bugün

entry'ler (89)

e kitap aranıyor duyuruları

"varsa yardımınız, bir mesaj kadar uzağınızdayız." diyerek başlattığım ve şimdilik aşağıdaki kitapların pdf formatlarını aradığım duyurulardır.

ahmet hamdi tanpınar - beş şehir
bülent ecevit - bir şeyler olacak yarın
charles darwin - türlerin kökeni (tabi ki türkçe çevirisi)
muazzez ilmiye çığ - sümerli ludıngırra
muazzez ilmiye çığ - sümerliler türklerin bir koludur
sinan meydan - atatürk ve kayıp kıta mu
yılmaz özdil - beraber yürüdük biz bu yıllarda
yılmaz dikbaş - atatürkçüler yenildi

yılmaz özdil beraber yürüdük biz bu yollarda

pdfsi varsa bir mesaj kadar uzağında olduğum kitap.

ekşi sözlük

çaylak sırası kaç zamandır ilerlemeyen sözlük. hayır o kadar da bilgi verdik, saçmalayan troller kadar olamadık..

uludağ sözlük fuck buddy aranıyor ilanları

hakikaten işe yarayıp yaramadığını hakikaten merak ettiğim ilanlardır.

sözlük yazarlarının itirafları

bütün televizya kanallarını gezdim, bütün internet sitelerine baktım, balkondan güneş tutulmasını izledim, akan trafiğe baktım hala yapacak bir şey yok hala yok. hayat bazen çok sıkıcı. gerçi asıl sıkıcı olan şehir hayatı tabi.

en çabuk aşk ve seks bulunabilinecek mekanlar

uludağ sözlük bunlardan bir tanesi değildir mesela.

hdp meclise girsin vs akp tek başına iktidar olsun

(bkz: live or die make your choice)

arabada sevişmek

gayet zevkli bir olaydır. uygun ortamı sağlayıp, yapmayı bilmiyorsanız tatsız olabilir. ilk şart tabi ıssız bir yerde olmalı, yakalanma şüphesi olmamalı. diğer şart için (bkz: kangoo), (bkz: doblo) vs.

ırk diye bir şeyin olmaması

biyolojik olarak doğru olan durumdur. ırk yoktur, kültür vardır.

ıssız adaya düşünce söylenecek ilk söz

"nihayeeet!!!" hemen akabinde: "şu bıçağımı bulayım.."
ve olaylar gelişir..

açık oylama nedir nasıl yapılır

(bkz: aramaya inanmak)
(bkz: açık oylama)

öğrenildiğinde ufku iki katına çıkaran şeyler

uzay ve "uzaydaki yerimiz (boyutumuz)" bu "şey"lerin başında gelir. biraz inceleyip aslında ne kadar küçük olduğumuzu görebiliriz.

öncelikle güneş sistemimizden başlayalım:
genellikle gezegenlerin, güneşin etrafında aynı uzaklıkta döndükleri zannedilir. hal bu ki cm cinsine indirgeyip biraz oranlarsak daha iyi anlarız öyle olmadığını;

merkür : 1,9 cm
venüs : 3,6
dünya : 5
mars : 7,6
jüpiter : 26
satürn : 46
uranüs : 100
nüptün : 150
plüton : 200

görüldüğü gibi ilk üç gezegen 5 cm uzaklığın içinde iken plüton 2 metre ötede.

ve insan yapımı iki araç şimdilerde sanırım güneş sisteminden çıkmaktalar: voyager 1 ve voyager 2.

https://twitter.com/NASAVoyager

https://twitter.com/NSFVoyager2

biraz uzağa bakalım:

vy canis majoris isimli bir yıldız var dünyadan yaklaşık 3,840 ışık yılı uzakta ve güneşin 1 milyar (1.000.000.000) katı büyüklüğünde ki güneş, dünyadan 1.3 milyon (1.300.000) kat büyük.
eğer dünyayı 1 cm çapında var sayarsak, vy canis majoris yıldızının çapı 6,5 km büyüklüğünde oluyor.
bu arkadaş o kadar büyük ki, eğer saatte 980 km hızla giden bir araç, bu arkadaşın etrafında bir tur atmak isteseydi bu tur yaklaşık 1100 yıl sürerdi.

