bugün

vali olmak, ülkemiz açısından kaymakam olmaktan daha kolaydır. mesela kaymakam olabilecek kişilerin mezun olmaları gereken okullar sayılmış iken, valilik için böyle bir zorunluluk yoktur.
filmde küçük bir ayrıntı gözden kaçırılmış. olay 2003-2004 yıllarında geçiyor. filmin bir sahnesinde üzerinde denizlispor forması olan bir eleman kavgaya karışıyor. elemanın üzerindeki denizlispor forması lescon markaydı. oysa denizlispor lescon marka formayı bu sezon giymeye başlamıştır. hiçbir detay gözümüzden kaçmaz. sharlock holmes halt etmiş yanımızda.
Vali : Yardım eden, destek veren, veli, dost, işleri düzenleyen, yöneten ve idare eden.
Al-Walí : The Protecting Friend who administers this vast universe and all its passing phenomena.

Cenab-ı Hak buyuruyor:
"Onların Allah'tan başka yardımcıları da yoktur." (1)
"Allah'a sımsıkı sarılın. O, sizin mevlânızdır. Ne güzel mevlâdır, ne güzel yardımcıdır!" (2)
"O, hakiki dosttur, övülmeye lâyık olandır." (3)
"Allah, inananların dostudur, onları karanlıklardan aydınlığa çıkarır." (4)
"Bu, Allah'ın, inananların yardımcısı olmasından dolayıdır. Kâfirlere gelince, onların yardımcıları yoktur." (5)
"Allah müminlerin dostudur."(6)

* Allah, mümin kullarına yardım eder, düşmanlarına karşı onları destekler. Allah, iman edenlerin Veli'si (dostu ve destekçisidir).
* Kulun Allah'a dost olması demek, O'na inanması, O'ndan gelen her şeyi doğrulayıp tasdik etmesi, emirlerini uygulaması, yasaklarından kaçınması, yalnız O'na güvenip dayanması, açık ve gizli, bolluk ve darlık gib bütün hallerinde O'na teslim olması yalnız O'nu ve Resulünü sevmesi demektir.
* Müslüman, kendisini dost edineni dost edinmeli ve ona yardım etmelidir. Kenndilerinden olmayan kimseleri sırdaş ve dost edinmemelidir.

Kaynaklar:
1) Rad, 11
2) Hac, 78
3) Şura, 28
4) Bakara, 257
5) Muhammed, 11
6) Ali imran, 68
7) Esmâ-ül Hüsna, Karınca Yayınları, Nisan 2004
ölen mühendisin mezar taşında ölüm 2008 yazan güya 2008 yılında geçmiş bir film. recep yazıcıoğlu ile alakası yok gibi mesela kişiliği yansıtılmamış ayrıca ölene kadar son derece popüler ve sıradışı bir valiydi kendisi ama filmde sürekli kimsenin bilmediği bir adam diye bahsedildi durdu.
izledikten sonra ağababalarına kallavi küfürler ettiren film. biliyoruz film senaryosu, biliyoruz gerçekler öyle değil. biliyoruz adnan kahveciyi kastetmedi son bölümde!
Yönetmeninin de bir süre önce ifade ettiği gibi, bu film birçok kesimin canını sıkmıştır. Türkiye'de birçok faili meçhul olayların bu şekilde geliştiği bilinmekle birlikte dile getirene pek rastlanımaz, rastlanılanlar da yeni 'Vali' oluyorlar. Bu filmde bazı derin işlerin kaynağına vurgu yapılmış, izleyip değerlendirmek lazım. Mantıklı mı, eh öyle gibi.
sanatsal açıdan değerlendirmenin çok lüzumlu olmadığı, sadece konuya ve fikre odaklanılması yeterli olacak filmdir. ayrıca bu filmi izledikten sonra aselsan olayı ve ısparta uçak kazası ne gözle görülür ey sözlük. memleketimin cühela insanına bilinç ver, akıl ver, fikir ver, hazır aklı vermişken kullanma yetiside ver yarabbi..
Kurgusal hatalarının yanısıra mantıksal hataları da bolca içeren filmdir. "amerikan dili ve edebiyatı" diye bir bölümü bize kazandıran senaristlere alkış lütfen. "Amerikan kültürü ve edebiyatı" olmasın o? Yine de mesajlarını düşündürerek vermesinden ötürü izlenesi bir filmdir.
senaryosunda abukluklar bulunduğundan bahsedenlerin, arog filmine söz söyletmemesi ise ayrı bir komedidir. adam zaman makinesi ile geçmişe gidip geleceği değiştiriyor, karısı bunu günler sonra farkediyor falan filan. ama onu cem yılmaz yaptı. marka takıntısı hep vardır bizim milletimizde.

herneyse, film kesinlikle görülmesi gereken bir filmdir. elin hollywood'u pearl harbor'ı film yapar, iyiki atmışlar atom bombasını dedirtir tüm dünyaya. bizimkiler ise kendi sinemamızı, kendi insanımızı beğenmez.

faşizanlıkla falan ilgisi yok. her türkiye vatandaşının ülkesini sevmesi gerekir. düşmanlarını tanıyıp, onların icraatlerinden haberdar olması gerekir. bu filmdeki her şey doğru olmasa bile, insanı birazcık araştırmaya sevk etmesi bile yeter.
bu adamların egosu kimsede yok arkadaşım. burunlarından asla kıl aldırmazlar. şehrin efendisidir onlar. iki adım yol gidecekler mesela, bütün ışıklara bi polis dikilir. şehrin bütün trafiği kesilir. kuşlar uçmasın diye tebliğler çıkartılır filan böyle.

