bugün

Simon Maier ve Jeremy Kourdi tarafından yazılmış; dünyadaki 100 ünlü (liderler, yazarlar, oyuncular vb.) kişinin, hayatı, söyledikleri, yaptıklarını anlatan bir kitap...Kitap'ta dördüncü sırada Mustafa Kemal Atatürk bulunmaktadır. *
http://www.amazon.co.uk/1...s-Delivered/dp/0462099695
Hz.Muhammed'i ilk sıraya koyarak ticari bir strateji sergilemiş ve dolayısıyla inandırıcılığı kalmamış olan kitap. 1992 revizyonunda Sırf Komünist diye Lenin i listeden çıkartması da ayrı saçmalık.
cw kanalının yeni fantastik, bilim kurgu dizisi.

ilk bölümünü izledim, gayet güzele benziyordu. umarım the secret circle gibi hevesimizi kursağımızda bırakmazlar.
iyi diziymiş izleyin izlettirin efendim. bu arada octavia diye bi kız var, o kız benimdir söyleyeyim.
(bkz: buralar entry dolacak)
3. bölümü yayımlanmasına rağmen, kimsenin dikkatini çekmemiş dizi.

gayet güzel bir konu, gayet güzel bir yapım. sürükleyici, macera, aksiyon, güzel kızlar, yakışıklı çocuklar bir de octavia var.

octavia'nın altını özellikle çiziyorum, diziyi izlerseniz hak verirsiniz.

izleyin amk.
(bkz: octavia iyi de abisi kötü)
ilk 3 bölümü yayınlanan amerikan dizisi.

--spoiler--
bilim kurgunun dibi olan dibi olan dizi.

klişe ve mantık hataları tavan yapmış durumda.

hikayemiz şöyle. 2000'li yıllarda bir nükleer facia sonucu dünyada insan kalmıyor. Son kalan insanlarda ark denilen bir uzak üssüne yerleşiyor. buranın kendine göre kuralları var. nükleer faciadan 100 yıl sonra dünyada yaşanılabileceğine inanıyorlar. 97 yıl geçtikten sonra oksijen sağlayan makinelerinin ömrü doluyor. falan filan. hikaye bu kadar dandik.
sonra 100 tane tutuklu gencimizi dünyaya gönderiyorlar. bunlara bir de bileklik takıyorlar. bu bileklikle onları izleyebiliyorlar ama mantıksızlık kısmı izleyebiliyorsun da neden iletişim kuracak bir hale getirmiyorsun. bunun cevabını biri bana versin.*
hepsini geçtim. ark denilen yerde doğmuş. dünyadaki oksijeni solumamış. yerçekimi nedir bilmeyen bu gençler dünyaya inince hiç mi zorluk çekmezler. ki o kadar nükleer olaydan sonra. hepsi hopluyor zıplıyor.
bu arada ark denilen yerde bir ton entrika falan dönüyor.
desmond hume brıthır da oynuyor ama kötü adam olmuş. ailecek beğenmedik bu durumu.
3. bölümde esas kızımızın babası idam ediliyor. daha doğrusu bildiğin adamı uzaya atıyorlar. çok güldüm o duruma.
esas kızımız demişken. muhtarlığa adaylığını koysa kesin seçilir. her şeyi biliyor, sorumluluk sahibi falan.

neyse ergenlerimiz var, güzel ablalar var. gençler var. nükleerden yamulmuş hayvanlar falan var. biraz daha izleyelim görelim bakalım.
--spoiler--
dı yüz diye okunandır.
ilk izlemeye başladığımda bana sineklerin tanrısı nı çağrıştıran dizidir efenim. insanlık bir sürü ergenin elinde. Allah sonlarını hayretsin.
ikinci sezon onayı alarak beni oldukça şaşırtmıştır.

tamam güzel dizi falan da, bi secret circle değildi yani.
ilk bölümüne şans eseri denk gelip, o zamandan beri kaçırmadığım dizidir. özellikle son yayınlanan bölümü ile kalitesini kanıtlamıştır. umarız ki diğer yapıtlar gibi kanal kurbanı olmaz.
final bölümü yayınlanıp çocuk dizisi modundan, apokaliptik bilim kurgu, dram ve şiddet içeren bir yapıya dönüşen başarılı bir dizi.

oyunculuklar çok başarılı olmasa da ilk bölümlerdeki aşk bıdı bıdısı akış yerini kaotik bir dünyanın şiddet içeren ölümcül havasına bırakmıştır. özellikle son 4 bölüm ile ilk bölümlerin arasında uçurum vardır.

o nedenle dizinin ilk bölümlerini izleyip * vazgeçmeyin ve hızlı hızlı atlayın. son bölümlerde bağımlısı olacaksınız.

sanırım 2. sezon işler daha da karışacağa benziyor.
son bölümü ile ortalardaki durağanlığı, mantık hatalarını, sıkıcı yanlarını külliyen kotarıp enfes bir yerde bitirdiler. umarım ikinci sezon gelir ve çok daha iyi bir senaryo ile izletir.
işte şimdi istediğimiz profile bürünen dizidir. Şu finalin üstüne 2. sezona onay vermeyecek kanalın amk.
cw kanalında yayınlanan bir dizi.
çok tırt başlayan, ama giderek toparlayan; ve ilk sezonun sonlarına doğru oldukça izlenesi bir yapım haline dönen dizi.

bir de garip şekilde bana fallout'u anımsatıyor bu dizi. nükleer savaş sonrasında dünyaya dönme olayı yüzünden olabilir tabi bu anımsama.