ve evrensel ölçeklendirme:

http://apod.nasa.gov/apod/ap120312.html

http://htwins.net/scale2/lang.html

http://joshworth.com/dev/...xelspace_solarsystem.html

http://onedio.com/haber/v...atacak-26-fotograf-406552

ve böyle bir sistemden daha da büyük bir şey var: bazı insanların egosu.

ek: pale blue dot:
http://onedio.com/haber/1...avi-nokta-si-dunya-474419

çocuk severken dikkat edilmesi gerekenler

yeni yemek yedikleri, emdikleri zaman hoplatıp zıplatmayın ve karnına baskı yapmayın.

hayatta kalma temalı filmler

genelde insanın doğayla mücadelesini anlatan filmlerdir. bir çoğunun gerçek hikayelerden esinlenildiği söylenir. bu tarz filmler bünyede, zaman zaman çekip gitme isteği, "ulan şu binaların arasında sıkışıp kalmaya 'yaşamak' diyoruz." düşünceleri ve çeşitli hayaller uyandırabilir. fakat bizim into the wild'tan önce de hayallerimiz vardı. into the wild filminin başındaki şiiri de buraya ekleyip listeye geçelim.
(yeni filmler izledikçe eklemeler yaparım.)

yolu olmayan ormanlarda mutluluk vardır.
yalnız yürünen deniz kıyısında sevinç.
topluluklar vardır kimsenin zorla girmediği derin denizlerde
ve sesinde de müzik.
insanları daha az seviyorum diyemem,
ama doğayı daha fazla..

lord byron

into the wild (özgürlük yolu) (2007)
üniversiteden yeni mezun olan christopher mccandless, sahip olduğu her şeyden vazgeçerek alaska'da vahşi doğada tek başına yaşamaya çalışır.

into the white (beyazlar içinde) (2012)
2. dünya savaşı sırasında, düşürülen alman ve ingiliz uçaklarından sağ kurtulan askerler küçük ve boş bir avcı barınağına sığınır. hayatta kalabilmek soğukla ve açlıkla mücadele etmek durumundadırlar.

nordwand (kuzey yamacı) (2008)
1936'da toni kurz, andreas hinterstoisser eiger'in kuzey duvarına tırmanmak için yola çıkarlar. seçtikleri güzergahı kullanmak isteyen avusturyalı diğer iki dağcı da toni ve andreas'ın peşine takılırlar ve ayak bağı olurlar. biraz sonra avusturyalılardan biri yaralanır.

touching the void (boşluğa dokunmak) (2003)
peru'da daha önce çıkılması sayısız başarısızlıklarla sonuçlanan, ölümcül derecede dik bir zirve olan siula grande'ye tırmanmayı amaç edinmiş iki dağcı arkadaşın öyküsü.

127 hours (127 saat) (2010)
hiç kimseye haber vermeden doğada vakit geçirmeye giden aron ralston adlı dağcı bir kaza geçirir ve kolu kayanın arasına sıkışıp kalır.

shal (ihtiyar adam) (2012)
sürüsündeki on bir koyunun her birine ünlü bir futbolcunun ismini veren, futbola düşkün ihtiyar kassym, kazak steplerine erken bastıran bir kış günü hava henüz güzelken sürüsünü otlatmaya götürür ve havanın birden kötüleşmesi nedeniyle aslında avucunun içi gibi bildiği topraklarda kaybolur.

tracks (çöldeki izler) (2013)
robyn davidson, dört deve ve bir köpekle, avustralya çölünü alice springs'ten başlayıp hint okyanusuna kadar 3200 km yürüyerek geçmeyi planladığı bir yolculuğa çıkar.

la guerre du feu (ateş savaşı) (1981) (quest for fire)
tarihöncesi çağlara, günümüzden seksen bin yıl geriye gidiyoruz. ulam kabilesine ait mağara adamları için, başında nöbetçi dikip üzerinde titredikleri ateş, en değerli hazineleridir. doğa olayları sonucu nasıl olduğunu anlamadan buldukları ve nasıl yeniden yakacaklarını bilmedikleri ateş bir gün söner. aralarından üçünü; noah, amoukar ve gaw'ı, ateşi yeniden bulup getirmekle görevlendirirler.

walkabout (sonsuz çöl) (1971)
avustralya'nın ıssız çölllerinden birinde genç bir kız ve onun küçük erkek kardeşi mahzur kalır. hayatta kalma mücadeleleri sırasında karşılarına, gelenekleri gereği kabilesinden bir süreliğine uzaklaştırılarak tabiatın koynuna "yabana gönderilmiş" bir aborjin genç çıkar ve onlara yardım eder. filmin özgün adı da bu aborjin geleneğinden gelir.

