bugün

Bobreğimde taş var.
sevişmeyi severim.evet.
gece uyurken hırlıyorum. gülünç bir durum ama oda arkadaşım sene sonuna kadar böyle hırlamaya devam edeceksen seni hayvan barınağına yatıralım diyor.
adamın birine yanlışlıkla yanlış yeri tarif ettim çok huzursuzum..
Kurban oldugum Allah en korktugum seyin emeklerimin bosa cikmasi oldugunu herkesten once sen biliyorsun.
Az once bi entryde en korktugum uc seyi siralamistim. Dua niyetine mi gecti anlamadim ki.
Ama biliyorum bu bir sinav.
içimde bir sıkkınlık var gitmiyor be sözlük. Bunaltıyor beni. Üzgünüm. Okulum var, arkadaşlarım var, sevgilim var, çok sevdiğim bir annem var. Belanı mı istiyorsun diyebilirsiniz buna tam olarak bela denemez de ne bileyim ya. Etrafımdaki kişi sayısı arttıkça yalnızlaşıyorum sanki. içimdeki ile baş başayım gibi. Konuşuyorum kendi kendime içimden. Dikkat çekerim, içimden. Hiç sesli konuşmam. Ne alaka diyebilirsiniz. Şarkı bile çok nadir söylemişimdir kendi kendime. Sesli bir biçimde. Hep içimden geçiyor parçalar, düşünceler, sözler, şarkılar.

Yenemiyorum da bunu. Tam diyorum sesli söyle, hareket etmiyor dilim. Bana garip geliyor bu yüzden. Bu da böyle bir özelliğimdi. Asıl konu şudur ki daralıyorum. Hep bir kötü haber duyuyorum. Böyle zamanlarda az takmak lazım. Umursamamak lazım. Ancak onu da başaramıyorum. Uzaktan buz gibi dursamda beynim kendini bitiriyor. Ağır depresyana mı giriyorum acaba ?

Fikirlerim bölük pörçük. Eskiden uyumadan önce hep düşünürdüm ben kendime vakit ayırırdım uzun uzun. Bayadır yapamıyorum, ihtiyacım olan budur belki. Üzülüyorum. Üzüyorlar beni be. Diyorum benim gibi insanı nasıl üzerler . Amacım ukalalık değil elbet. Ne haddime ! Ama acıyor canım, hissediyorum. Yine susuyorum. Neyse anlatsam bitmez, yazsam sarj dayanmaz. Özetle Mazhar Abi'nin de dediği gibi AH BU BEN KENDiMi NERELERDE BULSAM ÇEKiLSEM SAHiLLERE HAYALLER Mi KURSAM NERELERE KOŞSAM GiZLiCE AĞLASAM
Adını duyunca eskisi gibi anılara dalmadığım an, adını duyunca seni yanımda hayal etmediğim an, senin benim için artık hiçbir şey ifade etmediğini anladım. Ne kadar değişik mahluklarız; unutacağımızı bile bile gidenlerin ardından üzülerek geçiriyoruz zamanımızı.
o evin her yerinde senin anın var. Sensizliğe nasıl alışcam bilmiyorum. Ah mantı açarken bana hamur vermelerin. Ah beni parka götürmelerin. O titreyen ellerini öpsem öpsem bin kere öpsem anneannem canımın içi. Yoksun artık. Cennettesin biliyorum. Sensizlik için üzülmek belki çok bencilce ama bazen masana oturduğumda karşıma oturu vericekmişsin gibi hissediyorum. Sensizlik çok acı. Büyüdüm canımın içi belki bir anda büyüdüğüm. Çocukluğu ölen biri gibi hissediyorum kedimi. Büyümek bu mu hiç bilmiyorum. Hep olgun bulurdun beni ,değilmişim anneannem sensizlik insana çok dokunuyor.
itiraf ediyorum sana itiraf * içimde bir serdar ortaç yaşıyor. Eskiden erkek adam tangodan başka dansa katılmaz derken bir tango kursuna gittim tüm görüşlerim değisti. Her dans bence guzel. Bu gece cok eglendiimm.. Garip bir sekilde hala dans edesim var. Extasy ve meyve suyuyla uçan tiki kizlar gibiyim. Sozluk dans edelim mi?
Evet ona mesaj attim.
mutlu ya da huzurlu hissedince icimde bir yerde korkuyorum acaba ne zaman depresyona gecis yapacagim yine diye... boyle kalsa ya hep ? mutlu olmasam da olur, huzurlu en azindan rahat hissedeyim kafi.
Lisansımı işletme üzerine yüksek Lisansımı göt kaldırma üzerine yaptım.
başarısızlıklarımla yüzleşemiyorum, onları kabul etmiyorum. selam egom!
Uzun zamandır kendimi bu kadar huzurlu hissetmemistim. Birinin kolunu kanadına sığınmamıştım, bu güven muhteşem bir şeymiş. Vasıfsız insanlardan uzak durun, kendine bile faydası olmayan insan en çok size zarar veriyor.
kadin bayan kiz uzerinden feministlik yapan herkesin agzina kurekle vurmak istiyorum. literatur siksin sizi inş. bu kadar da şekilci olmayin amina koyim. mazlumu getirin bana !!!
itiraf ediyorum uzunca oyum ak partiye diyen yazarın entrysini okumadım.
ankaraya geldim tekrar. oy kullanmak için.

aştiden güvenparka geçtim, bir arkadaşımla buluşup yemek yiyecektik hem de dertleşecektik. aslında ben çevreme dostlarıma pek dert anlatamam ya neyse..

yemek yedik konuştuk vedalaştık ayrıldık. metroya indim eve gideceğim sırtımdaki çanta ağırlaşmış iyice. metro gelir gelmez atladım ve bir anda bir şeyler oldu;

eski sevgilimin gözlerine benzeyen ve gerçekten içinde cennet olduğuna beni yemin ettirecek bir çift göz gördüm kendi iddiasız gözlerimle.

sonra metro hareket edince geriye doğru hafifçe sallandığımda eski sevgilimi gördüğümü anladım..

aynı gözler aynı gülümseme..

ve anladım ki

ben onu çok özlemişim...
Hersey olacağına varacak olsa da, hepimiz alinyazimizi yaşayacak olsak da gelecek kaygısını üzerimden atamiyorum. Allah beni affetsin.
Kendimi bok gibi hissediyorum en kotu tarafida khmse yok yanimda .

Kimse yok derken cok kisi var ama manen yoklar . Gercekten guvenhp akil alacagim dertlesebilecegim .

Sanirim olurcesine sanssizim .
Çok sıkıldım sözlük senden ciddi ciddi
Artık 3 aylık kafa iznine çıkmayı düşünüyorum.
Ama nedense elim gitmiyor o tuşa.
Hissediyorum yakın zamanda yapacam.
oy vermek için geldiğim memleketi karış karış geziyorum. külfeti yorgunluk. 11 saat uyudum hayatımda ilk defa.
kalbimle gururum arasında hep gidip geldim.
Itiraf ediyorum eczaneler bizi sinirlendirmek için varlar . Az önce ilaç almaya gittim ilaç 1 tl imiş ama ben 9 tl ödedim. Neden mi çünkü 3 tl reçete parasi 5 tl muayene parası ödedim. Şimdi mantık bunun neresinde ?

Lütfen pazar günü oy verirken bunu da düşünün bizimle nasıl alay ediyorlar görün bunları.
gönül yarası bir gün geçer mi?
eğitim gerçeklerin öğretilmesi değildir düşünmek için aklın eğitilmesidir.