bugün

filmin ana karakteri olan alper milan kundera'nın varolmanın dayanılmaz hafifliği adlı romanındaki ana karakter olan tomas'tan araktır.
palavra bir film. yalan. aşk kaçıp göçmeyi değil, tamamen yanında olmayı gerektiren bir duygudur. o kadar ki, eksiklerinizin bile farkına varamazsınız. eksikleri göremezsiniz. özgürlükçü yaşam diye debelenirken, nasıl kendi içinde bile bir değer sahibi olamadığını, hayattan zevk alma konusunda artık yapılabilecek birşey kalmadığını, cinsellikten bile ne anladığını tam olarak bilmediğini, hayata karşı bocaladığını anlatan bir erkeğin resmi ya bu.

ne var bunda. bir erkeğin eşini paylaşımına katıldığını anlaymadığımız için mi bu filme sanat diyemiyoruz acaba?
medeniyet gerçekten çok ince bir çizgi. modern olmakta bu değil.

bir insanın sevdiğine sarılması kadar güzel bir duygu var mıdır? ben aşktan bunu anlarım arkadaş.

ya adama cinselliği için kıza bile neler etti.bu mu aşk?

böyle aşkın ta içine ya...

parayı bol bulunca nerye süreceğini bilememiş, kültürlü ama bir o kadarda özgürlük dediği kaosun içine düşmüş bir garip adamın hikayesi bu.başkada bir halt değil.
izlediğim en kötü filmlerden biriydi. sonundaki mal mal birbirlerine bakıp iç konuşma yapmaları rezalettir. çağan ırmak a yakıştıramadığım bir filmdir. en azından bu kadar kötüsünü beklezdim. oyunculukları, senaryosu hepsi ayrı ayrı rezalettir.
genelde bakildiginda her sahnesi salakca olan ama ozellikle bir sahnesinde esas kiz esas oglana sevismeyi ogretir ki evlere senliktir.
kamyonu devirten filmdir. ıssız mıssız ama götürüyor.

(bkz: sakalı sıvazlamak)
ismail yk dan allah belanı versin parçasını hediye etmek istediğim iğrenç bir film.
yurt dışında yaşayan bir arkadaşımın yaptığı yorumu aynen aktarıyorum.

- biraz da kızı görseydik, ne bu böyle hep herif hep herif.
bir arkadaşım vardı bu filmi izlediğimde bak mutlaka izle tam senlik dedim.

sonra o arkadaşım sevgilim oldu.ve herşey harikayken bi gün beni aradı ve:

"ara verelim.herşey üstüme geliyo,olaylar çok farklı yöne doğru gidyo,arama beni tamam mı mesaj da atma,ben seni ararım." dedi.

sonuç:aradı bi kaç kez sanki bişey olmamış gibi ama bn dönmedim.ve kendime şunu söyledim filmdeki adamla onu özdeşleştirip yine neden evet dedin ona.
arkadaşıyla sevgili olabilecek kadar midesizler için düğün dernek gecesi yaşatan abartılmış film.

sevişmek için bahane arayan loserlar sizi.
replikleri sayısızca izlenerek ezberlenmiş film.
"zor be anne, çok zor"
gereğinden fazla övülmüş gereksiz bir film. Hayatında grup seks'ten biseksüel ilişkiye, sanal sapıklıktan sübyan kızlarla para karşılığında yatmaya kadar her haltı yemiş bir entel'in bir kıza bağlanması konu ediliyor filmimizde. Filme kız arkadaşım ile gitmiş biri olarak yarısında çıkma teşebbüsünde bulunduysamda kız arkadaşımın "yaa ikinci bölümü en güzel yeri zaten" diye ısrarları ile ikinci perdeyi izleme eziyetine katlandım. Beğenenlere de saygım sonsuz ama bence resmen sapıkça bir film.

Heralde Çağan Irmak deilde bir x kişisi cekse beğenen çoğu kişi "bu nasıl film be" diyecekti.
fevkalade hikayeye sahip türk filmidir...bu filmi hissedebilmek için benzer yaşanmışlık gerekmektedir...fakat filmin etkisiyle sıfırı tükettiğiniz eski sevgiliye dönüş yapmak gibi sonuçsuz kalacak,gereksiz fiiller tavsiye edilmez...

(bkz: yaşanmış tecrübeler)
balta girmemiş adam tipi..
yesil isik'tan sonra yapilmis en iyi turk filmi, aglayin erkekler.
ıssız adam filmin gelişimindeki hikayeye ihanet eden bir adam ve filmin teması bu ihanetin nedenleri.

oyunculuğu eleştirilebilir bir film fakat temanın geçerliliği su götürmez bir gerçek. kendini bu hikayede veya bu karakterlerde bulanlar varsa yönetmen, amacı herhangi bir hayat tecrübesini aktarmak olan sanatını icra etmiştir efendim.
övüldüğü kadar güzel olmadığını düşündüğüm film. son sahnesi hariç adamda sevgiden eser yok. egoist, sevgisiz, ne istediği belli olmayan dengesizin biri. son sahnede iki güzel kelam etti diye, çok romantik ilan edilmiştir. film boyu herifi dövesim gelmişti. kızsa ayrı bir tipti. sevmiyor işte herif seni, neden yamanıyorsun. yürü git, sanki erkek yok. sinirlendim yine. kısaca; kötü film.
övüldüğü kadar güzel olduğunu düşündüğüm film. son sahnesi hariç adamda sevgiden eser yok. egoist, sevgisiz, ne istediği belli olmayan dengesizin biri. hal böyleyken eleman bunların tam tersi olsa idi zaten filmin konusu yakalanamaz film bu kadar dikkat çekmezdi. son sahnede iki güzel kelam etti diye, çok romantik ilan edilmiştir. tabi birde tarçınlı kek falan yaptığı ve hoş bir evde yaşadığı için. film boyu herifi dövesim gelmişti. kızsa ayrı bir tipti. sevmiyor işte herif seni, neden daha çok yamanmıyorsun. böyle erkek yok işte. coştum yine. kısaca; güzel film.
herşey bir kenara içerisinde en kötü zemin üzerinde sevişme sahnesi içeren filmdir. bir sevişme sahnesi bu kadar doğallıktan uzak ve zorlama olabilirdi.

(bkz: boşalırken öaargghhh diye ses çıkarmak)
Film muzikleri ile insanin aklini alan kalbini calan guzel film.
(bkz: borderline kisilik bozuklugu)
(bkz: narsisistik kisilik bozuklugu)
''ada''isminden nefret ettiren,abartılmış film.
buna aşk filmi diyenler ''selvi boylum al yazmalım''ı izlesin bi zahmet.
ıssız adam mı ? ıssız ADA'M mı? tartışmasını yaratan film.
güzel şarkıları olan film. şarkılardan başka akılda kalan yegane şey, insanın ne denli tüketici bir varlık olduğu gerçeğidir.
filmdeki haşin ve gaddar bir sevişme sahnesinden:

-ahhh! çekme, çekme saçımı... acıtıyorsun!.
+i.ktirtme saçını...
-bir orası kaldı zaten. yavaş yavaş! belimi kıracaksın ya!