bugün

entry'ler (58)

kendine sosyalist

sözlüğü bırakan yazardır. ırkçı yazarları uçurmayıp beni çaylak yapan zihniyete selam ederim.

anti kürt yaşasın türk

milliyetçilik ile gözleri kör olmuş, ırkçılığın insanlıktan çıkardığı kişiliksiz varlıkların sözüdür.

efsane kürt kahramanları

(bkz: mazlum doğan)
(bkz: kemal pir)
(bkz: hüseyin cevahir)
(bkz: ibrahim kaypakkaya)

ve daha niceleri...

edit: kaypakkaya kürt alevilerindenmiş diye biliyordum, değilmiş. fark etmez, her sosyalist önder kahramandır gözümde, türkü kürdü, fransızı vs. önemli değil.

kürtler türkiye yi terk etse olacaklar

bazı ırkçı şeref yoksunu insanların nefretini kusmak için yazdığı başlık olmuş bu konu. kimi nereden kovuyorsunuz ulan klavye delikanlıları? sekiz çocuklu kürt ailesi köyünde gayet mutluydu canlarım benim, ailesinden almasa akrabalarından, arkadaşlarından her türlü alırdı gereken ilgiyi. önce bunları atın köylerinden, sonra da şehirde bocalayınca bik bik diye ötün. ayrıca genelleme yapmanın aptalca bir şey olduğunu kavrayamamış hala bazı kişiler. bir sözlükte yazar oldunuz diye milyonlarca kişi hakkında ithamlarda bulunma hakkına sahip mi oldunuz hayatı televizyonlardan öğrenen gözü milliyetçilikle boyanmış karaktersizler? istanbul da bizim, hakkari de bizim, trabzon da bizim, diyarbakır da bizim. esat oktay'a boyun eğmedik, size hiç eğmeyiz.

göbek katlarının arasına kopya yazan çocuk

literatüre namı geçsin diye yazıyorum, şişman çocuktur.

gaspirali

sözlüğün tipik ırkçılarından biridir, muhattap alınmaması gerekir. çok var bunlardan, bırakın biraz ırkçılık yapsın, sanki kürtler onu pek sikliyormuş gibi hakaret etsin. başka türlü yaşayamaz bu kurtçuklar.

pkk lı zannedilip vurulan köylüler

öncelikle vahşi bir olaydır. ayrıca her bokta serap eser'in adını ağzınıza almayın, binlerce masum kürt öldü, bir tanesine üzülmediniz ama serap'a gelince mi üzülüyorsunuz? bundan serap'ın ölümüne sevdindiğimi çıkaracak kadar da mal olmayın bu arada.

edit: yüce türk ordusu tabi ki psikolojisi bozulduğunda insan haklarını hiçe sayabilir. ne dangalaklar var şu hayatta yahu.

go fuck yourself

ing: gidecek yerim mi var?

kürtçeye hala lehçe diyen dangalak

kürtçe ile türkçenin farklı dil ailelerine mensup olduğunu bilmeyen dangalakların ortaya attığı iddiadır. ayrıca, kürtçe ile türkçenin cümle yapıları da farklıdır. bir dilci olarak, hodri meydan diyorum bu dangalaklara, kopyala yapıştır ile bir şeyi savunmaya çalılacağına git iki kitap oku önce.

edit: dilbilimci değil dilciyim, ama dilbilimcilerin aldığı hemen hemen bütün dersleri aldım. tercümanlık bölümünde sadece çeviri dersleri verilmez, filoloji dersleri de verilir. ayrıca, kendim de araştırdın bu konuları.

