bugün

serap eser'in ölümüne kayıtsız kalacak yazardır.serap'ın vücudunun yanması, tarifsiz acılar çekmesi, gencecik yaşında göçmesi yıldırım türker'in vicdanının tellerini titretmeyecektir, çünkü serap tsk veya diğer güvenlik güçleri envanterine ait bir silahla kaybetmemiştir hayatını, yıldırım türker için süslenip püslenerek önümüze tekrardan konacak bir dram değildir o kızın hikayesi ve geride bıraktıklarının acısı. ne farkı kalıyor ki yıldırım türker'in kemalettin tuğcu'dan bu bağlamda ? vicdanları ha bu taraftan sömürmüşsün ha diğerinden. bir ayağı havada kaldıktan sonra ne yapayım ben adaletin topalını, vicdanın körünü?
soyadı ile tezat ihtiva eden ağır kürtçü. akabe tarafından kullanılıp atılmış tuvalet kağıdı. bir kolu medya, bir kolu da sanat dünyasını sarmış olan cihangir enteli..
bu ulkede du$unce ozgurlugu mu engelleniyor ki, devlet irki yuzunden kime ne kotuluk etmi$! argumanlarini savunan arkada$lara ictenlikle bir ayar vermi$tir.
bir gün bir basbakan ucagina ertugrul özkök yerine gazeteci olarak bu adami yanina aldigi zaman bilin ki türkiye de birseyler iyiye gitmeye baslamistir.
bir güzel insan, bir güzel yazar.
"...nasıl ölen PKK'lılar için hepimiz PKK'lıyız, diye bağırmıyorsanız, Mehmetçikliğe de sahip çıkmamalısınız..."

--spoiler--
http://www.radikal.com.tr...hp?ek=r2&haberno=7556
--spoiler--

cümleleriyle artik benim icin hicbir sey ifade etmeyen yazar. insanlik, haktan ve hukuktan, katliamin yakiciligindan, gözü yasli insanlarin dramindan, ezilenlerin yaninda olmaktan bahsetmek icin cok gec artik yildirim efendi. bir tarafta, kahpece pusu kuran, karakollari serefsizce basan, adice mayinlar döseyen; cogu bilincli, üniversite ögrencisi, bilerek ve isteyerek adam öldürmek icin daga cikmis olan pkk'li teröristler diger tarafta ise, tek sucu tc vatandasi olarak dünyaya geldigi icin siki kanuni zorunluklardan ve bu kanuni zorunluluklarin önüne cikarttigi engelleri asmak icin, kacisi olmayan askerlik hizmetini bir sekilde yapiverip yeniden memleketine dönmek ve hayatini kurmak isteyen; büyük bir cogunlugunun, politikadan, özgürlüklerden, büyük ortadadogu politikasindan, siyasetten, marksizmden, devrimcilikten vs anlamadigi bir devletin nizami ordusuna mensup askerler. derdi bulunduklari ülkeye karsi düzenlenen saldirilara karsi savunmak olan insanlar. durup dururken biryerlere kahpece mayin dösemeyen, onun bunun karakolunu basmayan insanlar.

eger siz bu kadar acik ve net bir sekilde birbirinden ayri olan iki kesmi, militarizm karsisindayim maskesiyle ayni kefeye koyuyorsaniz; sizin simdiye kadar yaptginizin, gözü yasli insanlik edebiyatinin hamasetten öte olmayan, tarafli ve art niyetli bir caba oldugunu ortaya koymus olursunuz. insanliktan bahsetmek icin cok gec yildirim efendi.
şiirle tanındığı zamanlar ustaların takdirine mazhar olmuştur, cihangir kedileri kitabıyla da cemal süreya şiir ödülü'nü almıştır. şiiri neden bırakmış, yayınlamasa da hala yazıyor mu, bilinmez. gazete yazıları güncel olanın ömrünü aşar, ufku geniştir. gündeme müdahil olduğunda politik bir duruştan fazlasını sunar, insanidir. insana yakışanı giyer yani.

(bkz: cihangir kedileri)
(bkz: saçakaltı)
(bkz: kış masalı)
Cahide ve Muzaffer Turker'in oglu, Enver Turker'in kardesidir,
1957 dogumlu,
Robert koleji mezunu,
evli ve bir cocuk babasi,
Turkiye'de akli basinda kaliteli yazarlar kategorisine giren basarili bir isim.
her yazısında devlete millete bok atayım heveslisi kişi.
Malum parti tarafından güdülen kürtçü cihangir sosisyalistidir. Robert koleji mezunudur. Yazılarını iyice incelerseniz pkk'yı öyle bir güzeller ki şaşar kalırsınız..

