bugün

fikir ve sanat eserleri kanunununda ki 5. maddesine göre sinema

tespit edildiği materyale bakılmaksızın elektronik veya mekanik benzeri araçlarla gösterilebilen sesli veya sessiz birbiriyle ilişkili hareketli görüntüler dizisidir.
(bkz: sinemaestro)
Yapıldığından itibaren,beğenisini ve ilgisini kaybettirmeyen,en önemli sanat dallarından biri...
Bir ışık kaynağından çıkan ışınları, üzerinde resimler bulunan bir film şeridinden geçirecek, gerçekte olduğu gibi hareketli görüntüler meydana getirme işi ve bu şekilde meydana gelmiş olan görüntü.

Bir projeksiyon makinesi özelliğinde olan sinema makinesinde, film üzerinde bulunan resimler, saniyede en az on oniki, ortalama olarak onaltı defa değiştirmek suretiyle, bu hareketi görüntülerin meydana gelmesini sağlamış olur.

Bu hareketli görüntü, gözün aldanmasından meydana gelen bir görüntüdür. Saniyede ortalama olarak, aynı ekran üzerinde 16 defa değişen ve hareketlerinin birer devamı özelliğinde olmak kaydı ile çekilmiş filimler, sinema makinesinden geçerek, sahnede bulunan bir perde üzerine aksettiklerinde, ayrı ayrı olan bu resimlerin ayrılığı, göz tarafından fark edilmez: böylece, perdede, gerçekte olduğu gibi hareket eden görüntüler meydana gelmiş olur.

Lumiere kardeşler, ilk defa, hareket halinde film çeken makineyi yapmışlar ve 1896 yılında bu buluşlarını, ilk defa olarak halka göstermişlerdir. ilkel bir sinema görüntüsü veren bu buluştan sonra, sinema, bir hayli gelişmeler kazanmış: 1903 yılında, ilk defa konusu olan bir film yapılmış, bundan sonra olan gelişmelerle, bu görüntülere ses verilmiş, renkli olan görüntüler elde edilmiş ve bugünkü evrimleşmiş sinemaya ulaşılmıştır.

Bugün sinema, en önemli bir dinleme, bilgiyi ve görgüyü arttırma, çeşitli konuları olan olayları, gerçekteki gibi, istenildiğinde görebilme imkanlarını sağlayan resim, müzik, tiyatro gibi güzel sanat kollarının hepsini birden kapsayan önemli buluşlardan biridir..
sinema gelecekteki dünyanın bir dönüm noktasıdır. şimdi bize basit bir eğlence gibi gelen , eğlence olan radyo ve sinema, bir çeyrek asra kalmadan yeryüzünün çehresini değiştirecek, japonya' daki kadın, amerika' daki zenci ve eskimo' nun ne dediğini anlayacaktır. tek birleşik bir dünyayı hazırlamak sinema ve radyonun keşfinin yanında tarihte devirler açan matbaa, barut, amerika' nın keşfi gibi olaylar oyuncak nisbetinde kalacaktır.

Atatürk sinemanın önemini bu şekilde anlatmış ve yine haklı çıkmıştır.
yaşamınızın 90 ila 120 dk sını alır. size koca bir hayat verir.
günümüzde sadece eğlence ve sanat için değil, propaganda ve asimilasyon amacıyla da kullanılan sanat dalıdır. öyle ki, bilinen bazı ülkeler, bu sanat dalını bahsi geçen amaç için de kullanmakta ve böylece, geniş bir kamuoyu oluşturmaktadır.
yedinci sanat adlı dergide, 1975 yılında "Katiller yargılanmalıdır" diye cesaret örneği bir yazı çıkmış. yazı;
http://www.iletisim.bahce...edu.tr/arsiv/docs/510.pdf

sert bir yazı..

