bugün

çocukluğumda cenaze evlerinde dağıtılan etli ekmeklerin cenaze etinden yapıldığını düşünüp 10 yaşıma kadar etli ekmek yemediğimi biliyorum.
ona mesaj atmam. yaptığım ve yapıyor olduğum en büyük saçmalık.
ton balığının içine salam doğramak.
gitmesin diye anahtarini, cuzdanini ve ayakkabilarini tuvalete attim.

ne cocukca ve aptalca bir hareket.
bu saate kadar american horror story asylum altyazısını bekledim. turkcealtyazi.org'u yenilemekten tek başıma reyting rekoru kırdırdım. şimdi de canım izlemek istemiyor.
sigara içmek.
konsere çağıran kızı reddederek (kız bildiğin üzüldü) eve gidip 1 haftadır vermeye naz yapan kızla chatleşmek.

malım la ben.

yetmedi 1: öküzün tekiyim ben.

yetmedi 2: allah belamı versin.
Hâlâ uyumamak.
çaycının fişini üçlü uzatmaya takıp üçlü uzatmanın fişini yine kendisine taktım.
Eski sevgilimi ozlemek.
buraya yazamayacak kadar saçmalıklarım oldu.
(bkz: burdan köye yol olur)
deliler gibi aşık olmak.
sabahın köründe çalan alarmı susturduktan bir süre sonra yataktan fırlayıp, geç kaldık nidalarıyla eşi evden sürüklercesine çıkarmak; neredeyse merdivenlerde hazırlanmaya devam etmek. dünya tatlısı evladı babaannesine bırakırken saate bakmayı akıl etmek ve evden tam bir saat erken çıktığını şok içinde farketmek.

bu sabah yapılmış saçmalıktır. salaklık da olabilir. bilemedim.
lisede burnumu karıştırıp sonra simite sürerek kızların önünde afiyetle simiti yememdir.
Sineğe yumruk göstermek.
ayakkabı mağazasını giren müşteriye;

- merhaba hoşgeldiniz, ayakkabı mı bakmıştınız !
ne yaptığını bildiğin halde sırf mesaj atayım bir haber alabileyim diye her gün o saçma soru olan ne yapıyorsun sorusunu sormak.
çok eski bir tarihte, en liseli halimle, rumen dansçı grubundan bir elemana rumence olarak;
-rumen misin, diye sorup evet cevabını aldıktan sonra
-rumence biliyor musun, demek.

çocuk bir ah çekti, karpatlar yıkıldı amına koyim.
e rumenceye merak salmışız, konuşacaz ya illa. ondan.
sınıftan çıkarken kapıyı çalmak.
Sabahtan akşama kadar yatıp zaman geçirmeye çalışmak.
kettle i doldurup ocagin ustune koymak.
hani filmlerde olur ya kilidi hep tel tokayla açarlar, bi gün yurtta dolap kilitli dertsiz başımada dert açmayı çok severim buldum odada bi tel toka açmaya çalışıyorum kilidi, filmlerde hep öyle oluyo ya!!! oyuncu olcam sankiiii... toka kırılmasın mı kilidin içinde... öyle kaldı.... anahtar da girmiyor... aşagı inip kilit kırıcıyla kilidi kırmıştım..... ahhh ahh manyaklık işte.
5-6 eski arkadaş birgün toplandık sinemaya gidicez. film kelebeğin rüyası , filmden önce verilen reklamda efes pilsen'in bir konçertoda(yanlış hatırlamıyorsam) birden ayağa fırlayıp seyircilerden birinin 'duman-senden daha güzel' şarkısını söylemesi.

neyse vaay falan dedik biz güzel reklam tabi , reklamın ortasında arkadaş
-Hadi bizde yapak lan
+nası la
-olum sen kalk bağır bizde arkadandan bağıralım sinemada hedohöde'de videoya alsın
+tamam la

reklam biter ve bir karanlık başlar , ben ayağı kalkar ve ''kimseyi görmedim ben!'' diye bağırım göz ucuyla bizimkilere bakıyorum
kıs kıs gülüyolar. o an rezil olmak nedemek anlamıştım.

video hala durur ve tanıdık herkese izletilir. tek tek rencide edildim.
bulaşık makinesindeki bulaşıkları o kadar temiz yerleştirmişim ki annem makineyi yıkadı zannettim az önce bulaşıkları yerlerine koydum. * bir de onları geri makineye yerleştirdim. *