--spoiler--
o değil de; mount man mount man diyip durdular. ben de yabani gibi bir şeylerdir diye düşünmüştüm. abiler baya baya gaz bombası ile, tatik lazerli silahlarla falan geldiler lan. çok güzel sağ gösterip sol vurmuş senarist.
--spoiler--
2. Sezona giriş yapmış dizidir. Günümüz toplumsal sorunları, yasa ve düzenleri ile hayatta kalma arasındaki ilişkinin işlendiği ayni zamanda insanın neler yapabilcegine dair güzel bir yapım.
(bkz: The yüz)
her saniyesi izlenilesi dizidir.
2.sezon 2. bölümde nihayet adam akıllı bir intro yapılan cw dizisi.
bütün karakterlerin manken gibi olduğu bir dizi. senaryosu harika ama işleyiş o kadar iyi olmadığı için vasatın altında kalıyor.
post apokaliptik dünya dizisi olması ile gideri vardır. revolution vardı bitince bu diziyi izliyorum. hafiften lost temaları var. bilinmeyen jungle tipi ortamda yaşama, the others benzeri vahşi tayfa, bir esmer bir sarışın bir kumral güzel. desmond bro ile person of interestten esmer bir abla var tanıdık kontenjanından.
An itibar ile izlemeye basladigim dizi.ilk bolum itibari ile fena değil.
son bölümü yine aksiyon doluydu. çok geniş bir konusu var her yerden bağlayabiliyor adamlar. sezon güzel gidiyo izlenir bu dizi.
--spoiler-- s02e07
Bazı oyuncularını (finn) beğenmesem de genel olarak oyuncuların 2.sezonda aktığını düşünüyorum. *
Clarke tatlım başta uyuz bişeydin böyle sınıf başkanı olan bilmiş kız çocukları gibi bişeydin ama geliştirdiğini hissettrdiğin oyunculuğun ve halkına olan sadakatinle gönlümü kazandın.

Bellamy, reyizsin. 11.bölümde pek görünmedin diye karalar bağladım.

Finn sen bu dizinin en gereksiz karakterisin. ilk sezonda barış adına mallıklar yapıyodun bu sezon savaş adına mallıklar yaptın, en azından istikrarlısın amaç ne olursa olsun araç aynı kalıyor. Ayrıca o değişmeyen puppy ifadenle sam winchester reyizi hatırlatsan da tırnağı olamazsın. Öte yandan one direction senin için daha iyi bir kariyer seçimi olabilirdi umarım grounderlarla anlaşmak için feda ederler seni, Clarke ı da bell bebeğime yaparız.

Adult section ise teen e göre (porno kategorisi gibi oldu) çok daha iyi oyuncularla dolu. Abby cim kane cim akıyor. Bide keşke kane in karakterini zilyon defa değişik bir yöne itelemeselerdi. iyi ya da kötü yoktur sadece seçimler vardır güzel bir senaryo inşaa etme yöntemi ama dizide yaptıkları bu değildi. Adam bir halkı için ölüyor bir güçle sarhoş olup işkence yaptırıyor. Üstelik onu buna iteleyen koşulları falan hiç işlemediler.

Öte yandan, zenci başkan var, grounderlar mountain men arclılar arasında güzel bir varoluş kavgası izliyoruz. Sanırım city of light daha büyük bir olay ve 3.sezona bıraktılar. Lincoln la octavia arasında tatlış mı tatlış bir aşk var. Octavia ilk bölümlerde daldan dala konsa da unuttum ben onları dizinin toyluğuna verdim. Arclıların teen kısmında çekikle nerd kankeytleri de severek izliyoruz. Dizinin başrol oyuncularından biri de radyasyon ikinci sezonda.

Bide mountain menin başkanının oğlu çok fena psikopata dönüşecek izlenimi veriyor. Sanki her sahnede delircekmiş gibi hissediyorum. Bide doktor olan hatunu gördüğüm yerde dalarım, dizi kurgu falan dinlemem.

--spoiler--

Bu diziyi de böyle keyifle takip ediyorum, ergen falan dinlemiyorum, mutluyum. Sırf o postapokaliptik dünyada sadece varolmak için verilen savaşı izlemek bile keyif verici. Dizinin en iyi yani heyecanla izletmesi, en kötü yanı eöhhh dedirten mantık hataları. Ama onlar da azaldı biraz ikinci sezonla beraber. izleyin bencesi.