bugün
- eloande'ye zengin koca bulmak8
- aşık olmak12
- mimarlığı bırakmak13
- yazarların evlenmek istedikleri dizi karakterleri8
- flörtü eleme sebepleri12
- erkeklerin iğrenç özellikleri22
- öğretmen maaşları18
- rusyaya gidince kızlar etrafımda pervane olacak8
- sözlük yazarlarına gelen son mesaj19
- keki kabarmayan sözlük kızı30
- hayvancılık destekleneceğine neden ithalat12
- sözlükteki kızlar mı dışardaki kızlar mı10
- görüldü bile atmayan insan tipi17
- deniz gezmiş25
- 1 85 boyunda zeki esprili yakışıklı kültürlü erkek20
- fenerbahçe neden şampiyon olamıyor17
- eloande14
- ali koç'un jose mourinho ile anlaşması19
- bebeği gibi seven incitmeyen değer veren erkek36
- allah yerine hızır'dan yardım istemek13
- fener olmasa galatasaraylılar kimle dalga geçecek9
- anın görüntüsü10
- galatasaray16
- 6 mayıs 2024 konyaspor fenerbahçe maçı30
- bik bik'in 18 saat 30 dakikadır sözlüğe girmemesi12
- hayatınız boyunca sizi en derinden yaralayan olay15
- şöyle hanım hanımcık öğretmen bir kız bulamamak17
- hayatta kalmak için cebinde köpek maması taşı9
- düşün ki o bunu okuyor13
- akp'nin galatasaray'ı destekleme nedeni17
- kocaeli de fabrikada yaşanan cinsel grup seks13
- icardi'nin burnuna kafa atacak olmam13
- en yaşlı özelliğiniz10
- durduk yere tribe giren erkek17
- iğrenç bir his tarif et17
- allah ile tanrının farkı var mı9
- 5 mayıs 2024 galatasaray sivasspor maçı19
- icardi19058
- bir türlü ısınmayan ayaklar11
- eksi ruyaları sözlük heyetinden istemek23
- uludağ sözlüğe nasıl düştünüz9
- sözlük kızlarının saç rengi9
- bülent uygun10
- hakim ziyech11
- eksi ruyalar ile yakaladığımız müthiş uyum21
- 170 iq üstü sözlük yazarları veritabanı18
- bebeği gibi seven incitmeyen değer veren kadın10
- budweiser14
- kızların tipe bakmadığı gerçeği8
entry'ler (188)
yıllardır alınmaktaydı bu vergi. Faturalı hat kullanıcılarının yıllardır faturalarına yansırdı. Operatörler kontörlü hat müşterilerine yansıtmazlardı, ama rekabet kızışıp fiyatlar düşünce mecbur kaldılar almaya. Sözlük ahalisi kontörlü kullandığı için yeni farkediyor.
destekledğim projedir. Mesleki eğitim dünyanın bütün ileri ülkelerinde olduğu gibi erken yaşlarda başlamalıdır.
Kuzey ırak'ta kurulmuş özerk yönetim. Başbakanı filan var. En büyük Ticaret partneri de kuzeydeki komşusu.
Yavuz sultan selim döneminde padişah hakkında yazan yazarların ileri demokasiden etkilendiğini bize gösteren hadise.
alakasız (bkz: hadise)
alakasız (bkz: hadise)
karışırsa artık eşinin (karısı denmez ayı) eşi olmayabileceğini bilen erkektir. Sever, evlenir ve eşinin de ne giyeceğini ve hangi kıyafeti nasıl taşıyacağını bildiğini bilir.
faşistlik yapmak. (bütün yazılanları özet geçtim)
şaka fotoğrafı çektirdikleri için onarı öldürmek isteyen insanların varlığını bize göstermiştir. Liseli, yani en fazla 15-16 yaşındaki 4 kız çok da kötü bir şey yapmıyorlar, büste parmaklarıyla dokunuyorlar ve onlara karşı verilen tepki "türbanlarıyla boğalım onları" şekline bile varabiliyor.
Neyse ki 1950'den önceki yıllarda yaşamıyoruz yoksa gerçekten de öldürebilirlerdi.
(bkz: istiklal mahkemeleri)
edit: sıkıyı görünce ölüm tehditleri filan silinmiş hep.
Neyse ki 1950'den önceki yıllarda yaşamıyoruz yoksa gerçekten de öldürebilirlerdi.
(bkz: istiklal mahkemeleri)
edit: sıkıyı görünce ölüm tehditleri filan silinmiş hep.
bastonuna kurban olduğumun...
