bugün

biraz kafam kıyak galiba...
evet kaşınıyorum. uyuz gibi kaşınıyorum. engel olamıyorum. ne yapayım benim suçum mu? aptal bir hastalık işte. adı da ürtiker. ne yapsan nafile. kas içine enjeksiyon yaptırırsın bi halta yaramaz, damardan alırsın etkisi taş çatlasın 5 saat. yine kaşıntı yine kaşıntı. ne yapayım sözlük sen söyle? utanmıyorum ulan. kaşınıyorum işte. geçmiyor benim suçum mu? sokarım böyle tıbba. hipokratmış ununda ..... yıllardır çalışıyorsunuz, araştırıyorsunuz bu mu lan eldeki avuçtaki. kıçıkırık bir kaşıntıyı bile çözemedikten sonra s*kerim onun araştırmasınıda, ilacınıda.
hergün eve koşa koşa gelip itiraf etmek istiyorum sözlük,
ama ne varsa herşeyi itiraf etmek istiyorum
eve gelincede itiraf edicek şeyleri unutuyorum..
belgesel ve ntv'den başka bir şey izlemediklerini iddia edenler, bu itirafım size: çok iticisiniz lan.
ne istiyorum biliyor musun? digiturk aile paketi, sinema paketi, zart zurt paketinin yanında bir de entel paketi çıkarsın. içinde sadece ntv olsun, haberturk olsun, discovery olsun, national geographic channel olsun. başka da kanal konulmasın, gün boyunca döndüre döndüre o kanallar yayınlansın.
sürsünler önce piyasaya, sonra da paketi alanların sayısıyla arkadaş ortamında "tv'de yalnız ntv, belgesel falan izlerim, diğer kanalların hepsi çok banal" diyenlerin sayısı karşılaştırılsın. hesabı kitabı güzelcene yapılsın.
nah kafam kadar bir uçurum çıkmazsa o sayılar arasında, şuracıktan kalkmak nasip olmasın, kolpa entel olayım. böyle de büyük konuşurum işte.
(bkz: ailenin alevi bir kızla evlenmeye karşı çıkması)
dün akşam farkettiğim bir başka özelliğime göre poz vermeyi beceremiyorum. suratıma yönelen bir fotoğraf makinesini görünce ya gözüm kapanıyor ya ağzım açılıyor hiç olmadı istemsizce kaşım gözüm yamuluyor. sonra da fotoğraflara bakınca hiçbirini beğenmiyorum. insandan çok yaratık görünümüne bürünmüş olmanın getirdiği tedirginlik yüreğimi dağlıyor, mideme çöküyor.

bu talihsizliklere rağmen, sorunu belirleyip hemen bir b planı oluşturdum. bugünden tezi yok kız pozu, tiki pozu, apaçi pozu vs. hepsini deneyip tek tek fotoğraf çekeceğim. sonra bakıp hangisinin gideri varsa; artık hep aynı tipte pozlar vereceğim böylece bir sorunumu daha bertaraf etmenin mutluluğu ile yoluma devam edeceğim.
yazar olduğumda sözlük çaylaklarının itiraflarını dile getiren bir başlık açacam.
sen ki sadece benim evrenimsin...
artık fenerbahçeliyim sözlük.

neyse ki sevgilim bu kararı almamda en büyük etken oldu da, şu üzerimdeki gudubet havadan kurtuldum.

hemen ilk işim kutsal çubukluyu üzerime geçirerek, beni bu büyülü renklere bağlayan sevgilimle beraber, fenerbahçe maçına gitmek olacak.

aşkın insana yaptıramayacağı şey yokmuş. bu vesileyle bunu da bir kez daha anlamış oldum.