"Faşist baskıları protesto ediyoruz..." diye ikinci bir başlık var yazıda, daha doğrusu kıpkısa özeti bu yazının. 33 yıl sonra geç de olsa okuduktan sonra sanırım durum değişmemiş, hala bu cümleye katılıyorum!
güzelsanatlardan güzel bir sanat.
ülkemizde ilk özel film yapımevi kemal filim'dir...
karanlık olduğu için sevdicekle elele tutuşup arada öpüşülebilecek mekandır sinema.
Lumiere kardeşler tarafından 1 şubat 1895'de sinema makinasının icatı ile başlayıp 114 yıldır gelişerek hergün biraz daha farklılaşarak yoluna devam en bilinir tabiri ile bir sanat dalı.
beyazperde olarak türkçeye aktarılan yabancı bir kelime. insanların hayatını sosyalleştirmek ve bir çok duyguyu bütünlüğünü bir toplulukta oluşturabilmek ve mesaj iletebilmek amacıyla kurulan bir sektördür.
izleyene hayata dair birçok bilgi veren, genel kültür aşilayan ve her alanda birçok insanın tutkusu olan görsel sanat türü.
(bkz: porno sineması)
"hayatta en hakiki mürşit filmdir" demedi ulan..
Kimine göre ticari bir kazanç, Kimilerine göre ise gönül mesleği.
15. yaşını kutlayan ve yayın hayatı kısa süren diğer** dergilerin aksine uzun yıllar bizimle beraber olmasını dilediğim dergi.
15. yılları dolayısıyla bu ay çıkardıkları ek sayı tam arşivlik.
gercekten seveninin cok az oldugunu dusundugum sanat.tanidigim cogu kisi yuzuklerin efendisi ni de ayni kafayla izlemis,transformers i da.yani icerik konusunda,hissiyat konusunda yuzuklerin efendisi hic ilgisini cekmemis.sadece efektler icin izlemis.hostel i de ayni mantikla izlemis,day of the dead i de.yani bu tip izleyici kitlesi sinemayi sadece eglence araci olarak gorurler.film bittikten sonra filmle ilgili sozleri sadece filmi begenip begenmedikleriyle ilgilidir.filmleri gercekten hissederek izlemezler.eglencelik filmlerden sikildiklarini ve daha ciddi film izlemek istediklerini soylediklerinde inanirsiniz ama daha filmin yarisi bile gelmeden coktan bambaska bir konu acilmis ve sikilmalar baslamis olur.neyse,benim asil canimi sikan sey fazla populer olmus filmlerin bu kisiler yuzunden seyirci kaybetmesidir.ornegin,requiem for a dream sirf bu tip seyirci kitlesi yuzunden filmi seven insanlar tarafindan bile elestirilir olmustur.yani benim sevdigim bir filmi komsu kizi da sevmemeli anlayisina sahip cok insan vardir.yani benim demek istedigim,her sanat dalinda oldugu gibi bu da anlasilmasi kolay degildir ve sadece ilgi cekmek icin izleyen cok insan vardir.
yedinci sanat; sinema'dır. yedinci sanat'ın yaklaşık 100 yıllık bir geçmişi olmakla beraber, 20 yüzyıla damgasını vurmuş, 21. yüzyılda da popülerliğini ve kitleler üzerindeki etkisini ve gücünü koruyarak sürdürmektedir. günümüz teknolojisini tüm olanaklarıyla kullanmakta ve bir sanat olarak, en çabuk şekilde ve en çok sayıda insana aynı anda ulaşabilen bir sanat dalıdır. bu anlamda günümüz sanatları arasında en etkin olması da kaçınılmazdır. bu anlamda çok önemlidir. kimi zaman sanatta yeni çığırlar açmakta, kimi zaman eğlendirici bir işlevi yerine getirmekte, kimi zaman politik bir silah ya da ideolojilerin sözcülüğünü yapmakta, kimi zaman ise insanlara gerçekleri tüm çıplaklığı ile göstermektedir. bu genç sanat dalı, daha oldukça uzun bir süre insanlar üzerindeki etkisini koruyarak, önemini sürdürecektir.
seyirciye başkalarının bedenlerini sesler ve görüntüler halinde teşhir ederek mükemmel bir dikizcilik olanağı sağlamaktadır, bu anlamda da sapkın bir doğası vardır...
başarısına göre sizi alıp kendi içerisine de çekebilen yada boşa geçen zaman göstergelerine bir yenisini daha ekleme olabilitesi olan bir sanattır.
saniyeye 24 kare sığdırmaktır.
hiç gitmedim. bi türlü kısmet olmuyor. sözlük beni sinemaya götür.
çok paramı yemiş, vazgeçilmezim.
Gündemdeki Haberler
güncel Önemli Başlıklar