Bu önerme mi desem, cümle mi desem, baştan yanlış. Türkiye laik değil ki. Anayasaya laik yazınca laik mi oluyorsun? YA da yazmazsan olmayacak mısın? Laik (veya seküler) kelimesi ABD anayasasında geçmez. ingiltere'nin anayasası zaten yok. Bu ülkeler laik ama. Devlet, her dine eşit mesafede duruyor. isteyen ateist, isteyen aşırı derecede dindar oluyor, karışan eden yok. Türkiye öyle değil ama.
Yine de bu cümleyi söyleyenin, türkiye'nin laiklik seviyesinden memnun olduğunu düşünüyorum. Ve öyle kalması gerektiğini de kendi söylüyor zaten. Onlara geçmiş olsun, zira böyle kalmayacak. Gerçekten laik olacak ve bu laiklik içinde başörtülüler gibi dinini özgürce yaşayanların görünürlükleri artacak. HEm de çok artacak. Ülkede kadınların yüzde 702i kapalıysa, sokakta gezen, üniversitede okuyan, devlet dairesinde çalışan kadınların da yüzde 70'i kapalı olur üç aşağı beş yukarı. ama türbanlı, ama tülbentli.
Sene 2010 arkadaşlar. Tek parti iktidarlarının örnek aldığı rejimlerin en sonuncusu bile yıkılalı 20 yıl oldu. Uyanın. Ya da uyanmayın bana ne lan, komik duruma düşün durun. Kılıçdaroğlu da yüzde 27 oy alınca oyumuz yüzde 2 arttı diye sevinin.
Yine de bu cümleyi söyleyenin, türkiye'nin laiklik seviyesinden memnun olduğunu düşünüyorum. Ve öyle kalması gerektiğini de kendi söylüyor zaten. Onlara geçmiş olsun, zira böyle kalmayacak. Gerçekten laik olacak ve bu laiklik içinde başörtülüler gibi dinini özgürce yaşayanların görünürlükleri artacak. HEm de çok artacak. Ülkede kadınların yüzde 702i kapalıysa, sokakta gezen, üniversitede okuyan, devlet dairesinde çalışan kadınların da yüzde 70'i kapalı olur üç aşağı beş yukarı. ama türbanlı, ama tülbentli.
Sene 2010 arkadaşlar. Tek parti iktidarlarının örnek aldığı rejimlerin en sonuncusu bile yıkılalı 20 yıl oldu. Uyanın. Ya da uyanmayın bana ne lan, komik duruma düşün durun. Kılıçdaroğlu da yüzde 27 oy alınca oyumuz yüzde 2 arttı diye sevinin.
Hepsi pisliktir. Başka bir şeyler de derdim ama ekşideki gibi değil, siliyorlar. Sen nasıl işçinin sigortasını yatırmadan jipe binersin lan? bana ne sen inşaatçıysan, dağ bayır gezmen lazımsa jipe binmek mecburiyetindeysen işini yürütmen için bana ne? benzinin litresinin 4 lira olduğu ortamda faizlerin yıllık yüzde 20 olduğu ortamda salak gibi paranı bankaya yatırıp faiziyle gül gibi geçinmek varken o parayla iş kurdun diye devlet yüzde 35 vergi alırmış, bankalar ümüğünü sıkarmış, ruhsatıydı, harcıydı, çorba parasıydı devletle uğraşıp duruyorsun, bir ürün ortaya çıkarayım da birileri de ekmek yesin diye, ama önemli olan o değil. sat hemen jipini, işçilerin sigortasını öde hemen.
Alemin aptalı sen misin? Sat cipini, sigortayı öde, vergi borcunu öde, sonra da inşaatları sat yarım kalan haliyle, sigortası yatmış işçiyle de sonraki patron uğraşsın. "arkadaşlar, hepinize nisana kadar ücretsiz izin vermek durumundayım, yoksa batacağım" cümlesini o kursun. Küfürleri o yesin. Sen de bankadaki paranla keyif yap. Salak patron.
Alemin aptalı sen misin? Sat cipini, sigortayı öde, vergi borcunu öde, sonra da inşaatları sat yarım kalan haliyle, sigortası yatmış işçiyle de sonraki patron uğraşsın. "arkadaşlar, hepinize nisana kadar ücretsiz izin vermek durumundayım, yoksa batacağım" cümlesini o kursun. Küfürleri o yesin. Sen de bankadaki paranla keyif yap. Salak patron.
