bugün
- yavuz sultan selim26
- nervio abla42
- pornocu orospuların yarra yerken gözünü bereltmesi8
- acildeyken sözlüğe girmek10
- uludağ'ın kaderi22
- gozlerinmeyhanesi v622
- anın görüntüsü15
- larisalisa22
- utopyalarkralicesi22
- akp belediyesinin 85 milyon liraya konser vermesi19
- en etkili içki hangisi16
- her türk kadınına 100 türk erkeğinin yürümesi15
- hayatında aksiyon arayan yazarlara öneriler9
- jaguar'ın yeni logosu9
- amerika'nın icat ettiği bir şey söyleyin15
- rakının berbat bir içki olması38
- karınız için sözlüğü bırakır mısınız16
- çocukluk travmaları18
- true'nun ölmesi14
- wolverine gibi tırnakları olan kız10
- galerinizde bulunan en saçma fotoğraf15
- kürdüm 5000 yıllık tarihim var var mı diyeceğin21
- 23 kasım 2024 kayserispor fenerbahçe maçı27
- gecenin şarkısı17
- rusya nükleer güç kullanılır mı sorusu18
- etek giyersen tecavüzü hakedersin13
- mutluluğun formulü8
- doritoslu çiğ köfte11
- güzel erkek isimleri18
- hayal dünyasında yaşamak10
- gozlerinmeyhanesi'nın vefat etmesi24
- homofobik yazarlar birliği10
- sözlük yazarlarının yapmayı en çok istediği meslek21
- hayatı seviyorum eylemleri21
- sözlük yazarlarının favori haber kanalı8
- true ile utopyalarkralicesi11
- larisalisa öldü mü12
- profilinizden karakter analiz ediyorum toplanın16
- sözlükte birbirine yakıştırdığınız yazarlar11
- sözlükteki ruh hastaları14
- true neden evlenemiyor9
- yazarların çektiği çiçek fotoğrafları11
- mantı8
- yazarların en sevdiği cem karaca şarkıları17
- en son ne yediniz13
- 1 milyon dolar'a ismet'in tırnaklarını yer misiniz8
- sabah ereksiyonu olamıyorum11
- yaşı geldiği halde evlenmeyen insan11
- kız kardeşini date'e hazırlayan abi22
- gece dışarıdan gelen hav hav hav sesleri11
entry'ler (21)
Konudan bağımsız bir ara sevgilimin evindeki kondomları sayıyordum her gittiğimde. Nane yemiş mi diye. Sonra öğrendim mi kondomduz sikmiş pezevenk.
Kendinizi sevmekten neden kaçıyorsunuz ki?
Bazı günler sadece eve gidip kendimle vakit geçirmeyi düşünerek geçiyor.
Bazı günler sadece eve gidip kendimle vakit geçirmeyi düşünerek geçiyor.
Kendi adınıza konuşun. 10 cmle neler yapıyor inanamıyorum.
2000lerdeki popülaritesi kalmayan, mac'in soğuk alt tonlu frost bitişli pembesi. frost yapıda ama dudakta öyle durmuyor , yumuşacık sürümlü adeta gloss gibi bir ruj. normalde olive alt tonlu olduğumdan böyle soğuk pembeleri asla süremem ama bu ruju koyu dudak kalemiyle sürdüğümde çok beğeniyorum, garip bir şekilde favori mac rujlarımdan oldu.
ilk kullandığımda çıkaramadığım için neredeyse ağlayacaktım ama 2-3 kullanımdan sonra alıştım. bir kere mantığını anlayıp çözdükten sonra yerleştirmek de çıkarmak da aşırı kolay. dünyanın en konforlu şeyi. günümüzde kadınların hala ped kullanıyor olmasının tek sebebi alışkanlık ve ped markalarının pazarı kaybetmemek için aşırı uğraşması. şuna bir kere şans verip kullanımına konforuna alışan bir kadının bi daha leş gibi haşır huşur pede dönme olasılığı yok.
Ekrandan ağzımıza giriyoduuu.
inanır mısın soracak kimsem yok o yüzden buraya yazmak istedim. Erkek arkadaşımı sanırım hiçbir şey üzmüyor. Kırılmıyor, ağlamıyor, yüzü düşmüyor. Hep dik duruyor. Aramızda bir sorun olunca bile sessizleşse bile üzgün görünmeden devam ediyor. Tabii ki özür dilemek, af istemek gibi huyları da yok. Ben yazmasam küs olduğumuzda sonsuza kadar konuşmayız. Ayrılırız direkt. Kimin haklı olduğundan bağımsız. Bugün de sürtüştük biraz mesela. Şuan güzel güzel kekini çayını koydu, filmini açtı izliyor. Sorum şu; Sizce ben gavat mıyım? Haha
Eskiyi ziyaret ettim.
Hala bir yerlerde orada. Esasında bölük pörçüğüz. Tanımlanamaz. Ama istiyoruz ki tek olalım. Sade, anlaşılır, biricik.
Hayatımıza birilerini alıyoruz ki tamamlanalım. Onda ve onunla kendimizi bulalım. Yol esnasında farkındalıklar olabilir. Ama bir gün yol bitiyor. Baştakinin üstüne eklenen yeteri kadar değerli bir şey var mı? Ya giden?
