the newsroom

imdb den 8.8 puanı alan yeni bir amerikan dizisi.

izleneceklere bir numaradan giren; harrison fordlu, abd sistemi elestiri filmlerine benzeyen dizi..

vampirlerden, zombilerden sikilanlar icin iyi bi alternatif..

--spoiler--
amerika neden en iyi ulke bi cumleyle aciklayin diye soran salak uni gencine verilen "its not" cwvabi ve bizim polatin dizilerle ondan bundan intikam almasina benzeyen, "cok yersiz savaslar yaptik insanlarin amina koyduk bohuhu" temali ozur guzeldi..

--spoiler--

http://www.eksisozluk.com/show.asp?id=30214472

Fragmanına bakılırsa bomba gibi bir dizi geliyor, konusu da güzel hadi hayırlısı deriz geçeriz.

aaron sorkin klasiği dizi. 2. sezon onayi da almislar.

Reklamlardan anlaşıldığı kadarıyla house m. D nin televizyoncu olanı. KArakterler bile aynı lan. Yumuşamazsa onu kovarım diyen kadini bile aynen koymuşlar.

cnbc-ede güzel hazırlanmış ve dikkat çekici fragmanını az önce izlediğim dizi. izlenmeye değer gibi duruyor, * zamanla görücez.

çerezlik dizi.

tanıtımını izlemekten bıktığım, cnbc-e'deki yeni dizi

cnbc-e'deki inanılmaz gaz tanıtımlarından sonra merak edip indirdiğim dizi. yalnız hafiften bir tırsma geldi, diziyi beğenmeyeceğim diye korkuyorum.

hbo yapmışsa bize izlemek düşer.

kendisi istemeden demokratların sermayeye daha yakın, cumhuriyetçilerin daha "halk" partisi olduğunu açık eden dizi.

oysa liberaller ve demokratlar hep halk ve özgürlükler adına siyaset yaptığını düşünen bir harekettir. yıllar içinde amerikan orta sınıfında bulduğu taban onları pazarlanabilir bir meta haline getirirken aynen fast food yiyecekler gibi ucuz, sevilen fakat insanlığa zararlı bir fenomen haline de getirdi.

cumhuriyetçiler tutucu, zengin, elit ve antidemokrattır ezberinin amına demokrat partici senaryo yazıcam diye koymaları da ayrı komik...

beklentileri karşılayamamış habercilik konulu hbo dizisi. tanıtım videoları izlenmiş ve amerikan rüyasına eleştirel bir gözle bakan bir dizi olduğu zannedilmiştir. lakin ilerleyen bölümlerde bu dizinin eleştiriyle uzaktan yakından ilgisi olmadığı, amerikan milliyetçiğinin yer yer pompalandığı görülmüştür. birde karakterler arasında bulunan karmaşık sevgi bağları bu diziyi iyice vasatın altına çekmiştir. hatta;

--spoiler--
usame bin ladin in yakalandığı haberinin verildiği bölüm mide bulandırmıştır.
--spoiler--

oyunculularla, senaryoyla, dialoglarla, hızıyla her bi sikimiyle yarıp geçen dizi. house u mumla arayan bünyeme, 4. bölümde son 5 dakikasını tüyleri diken diken izlettirerek ilaç olmuştur. devamı gelsin ama.

sezon finali promosu da yayınlanmış. 10 bölüm az ama idare edicez artık
http://www.youtube.com/watch?v=jksgciCWV5U

başlaması için gün sayılan dizidir. hakkında yapılan yorumlar ciddi derecede olumlu.

ilk bölüme göre yorum yapmak doğru değildir fakat ilk bölüme bakılırsa gerçekten çok güzel bir dizi.

özellikle o maggie midir nedir, ne kadar tatlı bir şeysin sen öyle. yerim.

edit büdüt: ilk sezonu bitirdim. okuyan, başlamak isteyen varsa kesinlikle ve kesinlikle tavsiye ederim. çok güzel dizi.

bir gazeteci olarak izlemeye başladığım dizi olay akışı çok iyi ilerde dünya gündemini bu dizi ile takip edebiliriz.

cnbc-e'nin vereceği dizidir. yüksek miktarda aksiyon( masa başı aksiyon ) ve az miktarda dram, eser miktarda komedi içerir. tavsiyedir.

haber sunucusu william mcavoy'un ve ekibinin gerçek haber yapma savaşını anlatan dizi. hbo'nun müzikleriyle, oyuncu kadrosuyla ve içeriğiyle dizilere bambaşka bir boyut getirdiği dizi olmuş en azından ben böyle ilginç bir konuya sahip bir dizi duymadım veya izlemedim. ilk bölümünü bugün izlemiş olmama rağmen 4. bölümüde bugün izledim bölümlerin nasıl geçtiğini anlamıyorsunuz ama biraz güncel konulara ve amerikan siyasetine ilginiz varsa.