(bkz: #10030247)
(bkz: hüseyin şevki topuz)
Bir çok kadın için, bekaretini kime teslim ettiğinden daha çok ilk kez kiminle sevişirken orgazm olduğuyla ilgilenir. Derdi günü zar olan arkadaşlar "ne kadar çok kızın bekaretini bozdum" ile değil de "ne kadar çok kadın 'sen bambaşkaymışsın' dedi" diye övünseler daha iyi olur aslında.
Hatta çok kadın bekaretini bozan erkeği "amına kodumun bamya pipilisi, ilk sevişmemi tam bir hayal kırıklığına dönüştürdü" diye anmaktadır. Belki benim kadar küfürlü değil, ama özü böyle.
Hatta çok kadın bekaretini bozan erkeği "amına kodumun bamya pipilisi, ilk sevişmemi tam bir hayal kırıklığına dönüştürdü" diye anmaktadır. Belki benim kadar küfürlü değil, ama özü böyle.
ne zaman bir "yetişkin olmayan kişiye tecavüz" vakası olsa, konu başlığı altında hayırla yadedilen konudur.
Açıkçası ben de bu tarz haberleri duyunca normal bir insan olarak ben de vahşi düşüncelere kapılmaktan kendimi alamıyorum lakin olayıon bir de şu yönü var:
-suçlara verilecek cezalar suçla ilişkili biçimde artmalı. bir yaşı küçüğe tecavüz edip öldürmek, bir yaşı küçüğe tecavüz etmekten tibi ki daha büyük bir suçtur. eğer her ikisine de idam cezası verilecek olsa o zaman tecavüzcü "nasılsa yakalanırsam idam edileceğim, bari bir de öldüreyim" diye düşünebilir. halbuki ikincisine idam, ilkine 40 yıl hapis cezası verilse tecavüzcü "aman allahım, ben ne yaptım, bari öldürmeyeyim de canımı kurtarayım" diye düşünür demeyeyim ama en azında düşünme ihtimali vardır diyelim.
-Bir de her cezanın geri dönüşü vardır, idamın yoktur. Yeni deillerle masumluğu anlaşılan kişi hapisteyse salıverilebilir, tanzimatla ve rehabilitasyonla yaralarının sarılmasına çalışılabilir; ama idam edilen kişi diriltilemez.
idamın geri getirilmesinin bu iki konu ışığında değerlendirilmesi lazım.
Açıkçası ben de bu tarz haberleri duyunca normal bir insan olarak ben de vahşi düşüncelere kapılmaktan kendimi alamıyorum lakin olayıon bir de şu yönü var:
-suçlara verilecek cezalar suçla ilişkili biçimde artmalı. bir yaşı küçüğe tecavüz edip öldürmek, bir yaşı küçüğe tecavüz etmekten tibi ki daha büyük bir suçtur. eğer her ikisine de idam cezası verilecek olsa o zaman tecavüzcü "nasılsa yakalanırsam idam edileceğim, bari bir de öldüreyim" diye düşünebilir. halbuki ikincisine idam, ilkine 40 yıl hapis cezası verilse tecavüzcü "aman allahım, ben ne yaptım, bari öldürmeyeyim de canımı kurtarayım" diye düşünür demeyeyim ama en azında düşünme ihtimali vardır diyelim.
-Bir de her cezanın geri dönüşü vardır, idamın yoktur. Yeni deillerle masumluğu anlaşılan kişi hapisteyse salıverilebilir, tanzimatla ve rehabilitasyonla yaralarının sarılmasına çalışılabilir; ama idam edilen kişi diriltilemez.
idamın geri getirilmesinin bu iki konu ışığında değerlendirilmesi lazım.
Son yazdığı entry'yi alıntılıyorum:
"islam'a aykırı olan yaşam şeklinin milyonlarca acı sonuçlarından bir tanesi daha...idamın olmaması,avrupa'dan fotokopi hukuk ve ceza sisteminin bu ülkenin sosyolojik gerçekleri ile uyuşmaması,evliliğin zorlaştırılıp zinanın kolaylaştırılması,evlilik yaşının 30-35 civarıymış gibi lanse edilmesi,toplum ahlakının giderek yozlaştırılması,dine aykırı bir eğitim modelinin benimsenmesi,insanların manevi yönünün gittikçe körelmesi vb gibi sayısız nedenin sebep olarak gösterileceği binlerce ahir zaman olayından sadece biri.."
islamcıların düştükleri yanılgılardan birii, zina ile pedofiliyi bir tutmak. Zina, islama göre "evli olmayan bireylerin birbirleriyle sevişmesi" demek. TCK'da artık zina suç değil. suçken de "taraflardan birisi evliyken" yapılan şey zinaydı. iki bekar insanın sevişmesi suç değil. şimdi artık evlinin de sevişmesi suç değil, ama istenirse haklı boşanma sebebi.