http://galeri.uludagsozluk.com/g/james-hetfield/
az evel sabah rüyaından uyandım. rüyamda sözlükte birinin bilgilerine bakıyordum. bi de gödrüm ki karması 6800 falan. oha dedim hayvan. sonra baktım tek entrysi var. lan dedim kimsin sen ne yazmışın? tam okuyacaktım uyandım. vay anasını...
ev bulmam lazım götüm sıkıştı resmen, resmen evet götüm. 6 gün sonra evimden çıkmak zorundayım. kabuslar görüyorum. imdat. insan böyle kriz zamanlarında olağanüstü şeyler bekliyor gökten. misal keşke gökyüzünden bir ev inse, ucuz da olsa, yakın da olsa diyor.
hayatın bize oynadığı oyun bu. onun en zor zamanında ne durumda olduğunu bilememek. en zor döneminde yanında olamamak. ne kadar adilsin be hayat! onun başına birşey gelse haberim bile olmayacak. ben böyle hayatın ne diyeyim.
bir garip ölmüş diyeler
üç günden sonra duyalar
soğuk su ile yuvalar
şöyle garip bencileyin!
çok haklısın be yunus emre.
(#7841301) aklıma sıçayım sözlük.
'susmak en büyük asaletmiş' bunun farkına geç vardığım için; çenemi *ikeyim diyorum.**
aslinda kiz olup erkekmis gibi yazmak da bunlardan biridir ama itiraf edilmez.
yeniden can bulmak istiyorum yaşadıklarımla, beni etkileyen faktörler olsun istemiyorum. sevgi olsun istiyorum sonsuzluk gibi, nefes alışlarım anlam kazanmalı, yaşadığım her gün için şükreden ben "onun" içinde şükretmek istiyorum. hayatım da olmasın güzel gibi görünen yalanlar sadece mutluluk, huzur dolsun yaşamıma, zor gibi olsa da şu dünyada yaşamak, ben saflık arıyorum çok zor biliyorum ama belki bir gün yine yeniden olur diye düşünüyorum. ruhumu arındırsın olumsuzluklardan, anne gibi baba gibi sarılınca güven, güç hissetmek istiyorum. her şeyden uzak sadece onu yaşamak mutluluk kelimesini hissetmek istiyorum. ben her gün kendime mutlu olacağım sözünü veriyorum kendime her gün yalan söylüyorum. çevremdeki insanlardan uzaklaştım, kafamı dinlemek bir an olsun iyi hissetmek için boş sanırım bunlar, , insan yaşamak istediklerini yaşayamıyor. hep geç kalıyoruz mutluluk isteklerimize peki ama neden? bu sorunsal yıllardır beynimde yaşıyor asalak gibi, hayatı boş vermek mi gerekli? biz yaşamak istemediklerimizden neden sorumluyuz ? evet hayat dün, bugün ve yarından ibaret kafamıza göre mi hareket edelim sanırım böyle olunca istediklerimiz kendiliğinden gerçekleşiyor. mutsuzum bazı anlar mutlu olabiliyorum ama bazı anlardan ibaret. şu an ki psikolojim bunları yazmamı sağlıyor belki saçma, gereksiz ama yazmalıyım yazmazsam beynimde büyüyecek ur gibi, özlüyorum sevdiklerimi, ölümde olsa geri gelsinler istiyorum. ama olmuyor, rüyalarımda bile göremiyorum özlenen sevdiklerimi, ben bu kadar kötü biri olamam, bunu hak edemem, isteklerim çoğu insan gibi para, ev, araba değil. bunlarda yaşam için gerekli olabilir ama yaşadım bunlar da olmasa olur. her şey bunlardan ibaret değil. huzur, mutluluk, aile, çevremizdeki sevdiklerimiz en önemlisi bunlar. insan hastalandığın da yanında bir dost yok ise ne yapsın parayı, malı, mülkü. bana bir el uzanıyor sadece o var, yalan aşklardan zarar gördüğümde dost, ve ailem iyi ki varsınız.
(#7883698)
ehm. ben çocukken allah ı, power rangers lara bir ekrandan emir veren o suratımsı şey gibi sanırdım. bir fanusun içinde. silindir şeklindeki. hatta sonra iyice sıyırıp, ne lan bunun şekli kare mi üçgen mi acaba derdim.

çocuk işte..
iki gündür diyetteyim ben iyi diyet yaparım açlık aklıma bile gelmez havalarındayım ölecem açlıktan sözlük.
günde ortalama 10 kez işiyorum*
bilgisayarımın güç kaynağı yanıp kendini yaktığı yetmediği gibi anakartı da yaktığı günden beri canım sıkıldıkça yeni güç kaynağını kokluyorum.
malesef bir itiraf daha sozluk;
-kucukken ezani Allah okuyor saniyordum.
-bir de annem yemek yiyeyim diye bak kus cikolata birakacak yersen derdi. o kusun aslinda annem oldugunu 12yasimda ogrendim.
yeni aşk caydırırmış ha bir de gelen gideni aratırmış sözlük..
hafif ilgiye, çok az şefkate, ufacık öpücüğe, minicik dokunuşlara, kısacık bir bakışa ve saatlerce sevişmeye ihtiyacım var.
facebook taki uludag sözlük sayfasına nickimi yazdım. söz vermiştim kendime yazmayacağım diye ama yazdım.

ayrıca son 1 saattir herkese artı oy veren meleğimsi zat benim. ciddiyim.

sıkıldım lan işte.