bugün

uyanmaya çalıştığım bir karabasandır.
görsel
Kimi gereksiz insanları sayfalarca anlatırken,Kimi kahramanlar hakkında üç beş satır bilgi veren güzel ilim.
ayrıntılı bilgi sahibi olmadan fikir sahibi oldugumuz, üfürülen herşeye inandıgımız tek konu.

saymakla bitmeyecek kadar sonradan yazılmıs/yalan olaya sahip yegane konu. dedikonu kazanı mubarek.
4 yıl sonra mezun olacağım bölüm, şimdi ki politakaların temelidir tarih, geçmişi de geleceği de yazar, kimle dost olacağını göstermez ama kiminle dost olmayacağını iyi öğretir tarih.
vala gedik lisesinde ismet özadamdan sevdiğim ders.
öğretmenliğine gitmek istediğim fakat atama sıkıntısı yüzünden yazmadığım bölümdür.
Lisede en sevdiğim ve başarılı olduğum ders.
Mühtiş bir ders bazıları sevmiyor anlayamıyorum.
Olay ve olgular toplamı geçmişin bilgisine denir.
herodota değin yaşamış insanlar, tarih bilgisi tutmazlardı. herodotla başlayan bu sevdadan sebep, kendisine batılı veya modern tarihin babası unvanı verilir. ancak, herodottan önce, tarihi anlamlandıran ve en azından kendsinin yaşadığı m.ö beşinci asırdan 17 asır öncesine kadar inen derinliğiyle, yahudiler tarih biliminin temellerini atmışlardı.
herodotun başlattığı çalışmaları, bir bakıma anlamlandıran ve detaylandıranlar museviler olmuşlardır.
tora da denilen, eski ahitin tevratı olan kitabın the genesis kısmında hikayesinden bahsedilen avraham, tarihin başlangıcının teolojik dayanak noktasıdır. yaklaşık olarak günümüzden 37 asır önce yaşamıştır. yani tarih bilimi, yahudiliğin insanlığı anlamlandırma ve tanrıyı tanımlama çabasının bir izdüşümüdür.
kazananın yanında olan biim dalı...
bilim olarak görmediğim, fakat bilim olarak geçen lastik kavram. bilim, objektif olmayı gerektirir. fakat tarih bilimiyle ilgilenen kişilerin bir milleti, bir görüşü, bir inancı olduğu için her tarihçi bir bilimci değildir. tarih bilimi ile ilgilenen kişilerin kendi milletini, görüşlerini, veya herhangi bir inancını yükseltme için yaptıkları bellidir.

ermeni veya ermeni yanlısı olan bir tarihçi soykırım olduğunu savunur. fakat bazı türkiye veya türkiye yanlısı kişiler de soykırım olmadığını söyler. bunun biraz da siyasi görüş veya inançla alakası vardır.

tarih nesnel bir kavramsa, neden iki millet bu ortak tarihi farklı boyutlara taşır ?

(bkz: kime/ neye inanacağız biz)
eğitim kurumlarında tarih dersi adı altında verileni sübjektif bakış açısıyla oluşturulmuş, gençlere empoze edilmeye çalışılan çarpıtılmış geçmişten başka birşey değildir. olması gereken, tüm insanlık ve dünya tarihi iken, yok o burayı işgal etti, yok bu şurayı fethetti, yok şu orayı s.kertti, zartoğullari bir yandan, zurtoğulları öbüryandan diye devam eder. türklerin koskoca orta asyaya dayanan binlerce yıllık bir kültürü var iken, bu binlerce yıllık geçmişimiz geçiştirilerek hatta bahsi bile açılmayarak günümüzde fars arap kırması osmancıkların; pardon osmanlıların kökenimiz olarak gösterilmesi eğitim ve siyaset sistemimizin mide bulandırıcılığıdır.
görsel
kimine göre gerçek, kimine göre yalan,

