bugün

Dedim ben artık kızıl şarabı içmem;
Üzümün kanıymış bu, ben kan dökmek istemem.
Gün görmüş aklım şaşırdı: Sahi mi? dedi;
Yok canım, şaka, ben nasıl içmem!

dizelerinin sahibi tapılası şahsiyet.
Sen onu aşkla şehvetle yarat Tanrım
Koku ver amberden, sümbülce saçları uzat Tanrım
Sonra kalk:"sakın bakma" de,anlamı bunun
Bardağı doldur,tut tersine, dökme fakat Tanrım.
ah be hayyam...

bugünler bizler cep telefonlarımıza ezan yüklüyoruz;
hiç bir sanat değeri taşımadan, ordan burdan ayet mayet karıştırıp, ufak kızlara da tekrar ettirip "müzik albümü" yaptırıyoruz.

uluyorlar.

dinin içine ediyorlar...
en güzel yazara

Gerçek erenlere güzel çirkin, hepsi bir;
Sevenler için cennet, cehennem, hepsi bir;
Kendini veren ha ipekli giymiş, ha çul;
Yastığı ha pamuk olmuş ha diken, hepsi bir.
gelmiş geçmiş en büyük bilim ve düşünce insanlarından biridir.pek çok alanda eser vermiştir ve zamanının çok çok ötesinde dini düşüncelere sahiptir. ayrıca bu kişinin müthiş bir ezber yeteneği ve belleği vardır.ömrü boyunca okuduğu neredeyse tüm kitapları ezberinde tuttuğu rivayet edilir.
Bu dünyaya kendi isteğimle gelmedim ben
Şaşkınlıktan başka şeyim artmadı yaşarken
Kendi isteğimle de gidiyor değilim şimdi
Niye geldik kaldık niye gidiyoruz bilmeden

* * * * *

Şeyh fahişeye demiş ki: - Utanmaz kadın;
Her gün sarhoşsun, onun bunun kucağındasın.
Doğru, demiş fahişe, ben öyleyim; ya sen?
Sen bakalım şu göründüğün adam mısın?
zeka ve alçakgönüllülük gibi bir arada bulunması zor iki özelliği bünyesinde barındıran yüce kişilik , iranlı şair , gökbilimci , matematikci ...
üstadım. üstadımız.
islam aleminin övündüğü, kendine mal ettiği ama,
kendi döneminde şeriatçılar tarafında''zındık'' olarak tanımlanan,
iran'lı şair, filozof, bilim adamı.

''yaşamın sırlarını bilseydin,
ölümün de sırlarını çözerdin.
bugün aklın var bir şey bildiğin yok,
yarın akılsız neyi bileceksin''

ömer hayyam
efendim bahsedildiği gibi şarap felan içmezdi bu zât. ha içmezdi de bu rubailer ne? hiçbiri mi doğru değil diyebilirsiniz. bilgi sahibi olmadan fikir sahibi olunmuyor. anlatayım.

şöyle ki ömer hayyam melamet doktrinine inanan bir melami idi. melamilik tasavvuf ve tarikata karşıdır. diğer insanların kendilerini kınamaları için ne gerekiyorsa yaparlar. ramazanda oruç tutarlar ama önlerine sırf şarap içti desinler diye şarap kadehi koyarlar. öyleki "şuna bak lan bu adam kim allah-kitap kim, kitapsız lan bu" diyene kadar insanlar kendilerini böyle tanıtır, böyle davranırlar. dinle alakaları yokmuş gibi yaşarlar. bu tanıtımın asıl nedeni ise halk arasında kendi inançlarının deşifre olmasını istememeleridir. tasavvuf ehli insanlarında bir zaman sonra halk arasında deşifre olması, giydikleri kıyafetlerin üniforma nezdine kadar yükselmesi ve bu olgunun onların da gururlarını okşamasıyla doğmuştur bu doktrin. melamiler "işte şimdi sizde karşı olduğunuz zahid'e dönüştünüz" şeklinde tepkiler vermişlerdir tasavvuf ehillerine. rubailerde böyle açıklanabilir.

melamilik doktirinin en önemli ismi baba tahir denen zâtdır. bu zat baba tahir üryan olarak da bilinir. bu zatın evi hemedan şehrinin bir tepesinde idi. evini kendisi balçıktan yapmıştı ve hiçbir şey giymeden yaşardı. üryan lakabı da muhetemelen buradan gelmekte. hiç anadan üryan bir kişinin müslümanlıkla alakası olduğunu söyleyebilir miyiz? hayır. fakat kazın ayağı öyle değildi sayın okur.

