bugün

9. sınıftayken öğretmenim yüzünden okuduğum kitap 3 ayımı aldı ama çok yararını gördüm.
Bir elimde telefonda türkçesi, diğer elimde tablette rusçası, merak ettim ne kadar iyi tercüme edilmiş diye. Ufak tefek farklar dışında türkçeye güzel tercüme edilmiş okuduğum kadarıyla.
Okudum. Vaaaaovvv demedim. ilkesinin ne olduğu aşikardır işleyişten gidişatı kestirmek mümkündü ve sonu beğenmedim. Raskolnikov intihar etmeliydi. Neyse sonya'ya krem gerekli diyerek pislikçe gülerek orospuluğuyla kendi içinde alay eden birvgencin sonya ya olan aşkı falan filan. insancıklar daha güzel kitaptı. iki cilt yazacak ne vardı abi kasmışsın kendini hem o kadar hummalı bir karakterse raskolnikov cezasız kalıp akıl hastanesine yatırsınlar aaaa pardon vermek istediğin mesajlardan birine daha ters düşmüş oluruz afedersin.
"herkesin, gidebileceği bir yeri olmalı. çünkü öyle bir an olur ki, insanın mutlaka bir yere gitmesi gerekir."
ahlaksız entry girildiğinde çaylak olma durumudur.
suç işlerseniz, cezası olur.
gidebileceğim hiçbir yerdeyim, anlıyorum.
dostoyevski raskolnikov karakteri ile bir çok kişiyi derinden etkilemiştir.ünlü düşünür ve yazar albert camus bir açıklamasında suç ve ceza yı okuduktan sonra ciddi bir şekilde yazarlığı bırakmayı düşündüğünü söylemiştir kısaca bir başyapıt.
fazlasıyla overrated bir kitap.
Rus yazar Dostoyevski'nin eseridir. Raskolnikov karakteri efsanedir.
kitaptaki suç aleti olan "balta" da dostoyevski ile meşhur olmuştur. Dünya edebiyatının baltası olarak anılır. Bence şu 4 kelime kitabı anlatabilir: Seçimler, kararlar, vicdan ve teslimiyet.
O kadar haklısın ki raskolnikov. Seni çok iyi anlıyorum.

görsel
Efsanevi kitap. 1 hafta etkisinden çıkamıyorsunuz.
para için sanat yapılır mı? evet yapılır. hatta "suç ve ceza" bile yazılabilir. suç ve cezayı anlamak için dostayevski'yi anlamak gerekir.
dostayevski soylu bir grupta doğmadı. fakir bir ailenin fakir bir çocuğu olarak ve hatta 15 yaşında annesini kaybetmiş bir çocuk olarak diğer yazarlardan farklı bir konumdaydı. insancıklar ve ardından gelen birkaç öykü kitabından sonra ünlendi, bu ünden sonra ise yine talihsizlikleri sürdü. Çar onu sürgüne yollamıştır ve hapisane hayatında orada gördüklerini iyi bir şekilde anlamlandırmış ve kendini geliştirmiştir.

Avrupa' ya kaçar ve tüm mallarını kumara ve içkiye yatırdığı için de beş parasızdır. Tekrardan Rusya' ya dönmek için parası olmayan dostayevski "suç ve ceza" yı kısaca anlattığı bir mektupla derginin yayın yönetimine göndermiş ve bunun karşılığında avans istemiştir. işte böyle bir haldeyken "suç ve ceza" klasiği doğar ve herkesin içinde büyüyerek bir çınar olur.

Raskolnikov karakterine gelecek olursak bu karakter dostayevski'nin karakterine oldukça benzemektedir. Kendisinin de olduğu zor durumları aynı şekilde raskolnikov da yaşamış, zora düşünce bir insanın katil olmak zorunda kalabileceğini, her zaman toplum tarafından dışlanacak suçluların psikolojisini ve bakış açısını çok iyi yansıtmıştır. sistem eleştirisinin de içinde olduğu bu kitap daha çok suçlunun kendi ahlakıyla cebelleşmesini içerir. ve çok özel, çok dolu bir kitaptır. hala okumayanlar varsa okumalıdır.
insanlar ikiye ayrılırlar. yalnızca insan soyunun üremesine yarayan basit insanlar, yeni bir şey söyleyebilme yeteneğine sahip üstün insanlar. kanuna boyun eğen, toplumun kurallarını uysallıkla benimseyen ve idare edilmekten zevk alanlar, birinci kategorideki insanlardır, idare edilmek onların vazifesidir. ikinci kategoridekiler, kurallara karşıdır, ya kanun bozucudur, yada kanun koyucu. bu insanlar, durumu daha iyiye doğru değiştirmek için, kafa yorarlar, çare ararlar ve durumu düzeltmek için kan dökmeleri gerekiyorsa tereddüt etmezler.
--spoiler--