kimine göre gurur, kimine göre utanç,

kimine göre milliyetçi, kimine göre objektif,

kimine göre tekerrür, kimine göre tekdir,

kimine göre bilmek gerek, kimine göre banane lan demek.
herkesin çektiği tarafa gelen bir olgu.
uzağa gitmeyelim bizim ülkemizden bakalım olaya. bizdeki tarih anlayışı nedir? birileri haini, diğerleri kahraman. birine söv, birini say.
olmadı işte; çünkü ''modern toplumlarda'' böyle bir şey yoktur. bir ingiliz kraliyet ailesine söverken parlementoyu yüceltmez ya da lord ve ya avam kamaralarına mensup kişiler kendilerini ve geçmişlerini yüceltirken demokratik sisteme çemkirmezler.
bakın bir örnek daha;
şah ismail ile yavuz sultan selim meselesi.
bu öyle bulamaç haline getirilmiş bir konu ki, bende bir iki şey yazdım bu konu hakkında. bir kesim şah ismailci, diğeri ise yavuzcu. evet, insanlar tarihlerin kutsiyet atfedebilirler bunda sakınca yok, ancak överken ya da söverken geçmişte olanları ısıtıp ısıtıp tekrardan kavga konusu etmenin mantığı yoktur. elbette yavuz hayranı biri olarak bu hataya düştüğüm oluyor ancak olaylar hakkında değerlendirme yaparken objektif ve sadece tarih ilmine hizmet etme amacınız yoksa siz tarihçi değil, ancak ideolog olursunuz.
nitekim böyle adamlarla dolu piyasa.
bu ülkede iki şey var ki biz gençlere bunu adam akıllı öğretemiyoruz;

1- tarihimiz,
2- matematik.

e bunlar olmayınca da toplumun bir şeyler beklemek de olmaz.
siyasete malzeme olmaya en uygun bilim dalı.
ülkenin önde gelen kimi zengin insanlarının (bkz: ali ağaoğlu) anlamsız cümleler (bkz: anlatım bozukluğu) kurmak icin kullandığı kavram. (bkz: tarih hayal edeni değil gerçekleştirenleri yazar)
bu alanda uzman ki$iler varsa çok sağlam bir soru soracağım ki$i de olacaktır. bi' mesaj uzaktayım.
Kirli çamaşır sepetidir, alın terinin kokusunu bilen tarihçi tarihin akışını değiştirir.
Geçmişte yaşamış insan veya insan topluluklarını yer zaman mekan gösteren, neden sonuç ilşkisine dayalı ve bunları yazılı yazısız ve görüntülü kaynaklara dayandırarak inceleyen nesnel bir bilim dalıdır. Teoride tabiki
Tamahkar bi tüccardır kimi vakit bi veliaht olmuştur kimi zaman bi ağaç.
bilinmesi, öğrenilmesi gerekendir. "geçmişini bilmeyen geleceğine yön veremez" sözü çok doğrudur. tarih bilen insan yaşadığı dönemin olaylarını daha doğru yorumlar, doğacak sonuçları daha isabetli tahmin eder. tuzakları görmeye yarar çünkü benzerleri tarihte mutlaka yaşanmıştır. ders çıkarmaya yarar, geçmişteki hatalar görülür ve ders çıkarılır dolayısyla aynı hatalara düşülmez ki bu özellikle siyaset ve askeriyede çok önemli yere sahiptir.

bu sebeplerden dolayı liderlerin başarılarında tarih bilgisinin yeri çok fazladır. araştırırsanız dünya çapında ünü yayılmış liderlerin çok büyük çoğunluğu tarihe meraklı ve geniş tarih bilgisine sahip kişilerdir.
her zaman objektif olması gerektiği bas bas bağırılan ama bu bağıran kişilerin milli tarih içersinde boğulduğu gerçektir. tarihi objektif olarak yazabilen tek kişi halikarnasoslu heredotostur. o kadar.
coğrafya ve iktisat ile düşünülmesi gereken bilim dalıdır !