bugün

insan bitmesini istemediği şeylere başlamaktan da korkar.
çıktığınız yere kadar yolunuz var sayın sözlük yazarları.
Keşke hiç keşke demeseydim.
"asırlık yalnızlık bizimkisi sevdiğim; sen Beykoz sahilde, bende Paşabahçe iskelede. Kafiyelerle redifi uyarlasam da şiir olmazdı köfte dudaklım, olmazdı türkü bakışlım, anlıyor musun?" isimli lirik şiire sahip çıktığım, on bir ülkede sürrealist eleştiriler alan sanatsal çalışmam.
dur dedim, bu şekilde nereye gidebileceğini zannediyorsun?
olsun dedi, varsınlar beni kötü bilsinler. ben onun için hiçbir şey yapmadım ki,bana her şeyi söylemekte haklı dedi.
gidemezsin dedim.
beni durduramazsın dedi, kapıyı çarpıp çıktı.
oysa akbilini masada unutmuştu, tek söylemek istediğim buydu. yoksa bana ne onun sevdasından ,gururundan.
terliklerle arkasından koşup yetiştirdim akbili,
ne akbili oğlum çöpü dökmeye çıkmıştım diye ayar verdi bana, o an yerin dibine girdim.

üstününe vazife değilse karışma...
içinde fahişelik olan birinin değiştirebileceğin tek şeyi, pozisyonudur.
Vakit nakildir, bir başkasına.
Para, bira, fistik, sahil, deniz, hatun, sex...
edit: puro.
çok iyi tanıdığını düşündüğün insanlara bakıp, içinde bir ürpertiyle 'bunlar da kim' dediğin zaman bir kez daha anlıyorsun; aslında kimsenin farkı yok kimseden ve hepimiz birbirimizin yol arkadaşıyız sadece.
sahildeki kumlar kadar düşü(ncesi) olanı çeker kumsal en çok da...
by buzz
Bazi gerceklikler vardi toplumun ailemin, hatta kendimin bile zor kabul edecegi ve edemedigi, bizden gecmis diyerek basite indirgeyip elektrigi uzerimize toplamak degildi belliki cozum ama ne yapilabilirdi baska azim eksikligi had safhada iken heves ve heyecanin olmadigi yerde baska ne dile getirilebilirdi ki.. rotasiz bir gemi gibi saskin ve urkek hareketlerin sonucunda illaki bi destek aliniyordu ancak bu da soz hakki ve yetkiyi sinirsiz kiliyordu,bunun adi kiskanclik veya icsel cekisme degildi ama toplum iste kim oldugunu bile tam cozumleyemedigin toplum gibi olmaya calismak iste en zor olanida buydu.. peki sen masummuydun tabi ki hayir, kendini o ellere biraktigin icinde bunu yasamak mecburiyetindeydin cok isteyip az emek vermek kavrami senin hayatinda etkin degildi belli ki kolayi cok kisi isterdi eminim, ama sen o insanlardan degildin bunca yil bunu kabullenmemen belki en buyuk handikapindi senin.olmasa veya olursa sorularinin cevaplari da saibeliydi netsizlik uzerine dayali bi hayatin surumcemesiydi hepsi artik olmaliydi birseyler senden bekleyen insanlar kadar senin icin gerekendi bu. hayatinin mutluluk ve huzur hazzina erismesi icin bazi seyler vardi iste,esaret altinda hissettigin yasamin gereklilikleride cabasiydi, elbet okuyacak adam olup para kazanacaktin, asker olacaktin aileni bir sekilde gururlandirip evlenmeliydinde hakki olani vermen lazimdi topluma bu duzen icerisinde baska sansin varmi saniyordun, belki hic birimiz bu ozgurluge erisememistik ama cogumuz istemistik. ne istedigini bilmemek ve carkin mecburi bir parcasi olma geregi hayati beklentiler dogrultusunda ortusmemekteydi tabi ki ama ne yapilabilirdi halen ve hala bi savas icerisindeydin hemde sacma sapan, yoresel dile de vurursak herkes adam oldu sende cudam...
Uçurumları sevenlerin kanatları olmalı..
Seni bir kez gülümseten hiçbir şey için pişman olma.
yakini isaret eden adam hic degilse kendinden utanmalidir.
bırak aforizmayı manifestom var la. şu katliam yapan 22 yaşındaki genç gibi kara kaplı defter tutuyorum insanlara olan nefretimi yazıyorum. gün gelecek intikamım acı olacak. beni sevmeyen dışlayan insanlar sokayı yutacak.
Geçmişte gerçekleşmediği üzen, bir zaman sonra şükür sebebi oluyor.Çünkü duyguların hayata bakışı miyoptur.
Edit:Adı üstünde aforizma,bana ait olduğunu belirtmeme gerek yok sanırım.
36 ila 45 numara ayak izleri arasında dünyayı tanımaya çalışan bir karıncaydım ben. Sonra ne mi oldu? Büyüdüm ve kendi ayak izlerimi yarattım.

Spiralmotto
bazen kendinizi pırıl pırıl hissedersiniz. öylesine hissiz, öylesine ruhsuz ve öylesine düşüncesiz. plastik hayallerinizden ve plastik isteklerinizden arınmış. tüm hayalkırıklıklarına gülümseyerek bakan, aslında içeriye doğru ağlayan gözlerine bakarsın aynadan. şaşırırsın gördüğüne. bu ben miyim?
"beni yanlış anlaman için hep doğruyu konuştum."
iyi dilek en güzel duadır... by buzz
he yazayım da sonra anonim olsun demi. yemezler.**
"kaybetmekten mi korkuyorsun, kaybet. düşmekten mi korkuyorsun, düş. yaralanmaktan mı korkuyorsun, yaralan. sonra iyileş. yeniden kalk. yeniden başla. yeniden sev. yeniden aşık ol. bir daha mı düştün, bir daha kalk. er ya da geç, beklediğin gelecek. er ya da geç, aradığın seni bulacak. ama sen bir kez yıldın mı, korktun mu, maskeni yüzüne geçirip kalkanlarını kuşandın mı, o zaman bitecek işte. beklediğin her ne ise, asla gelmeyecek."
kötü şansım da olmasaymış hiç şansım olmayacakmış.
insanları kendinizden uzaklaştırmak istiyorsanız onlara iyi davranın...
Eldeki bir daldaki ikiden iyidir derim ve kısa günün karı misali manita bulunca çok çirkin ve çok pis değilse tavşan gibi çiftleşirim. Bunu sevgilime söylemiştim beni terk etmesi gerekirken ilk defa sevişmiştik.