ülkenin başına geçseniz yapacaklarınız

musluklardan fanta ve kola akıtmak.

ciddi bir katliamla temizlik.

en başta ecnebi ve yabancılara sürgün. ayaklanma çıkarsa çıkaranlara soykırım
Türkçü eğitim.
Teşkilatlanma. Devlet kurumları ve kuruluşlarını test etmek.

Önce güzel bir kahvaltı yaparım. Portakal suylu olandan.
Sonra tv yi açarım seda ablamı seyretmezsem günüm güzel geçmiyor.
Öğlen yemeğinde kebap söylerim çift lavaş. Malzemesi bol tabi. Sonra bakarız işte. Yapacak bir şey bulunur herhalde ellam.

Suriyelileri katliamdan geçirmek. Kürtlere yeni haklar tanımak. Açık ve net.

Her yeri, her rütbeyi kendi adamlarıma, tanıdıklarıma peşkeş çekerim. Ülkenin başına gelen Atatürk harici herkes öyle yapmadı mı? Yaptılarsa vardır bir bildikleri(!)

tüm Türk düşmanlarını siktir ederdim. edeceğim.

görsel

Önce suriyelileri gönderirim. Onlara harcanan para harcanmayınca vergiler biraz indirilebilir. Suriyeliler gidince boşalan işlere türkler girer istihdam da artar.

Öğretmenliklere çok önem verirdim. Atayacağım her öğretmeni ince eleyip sık dokurdum. Bir Öğretmen bir çocuk, bir çocuk bir toplumdur.

Makarna dagitirdim ucuz.

diyanet kapatılmaz, yeniden düzenlenir.

diyanet sanıldığı gibi laikliğe aykırı bir unsur değil, laikliğin bekçisidir. ortalık "hacı hoca"ya kalmasın diye, din işlerinin sağlıklı, bilinçli ve modern bir şekilde devlet kontrolünde yürütülmesi için vardır. yapılması gereken düzenlenmesidir. ortadan kaldırılması değil.

Nüfusu azaltmaya yönelik plan. Kimi kesimleri modern yöntemlerle ülkeden kovmak.

MTV ve diğer vergilere %200 zam da ben yaparım. Küfür yer mutlu olurum.

Şu an ki yükümetin yaptığı gibi herkesin amk.

çiftçiyi destekler, büyükşehirlerden köye göçü teşvik ederim.

mazot 1,5 lira olur.

tarım ürünü ithalatını yasaklarım.

3 üretim tipi oluştururum.

bir bağ-bahçe tarımı(zeytin, kayısı, eril, elma, badem ve dahi seracılık)
iki hayvancılık için minyatür çiftlikler(işsiz gençleri yönlendiririm)
üç hububat ve bakliyat tarımı. kooperatifler kurup çiftçileri bir araya getirip onların parça parça verimsiz tarım yapacaklarına büyük boyutlu ARAZiLERi EKMELERiNi SAĞLARIM.

sonra sanayi ve mesleki teşvikler verir belli başlı ürünlerin ithalatını yasaklarım. anadolu'ya ilk etapta 5 büyük fabrika açarım. iç talebi karşılayıp ithalatı azaltırız.
çip fabrikaları açar işlemci üretimine geçmek için seçme mühendisleri ve teknisyenleri toplarım bir araya.

her ile üniversite saçmalığını bitirir marangoz, berber, garson, elektrikçi, tesisatçı gibi ara eleman da yetiştiririm.

matematik bilmeyen hukuçu, mühendis, işletmeci dolu ülkemiz buna son verilmeli.

1-rizeyi ermenistana hediye ederim.

2-imam hatipleri kapatırım.

(bkz: zam)

Siyki gotune denk " istemezuk" çilerin ,konuyu açık gotun ve içkinin bekasından başka hiçbir noktaya taşıyamadıkları mevzudur.

güçlü bir devlet, güçlü bir toplum olmaktan geçer. Güçlü bir toplum ise üreten, muhtaç bırakılmayan ve eğitimli bireylerden; huzurlu ailelerden ortaya çıkar.

Yani yukardaki siki gotune denk ergenler hariç hemen hemen herkes Türkiye nin bir numaralı sorunun adil bir gelir dağılımı olmaması olduğunu bilir. Türkiye için başa geçecek bir kişi önce bu sorunu ortadan kaldırmalıdır.
Çünkü, terör, rüşvet, fuhuş, hırsızlık, güvensizlik, toplumu yaralayan sınıf farkları bu sorundan ortaya çıkar.

Türkiyede gelir dağılımı adaletsizliğine sebep olan bir numaralı etken; hiçbir şey üretmeden " al-sat" işi yapan marketler ve mağazalar zincirleridir. Bu oluşumlar bakkalda, manavda ne satılıyorsa aynısını alıp satarlar. Tek yaptıkları şey yüz binlerce küçük esnaf ve sanatkarın yok olmasına neden olmalarıdır.
devlet diyecek ki: Marketler ve mağazalar zincirine ihtiyacımız yok, bu işleri üniversite bitirmiş, boşta gezen , işsiz , bekar gençlere bırakacağız. Bu gençler bakkal, kasap, manav gibi işlerle evlerini geçindirecekler. Sizin paranız çok ise şöyle sizi organize sanayiye alalım, ülkemizin şu şu ihtiyaçları var , konu kapanmıştır.

