bugün

ben varken o yok, o varken ben yokum.
Bu gün çok enteresan bir instagram postuna denk geldim bir trafik kazasını hayal etmeniz isteniyor ve ölümünüz simule ediliyor. Garip bir şekilde sayfadaki hemen herkes çok büyük huzur duyduklarını yazmış ki bunlardan biri de benim. Ne olduğunu tam bilmesek de işin ucunda sonsuz bir huzur olacağına inancım tam. Bu duygumu bu gün bir başka olay pekiştirdi kamyon arkası lift ten dikkatsizlik sonucu çok sağlam bir şekilde yere uçtum sol omuz ve bel hizasından yere çarpıp bir miktar baygınlık geçirdim yanıma gelenler oldu onları duydum ama hiç birine cevap vermek istemedim o yağmur suyu birikmiş asfalt zemin bana o an en güzel yataktan bile daha güzel huzur verdi hiç kalkmak istemedim. Şu an her yerim haşat olmuş olsa da değişik bir biçimde o anı kötü hatırlayamıyorum. Umarım delirmiş değilimdir... Ama yaşam gözümde hiç değerli değil artık. Hele de zor bir hayatı olan biri için...
Vakit varken tomurcukları topla. Zaman hala uçup gidiyor ve bugün gülümseyen bu çiçek yarın ölüyor olabilir. ölüm de hayatın bir parçası. kim bilir belki ölüm de yeni başlangıçlara gebedir.
ölüm allah'ın emri, ayrılık olmasaydı.
her canlının bir gün tadacağı gerçek.
ne varsa çöplüğe at, belli başlı zamanlık;
ölümü öldürmekte olanca kahramanlık.

necip fazıl kısakürek
Ölüm ölüm dediğin nedir ki gülüm ben senin için yaşamayı göze almışım.
ilerde çaresi bulunacak mi acaba? Keşke şöyle 2150 de filan mı dogsaydik.
her canlının bir gün tadacağı gerçek.
Bir alemin sona erip, ebedi hayatın başlangıcı resmen. Kimine göre yok olmanın isteneceği berzah alemi derler.
kaderde varsa ölür insan. yoksa yaşar.
kaçınılmaz olan sondur, bir gün gelecek.
görsel

Ismin, unvanın, makamın yok. Numaran var, mevtasın.
Falanca numaralı mevta…
Bir nefes kadar yakın, akla gelmeyecek kadar uzak.
kaybedecek tek şeyim kulağım sadece yorganla kulağımı örtüyorum.
anlıyor musun.
kulak önemli.
Aslında yoktur. Yani bizim toplumun inancına göre hepimiz ölümsüzüz. Neden? Çünkü ruhumuz ebediyen yaşayacak-mış öyle diallo.
Evin bir odasından diğerine geçmek kadar doğal olan hadise.
Bakıyorumda millet bikaç defa ölüp dirilmiş gibi yorum yapıyor ilginç.
Ölüm, size ne sağken kötülük eder, ne ölüyken. Sağken etmez zira hayattasınızdır, ölüyken etmez çünkü hayatta değilsinizdir.

Lucretius
Simone Weil'in hakkında,

''insanlığa şimdiye kadar verilmiş en paha biçilmez şey ölümdür. Bu nedenle en büyük hata onu kötüye kullanıp yanlış ölmektir.'' dediği gerçek.
Geri dönüşümsüz, merabolik süreçlerin sonlanması ile karakterize biyolojik hadise.
Her nefsin bir gün tadacağı, Peygamber efendimize S. A. V. GÖRE derinin içinden dikenli telin çekilmesi gibi acı veren, kimilerine göre sonrası daha da zor. Ama hele de bu devirde çoğu insanın yaşamak istediği duygu.
Zamansiz gelmesi acı, zamaninda gelmesi nimettir.
Bazen düşünürüm ölüm olduğu halde insanlar bu kadar açgözlü ise , ölüm olmasaydı ne kadar acimasiz olabilirlerdi.
başka boyuttandır.

görsel