bugün

Nickimle hiç alakam yok mesela. Bir kere bar tarzı bi kafeye gittim arkadaşlarımla, onda da farklılık yaratıp vişne suyu içtim. Pişman değilim ve nickimi seviyorum. Burdan ibrakadabra adlı yazara selamlar, sevgiler.
bir gün içinde ne oldu diye yüz bin kişinin sormasından daral geldi.
Hiç sevgilim olmadı. Bundan sonra da olabileceğini pek sanmıyorum. Ama aşık olmak nasıl bir duygu merak ediyorum. Karşılıklı aşk yani.
adanalıyım.

edit: şaka lan şaka, allah korusun.
(#16211669) entryme gelen eksilerin bana değil, olağan duruma olduğunu biliyorum.*
bugün en yakın arkadaşımın bana aşık olduğunu öğrendim şaşkınım.
arkadaşlığımız muhtemelen bitecek o yüzden de üzgünüm.
annemden ayrı kalamıyormuşum onu farkettim.
tatilden geldim 2 gün ayrı kalmıştım derken annemin anneannemin yanına gideceği tuttu. babamla bir başıma kaldım evde, anne bir başka ya ne olursa olsun. keşke şimdi burada olsaydı da sımsıkı sarılsam, kokusunu içime çekebilseydim.

bu arada 19 yıldır ilk defa ben ailemden ayrı bir yerde kaldım. çok evcimenim be sözlük nolucak bu halim?

evlensem 3. gün annemi özledim diye adamı postalar baba evine dönerim.
benimle az biraz muhabbet eden, ilgi gösteren her kıza aşık oluyorum. çok kötü bir durum sözlük.
sözlükte hiç kimsenin yazısını okumuyorum.
Şiddetli duygularımın gururla savaşmaktan yılmamasından ötürü, bir gün o gurur hançerini yenmeyi başarabilip herkesin bana gülecek olmasını düşünmekten çekinmeyip, korkulu bir cüret ile paylaşmak isterdim içimdekiler adlı yazıyı seninle. Bütün alemim, tanıdığım herkeslerim bana silah çeker gibi bakış çekecek olsa da umursamamak isterdim. Aşağılanmış hissetmeye gülüp geçebilecek kadar köreltebildiğimde nefsimi, ben 'ben'i çiğneyebildiğimde, kibrimi alaşağı edebildiğimde sana koşan cümlelerimi özgür bırakmak isterdim. O güzel, o sonsuzlukta kaybolamayacak kadar dik kafalı, o kontrol edilemeyecek kadar hırçın ruhuna seslenmek isterdim. O kusurlu tenindeki kusurlara aşık olduğum zamanları hatırlayıp yinede ve yine gözyaşı dökememeye isyan etmek isterdim.

o gün gelip de ezilmeyi göze alabildiğimde, seni asla kendime ezdirmeyeceğim. dağlar tüyler gibi havalarda uçuşsa, güneş siyah ışıklar saçsa, gökyüzü kontrolden çıkıp gök gürültülü ve sağanak kanlar dökmeye başlasa, ve tüm bu afetler sırf içimdekiler yazımı sana göndermeye cüret ettiğim için bana saldırsa bile seni kendime ve o insanların aşağılama duygularından kopmuş afetlere ezdirmeyeceğim. ama işte karakterin terazideki yerini bilemediği için ne yanda duracağını bilememe gerçeği var insanın, saçma salak gurur parmaklıkları var. merak etme sevgilim, bir halüsinasyon sarhoşluğunda dahi olsam, içimdekileri sana gönderemeyeceğim, tıpkı bunu gönderemeyeceğim gibi. sensizliğin dertlerini ben çekerim, sen güzel uyu, her kimi düşünüyorsan onu düşünmeye devam et, ben o çok beklediğim ölüme kadar seni bilmediğin ve tahmin bile etmediğin güzel duygularla anacağım...
sözlük yüzünden bazen hayatımın fırsatlarını kaçırıyorum lan ama yine de şikayetçi değilim.
gittikçe yaşlanıyorum.
benimle karsilasmayi cok istemisti. hic beklemedigi, hatta benim bile beklemedigim bir anda karsilasirsak ne olur cok merak ediyorum. belki mukemmel sesi ve gulusuyle adimi soyleyerek yanima gelir belki de tanimaz bile. hic tanimamasi gorup de yok saymasindan iyidir bence. bu sekilde unutulmayi kaldirabilirim.

bir de, gercekten bu itiraflari birileri okuyor ya da ne bileyim, takip falan ediyor mu?
2 bira içip 5 kez tuvalete giden bir insanım.
izmite tatile gitmeyeceğimi söylemek için Kankamı arayacağım, beni bekliyor görüşelim diye..