Pedofili çok bambaşka bir şey. islamda pedofili "zina" içinde inceleniyor olsa da pedofili aslında tecavüzün apır bir hali.
islamcılar, "zinanın serbest olmasını savunan kişi, pedofilinin de serbest olmasını ister, onu seven bunu da sever" diye düşünüyor ki bu çok yanlış. Ben bir liberal olarak
1. yetişkin iki kişinin istedikleri her şeyi yapabilmesine, bunun serbest olmasına
2. yetişkin olmayan bireylerin ister razı olarak, ister olmayarak bir yetişkinle cinsel ilişkiye girmelerinin yasak olması, bu yetişkinin cezalandırılması
gerektiğini düşünüyorum.
islamcıların şunları anlaması lazım:
1-) Özgürlükçüler "yapmak istediklerim serbest olsun" diyen insanlar değildir. Bir islamcı "üniversiteye türbanla girmek serbest olsun" derken bir yandan da "karılar baldırı çıplak gezemesin" derse, özgürlükçü değildir, dincdir. Liberal ise, kendisi yapacak olsun olmasın, herkesin özgürlüğüne taraftardır. Türbalının üniversiteye girmesi serbestisine de; "yetişkin" iki bireyin (bunlar anne kız olabilirler) grup sekse katılması serbestisine de, bunlardan annenin oğlu, kızın abisi olan yetişkinin de isterse bunu kameraya çekmesi serbestisine de yandaştır. Bunları yapmayacak olsa da; tasvip etmiyor olsa da.
2-) Siz bir şeyi anomali kabul ediyor olabilirsiniz. Bunu, bir başkası "çok normal" kabul edebilir. Örneğin bir ingiliz için "teyzesinin oğlu" ile evlenmek çok gariptir, anomalidir. Bu,ü doğulu bir türk için çok normaldir. Senin için "evlenmeden cinsel ilişkiye giren kız kardeşini öldürmemek" çok garip gelebilir, bir başkası için gelmeyebilir. insanlar "senin meşrebine" göre ytaşamazlar, yaşamayacaklar. yaşasınlar diye zorlarsan otokrat olursun. Hatta otokrasinin en kötü şekillerinden birine, teokrasiye kayarsın. Türkiye'de ise kaydırmazlar.
3-) Beğenmediğin şeylerin sorumlusu bazen de "islamnsızlık" değil "aşırı islamizasyon" olabilir. tecavüzcüler, pedofiller, sapıklar, oğlancılar vb "normal cinsel ilişkinin yasak olduğu toplumlarda" daha fazladırlar.
Nickaltına girmek zorunda kaldığım bu entry için özür dilerim. suçlamak vb için değil, bir kaç entry'nden yola çıkarak "islamcı stereotype"ını temsil ettiğini düşündüğüm için yazdım.
Bir de eğer komiklik için yapılmamışsa muza hazret demek abestir.
"islam'a aykırı olan yaşam şeklinin milyonlarca acı sonuçlarından bir tanesi daha...idamın olmaması,avrupa'dan fotokopi hukuk ve ceza sisteminin bu ülkenin sosyolojik gerçekleri ile uyuşmaması,evliliğin zorlaştırılıp zinanın kolaylaştırılması,evlilik yaşının 30-35 civarıymış gibi lanse edilmesi,toplum ahlakının giderek yozlaştırılması,dine aykırı bir eğitim modelinin benimsenmesi,insanların manevi yönünün gittikçe körelmesi vb gibi sayısız nedenin sebep olarak gösterileceği binlerce ahir zaman olayından sadece biri.."
islamcıların düştükleri yanılgılardan birii, zina ile pedofiliyi bir tutmak. Zina, islama göre "evli olmayan bireylerin birbirleriyle sevişmesi" demek. TCK'da artık zina suç değil. suçken de "taraflardan birisi evliyken" yapılan şey zinaydı. iki bekar insanın sevişmesi suç değil. şimdi artık evlinin de sevişmesi suç değil, ama istenirse haklı boşanma sebebi.
