bugün
- mert hakan yandaş11
- türkiye toplumunun ahlaksızlığa pratik zeka demesi8
- yakışıklı ama zengin erkek14
- çift maaş alan akpli bürokratların ücretlerine zam18
- en yaşlı özelliğiniz18
- anın görüntüsü16
- hemşire kızlar nasıl oluyor24
- erkek çocuk için isim önerileri8
- sözlük kızlarına yürüyen vizyonsuz9
- numan kurtuluş dem parti görüşmesi28
- iğrenç bir his tarif et44
- sözlük yazarlarının abileri11
- kocaeli de fabrikada yaşanan cinsel grup seks19
- aşkta yaş farkı önemli midir15
- az önce arabamdan inen tatlış kız12
- bebeği gibi seven incitmeyen değer veren erkek18
- atatürk'ün hiç seçime girmeden ülkeyi yönetmesi22
- içip içip entry girmek8
- insanlar melek mi şeytan mı8
- diyanet işleri başkanına audi 6 tahsis edilmesi17
- kediye kediş köpeğe köpüş diyen kız13
- arkadaşlar falıma bi bakar mısınız8
- bik bik bu sözlüğün divasıdır19
- emar15
- uludağ sözlüğe nasıl düştünüz43
- 170 boyunda 70 kilo erkek9
- icardi190520
- özgür özel10
- suriyeliler suriye'ye dönsün13
- fake hesabım için nick önerileri9
- karınıza kaşarlı poğaça yapar mısınız8
- emmanuel emenike17
- vücutçu aptal erkek vs gösterişsiz felsefi erkek15
- insana kendini kötü hissettiren şeyler10
- yazarların ruh hali9
- düz dünyacıların güneş tutulmasına bakışı12
- köpekler arasından seri katil çıkmaması8
- köpekleri aklamak için sırtlana iftira atmak10
- bik bik'i ağdacıya götürmek11
- aykolik'in boyu yaşı kilosu mesleği8
- bik bik'in yaşı boyu kilosu8
- türkiye de 120000 atatürk heykeli olması15
- sözlüğün en götü güzel kızı18
- ahirette sorulacak ilk soru8
- 1 mayıs 2024 borussia dortmund psg maçı9
- sözlük kızlarını kategorize eden utanmazlar18
entry'ler (95)
Uzun süredir okumayı denemedim kitaplarını,Benim adım kırmızı adlı romanına lise zamanı başlamıştım fakat oldukça sıkıcı gelmişti.
Başarılı olan ama tarz olarak benimle uyuşmayan bir yazar.
Başarılı olan ama tarz olarak benimle uyuşmayan bir yazar.
Üniversite.
Türkiye'de okunmaması gereken bir bölüm.
isteyerek seçtiğim bir bölümdü.Aslında hayalim güzel sanatlar okumaktı fakat Türkiye'de sanata ,sanatçıya değer verilmediği için vazgeçtim ve hayatta kalabilmek için para da kazanmam lazımdı.
Sanatla iç içe olan bir bölüm olduğunu düşünerek seçtim yanılmışım.
Toki evleri yapmak falan kabusumdu mesela birinci sınıfta daha çömezdik o zamanlar tabi. Verilen eğitimi gördükçe fazla hayalperest olduğumu anladım.
Tasarımcı olarak değil müteaahhitlere hizmet edecek şekilde yani piyasa mimarı olacak şekilde yetiştirildik.Ayrıca zaten köklü bir üniversitede okumadığım için imkanlarımız çok kısıtlıydı.Bize gereken malzemeleri yoktan var ettik 4 sene boyunca.
Ayrıca 2015'te sanki o kadar açılan mimarlık bölümü yetmiyormuş gibi kontenjanlarıda arttırdılar.Üstteki yazar arkadaşa da katılıyorum piyasada iş bulmak,iş bulsan bile adam yerine konulmak çok zor.Ben daha bitirme projesini veremedim ama mezun olan arkadaşlarımdan doğru haberdarım bu durumdan.Ayrıca piyasa da durma noktasında döviz kurundaki artış yüzünden.
Bazen düşünüyorum da keşke bu bölümü okuyacağıma A101 de kasiyer olsaydim şimdiye mağaza müdürüydüm ve güzel bir maaşım olacaktı.Okudum da noldu işe girdiğimde asgari ücretle bir müteahhitin emrinde ömür çürütücem.Bir değerim olmayacak çünkü o kadar mimar var ki gerek piyasada gerek mezun olma yolunda olan.Değer miydi değmez bence.
isteyerek seçtiğim bir bölümdü.Aslında hayalim güzel sanatlar okumaktı fakat Türkiye'de sanata ,sanatçıya değer verilmediği için vazgeçtim ve hayatta kalabilmek için para da kazanmam lazımdı.
Sanatla iç içe olan bir bölüm olduğunu düşünerek seçtim yanılmışım.
Toki evleri yapmak falan kabusumdu mesela birinci sınıfta daha çömezdik o zamanlar tabi. Verilen eğitimi gördükçe fazla hayalperest olduğumu anladım.