makam araçlarının içinde bi duruşları vardır. kısık ve ilgisiz gözlerle önlerine bakalar. sağınıza solunuza bi bakın efenim. bu şehirden siz sorumlusunuz. azcık ilgi gösterin. bi bakın ne var ne yok ama öyle değil soğuk, katı ve ulaşılmaz rolü oynayacaklar illa ki. büyükşehirleri anlarım da, bu kasabadan bozma ufak tefek şehirlerin valileride böyle. nufus 300 bin bile değil belki ama adamı görsen sanırsın roma hükümdarı, osmanlı padişahı filan öyle böyle değil. bu konu üzerinde derin bir sosyolojik analiz yapılsa keşke...
devleti ve hükümeti temsil etmesi bakımından istisnai memurlardandır. her seçimlerde valizini hazırlayan insanlardır, çoğu hukuk ve idari bilimler mezunudur. içişleri bakanlığına bağlı olmakla birlikte günümüzde başbakanlığa bağlanması tartışılmaktadır.
--spoiler--
norveç te oluşmuş tek kişilik bir neofolk projesi...akustik gitar temel alınarak kaydedilen bantlarda çello ve yan flüt de kullanılmıştır.
Tek albümü ''forlatt'' (2004) türkçede ''terkedilmiş'' anlamına gelir.müziğinin yaratıcısının şarkılarını ormanda tek başına ve atmosferik bir melankolizmle icraa etmesiyle bu adı almıştır.
naturalizmdeki sadelik ve hüzün parçalarındaki temayı oluşturmuştur...
--spoiler--
bin1 ses srcn'ın seslendirdiği resmi kişilik.Eski istanbul valisi vali muammer güler.
norveçli melankoli üstadı grup.. forlatt mükemmeldir.
filmi seyrettikten sonra aklıma gelen tek cümle budur.

(bkz: türkiye de hiç bir başarı cezasız kalmaz)
kebabı yapılan devlet görevlisi.
Vali kebabı
finalinde de vali bey kaza geçirip ölmüştür. tıpkı recep yazıcıoğlu'nun uğradığı kaza gibi. yani tamamen gerçekleri yansıtan bir film olmuş. sonunda iyiler kazanmamış çünkü gerçekler tüm çıplakğıyla gözler önüne serilmiş. sonunda iyiler kazanmamış çünkü türkiye de hiçbir zaman iyiler kazanmaz. eğer finalinde iyiler takımı kazansaydı süper valinin hayatını bilmeyen insanların da hayatında birşey değişmeyecekti. ancak filmin sonu aynı süper valinin yaşamında olduğu gibi bitirildiği için hala halka yapılması gereken bazı şeylerin olduğu hatırlatılmış. ve filmden birkaç özdeyiş:

"bu ülkede namusluların da en az namussuzlar kadar cesur olması gerekir"
"türkiye de hiçbir başarı cezasız kalma"
yetkileri son dönemlerde kısmen azalmış olsada devletin en seçkin bürokratlarındandır. mülki idari amirler ve azda olsa emniyet müdürleri arasından seçilmesi yönünde gelenel oluşmuştur. ama istisnai memurluk olduğundan hükümet uygun gördüğü herhangi bir vatandaşı vali olarak atayabilir.
allahın 99 isminden bir tanesidir.
norveçli tek kişilik neofolk grubu... Gece gece ağzıma sıçtı Forlatt albümüyle!

OOoof of mq.

E nasıl sıçmasın lan...

Cüss dedi ve gitti!
statüsü 657 sayılı devlet memurları kanunu'na tâbi memurlardan farklı olan fakat onlar kadar güvenceli durumda bulunmayan istisnaî memurdur. devletin tamamen takdirine bağlı olarak atanabilir, görevden alınabilir. memurluk için gerekli şartlar olan türk vatandaşı olmak ve en az ilköğretim mezunu olmak vali olabilmek için yeterli görünse de dahiliye memurları kanunu'nda hangi fakültelerden mezun olmaları gerektiği sayılmıştır. bunlar sbf, hukuk, iktisat, işletme ve iibf'dir.
türbanlı çocukları ellerinden tutup ilköğretim okuluna sokan kişi.

(bkz: teşekkürler akp)

not: şu olaydan sonra kimse ilköğretim okullarındaki türban olaylarına "birileri düğmeye bastı" diyemez. bu akp'nin atadığı vali.
bir şarkı adı. şarkının sahibi rakı. sözleri şöyle;

"
marquıs de sade mısın
aaaaaa ümit özat mısın
ben bir valiyim ben bir valiyim ben..
kaldır kolunu lefteer indir kolunu lefteer

sen gidince kendimi çok kötü hissettim
sen gidince çirkin kızları istedim

marquıs de sade mısın
aaaaaaa ümit özat mısın

ben bir valiyim ben bir valiyim b..
kaldır kolunu lefter indir kolunu lefter ben bir valiyim

aaa ben bir valiyim ben bir valiyim
diz çökün ömümde diz çökün gelin elimi öpün ben bir valiyim

ben bir valiyim..
"
Kainatı; her şeyi, mülkünü ve her an olup biten hadiseleri tek başına tedbir ve idare eden.
erdal beşikçioğlu'nun sanatçı kişiliğinin ne kadar üst seviyede olduğunu gördüğümüz filmdir.