bugün

cocugun ayni onun kopyasi olmasini beklemek. ulan senin neslin ve yasadiklaein farkli onunki farkli bu nasil bir bencilliktir.
çocuğa bir şey vadederek bir işi yaptırmak. çocuk bu şekilde bütün hayatını karşılıklı menfaatler üzerine kuracak. halbuki o vaadedilen şeyi vaadetme,işi bitirdğinde kendine ödül olarak ver. hem bu hareket senin saygınlığını prestijini artırır çocuğun dünyasında. umarım anlatabiliyorumdur. o prestij senin daha otoriter olmanı sağlayacak ki o zaman çocuğu hakkıyla yetiştirebilirsin.

not:iş deyip geçtim ama bu iş odayı toplamaktan tutun da yıl sonu güzel bir karne getirmeye kadar her şeyi kapsar.
Çocuk ayağını masaya çarptığında 'bu muydu çana vuyaan' diyip lap lap masaya vurmak. Farkında olmadan kötü örnek olunur. Ayrica etraftan kardeş napiyon tepkisine maruz kalınır.
Kesinlikle ceza yöntemi olarak dayağı kullanıyor olmak.
çocuk yapmak çocuk yetiştirmek çocuk sevmek çocuğunun olduğuyla sevinecek kadar post modern aptallık dalgalarında süzülmek çocuğuyla övünmek kibirlenmek böbürlenmek aptal bebeklerin tükürüklerinde manevi tatmin yapıp kendini birey sanmaktır velhasılı kendi iradesiyle çocuk yapan herkes gerizekalıdır.
Aklı yok fikri var diye düşünmemek. Aklı da var fikri de var sadece daha tecrübesi yok. Onu da siz karismazsaniz elde edecek zamanla.

karışmamak dediğim sobaya benzin dokmesine seyirci kalmak değil. Mesela neyi sevdiğini neyi sevmediğini anlaması için zaman tanımak.
saldım çayıra mevlam kayıra sisteminin uygulanmasıdır. eskiden sokaklara salarlardı çocukları artık sokakların yanına alternatif olarak evin içerisinde salma mevzusu çıktı. bırakıyorlar çocukları internetin başına akşama kadar orada neler okuyorlar neler öğreniyorlar umurlarında değil. ses etmesin kendi keyifleri kaçmasın gerisi mühim değil.

son 10 senede ülkedeki şiddetin ve suç olaylarının artmasında mevcut iktidarın olduğu kadar ailelerinde çok büyük payı var. çocuklar iyiyi doğruyu sadece ve sadece ailelerinden ve öğretmenlerinden öğrenebilirler. temeli aileden elbette..
o kadar çok ki.

"şartlı sevmek" bunların en önemlisi. genelde ebeveynler " başarı" karşılığında çocuklarını sevdiklerini söyleyip çocuğun aileye olan güvenini sarsıyorlar. halbuki çocuk her koşulda sevildiğini hissetmeli.

ayrıca çocuğun hayal kırıklığı
ve başarısızlıkla yüzleşmesine izin vermeyerek, herdaim mutlu etmeye çalışarak çocuğun hayata karşı dirençsiz olmasını sağlıyorlar.

kişiliğine, tercihlerine saygı duymamak, başkalarıyla karşılaştırmak zaten bir türk ailesi klasiği.