--spoiler--

--spoiler--

--spoiler--
--spoiler--
Peki ne oldu da en sonunda Rodion suçunu itiraf etti? Romanda söylenen ve daha önce de değindiğim gibi suçta belirli kusurlar söz konusudur. Bu da kahramanımızı rahatsız ediyor. Ve gerçekten de bilemediği bir psikoloji içine giriyor karakter. Açıklayamadığı bir halet-i ruhiye içinde kalıyor. Ama ona rağmen elinde kanıt olmayan polis amiri Porfiriy'nin zorlamaları bile sözde Rodion'un vicdanını dinlemesine yetmiyor. Ta ki suçun tüm detaylarını kendi ağzından öğrenen biri çıkana kadar. O zaman Rodion yakalanma korkusuyla ve belki de daha çok ceza almaktan korktuğu için suçunu itiraf ediyor. Bu ve suç sonrası yaptığı hamleleri onun alacağı cezayı azaltacağını da biliyor. Çünkü kendisi eski bir hukuk öğrencisi ve hukuk hakkında çeşitli makaleler yazmış biri.
https://www.tozlu.org/201...icdanna-braklmayacak.html
--spoiler--
--spoiler--
--spoiler--
--spoiler--
--spoiler--
Ecinniler'ı okuyuncaya kadar okuduğum en iyi romandı.
O kadar karakter o kadar sayfa boğuyor. Evet.
son çevirilerinin iyi olmadığını görünce üzmüş harika kitap.

bütün kitaplarda yayımevine ve çevirmene dikkat edin, ama özellikle klasiklerde daha çok dikkat edin.

bir de polisiyelerde.
Dünya üzerinde nefes alan her insanın okuması gereken 10 eserden biridir.
Dostoyevski tarafından rus bir dergi(adı aklımda değil) için yazılan bir kitap aslında daha sonra derlenip tek kitap şeklinde yayınlanıyor. Borges abimiz "baş kahramanları bir orospu ve katil olan bir roman ancak çevremizdeki savaştan daha etkileyici ve yıkıcı" yorumunu yapmış. Betimleme açısından muazzam bir kitap karakterlerin ses tonlarını bile betimlediği yerler var. Kitapta bazı yerlerde durup hayatı sorgular bazı yerlerde gözlerinizi kapatıp 5 dakika boyunca olanları düşünürsünüz. Ağlarsınız, gülersiniz, heyecanlanırsınız, tedirgin olup korkarsınız, bir kitaptan beklenen her şeyi size sunar.
Muazzamdır.
Başyapıttır.
Baş karakteri raskolnikov değil razumihin olan romandır.

" kendine ait bir yalan, başkalarının gerçeklerini tekrarlamaktan iyidir" diye diye aklımın duvarına kendini tablo gibi çakmıştır.

Raskolnikov için fazla iyi bir arkadaş.
zor okunur ama illa ki okunmalıdır.
cıvık cıvık yoksulluk, değer görmeyen ruble, açlık, hastalık kaynaklı genç ölümlerden nefret ettirmiş rus edebiyatının en iyilerinden.
işlediği suçtan dolayı kendi içinde çatışma yaşayan bir karakteri ele alan, Bana göre Dostoyevski’nin en iyi eseri psikolojik bir romandır. hiçbir karakter gereksiz değildir. çoğu karakter raskolnikov’un içinden bir parçadır. sonya ve svidrigaylov raskolnikov’un kendi içindeki çatışmasının dışa vurumudur. sonya bütün olumsuzluklara rağmen kendi içinde temiz kalmayı başarabilen bir insanı temsil ederken svidrigaylov tam aksine zenginlik içinde nasıl kirli biri olunabileceğini gösterir insana.
Orta okulda ardından lisede okumaya çalıştığım ama üniversitenin bitmesine 3 ay varken ancak bitirebildiğim roman.

Kitabı okumayanlar lütfen devamına bakmasınlar gidip okusunlar.

Raskolnikov , herkesin hayatında bir kez karşılaştığı umursamaz , kendinden başkasını düşünmeyen , duygusuz insanın biri bence.Hiç sevemedim.Bir gram merhamet duymadım ona karşı.

Etrafındaki herkes onun için endişelenip , önemsemesine rağmen hiçbiri umrunda olmadı. Düpedüz kötü bir karakter bence.

Ah sonyacım ah.
"Önce biraz ağladılar, ama alıştılar şimdi. Aşağılık insanoğlu her şeye alışır"