bir dilin başka bir dilden etkilenmesi o dilin aslında başka bir dil olduğu anlamına gelmez. kürtçenin farsçadan etkilenmediğini iddia eden yok zaten, ki türkçe de son derece etkilenmiştir farsçadan. hatta anadolu ve mezopotamyada, farsçadan etkilenmeyen dil yoktur demek yanlış olmaz sanırım. bugün türkçe dediğimiz şey, osmanlıcanın, ya da osmanlı türkçesinin, latin alfabesiyle yazılmış şekli değil midir? atatürk yeni bir dil icat etmedi nitekim, zaten var olan bir dilin alfabesini değiştirdi. bugün arapçanın nasıl okunduğunu bilen osmanlıcayı rahat rahat okuyabilir ve biraz uğraşırsa anlayabilir de. farklı kelimeler tabi ki var, sonuçta dil yaşayan bir varlık. ama dilleri değerlendirirken başka dilden aldığı kelimelere bakılmaz, sonuçta bugün konuştuğumuz kelimelerin kaçı öz türkçe?

kürtçe tek başına bir dil değildir, farklı lehçelerden oluşan bir karma dildir. kurmanci*, gorani, sorani ve zazaki diye dört farklı lehçeye ayrılır bu dil. zazaki; zazaca ve dimili de denilebilir, konusundaki tartışmalar her ne kadar sürse de, diğer üçü için dilbilimciler görüş birliğin varmışlardır. yukarıda da belirttiğim gibi, farklı kelimeler vardır bu diller arasında, ama bu farklı oldukları anlamına gelmez. lehçelerin oluşma sebepleri, farklı coğrafyada yaşama ve buna bağlı olarak farklı toplumlarla yaşamaktan kaynaklanan dillerin birbiriyle olan etkileşimleridir.

kürtçe irani bir dildir, farsça da irani bir dildir. aynı coğrafi bölgelerden çıkmış, aynı dil ailesine mensup dillerdir bu diller. aynı dil ailesinden gelen bütün diller bir midir? bırakın bunları arkadaşım, kart-kurt türü yaklaşımlarla, ya da gelmiş geçmiş en saçma dil teorisi olan güneş dil teorisiyle yaklaşmayın bu dile. dil insanların birbiriyle iletişimini sağlayan araçtır, bu kadar basit. milliyetçi yaklaşımlarla başka anlamlar yüklemeyin bu dile.

uludağ sözlük

şimdiye kadar girdiğim sözlükler arasında en çok ırkçı ve faşist popülasyonunu barındıran sözlüktür. bazı yazarların ise sanırım sözlükteki tek işlevleri kürtlere hakaret ederk ırkçılık yapmak. ne diyeyim, toplumumuzdan farkı olmayan sözlüktür.

kürt şirin

kürtçe konuşsa 'niye türkçe konuşmuyorsun lan, burası türkiye 111!!!!1111' denilip, türkçe konuştuğunda da 'hehehe türkçe konuşuyorsun, kürt değilsin' denilen şirindir. em kurdin demesini de bilir, ben kürdüm demesini de bilir, lakin ne dese yaranamaz.

edit: bir gün bütün kötü şirinler birleşip, kendilerinin artık kürt şirin olmadığını ve bunu kabul etmeyenlerin işkence ve ölümle bitirileceğini söylerse eline silahı alacak olan şirinlerdir. diğer adı kenan evren olan gargamel ve onun alçak kedisi, esat oktay yıldıran olarak da bilinir bu kedi, zamanında bunu yapmaya çalışmışlardı nitekim. ancak türk şirinlerin bilmesi gereken bir şey var ki, türklere karşı savaşmamıştı bu kürt şirinler, hedefleri kötü şirinlerdi. yoksa şirinler köyünde kimse kimseye düşman olmaz kötü şirinler olmadıkça, türk şirinler bir türlü göremediler bunu.