all is lost (sona doğru) (2013)
hint okyanusu'nda tek başına seyahat etmekte olan bir adam, teknesinin denize düşen bir gemi konteynırına çarpması üzerine bilincini kaybeder. uyandığında bilinci yerinde değildir ve kazayı yavaş yavaş hatırlamaya başlar.

himalaya - l'enfance d'un chef (himalaya: bir şefin çocukluğu) (1999) (ing: himalaya)
eski şef tinle, yıl içinde çıkardıkları kaya tuzunu satmaya giden kervanın geri dönüşünde oğlunun öldüğünü öğrenir. bu ölümden oğlunun en yakın arkadaşı karma'yı suçlar. tinle'ye göre karma şef olmak için oğluna tuzak kurmuştur. kabile ileri gelenlerinin karma'yı yeni şef ilan etmek istemelerine rağmen tinle bunu kabul etmez. eski yaşlı şef tüm lama'ların karşı çıkmalarına rağmen kervana şeflik edecek bu arada torununu da yeni şef olması için yetiştirecektir.

seven years in tibet (tibet'te yedi yıl) (1997)
1939 sonbaharında heinrich harrer adlı avusturyalı ünlü dağcı ve arkadaşı peter aufschnaiter, himalayalar'ın en yüksek tepelerinden biri olan nanga parbat'a tırmanmak için yola çıkarlar. bu yolculuktan önce tek amacı şan şöhret edinmek olan harrer, bencil, kendinden başka bir şeyi umursamayan bir adamdır. himayalar'da yaptığı bu yolculuk onun hayatını, duygusal yapısını tümüyle değiştirir.

siberia, monamour (sibirya, monamur) (2011)
sibirya'da, tayga'nın ıssız köyünde yaşlı bir adam olan ivan ile onun yedi yaşındaki erkek torunu leshia yaşamaktadır. bir gün yaşlı adam, leshia'yı kör bir kuyuda bulur ama onu çıkarmak için başarısız olur. yaşlı adam amansızca yardım arar. leshia beklediği ve bir gün geleceğine inandığı babası gibi dedesinin de geleceğine inanmaktadır.

mongol (cengiz han) (2007)
genç temuçin savaşarak esaretten kurtulur ve dünyanın yarısını ele geçiren uçsuz bucaksız moğol imparatorluğu’nun kurucusu olan cengiz han ünvanına sahip olur.

cast away (yeni hayat) (2000)
chuck noland, kişisel ve iş yaşamını saatin akışına göre kurmuş bir sistem mühendisidir. chuck'ın son derece titizlikle yürüttüğü bu dakik düzen beklenmedik bir uçak kazası sonunda ansızın kesintiye uğrar. büyük okyanus'taki ıssız bir bölgede bulunan küçük bir adaya sağ olarak çıkmayı başaran chuck burada tek başına ilginç bir yaşam mücadelesi vermeye başlar.

the grey (gri kurt) (2011)
alaska'da petrol sondajında çalışmak için görevlendirilen bir ekip, uçaklarının düşmesi sonucu bölgenin vahşi ve ıssız bir alanında mahsur kalırlar. grubun başı olan jhon ottway, ekibin vahşi doğada aç kurtlara karşı hayatta kalabilmesi için elinden geleni yapmak zorundadır.

the snow walker (karda yürüyenler) (2003)
pilot olan charlie, kutba bir şeyler taşımaktadır. yere indiğinde kendisini orada hali hazırda ikamet eden ufak bir eskimo ailesi karşılar. ondan hasta olan yirmi yaşında bir kızı, şehre götürüp tedavi ettirmesini isterler. havalandıktan bir süre sonra uçak düşer ve böylece hayatta kalma mücadelesi başlamış olur.

ao, le dernier néandertal (2010)
dünyada kalan son neandertal olan ao, hayatta kalabilmek için homo sapienslerle mücadale etmek zorunda kalır.

alive (yaşamak için) (1993)
13 ekim 1972 günü öğleden sonra içinde uruguaylı bir rugby takımının oyuncuları bulunan uçak and dağlarına çakılır. bu çarpışma esnasında yolcuların bir kısmı ölür ama çoğunluğu da sağ olarak kurtulur. bir süre sonra radyodan arama çalışmalarına son verildiğini duyarlar.