Pedofili çok bambaşka bir şey. islamda pedofili "zina" içinde inceleniyor olsa da pedofili aslında tecavüzün apır bir hali.
islamcılar, "zinanın serbest olmasını savunan kişi, pedofilinin de serbest olmasını ister, onu seven bunu da sever" diye düşünüyor ki bu çok yanlış. Ben bir liberal olarak
1. yetişkin iki kişinin istedikleri her şeyi yapabilmesine, bunun serbest olmasına
2. yetişkin olmayan bireylerin ister razı olarak, ister olmayarak bir yetişkinle cinsel ilişkiye girmelerinin yasak olması, bu yetişkinin cezalandırılması
gerektiğini düşünüyorum.
islamcıların şunları anlaması lazım:
1-) Özgürlükçüler "yapmak istediklerim serbest olsun" diyen insanlar değildir. Bir islamcı "üniversiteye türbanla girmek serbest olsun" derken bir yandan da "karılar baldırı çıplak gezemesin" derse, özgürlükçü değildir, dincdir. Liberal ise, kendisi yapacak olsun olmasın, herkesin özgürlüğüne taraftardır. Türbalının üniversiteye girmesi serbestisine de; "yetişkin" iki bireyin (bunlar anne kız olabilirler) grup sekse katılması serbestisine de, bunlardan annenin oğlu, kızın abisi olan yetişkinin de isterse bunu kameraya çekmesi serbestisine de yandaştır. Bunları yapmayacak olsa da; tasvip etmiyor olsa da.
2-) Siz bir şeyi anomali kabul ediyor olabilirsiniz. Bunu, bir başkası "çok normal" kabul edebilir. Örneğin bir ingiliz için "teyzesinin oğlu" ile evlenmek çok gariptir, anomalidir. Bu,ü doğulu bir türk için çok normaldir. Senin için "evlenmeden cinsel ilişkiye giren kız kardeşini öldürmemek" çok garip gelebilir, bir başkası için gelmeyebilir. insanlar "senin meşrebine" göre ytaşamazlar, yaşamayacaklar. yaşasınlar diye zorlarsan otokrat olursun. Hatta otokrasinin en kötü şekillerinden birine, teokrasiye kayarsın. Türkiye'de ise kaydırmazlar.
3-) Beğenmediğin şeylerin sorumlusu bazen de "islamnsızlık" değil "aşırı islamizasyon" olabilir. tecavüzcüler, pedofiller, sapıklar, oğlancılar vb "normal cinsel ilişkinin yasak olduğu toplumlarda" daha fazladırlar.
Nickaltına girmek zorunda kaldığım bu entry için özür dilerim. suçlamak vb için değil, bir kaç entry'nden yola çıkarak "islamcı stereotype"ını temsil ettiğini düşündüğüm için yazdım.
Bir de eğer komiklik için yapılmamışsa muza hazret demek abestir.
iş beğenmeyen türk insanı sözünün doğruluğuna dalalettir. asgari ücrete kitap tezgahtarlığını 1000 lira maaşa ama zora gelmeye tercih edenler, asgari ücretle çalışmayı kölelik gibi görenler var bu ülkede. Sorsanız hepsi kalem efendisi, tatlı su solcusu.
Siz hiç "iş" yaptınız mı hayatınızda? Bir "iş" kurdunuz mu? ekmeği aslanın ağzından kaptınız mı? ara mal veya hammadde nasıl tedarik edilir bilir misiniz? Kanada'dan kereste getirdiniz mi demiyorum. Bilgisayar dükkanı kurup ram aldınız mı hiç satmak için? Elinizde kalırsa ne olur? hiç mal sattınız mı? elde kalan malınız maliyetine satılmazken karşı sokaktaki rakibiniz daha iyi malı nasıl sizden daha düşüğe satar düşündünüz mü?
Fabrikasınız, Almanya'daki müşteriniz çin'deki rakibinize bir telefon, bir mail uzaklıktadır. Onun kadar kaliteli malı, en az onun kadar ucuza satmalısınız. Bu arada da Türkiye'de elektiriğe suya para ödemeli, vergicilerle, tarımcılarla uğraşmalı, işçilerin çalışmasını sağlamalısınız. unutmayın bunu yaparken de ucuza maletme şartı devam ediyor.
Dünya, bazı sapısilik sosyalistlerin, tatlı su solcularının kitaplarında anlattıkları dünya değil. "işçiyi sömüren kapitalist, artık değere el koyarak işçiyi sömürür" tezi, her ürettiğinin her istediğin fiyata her istediğin yerde satılabildiği, çünkü kapitalin çok değerli, işçinin çok değersiz olduğu 1800'lerde kaldı. Bugün üretsen satamazsın, satsan parasını fi tarihinde ya da hemen iskontolu alırsın, 2 sene sonra da üründe sorun var geri al diyebilirler.