Tasarımcı olarak değil müteaahhitlere hizmet edecek şekilde yani piyasa mimarı olacak şekilde yetiştirildik.Ayrıca zaten köklü bir üniversitede okumadığım için imkanlarımız çok kısıtlıydı.Bize gereken malzemeleri yoktan var ettik 4 sene boyunca.
Ayrıca 2015'te sanki o kadar açılan mimarlık bölümü yetmiyormuş gibi kontenjanlarıda arttırdılar.Üstteki yazar arkadaşa da katılıyorum piyasada iş bulmak,iş bulsan bile adam yerine konulmak çok zor.Ben daha bitirme projesini veremedim ama mezun olan arkadaşlarımdan doğru haberdarım bu durumdan.Ayrıca piyasa da durma noktasında döviz kurundaki artış yüzünden.
Bazen düşünüyorum da keşke bu bölümü okuyacağıma A101 de kasiyer olsaydim şimdiye mağaza müdürüydüm ve güzel bir maaşım olacaktı.Okudum da noldu işe girdiğimde asgari ücretle bir müteahhitin emrinde ömür çürütücem.Bir değerim olmayacak çünkü o kadar mimar var ki gerek piyasada gerek mezun olma yolunda olan.Değer miydi değmez bence.
Bu ülkenin bende dahil olmak üzere çoğunluğu Tatlı su müslümanı.Sırf cennet cehennem korkusundan ötürü ibadet eden bir topluluktan bahsediyoruz.Okuyup anlamadığın bir şeyi yargılayamayacağın gibi,inanmakta saçma ve bu saçmalığı hepimiz yapıyoruz.Tüm sureleri biliyorum diye geçinen ahkam kesen insanların türkçe mealleri hakkında gram fikirleri yok. Dinimiz ilim öğrenmeyi,okumayı anlamayı da emretmiş .Bir şeyleri anlamışız ama yanlış anlamışız.
Ölümün canımı yakacak her türlü biçiminden korkuyorum.Uykuya dalar gibi acısız ölmeyi dilerdim ya da uykumda ölmeyi.
Çocukluğumun şehri.Her tatil iple çekerdim gitmeyi,güvercinleri beslemeyi.Şimdiyse uzak bir anıdan ibaret ,dedemin ölümüyle anlamını yitirdi her şey.
Ben sanırım hayatı ciddiye alamıyorum,ne zaman hayatımda ciddi olacak bir şey olsa kaçışımda bu yüzden.Mesela geçen biri ile konuşmaya başladım görüşmedik bile daha,ama görüştüğümüz an ona karşı olan ilgim bitecekmiş gibi geliyor.Ayrıca biri hayatıma girerse hayallerimle arama bir duvar örecekmiş gibi de geliyor.Ayrıca beni benden başka kimse anlamayacakmış gibi de geliyor.O kadar soğumuşum ki insanlardan hepsi tenekeden farksız benim için,ses çıkarıyorlar ama içleri boş.
Evli insanlar belirli bir ayı geçtikten sonra birbirlerine karşı tahammülsüz,yüzyüze iki kelimenin ötesine gidemeyen iki kelimenin sonuda tartışmaya varan insan toplulukları gibi geldi hep.Evlilik aşkı öldürür derler ya,bir yanım inkar ederken bir yanım doğruladı.Umarım bizim iki kelimeden fazlamız olur sevgili eşim,umarım korkularımı haklı çıkarmazsın,umarım sırf çocuk var diye ayrılamayan çiftlerden olmayız ve umarım birbirimizi hep çok severiz.
Sigara gibi,hayatına bir şey katmıyor ama vazgeçemiyorsun bir kere alıştıktan sonra.
Çoğu insan böyledir bence.Sürekli engeller çıkarmıyor mu karşımıza hayat.Şuan dünya turunda olmak isterdim tüm her şeyi arkamda bırakmak;istediğim şehirde istediğim hayatı yaşamak isterdim.Okuduğum bölümden de pişmanım mesela değiştirmek isterdim son senemde olmama rağmen.Lakin sadece istemekle yetiniyorum,bunu yapmam için ekonomik durumumun çok çok daha iyi olması lazım, iş bulabilmem lazım en kötü ihtimalle ve ikisi de yok.Şimdi ne mi olacak?Mezun olup kapalı duvarlar arkasında günün 8 ile 12 saati arası bir zaman dilimini harcayacağım.Elbet kazanacağım para .-Asgari ücretin biraz üstü-.Kiraladığım evin masraflarına gidecek.Sonra ne?Uyuyup uyanacağım bunaldım diyip evde içmeyeceğim çayı .Kafeye gideceğim birkaç sahte arkadaşla.Sonra belki ondanda sıkılıp evlenirim.Peki nerde benim hayatım?Adı var kendi yok.
ilk kez bugün farkettiğim nesildir. Zamanında ne dalgası dönerdi sözlükte.Kendimi yaşlı hissetmeme sebep olmuştur.Hey gidi gençliğim,zaman ne çabuk geçmişte ben farkında değilim.