sonra kursu biraktim. ama kurs hocam kursu bıraktığımı bilmiyor. iki haftadır tatildeyim sanıyor beni. onu arayıp kursu bıraktığımı söylemem lazım.

ama ben insanlarla konuşmak istemediğim için her ikisini de aramıyorum.

ne olacak benim bu halim sözlük?
göz kalemi sürmediğimde aynada gördüğüm ben değilmiş gibi geliyor.
şimdi kim erkan oğurdan pencere önü çiçeğini dinleyip normal hayatına devam edebilir ki? hangimiz başarabilir bunu?

ayrıca birileri bir yerlerde çok güzel müzikler dinliyor ve ben onları gerçekten çok kıskanıyorum.
hani bazı şarkılarda, insan kendinden bir şeyler bulur ya. he işte ben tam şarkımı buldum. ulan bu şarkı tam beni anlatıyor. harbiden beceremedik şu sevmeyi.
eh be sözlük derler ya öldürür müsün sabaha mı bırakırsın. öyle bi durumdayım.

Ulan neyin umudundan bahsediyon kendi kendine anlamış değilim kız seni terk etmiş gitmiş.
daha mesaj atıyosun falan ayaklar yapıyon...
hayır kız üstüne bide umut vermiyorum lafını bile kuruyosa sen git en iyisi öldür intihat falan et demi sözlük.

çok kızıyorum kendime lan, mantığıma sözüm geçiyoda şu anasını sattığımın kalbime sözüm geçmiyor.

işte öğle bir boktan durumdayım sözlük.
12 yaşımdan liseden mezun olana kadar küçük ibo olarak anıldım sözlük.

ilkokulun 5 sene olduğu zamanlarda başladı herşey. mezuniyet törenimiz vardı. ben de zafer peker'in diyemedim şarkısını söyleyeceğim. neyse bol bol dinledim, sözlerini yazdım, ezberledim güzelce söyledim. okuldan mezun oldum. diyemedim'i söylemem tutmuştu. beğenmişti herkes. o gazla bütün yaz şarkı söylüyorum. eve kasetler aldırıyorum. harçlığımdan biriktirip küçük ibo kaseti almışım. (kafama sıçayım. şimdi kardeşim alsa basarım kalayı).

anadolu lisesine yeni geçmişim 5. sınıftan sonra. 12 yaşlarındayım. küçük bir kız çocuğu da popüler o zamanlar. yaz bitti. okul da yeni başlıyor. müzik dersi vardı. öğretmen ödev verdi herkes bir şarkı ezberleyip gelecek. müzik öğretmenimiz herkesi tanımak istiyor.

ben de küçük bir kız çocuğu'nu ezberlemek istedim. dayımın almanya'dan getirdiği de mikrofon vardı. okuldan geliyordum bunu çalışıyordum. ev yankılanıyor. kendime de küçük ibo havası veriyorum. tam bir mallık.

ders günü geldi. millet hakan peker, mustafa sandal, barış manço, çelik veya tarkan şarkıları falan söylüyor. sınıfta alkış gırla. herkes eğleniyor. bende de heyecan var. ben geldim bu şarkıyı söyledim. bütün sınıf güldü. öğretmen şarkıyı yarıda kestirdi beni yerime oturttu. ondan sonra 7 sene okulda adım küçük ibo olarak kaldı.
şuan babe im gonna leave you dinliyorum ve bunu her dinlediğimde dertleniyorum böyle.
ayrıca dün yanın en güzel şarkısıdır amık.
1.11 - 1.17 arası şöyle babe babe babe babe babe diyor ya. ölüyorum sanki orda amık.
neyse hadin iyi geceler.
itiraf edecek hiç bişeyim kalmadı sözlük. sanırım sana komple veda etmem gerekecek.

edit: tamam olum gitmiyorum. *
şimdi gideceğim, alacağım 2 bira, oturacağım evinin önünde içeceğim. ne o benim dışarıda olduğumu bilecek, ne ben onun içeride olduğunu. hatta taşınmıştır belki de, bir önemi yok. ben eski sevgili olarak görevimi yapacağım sadece, kendime duygusal anlar yaşatacağım. hadi şimdi siktirip gideyim.
19 yaşıma çok az kaldı ve ben daha 18'imi yaşayamadım be sözlük.
onun sözlükte yaptığı aktiviteleri sağ üstte görürken sohbette açık olmadığını görmek koyuyor sözlük.
bana offline gözüküyor.
yeni moda aşk terimleri gibi oluyor ama. üzüldüm be sözlük.
bi doz daha babe im gonna leave you cekeyim bari.
inşallah fazla dinliyorum diye erken sıkılmam.