şarap? sanatta alegori denen bi' zımbırtı var. bilenlere...!

daha fazla bilgi için; abdülbaki gölpınarlı-melamilik ve melamiler (inkılap yay.), a.yaşar ocak-marjinal sûfilik, kalenderiler (ttk)

edit: süpersin seri eksi oy veren ibne. sakın bu verdiğim kaynaklarıda okuma. belki gerçekleri görürürsün. ama zaten okumak senin zihnini açmaz. sen neye inanıyorsan yine ona inanmaya devam edeceksin. at gözlüğün de çok yakışıyor sana.
Dedim ben artık bu kızıl şarabı içmem;
Üzümün kanıymış bu, ben kan dökmek istemem.
Gün görmüş aklım şaşırdı: sahi mi? dedi.
Yok canım, dedim; şaka, ben nasıl içmem?

Diyen büyük üstad her mey içende anarız kendisini, saygılar...
camiye gittim ama allah bilir niye?
ne namaz kilmaya ne dua etmeye.
bir kilim asirmistim camiden
o eskidi gittim yenisini yürütmeye.
çok geyik adammış vesselam... lakin belli seviyenin altındaki insanların okumaması kendi yararlarınadır. (bkz: omer hayyam in ironi yaptigini anlayamayan ebleh)
Tanrı gibi gökyüzüne uzanabilseydim,
Canına okurdum şu feleğin,canına.
Bir dünya kurardım gönlümce,yepyeni..
Ey insan,derdim,ey insan.
Dile benden ne dilersen!
(bkz: sarap)
Ey hoca!
Yalnız bir dileğimizi yerine getir.
Konuşma. Kes sesini.
Allah'la aramıza girme.
Biz doğru yoldayız.
Yalnız sen,
Bu yolu eğri görüyorsun.
Git... Gözlerini tedavi ettir.
Ya da rahat bırak bizi.

onlara aldırma hayyam diyilesi üstaddır.
konik parçaları kullanarak üçüncü derece denklemlerin çözümü için yöntem geliştiren ilk matematikçi, eshafan'da yaptığı gözlemleri sonucunda bir yılı 365, 24219858156 gün olarak doğru ölçen, üstün zekalı sıradışı bir beyin.
Zamanında sınırları yıkmış ve gerçekten muhalefet bir yüce şahsiyet...
Hayyam'ın rubailerine baktığımız da:insan sevgisinin ve eleştirel bakış açısının zirvelerinde dolaştığımızın farkına varıyoruz.
Bize öyle bir dünya sunuyor ki:Burada sınırların ne kadar yapmacık olduğunun farkına varıyoruz ve tüm kimliklerimizin dışında tek sahip olduğumuz şeyin varolmak olduğunu,onun da bir gün sona ereceğini ve aslında en güzelinin de bu olduğunu görebiliyoruz.Kavgaların,içi boş siyasetin anlamsız olduğunun farkına varıyor ve tüm bunların yerine bir kadeh şarap içip bu dünya sarhoşluğundan kurtulmaya çalışıyoruz.

işte Ömer Hayyam bunları başarabilen ulu bir şahsiyet.
" yetmiş iki ayrı millet, bir o kadar da din !
tek kaygısı seni sevmek benim milletimin;
kafirlik, müslümanlık, sevap, günah ne ?
maksat sensin, araya dolambaçlar girmesin. "
lost dan desmond abimizle beraber aynı masada 3 kişi alkol almak istediğim üst yaşam formudur kendileri.
ey şarap!
sen benim günümsün güneşimsin.
seninle içim öyle bir dolsun
öyle bir dolsun ki;
bir tanıdık görünce beni yolda:
"ne o şarap? nereye böyle?" desin...
Bir rubai şairi. devrindeki tek alkollü içecek şarap olduğu için sürekli şaraptan bahsetmiştir . yani rakı ya da viski ya da kanyak olsaydı rubaileri farklılık gösterebilirdi. hayat felsefesi ve sağlam sözü ile ülkemizdeki temsilcisi (bkz: cemal safi)'dir.
''seni kuru softaların softası seni,

seni cehennemde kömür olası seni,

sen mi haktan rahmet dileyeceksin bana

hakka akıl öğretmek senin neyine.''

ömer hayyam
rubaiyat adlı eseri hala kimi ülkelerde başucu kitabı olarak okutulmakta tavsiye edilmekte olan büyük islam filozofu.asrının çok çok ilerisinde bir bilgi birikimine sahip olmakla birlikte pozitivize edilmiş rubaileri vardır.bunlar hayyam ın pozitif bilimlerde ne kadar ilerde olduğunun bir kanıtı niteliğindedir.
Geçmiş günü beyhude yere yad etme
Bir gelmemiş an için de feryat etme
Geçmiş, gelecek masal bunlar hep
Eğlenmeye bak ömrünü harap etme...
güncel Önemli Başlıklar