bugün

zirve öncesi veya sonrası organizatörlere bok atmak sadece uludağ sözlük değil tüm sözlüklere özgü bir furya.
bok atmanın da bir sınırı var ancak en bilinen ve yaygın olanı organizatörün bu zirveden nekadar cebe indirdiği ve isviçre bankalarındaki hesabına ne kadar transfer ettiğidir.
şimdi zenginin malı züğürdün çenesini yorar, organizatör zirve sonrası oturmuş paraları sayıyor, millet burda nerden ne kadar komisyon aldığını tartışıyor; olmaz.
açık açık söyleyin arkadaşlar, böyle mekanla anlaşmalara gitmeye gerek yok.
zirvelere katılım ücreti olsun, katılım arttıkça miktar düşsün, bi denge yaratılsın.
şimdi hemen tepki vermeyelim; bi kere mekan terkedilirken ödenmeyen kalemler organizatöre girmiyor mu? ödetirken iyi, e bi katkısı olsun zirveye gelen yazarların.

tanım: zirve öncesi cebine girecek olan parayı bilen organizatördür; zirve sonrası gelen hesap çarpı komisyon miktarı eksi ödenmeyen hesaplar eşittir hesabı yapmak zorunda kalmayandır ayrıca.
nereden mi biliyorum? ulan yine karıştırdınız yine baştan sayacam lan. elli, yüz, yüzyirmi, yüzkırk, yüzelli, yüzellibeş, yüzellialtı, yüzellialtı buçuk.. * *