bugün

aşık olduğum kıza yazdığım 32 satırlık şiirin tek kelimesinin hakkını veremedi. beni sevemedi. paraya gitti. senden başkası olsa görüşmeyi kabul etmem dedi ama, 1 hafta sonra başka bir erkekle eleleydi. bakın size yemin ediyorum! son edindiğim istihbarata göre (doğru ise tabii) de o erkeğimsi mal'ın torpiliyle girdiği bankada çalışan başka bir erkekle çıkıyormuş. sonradan anladım ki... 1 kıza aşık olmuşuz, o da or**puymuş necati.
aşıksam ayıp değil ağlıyorsam hiç ayıp değil. yağmurlar siler gözyaşlarımı...
6 kere aşık olduğumu zannettim aşk değilmiş meğer.
platonik aşk kurbanı. olay hep stabil. net.
aşık olduğumda gidip söyleyebilecek cesaretim var. evet yaptım bunu.
Gözlerimden yüzünü çıkar da al. Aşk yalansa her mevsim sonbahaar...
şuan görüştüğüm kişinin hiçbir sözü beni heycanlandırmıyor. onu sevmiyorum. ama iyi bir insan. beni sevecek gibi. oyalamak istemiyorum lakin oyalıyorum. öncekinin hayalkırıklığının tesellisini onda bulmaya çalışıyorum. belki bulabilirim diye... belki de bulabilirim.
10 yıl önce öyle bir aşık oldum ki kalbimde başkasına verebileceğim aşk kalmadı. şimdi ondan arta kalan kırıntılarla sevgi vermeye çalışıyorum. yaz kızım buda yazarın bir anlık gazla verdiği samimi bir itiraftır.
seni sevdiğim kadar allahı sevseydim, son peygamber bendim.
ne kadar aşk yaşamıştım ben 8 yıllık diyaliz hayatım boyunca. sekreterlere ve hemşirelere aşık olmuştum. çoğu evliydi. kimilerine açık açık "seni seviyorum" demiştim. evli olmaları sikimde değildi! hovardayım ben.
hala o umut var.
bitmedi yok yok. ama sen öyle san.
cereen. ben yıllardır ceren dedim hala ceren diyorum gerek yazarak gerek susarak bazılarını duydu ama çoğunu duymadı.

hissetmesi dileğiyle demektir aşk itirafı.
cereen. lan!!!?!
Onunla bir gun neden olmasin?
aşk... benim için gerçekten üç harfe saklanmış bir his. üç harfe... aşık oldum. bir defa aşık oldum sadece. o kadar zaman her yanına giderken içimde bir heyecan vardı. onda eksikmiş bir şeyler sonradan anladım. zaten hep aldatmış. ama deli aşık oldum. affetmemek gerekirdi. ama onu öyle iyi tanıyorum sandım ki affettim. yine sözler verdi. ben zaten onun aşkından dünya hiç dönmedi dese inanacak durumda. şimdi başkasıyla. görüyorum benden sonraki kız arkadaşları da mutsuz. terk etmiş hepsini. yazık ya ne bileyim. tuhaf işte aşk denen şey. gelmesin ama sevmene de karışmasın istiyorsun. mümkünse onu görme istiyorsun. kaçıyorsun kendi içine. aşk öyle bir şeymiş ki... evde "senden nefret ediyorum " diye ağlarken ondan kalan tshirt ü koklamakmış aynı zamanda. her haliyle sevmekmiş. cesaret edip ya beraber ya hiç demekmiş. dedim. egodan nefret eden insanken onun egosuna karışmamakmış. yaptım. başka şeye böyle tutulsaydım o konuda alim olurdum bu istekle. beni sevmeyen adamı aşık ederdim belki de. zaman geçsin istiyorum sözlük. kimse onun göğsünde uyumasın istiyorum benden sonra. benim ona söylediğim şarkıları başkasına söylemesin istiyorum. o ne yapıyor? gitti. bize ait her şeyi tüccar gibi herkese dağıttı. e buna rağmen benim içimde yanan şey de ne böyle?

--spoiler--
Gittin.şimdi bir mevsim değil, koca bir hayat girdi aramıza. Biliyorum ne sen dönebilirsin artık, ne de ben kapıyı açabilirim sana.
Başlangıçta doğruydu belki. Sıradan bir serüven, rastgele bir ilişki
gibi başlayıp, gün günden hayatıma yayılan, büyüyüp kök salan ,
benliğimi kavrayıp, varlığımı ele geçiren bir aşka bedellendin.
Ve hala bilmiyordun sevgilim
Ben sende bütün aşklarımı temize çektim
Anladığındaysa yapacak tek şey kalmıştı sana
Bütün kazananlar gibi
Terk ettin
--spoiler--
(bkz: murathan mungan- yalnız bir opera) şiirin tamamı anlatır bizi belki de. gerçekten de neredeyse yaz başıydı gittiğinde. 2 sevgiliden sonra döndü. döndü de yarımdı artık. bize ait olanları başkalarına dağıtmaktan. yazık değil mi onları da bıraktı. o kızlar da şimdi birileriyle görüşüyor biliyorum. olan bana oldu yani. çünkü bir bende özeldi böylesine. ben yalnızım şimdi. birinin bana olacak ilgisinden korkan. içinde biri varken nasıl mutlu olayım ki başkasıyla. aşk olmayacağını bile bile beklemek. dönmesin diye diye beklemek. bir kaç heves uğruna bizi parçaladı. ben heves demedim onlara. o dedi. ben de hevestim belki uzun soluklu olanlardan.
aşk var ya aşk... tekrar gideceğini bile bile gitmeyeceğine inandırmakmış kendini. bir daha aşk gelir mi bilmem. bu kadar kırıklıktan sonra gelse de ben şüpheyle yaklaşırım ki.
gölge etmesin başka ihsan istemem.
sikerim böyle aşkın ızdırabını.
seviyorum. 2 yıldır. hayatımda yaşamadığım duyguları yaşıyorum. bunu ona yansıtamamaktan korkuyorum. yansıtamıyorum da galiba. düşünüyorum ya yansıtmalıyım ya da sevmekten vazgeçmeliyim diye. ama vazgeçemiyorum, vazgeçmek istemiyorum.
birsen tezer konserinde ayrıldıktan sonra bir daha da yüzünü görmedim onun. hem onu göremedim hem de o günden sonra birsen tezer dinleyemedim.
'ama sen her zaman benim kahramanım olacaksın, aklını kaçırmış olsan bile..'
keşke biraz uygun olsaydık birbirimize, yine de hayatım boyunca en iyi anlaştığım insan olarak kalacaksın.
bizim coğrafyacı fulya var, bitiyorum ona be. birgün desem ki bana şu polyeleri dolinleri anlat, ne işin var diyecek? tabi ben geometri anlatırken iyiydi ama kız kardeşine. hastayım sana fulya. *
bu başlıkta niye herkes sikimsonik şeyler yazıyor la?
saplantılıyım sözlük kabul ediyorum bunu ...