bugün

popişkonuzun sizi en çok zorladığı anda sığınmak zorunda kaldığınız en yakın umumi tuvalette başa gelir. popişimize layık mı değil mi diye krtiğini dahi yapmaya fırsatımız olmadan girdiğimiz umumi kenefte açık olan kapıdan içeri harala gürele yardırırız. kapıyı açar açmaz bizi bir önceki ziyaretcinin bıraktığı ithal palamut iriliğinde bok karşılar. sere serpe uzanmış bizi seyrediyordur. tam "hay amınısktiimin oolu yhaa" diye söverek şansımızı diğer kenefte denemeye karar verdiğimiz an kapıdan bir başkası girer. işte o an yerde yatan cenazenin faili sanki bizmişiz gibi ihale bize kalacakmış gibi bi tedirginlik kaplar içimizi.
éyok yhaa ben daha sışmadım şerefsizin biri bırakmış bu yavruyu buraya" dercesine hal ve hareketler takınırız. ama o tedirginlik yaşanır illa.