şahsen dizinin yapımcıların da game of thrones veya boardwalk empire popülerliğini hedeflediklerini düşünmüyorum hedefledikleri istikrarlı, bağlı bir izleyici kitlesi olsa gerek zira konu herkesin ilgisini çekebilecek bir konu değil mekanlar kısıtlı içinde çok fazla referans ve istatistik var. ama müzikleri cidden çok iyi thomas newman, radiohead, coldplay. ilk 4 bölümü izlemiş birisi olarak konuşacak olursam çok beğendiğim dizi. william mcavoy'un başarılı bir iş hayatına ama başarısız bir özel hayata sahip olması da dizinin gidişatını ilginçleştiriyor.

s1e8:

--spoiler--
3.bölüme dönecek olursak boston çay partisinin gerginliğini daha yakından gösteriyor bize.
abd bu sene sonunda finansal uçurum-financial cliff vergi barışında sona geliyor ve borç limitini yükseltmek zorunda kalacak. kısaca 2011 yaz sezonu sonunda boston çay partisinin yaşattığı gerginliği tekrar yaşamak zorunda kalacak. bunu obama mı yoksa romney in mi yapacağını ise 6 kasımda yapılacak olan başkanlık seçimleri belirleyecek.
--spoiler--

buraya da göz atmanız iyi olur

senaryo gündeme bu kadar paralel ilerlerse biz de o ofiste olanların akla uygun olmasını beklerdik elbet. olmadı. 2. sezona gerek bile yok.

Son 10 yılın en iyi dizileri arasına alınan hakikaten kaliteli bir dizidir.

mehmet ali birand/ali kırca/reha muhtar'ın haber arkası kısmını merak etmemize yol açan dizi.

ajanslardan toplanan haberlerin nasıl incelendiği, hangi şekillerde ekrana sürüldüğü konusunda bilgi veren tabi ki kendilerine has tutum ve davranışlar üzerinden ilişkilerini gözler önüne sürerken yer yer kavgalarını/stratejilerini de harmanlayarak servis etmektedir.

ali kırca'yı odasında sekterine saplak atarken düşünemiyorum zati. gerçi boyle bir gerçeklik oldugunu pucca bile skandal video sonrası yazmıstı.

başlasa da cnbc- e de biz de rahata ersek dizisidir. hergün saatlerce tanıtım izlemekten beynimiz patladı.

güzel bir dizi. ancak unutulmamalı ki amerikan yapımı bir dizi. yani ilk bölümde esas oğlan böyle genç bakışın amerika ayağına katılıyor. böyle cicili bicili bi hanım kızımız "neden amarika dünyanın en büyük devleti?" diye bi soru soruyor. bizim eleman da, söz konusu üniversiteli genç kıza "hadi lan amerika dünyanın en büyük ülkesi falan değil!" diye çıkışıyor sonra sanki bilinmeyen şeyleri söylemişçesine millet bi afallıyor falan. neyse geçelim buraları. bizde de oluyor mesela bi bakan çıkıyor "bikaç meemed şehid oldu diye..." söze başlıyor olay oluyor, meğersem gerçekler ilk kez suratımıza vurulmuş gibi ekşitiyoruz, karartıyoruz suratlarımızı. burda da işte bu abinin olayı böyle bir şey, lakin devamı komik ve dikkat edilmesi gereken mesajı veriyor: "eskiden öyleydik, süperdik, kıldık, tüydük ama artık değiliz" diye bağlıyor muhabbeti.

bu ne lan!

ne var ki arada böyle iyi şeyler çıkıyor falan. bilinmeyen bi dava yok ortada ama dizi işte, çok takılmazsan noktaya virgüle izlenir yani.

ha unutmadan, bu dizide sarışın sarsak bi asistan var. bana mide krampları geçittiriyor. böyle akşamdan tuzlu suya yatırılmış odunla dövülesi yani. her diziye böyle sikko bir karakter koymaları şart koşuluyor sanırım.