Diğer taraftan nüfusumuzun neredeyse çeyreğini oluşturan bir kırsal ve köylü kesimimiz var ki ,şehirdeki çalışan işçinin alternatifi edilerek, ucuz iş gücü olarak görülüyor. Bu vatandaşlarımız tarımla , hayvancılıkla uğraşıyorlardı. Lakin, son yıllardaki yanlış politikalar yüzünden hayvancılık ve tarım da patronların eline geçmeye başladı.
Burada yapılması gereken hayvancılığın ve tarımın tekrar köylüye, kırsal kesime iade edilmesidir.

Diğer taraftan, köylünün ve kırsal kesimin ürettiği ürünlerin, tarla fiyatıyla market fiyatı arasında en az on katı fark olmasıdır. Bu durumda hem üreticinin hem de tüketicinin aracılar tarafından zulme uğraması anlamına geliyor.

Devlet, direkt olarak tarım ürünleri üreten kesimi kooperatifleştirmeli ve yurdun dört bir yanına, aynen bakkallar gibi şubeler açmalıdır. işlenmemiş tarım ürünlerini üreticiden başka hiçbir esnaf alıp satmamalıdır. Türkiye ekonomisi hiçbir şey üretmeden al sat işi yapan vicdansız kesime terk edilmemelidir.

iş böyle olursa hiç kimse işsiz, güçsüz kalmaz. Şehirler de çalışan işçinin bolca alternatifi de olmaz. Terör de biter, suçlar da azalır. Toplumdaki sınıf farkı da ortadan kalkar. Haa, sonra sanayileşirsin. Sanayileşmek için toplumun belli kesimlerini besleyip çoğunluğu aç, işsiz, sefil, perişan bırakmak bir Müslümana yakışmaz.

Yukardaki sistemi size ayetler ve hadislerle de destekleyebilirim.

bireyci anarşizmi getirmek.

tüm okulları imam hatip yapar hepsine mescit kurardım.namaza gitmeyeni disipline yollardım.

Bir kaç kanun çıkarırım ve derim ki;

1. inancı gereği kapanan kadınlar (kuran emri gereği) çalışamazlar. Toplum içinde yanlarında aile bireylerinden biri olmadan sokağa çıkamazlar.

2. Peygamber sünneti olduğunu iddia ederek sakal bırakıp potur, cübbe giyip sarık saran erkekler herhangi bir motorlu hava veya kara aracına binmezler, prada, nike, adidas, puma gibi marka ayakkabı giyemezler. Bu tip erkeklerin ulaşım aracı PEYGAMBER sünneti gereği DEVEYE binmeleri, ayakkabı olarak peygamber sünnet gereği deve derisi parmak arası çarık giymek zorunludur.

3. Dini için örtünen, sünnet gereği potur giyip sakal bıranların teknolojiye şeytan icadı dediği için cep telefonu, bilgisayar gibi teknoljik alet kullanmaları yasaktır. Her türlü iletişim için posta güvercini yada duman kullanıması gerekir.

4. Yukarıda ki 3 maddeye itiraz edenlerin 7 sülalesinin malına el koyulacak ve 7 sülalesi en yakıp şeriatle yönetilen islam ülkesine sürgün edilecektir.

çocuk tecavüzcülere idam , yetişkin tecavüzcülerede hadım getirirdim. yada boşver ya hepsine idam , gebersin 'orman' çocukları.

+ek olarak suriyelilere beleşe üçer beşer onlar kondom dağıttırırdım.yoksa bu gidişle çogalıp bizi ülkeden atacak bunlar.

önce despot bir yönetim kurar ne kadar muhalif varsa hapse atar, ülkeyi fabrika ayarlarına sıfırlar sonra da istiklal mahkemelerini kurar ne kadar çocuk kadın hayvan istismarcısı sapık yobaz var ise malum yerlerinden tavana asılmaları için talimat verirdim.
aynı mahalledeki ralarında 500 m den az mesafe olan cemaati belli sayının altındaki camileri okula sağlık ocağına çevirir zorunlu eğitimi 12 yıla çıkartır, imam hatip denen okulları kapatır buradaki din eğitimini meslek yüksek okullu seviyesine yükseltirdim. 12 yıl boyunca müspet bilimler dışında genç dimakları zehirliyecek hiç bir şey öğretilmesine izin vermezdim.
demokrasiyi güçler ayrılığını işler hale getirip sonra aldatılmışız diyip hapiste tutuğum mualifleri salar çekilirdim tengri dağlarının gölgesinde göl manzaralı bi yere ölümü beklerdim.

dini yasaklayarak başlardım. gerisini siz düşünün artık.