dersim

bulunduğum kısa süre içerisinde, gerçekten bende iz bırakmış güzel şehirdir. güzel anılar bırakmıştır. üniversite öğrencisi olduğumuzu anlayan o ninenin kalacak yeriniz yoksa bizde kalın demesini mesela hatırlarım hala. tam da halka karşı nefret duymaya başlamışken, o nine çok şey öğretti bana. munzurda, o buz gibi suda, kahvaltı edişimizi de unutamam, ayaklarım karıncalanmaya başlamıştı soğuktan. ben polislere, askerlere yiyecek satmam diyen pastane sahibini de gördüm, bunu bir polise söylüyordu. sandığım gibi kemalist falan da değilmiş halkı, bütün dükkanlarda seyit rıza'nın fotoğraflarını gördüm. zaten şehrin ortasına da dikmişler heykelini dersimli yiğitin. solun gerçekten güçlü olduğunu gördüm, bütün fraksiyonlar üniversitede açmışlardı standlarını. bir de cemaat okulu açılmış, görünce üzüldüm. kadınları da gerçekten özgürdü bu şehrin, hayatımda ilk kadın ayakkabı boyacısını da burda gördüm. diyarbakır'da yıllarca yaşamış biri olarak halkı zazaca konuşan bir yerde olmak da ayrıca mutluluk verdi şu nacizane zazaya, ama farklılıklar da varmış diyarbakır'daki ile dersim'deki zazaca arasında. telaffuzlar biraz farklı sanırsam. velhasıl, küçük ve çok güzel bir şehirdir dersim. munzur festivaline denk getirerek bir gün gitmenizi öneririm bu güzel memlekete.

tarih

boyun eğen koyunları değil, kral çıplak diyen cesurları yazar.

brave new world

daha önceden de yazdım bu başlığa, ama gerçekten okunması gereken bir kitaptır. sanıldığının aksiine 1984 ile ortak yönleri o kadar fazla değildir. zihin kontrolüyle insanlığın köleleştirilmesinin mümkün olduğunu anlatır, ve sınıflar da bu kontrol ile yaratılır***. marx amcamızın yanılması halinde başımıza geleceklerin göstergesidir. marx kapitalizmin bir süre sonra kendisini yok edeceğini, sosyalist yönetime ordan da komünizme geçileceğini öngörmüştü. lakin aldous amcamız, kapitalizmin son üretim şekli olduğunu, yeni bir üretim şekli gelmeden insanlığın daha vahşi bir kapitalizmle yönetileceğini söylüyor. kimin yanıldığını biz göremesek de sanırım zaman gösterecek.

diyarbakirliymis adi berke can

nickiyle akşam akşam kahkaha atmama sebep olmuş yazardır. diyarbakırlıyım ve bu espri benim hiç aklıma gelmedi, ilginç. belki de her dinlediğimde hüzünlendiğimdendir. neyse, uzattım. nickiyle gönülleri fetheden şahıs.

medya

kürtçe bir kız ismidir.

john lennon

imagine adlı şarkısı tanıdığım bütün sosyalistler tarafından oldukça sevilen sanatçıdır. bu lafımdan sadece sosyalistler seviyor bu şarkıyı anlamını çıkarmaya çalışmayın, pis ederim. sadece kendi gözlemimi belirtiyorum. ayrıca, illa marş okutulacaksa okullarda, bu şarkı okutulmalıdır. okutulmalıdır ki bebelerimiz yaşasın o hayal edilen dünyayı.

edit: kendisi de sevilir tabi, sadece bu şarkı değil.

deniz gezmiş

- atatürk'ün amaçları arasında milli burjuvayı kurmak vardır ve komünist olmak onun zamanında bir suçtu.
- deniz gezmiş'in son sözlerinden birisi 'yaşasın marksizm-leninizmin yüce ideolojisi' idi.

bu konuda söylemek istediklerim bu kadar.

komünizm

hakkında bir tane bile kitap okumayanların bok atmaya çalıştığı, belki de insanlığın son şansı olan ideoloji.

edit: he gülüm, açlıktan ölen çocukların, vücudu satılan kadınların, öldürülen binlerce insanın ve daha sayamadığım birçok vahşiliğin sebebi de komünizmdir, di mi? sovyetler yıkıldıktan sonra çok mu güzel oldu her şey? siz gidin amerikan rüyalarıyla yaşamınıza devam edin, görüyoruz da okuyoruz da biz, merak etmeyin canlarım.

sık sık ben butonuna basmak

yazarın karmasına çok önem verdiğine delalettir.