the way back (özgürlük yolu) (2010)
1940 yılında sovyet rusya’ya bağlı sibirya çalışma kampından bir grup esir özgürlükleri için kaçar. 6000 km yürüyerek gobi çölü'nü, himalayalar'ı aşıp tibet üzerinden hindistan’a ulaşırlar.

survivre avec les loups (yaşam savaşı) (2007)
2. dünya savaşı yılları brüksel, 1941.. nazi gestapoların yakalayıp sürgün ettikleri yahudi ailenin, küçük kızı mashi defonseca'nın anne ve babası sürgün edilmeden önce, belçikalı bir aile ile kızlarının saklanıp korunması ve bakımı için anlaşmıştır. bir süre sonra yakalanma korkusu ile mashi ailenin yanından kaçar ve ailesini bulmak için belçika'dan ukranya'ya kadar tüm avrupa'yı yürüyerek geçeceği insanın kanını donduran tehlikelerle dolu dört yıl süren yolculuğuna başlar.

yasaklar

devekuşu kabarede oynanan tiyatro oyunu. youtube'ta çeşitli bölümleri vardır. benim en beğendiklerimden birisi "dini yassahlar"dır. metin akpınarın sesinin, kendisine şarkıcıyım diyen bir sürü insanın sesinden daha güzel olduğunu bir kez daha gözler önüne serer bu oyun. özellikle, "zevceleri" gördüğünde, okuduğu uzun hava gibi olan bölüm harikulededir. ayrıca oyunların başında çalan şarkı da bu bölüme aittir.

yasak ne yasak ne uysak ne uymasak ne
yasak ne yasak ne uysak ne uymasak ne

günah-ül yassak mitad-ül mevzu
namevcut aşuk ul nasıl yaşarduk
netice hüsran seyahat el allah
of yallah yallah istanbul istanbul

içki ne kadın ne tatsak ya bir kere
içki ne kadın ne tatsak ya bir kere
şu yasak ne
şu yasak yasak ne

yasak ne yasak ne uysak ne uymasak ne
yasak ne yasak ne uysak ne uymasak ne

günah-ül yassak mitad-ül mevzu
namevcut aşuk ul vaziyet müşgül
petrol ziyade dolar cepte
of yallah yallah istanbul istanbul

yasak ne günah ne neyse ne boşver be
yasak ne günah ne neyse ne boşver be
şu yasak ne
şu yasak yasak ne

https://www.youtube.com/watch?v=vq5BGmxTAFs

vikings

3. sezonun ilk bölümü, bir mart pazar akşamı saat on birde cnbc-e'de yayınlanacak dizimiz, kıymetlimissss..

türkiye nin süleyman şah türbesinden çekilmesi

dedelerinin mezar taşını okumaya çalışanlar, dedelerinin mezarına sahip çıkamıyorlar..

behzat ç cep dizi

youtube'ta da izlenedebilen behzat ç dizisinin ortalama beşer dakikalık minik versiyonu.
ilk bölümden itibaren behzat ç müdavi olan ben, daha yeni, bu gece fark ettim böyle bir çalışma yapıldığını ve eminim ki çoğu seyircinin haberi yoktur. ilk yirmi bölümü bitirdim az önce. biraz zaman kaymaları var gibi. fakat ben de çok özlediğimi fark ettim.

apollo

(bkz: apollo projesi/#26781723)

apollo projesi

toplamda altı kez düzenlenen ve her seferinde iki astronotun ay yürüyüşü yaptığı, amerigalıların "aya seyahat" projesi.

ay üzerine iniş sırasında dünyaya gönderilen canlı yayın kayıtların bir kısmı restore edilerek yayınlanmış. buradan bakabilirsiniz:

http://www.nasa.gov/multi..._hdpage.html#.VOjLp_-9tdh

nasa'nın lro (lunar reconnaissance orbiter) uzay aracı, yirmi dört kilometre yükseklikten aldığı görüntülerde apollo programında bırakılan izleri ve ekipmanları görüntüleyebilmiş. buradan bakabilirsiniz:

http://www.nasa.gov/missi...losites.html#.VOjMLP-9tdh

burada da astronotların ay üzerinde kullandıkları aracın oraya nasıl götürüldüğüne dair ait yazı ve çizimler var. buradan bakabilirsiniz:

http://www.hq.nasa.gov/pa...j/a17/A17_LunarRover2.pdf