ilk akla gelenler bunlar. şiddet, baskı gibi şeyleri söylemeye gerek yok bunlar zaten insan ruhunu yaralayan, asla yapılmaması gereken davranışlar.
Eşitsizlik. Erkek çocuğa pozitif kız çocuğa negatif ayrımcılık.
Erkeği özgür kızı esir bırakmak.
Erkekeğe silah araba kıza bebek verip erkekeğe babalık kıza iş duygusunu öğretmemek.
Kız çocuğuna sanki sen hayatın boyunca çocuk bakacaksın dercesine yalnızca bebek oyuncakları alınması.
Namus algısını sadece kız çocuğa yükleyip erkek çocuğa delikanlı adam canım tabi ki birilerini sevecek denilmesi.
Kızın sevgilisi olsa ''Başımıza fahişe mi olcen len mq'' denilip erkeğin sevgilisi olunca ''Azlan Oğlım'' denilmesi.
çocuğu devamlı arkadaşlarıyla karşılaştırmak bak alinin derseleri iyiymiş bak veli çok usluymuş insan her konuda iyi olamaz ki.
Aman soyumuzun devam etsin , evimize renk gelsin nese gelsin diye cocuk yapmak. Cocugu mutluluk araci olarak gorup getirdigi ilk zorlukta bir ebeveynin digerine atma cabasi sonrasi .
yanlış yapmalarına izin vermeyecek kadar koruyup kollamak.
özgüveni eksik çocuklar yetiştirmektir. en küçük zorluklarda bile anne baba duruma hemen el atıyor, bırakayım da bunun üstesinden de kendi gelsin demiyor.
Onların her hareketini yönlendirmeye çalışmayın. Bırakın bazı şeyleri yanlış olduğu halde yapsınlar. Ulan 24 yaşına geldim, babam hala yapıyor bunu bana.
Çok ilgilenmek. Tam olarak Türk toplumunun yaptığı hata budur. Çocuk düşer, koşup şevkat gösterilir. Yav bırak be kadın bırak çocuk düşsün. Bırak acıyı hissetsin. Hayatta çekeceği acılara alışsın...
Tesekkur etmesin öğretmemek.
Cocugu elinden tutup bakkala götürmek ya da sussun yemek yesin diye surekli tv karsisina oturtmak,telefondan sürekli birseyler izletmek.
Cocuklari teknolojiye bağımlı hale siz getiriyorsunuz,siz sağlıksız gıdalara alistiriyorsunuz.

Cocuklarinizla ilgilenin başınızdan sagmak icin bakkal ve teknoloji alışkanlığından vazgecin.
Oturun konusun onlarla,onlarla oyun oynayin,onlara ellerinizle yaptiginiz yiyeceklerden yedirin..
3 aylik bebek bile siz onunla konusup ilgilenince gulumsuyor.cocuk bakmak ,guzel yetiştirmek aslinda o kadar zor degil. Size zor gelen tek kısmı ilgi.
O Çocuğu yaptiysan ilgilenmesini de bilmelisin.
Her istediğini yapmaya çalışmak. Çocukları baştan atmak için yapılmayacak sözler vermek.
Gereksiz kısıtlamalarla sindirmek.
Onlara çocuk gözüyle bakıp söylediklerine değer vermeyip bir de bunu çocuğa hissettirmek.

Aslında yaz yaz bitmez...
Hayvan sevgisini öğretememek. Sonra hayvanlara zarar verdiklerinde araya girip çocuklarına laf edince çıldırıyorlar. Hayret!
Bir kez olsun çocuk tarafından düşünmemek.
Her istediğini vermek.
prezervatifi unutmak, ondan sonrası sizin sabrınıza kalmış.
Başkalarıyla kıyaslamak. Sen yapamazsın diyerek çocuğun özgüvenini zedelemek. Her şeyi doğru yapması gerekiyormuş gibi yanlış yapmamayı öğretmeye çalışmak. Ama doğruların yanlış yaparak öğrenileceğini unutmak. Çocuğu kolaya alıştırmak ve her istediğini çaba göstermesine fırsat vermeden çocuğa ulaştırmak. Yeterli terbiyeyi verememek, paylaşmayı öğretememek. Çocuğa yeterli vakit ayırmamak.
Ağlama diye dövmek.
Bir musibet bin nasihatten iyidir sözünden yola çıkarak, çıkarması gereken dersleri para karşılığı almamalı. Kısaca el bebek gül bebek yetiştirmemeli.