdümlü anne terliği ile vurmak istiyorum. tamam her kadın bunun için yanaşmıyor kendi hemcinsinin yanına ama deme kızım böyle şeyler yaa. deme.

ikinci sıradakini ise erkekler genelde daha çok kullanıyor. onlara da iki çift lafım var elbet. e bee devee hörgüçlü dürrük senin fikrin neyse zikrin de odur diyerek unlu oklava ile kovalayıp kıçlarını kızartana kadar dövmek istiyorum. ne demek kanka ayağı döt ayağı yaa? kanka muhabbetinin altında pis fantazilerini saklıyorsan sen olmamışsındır zaten yüreği pislik herif.

adamlığı geç öğrenecek iki çeşit insan örneği verdim ve gidiyorum.

minor empire

mendilimin yeşili türküsünü dinledikten sonra türkü aşkımı kabartmış başarılı gruptur kendileri.

daha çok kitlelere yayılmalı boktan püsürden pop bayatçısı olarak ortalarda cirit atanların yerine onlardan daha fazla kazanmaları için canı gönülden dualar ettiğim gruptur ayrıca. yayılsınlar egemenliklerini ilan etsinler bu piyasada lütfen...

deniz tekin

ben yeni keşfettim bu hanım kızımızı. bilgisayar başında klavye çalışmalarım esnasında youtube otomatik oynatma sıradan devam ediyordu. sonra birden bu hanım kız çıktı ve 'ah bu şarkıların gözü kör olsun'demeye başladı. ama ne demek! o şarkıların gözü kesin kör oldu dedim içimden.

sesi değişik renklerle bezeli bir gökkuşağı sevinci yaşatıyor insana. hep duymaya alışık olduğumuz bir ses değil. ikinci sırada ise yüreklere dokunuyor. cidden ama ekrandan ellerini çıkarıp yüreğine dokunuyormuş gibi hissediyorsun. üst üste birkaç şarkısını dinlediğiniz zaman da müptela oluyorsunuz.

kardeşimin hikayesi

kardeşinin hikayesini akıcı ve şaşırtıcı dille anlatmayı başarmış kitap.

tanıma bakmayın tamamen yanıltıcı bir tanım oldu ama başlıktan dolayı kardeş hikayesinin daha çarpıcı anlatılması ancak böyle açıklanırdı.

zülfü livaneli bir kitap yazdığı zaman ben kendisinden çok heyecenlanıyorum çünkü biliyorum ki o kitap okunduktan sonra asla pişman olunmayacak. öyle de güzel bir adamdır öyle de güzel bir yazardır.

bu kitabını da okurken alıp sürüklemişti beni uzak diyarlara hatta onunla birlikte kaldım o kaldığı evde yalnız başıma onunla birlikte girdim o sarıp sarmalama makinesine. o derece sarıp sarmalamıştı kitap beni.

okumadığım romanları var sırf okumayı erteliyorum ki daha sonra neden erkenden bitti bu kitap dememek için. şaka bir yana son ada romanı elimde ama alıp o akıcılıkla okumaya başlarsam bittiğinde yerine başka bir kitap koyamam diye erteliyorum.