"nasıl ölen pkk'lılar için hepimiz pkk'lıyız, diye bağırmıyorsanız, mehmetçikliğe de sahip çıkmamalısınız."

Mehmetçikle, terörist leşini bir tutanların döllerinden.. Hani bir tanesi apo'yu özledim diye öşex gibi anırıyordu..

"şu an kobane'de savaşamadığım için utanç içindeyim. barışsever, hayat adına savaşmayı bilendir."

Seni tutan mı vardı lan? Toton yer miydi o işe? Sen ancak fuları takıp, cihangir'de bir kafede kahveni hüpleterek pkk övücü yazılar yazarsın..

Bu illet cihangir tayfası, pkk'nın bir fikre dönüşmesinde çok büyük bir rol oynamıştır. Batıdaki pkk cinayetlerini süsleyen yazılar hep bunlardan çıkar. Pkk'yı, türklere karşı vicdan azabına döndürme işini de iyi kıvırırlar. Dinci yobazlardan sonra başımızdaki en büyük bela bu cihangir kızılları dediğimiz kanı bozuklardır..
pırıl pırıl zeka, az rastlanacak nitelikte donanım, kıvrak, zengin bir dil, harikulade tasvirler, insanı afallatan, nereden bulduğu konusunda şapka çıkarttıran teşbihler, daima haksızlık, zorbalık ve zulüme karşı dikilen güçlü bir ses. yaşayan yazarlar içinde türkçeyi en yetkin kullanan bir kaç kişiden biri olmak. bütün bunlar yeterli olabilmekte mi acaba, metamorfoza uğramışcasına müritlere dönüşmüş hayranların cömertçe ve gayrı kabil-i rücu şekilde bahşettikleri ' vicdanın sesi ' ünvanını anasından emdiği ak süt kadar helalmişcesine hak etmek için? yazısının çıktığı her gün onlarca okurun sözleşmişcesine on tam puanı ortalamada tutturabilmek için? yoksa tam da bu mudur yıldırım türker'i mezallim, trajedi, haksızlık ve dramlar içinde paşa gönlünün çektiğini cımbızla seçiverme konforuna sevkeden, kimilerine hep duyarlı ve alesta, kimilerine her zaman kör, sağır ve lakayt bırakan? hiç sorgulamayan bu yıldırımtürkermania mıdır kendisine hiç yanılmaz, omnipotent sanrılar içersinde daima evrensel doğrular vazetme lüksünü armağan eden? radikal gazetesindeki köşesinde tebessümden hınzır bir müstehziliğe yol alan resminin, yazılarının satır arasında da gözümün önüne gelmesinin nedeni onun hiç terketmediği ' ben öyle buyurdum, o halde öyledir ' keskinliği midir acaba? bunları düşünmesini arzu ettiğim yazardır kendisi.
birikim abidesi, üstün kisilik vs degildir. sadece harika bir retorigi vardir. ama fikir olarak sürekli kendini tekrar eder. belli bir süre okuduktan sonra size hicbir sey artik katmadigini hep ayni yerde oldugunu görürsünüz. yalniz büyüleyici bir kalemi vardir. amenna.
vicdan konusundaki hassasiyetini bilirim. tecavüze ugrayanin, fasizme kurban gidenlerin, ezilenlerin korkmadan kösesinde sesinin cikmasina imkan tanir. eyvallah, ama nedense burda hep belli kesimden insanlarin sesi olur. basindaki örtü yüzünden üniversite okuyamayan kizlarin yaninda ayni özende olmaz mesela yildirim türker, ceza evinde iskence görenin yaninda oldugu gibi. madimakta ölen insanlardan sadece alevi-kürt olanlarin kimligini söyler, onlar icin göz yasi döker, ama o sirada otelde calisan ve tek sucu otelde calismak olan insanlarin kaybettigi hayattan bahsetmez. bir pkk militani icin gösterdigi empatiyi ve samimiyeti, türk ordusuna mensup bir askerden esirger.
radikal gazetesinde yayınlanan bugünkü yazısında kürt açılımını değerlendirmiş ve söz konusu açılımın cezaevlerinden başlaması gerektiğini anlatmaya çalışmıştır. yazısının birinci bölümü ise ayrı bir dokunur insana.

http://www.radikal.com.tr...08.2009&CategoryID=97
(bkz: meğer gülüp geçmişim)
statüleri yıkılmasın diye milyonların hayatını paçavraya çevirenleri, 3 kuruş için kırk takla attıranları, geleceksiz, umutsuz, yarınsız bırakanları, işkence edenleri, tecavüz edenleri köşesinde korkmadan ağırlayabilen bildiğim en yürekli köşe yazarı.