Ben yine aynı yerde, aynı düşüncelerle, aynı korkularla. Yolu gösterse de adımı benim atmam gerekti. Çabaladım. Kılımı kıpırdatmadım diyemem. Her zaman için geçerli bu. Dinlenirken yorulurum ben. Ama ne çare.
Ne zaman kendi başıma adım atacağım, rayına girmesi gerekmiyor mu bunun için? Yorgunluktan, korkarım bir gün gözlerimi kapatacağım. Yoksa neden çektim bu kadar acıyı?
Hala bir yerlerde orada. Esasında bölük pörçüğüz. Tanımlanamaz. Ama istiyoruz ki tek olalım. Sade, anlaşılır, biricik.
Hayatımıza birilerini alıyoruz ki tamamlanalım. Onda ve onunla kendimizi bulalım. Yol esnasında farkındalıklar olabilir. Ama bir gün yol bitiyor. Baştakinin üstüne eklenen yeteri kadar değerli bir şey var mı? Ya giden?
Ben yine aynı yerde, aynı düşüncelerle, aynı korkularla. Yolu gösterse de adımı benim atmam gerekti. Çabaladım. Kılımı kıpırdatmadım diyemem. Her zaman için geçerli bu. Dinlenirken yorulurum ben. Ama ne çare.
Ne zaman kendi başıma adım atacağım, rayına girmesi gerekmiyor mu bunun için? Yorgunluktan, korkarım bir gün gözlerimi kapatacağım. Yoksa neden çektim bu kadar acıyı?
https://youtu.be/1xXtAhX-eiM
Loreen-sober dinlediğimde esasında bir yerden ziyade tek başına yağmur yağarken veya hava kapalıyken yaptığım yürüyüşlerim aklıma geliyor. Ya da evin içinde, yatağımda depresyonun bilmem kaçıncı haftası. Nevresimim mavi. Saçlarım yağlı.
Komodin de abur cubur poşeti dolu.
Biliyor musun şuanda çok iyi sayılmam. Aslında böyle demek doğru değil. Ama alıştığım şekilde konuşmak istedim. Belki hata. Neyse. Ama hayalini kurmaya bile korktuğum şeyler yaşıyorum. Puzzle in büyük parçalarını topladım. Anlatsam kıskanır bazıları. Öyle şanslıyım ki. Yarışmada Üçüncü olup
Birinci olmuş gibi sevinen çocuğu bilir misin? Ben birinci olsam bile üzülen çocuğum sanırım. Hiçbir şey beni mutlu etmiyor. Etse bile 5 gün. Her zaman birinin elini uzatmasini bekliyorum. Her gün başka bir ele ihtiyacım var. Her gün başka bir yardıma. Sorularım bitmiyor. Ya da ben kendi kafamda oluşturuyorum. Yoksa boşluk beni çok korkutuyor. Çünkü o zaman mutlu olmamam için bir sebep kalmıyor.
Loreen-sober dinlediğimde esasında bir yerden ziyade tek başına yağmur yağarken veya hava kapalıyken yaptığım yürüyüşlerim aklıma geliyor. Ya da evin içinde, yatağımda depresyonun bilmem kaçıncı haftası. Nevresimim mavi. Saçlarım yağlı.
Komodin de abur cubur poşeti dolu.
Biliyor musun şuanda çok iyi sayılmam. Aslında böyle demek doğru değil. Ama alıştığım şekilde konuşmak istedim. Belki hata. Neyse. Ama hayalini kurmaya bile korktuğum şeyler yaşıyorum. Puzzle in büyük parçalarını topladım. Anlatsam kıskanır bazıları. Öyle şanslıyım ki. Yarışmada Üçüncü olup
Birinci olmuş gibi sevinen çocuğu bilir misin? Ben birinci olsam bile üzülen çocuğum sanırım. Hiçbir şey beni mutlu etmiyor. Etse bile 5 gün. Her zaman birinin elini uzatmasini bekliyorum. Her gün başka bir ele ihtiyacım var. Her gün başka bir yardıma. Sorularım bitmiyor. Ya da ben kendi kafamda oluşturuyorum. Yoksa boşluk beni çok korkutuyor. Çünkü o zaman mutlu olmamam için bir sebep kalmıyor.
Zamanımın büyük kısmı biri beni izliyor mu diye düşünerek geçiyor.
Durmalarımızın ana nedeni. Omuzda dünyayı taşımak. Tek nefeste. Her nefes bir ömür ya hani.
Burası daha uzun dolacak.
Burası daha uzun dolacak.
Yaşamamıştjajajs.
Basılı tutunca gidiyormuş. Ne kadar değişmiş buralar. Hiç de güzel değil ama. Çok soğuk. Güzel arkadaşlarım gitmiş. Bazılarını hatırlamıyorum dahi.
Yılda bir kez daha az sevişecek olan sevgililerdir. Neyse bir de yılbaşı gecesi sevişirler. 2 neylerine yetmiyor.
Hayatımın en güzel anları pes ettiğim zamanlar hep.
iyiyim.
Öyle olmak zorunda olduğum için söylemiyorum bunu. Şu saniye iyiyim. Hep geceleri. Nadiren sabah. Ama güzel. Ya hiç olmasaydı?
Öyle olmak zorunda olduğum için söylemiyorum bunu. Şu saniye iyiyim. Hep geceleri. Nadiren sabah. Ama güzel. Ya hiç olmasaydı?