bugün

insanları dinine göre sınıflandıran, ayrıca dini çıkarları için suistimal eden bağnazlardır.
böyle bir kavram yok. bu bir yafta olarak kullanılan uydurma. şu var yalnız; (bkz: ümmet)

islam olmayanları anlarım, müslümanlara ''ümmetçi'' diyerek yafta vuran diğerleri kimin ümmeti?
arap sevici bir çeşit zoofil çeşidi. anlaşılmayan konuşmalarıyla meşhurlardır.
aynı dine inanıyor olmayı, ortak vatan, ortak dil, ortak kültür, ortak tarih gibi her türlü aidiyet ögesinden üstün tutan kişi.
üstünlüğün takvada olduğuna inanan kişidir. şu bir gerçek ki, insanların hiçbiri aynı değildir. çabalar, duygular, psikolojiler, çevreler vs. farklı farklıdır. dolayısıyla insanlar arasındaki sosyal farklılıkların olması kaçınılmazdır. seküler zihniyetteki kimileri bunu kavmiyetçilik/milliyetçilik şeklinde yansıtır. anti faşist geçinen bir takım solcular da tamamen bireye indirgeyerek kendini bütün insanlardan üstün görür. ancak hepsinin temel hatası şudur: onlar toplumsal/sosyal farklılıkları ya insanın elinde olmayan unsurlar üzerine ya da insanın diğer insanlara zulmederek elde ettiği unsurlar üzerine inşaa ederler. ırkçılık/milliyetçilik/kavmiyetçilik de bunlardan biridir. mesela kapitalist düzendeki toplumsal farklılık sömürgeye/zulme dayanır. komünizmde de aynı şekilde. sadece el değiştirir. ancak sopa değişmez. kapitalizmde sopa kodamanlarda iken, komünizmde devlettedir. ancak ikisinde de dövülen halktır. gerçi komünizmin şöyle bir farklı noktası var: o da çabaları farklı olan insanlara 'aynı' muamelesi yapmasıdır.

ancak islam bunların hepsinden uzaktadır. islam sosyal/toplumsal anlamda üstünlüğü 'insanın kimseye zulmetmeden, çabalayarak elde edebileceği' takva üzerine kurar. bu üstünlük Allah katındadır. yoksa dünya malının artması şeklinde değildir. işte ümmetçilik budur. toplumsal farkı 'takva' üzerine inşaa eder. bu da her türlü ırkçı/milliyetçi/kavmiyetçi farklılıklarını reddeder. aynı zamanda zulümle/sömürüyle elde edilen farklılıkları reddeder ve bütün insanlara 'aynı' muamelesi yapanların aksine, insanları 'çabalarına' göre sınıflandırdığından adaletlidir.

bu nedenledir ki, ümmetçilik; bireycilerden, kavmiyetçi/milliyetçilere her kesimin 'farklılıklarını' reddetmeyi gerektirirken, insanları 'özgürlük' temelinde bir arada tutmayı başarır. çünkü islam'a inanmayan biri dahi, farklılıkların 'insanın zulmetmeden, çabalayarak elde ettiği unsurlar' üzerine kurulduğuna şahit olduğundan bir çatı altında kalmak ister. çünkü bütün beşeri sistemler ya bütün insanları aynı görerek onlara adaletsiz davranmış, zulmetmiş ya da zulümle elde edilen farklılıkları kabul görerek, mazlumları ezmiş; onlara olumsuz anlamda 'farklı' muamelesi yapmıştır. ümmetçilik ise denge halidir. ne aynı görerek adaletsiz davranır ne de farklılıkları insanın elinde olmayan unsurlara dayayarak insanlara zulmeder.
arabın kültürünü din maskesi altında alan ve bunu yaşatmak için yeri geldiğinde varlığını bile ortaya koyan çöl zencisi. deve sidiği içip kumda yuvarlanan müslümandır.
Geçmişinde gelenekçi bir parti olan MHP'nin günümüzde içinde bulunduğu durum. Türkçülükten Arapçoluğa, dindarcılık oynamaya.
MHP bundan kelli ümmetçi bir partidir. Bahçeli'de giderse gelenekçi bir parti ile alâkası kalmayacaktır.