Bugünkü dünyanın gerçek sıkıntı sahipleri "iş" kuran ve onu yürütmeye çalışanlardır. Bunlar zenginlerle farklı kişilerdir. Yoksa ben de düşünüyorum zaman zaman 20 kişiye ekmek vereceğim diye, devlete vergi vereceğim diye uğraşmaktansa şöyle 3-5 ev dükkan alıp kiralarıyla yan gelip yatsam, sözlükte de "kahrolsun fabrikatörler, zenginlerden alın fakirlere verin, devlet yardım etsin herkese. ama ben de çalışmam haaa, çekemem ööle yazın sıcak kşın soğuk. hep akp'nin yüzünden" diye salak salak ahkam kessem diye.
imza: işçi bulamayan işveren.
Not: Günde 8 saat çalışmaya hazır, işi yapabilecek ve bunu sadece ayda 1500 TL net maaşa yapabilecek adam arıyorum. Siktirboktan bir üniversitenin siktirboktan bir bölümünü bitirdi diye kendini bir bok sanan, 5000 TL net maaş, altına araba, cebine telefon isteyip de hiç bir halta yaramayacak olan adamları aramıyorum.
büdüt: entry'yi okudum, bir şeyi düzelteyim. adamlar adam diyip durmuşum, kadınlar da buna dahil.
Siz hiç "iş" yaptınız mı hayatınızda? Bir "iş" kurdunuz mu? ekmeği aslanın ağzından kaptınız mı? ara mal veya hammadde nasıl tedarik edilir bilir misiniz? Kanada'dan kereste getirdiniz mi demiyorum. Bilgisayar dükkanı kurup ram aldınız mı hiç satmak için? Elinizde kalırsa ne olur? hiç mal sattınız mı? elde kalan malınız maliyetine satılmazken karşı sokaktaki rakibiniz daha iyi malı nasıl sizden daha düşüğe satar düşündünüz mü?
Fabrikasınız, Almanya'daki müşteriniz çin'deki rakibinize bir telefon, bir mail uzaklıktadır. Onun kadar kaliteli malı, en az onun kadar ucuza satmalısınız. Bu arada da Türkiye'de elektiriğe suya para ödemeli, vergicilerle, tarımcılarla uğraşmalı, işçilerin çalışmasını sağlamalısınız. unutmayın bunu yaparken de ucuza maletme şartı devam ediyor.
Dünya, bazı sapısilik sosyalistlerin, tatlı su solcularının kitaplarında anlattıkları dünya değil. "işçiyi sömüren kapitalist, artık değere el koyarak işçiyi sömürür" tezi, her ürettiğinin her istediğin fiyata her istediğin yerde satılabildiği, çünkü kapitalin çok değerli, işçinin çok değersiz olduğu 1800'lerde kaldı. Bugün üretsen satamazsın, satsan parasını fi tarihinde ya da hemen iskontolu alırsın, 2 sene sonra da üründe sorun var geri al diyebilirler.
Bugünkü dünyanın gerçek sıkıntı sahipleri "iş" kuran ve onu yürütmeye çalışanlardır. Bunlar zenginlerle farklı kişilerdir. Yoksa ben de düşünüyorum zaman zaman 20 kişiye ekmek vereceğim diye, devlete vergi vereceğim diye uğraşmaktansa şöyle 3-5 ev dükkan alıp kiralarıyla yan gelip yatsam, sözlükte de "kahrolsun fabrikatörler, zenginlerden alın fakirlere verin, devlet yardım etsin herkese. ama ben de çalışmam haaa, çekemem ööle yazın sıcak kşın soğuk. hep akp'nin yüzünden" diye salak salak ahkam kessem diye.
imza: işçi bulamayan işveren.
Not: Günde 8 saat çalışmaya hazır, işi yapabilecek ve bunu sadece ayda 1500 TL net maaşa yapabilecek adam arıyorum. Siktirboktan bir üniversitenin siktirboktan bir bölümünü bitirdi diye kendini bir bok sanan, 5000 TL net maaş, altına araba, cebine telefon isteyip de hiç bir halta yaramayacak olan adamları aramıyorum.
büdüt: entry'yi okudum, bir şeyi düzelteyim. adamlar adam diyip durmuşum, kadınlar da buna dahil.
(bkz: #9453022)