bugün
- iğrenç bir his tarif et31
- bebeği gibi seven incitmeyen değer veren erkek42
- düşün ki o bunu okuyor17
- türkiye toplumunun ahlaksızlığa pratik zeka demesi13
- uludağ sözlüğe nasıl düştünüz20
- sözlük kızlarının saç rengi18
- anın görüntüsü9
- icardi190510
- galatasaray12
- bülent uygun10
- hakim ziyech11
- 5 mayıs 2024 galatasaray sivasspor maçı17
- hayvancılık destekleneceğine neden ithalat10
- eksi ruyaları sözlük heyetinden istemek21
- eksi ruyalar ile yakaladığımız müthiş uyum21
- 170 iq üstü sözlük yazarları veritabanı18
- şöyle hanım hanımcık öğretmen bir kız bulamamak17
- sözlük yazarlarına gelen son mesaj14
- bebeği gibi seven incitmeyen değer veren kadın10
- bir türlü ısınmayan ayaklar9
- en yaşlı özelliğiniz14
- kocaeli de fabrikada yaşanan cinsel grup seks22
- insanlar melek mi şeytan mı10
- budweiser14
- kızların tipe bakmadığı gerçeği29
- bir kadın nasıl tavlanır19
- kediye kediş köpeğe köpüş diyen kız15
- hemşire kızlar nasıl oluyor27
- diyanet işleri başkanına audi 6 tahsis edilmesi15
- çağ dışı teknolojilere özlem duymak8
- bir gavatın soyadını nick yapmak10
- mert hakan yandaş13
- nude istemeyen erkek9
- numan kurtuluş dem parti görüşmesi29
- dursun özbek gibi olsam utanırım8
- yakışıklı ama zengin erkek14
- çift maaş alan akpli bürokratların ücretlerine zam18
- sözlük kızlarına yürüyen vizyonsuz9
- sözlük yazarlarının abileri11
- erkek çocuk için isim önerileri9
- aşkta yaş farkı önemli midir10
- atatürk'ün hiç seçime girmeden ülkeyi yönetmesi10
- içip içip entry girmek8
- arkadaşlar falıma bi bakar mısınız8
- bik bik bu sözlüğün divasıdır10
- emar15
- 170 boyunda 70 kilo erkek9
(d. 3 Mayıs 1978), ingiliz asıllı ABD'li müzisyen. Amerikan müzik grubu Interpol'ün solisti olan Banks, Julian Plenti ismiyle solo kariyerini de sürdürmektedir.
https://tr.wikipedia.org/wiki/Paul_Banks
https://tr.wikipedia.org/wiki/Paul_Banks
--spoiler--
lise zamanlarıydı. öğrenci değişim programıyla okulumuza avrupalı öğrenciler gelmişti. hollandalı 5 kişilik bi grup vardı, 4'ü kız, sadece biri erkekti. sınıfımdaki kızlar çocuğa kesildiler. çocuk koridordan geçerken yavaş tempoda başlayıp gittikçe hızlanan alkışla karşılayacak kıvama gelmişlerdi. gelgelelim yabancı dilleri pek iyi olmadığından çocukla konuşamıyolardı. kendi yapamadığımızı başkasına yaptırıp izleme hastalığına sahibizdir ülke olarak. bu hastalık bana "anakindusmanligiolanvarlik, sen konuşsana ya lüüüüüüüütfeeen" olarak döndü. çocuğa baktım. yakışıklı çocuktu ama tarzından hiç hoşlanmamıştım. o bir hip-hop insanı iken ben indie'li, alternatifli, experimental'lı bir adet genç kızdım. o harlem'se ben bristol'düm, o ters takılan obey kasketi ise ben fötr şapkaydım.
ama düşündüğüm gibi olmadı. o dönemler sevdiğim çocuğu çatır çatır yabancı kızlara iş atarken görünce içimde çocuğa yanaşma isteği oluştu. arkadaş gazına da gelmiş olabilirim, emin olamıyorum şimdi. her neyse. konuştum çocukla. saatlerce konuştum. telefon numarasını verdi, bilumum sosyal medyadan ekleştik. çocuğa yakından bakınca hakikaten yakışıklı olduğunu fark ettim, tarz falan hikaye. çocuk resmen paul banks'e benziyordu, ki bayılırım kendisine. ama ben söyleyemem böyle şeyler. istersem sabaha kadar düşüneyim yakışıklı olduğunu, yine söyleyemem. ama çocuğa bir şekilde ne düşündüğümü belli etmem gerekiyodu. bi hafta kalacaktı sonuçta, gittikten sonra bi bok olmazdı.
iki gün falan böyle geçti. dilimin ucuna kadar gelen cümleyi kanırta kanırta, iteleye iteleye sonunda çıkardım ağzımdan.
"paul banks'e benziyorsun, çok hoş..."
abooo, hayatta diyemeyeceğim bişey. peki 16'lık küçük paul bana dönüp ne dedi?
"ehe... o kim?"
bi daha da konuşmadık.
--spoiler--
görsel
lise zamanlarıydı. öğrenci değişim programıyla okulumuza avrupalı öğrenciler gelmişti. hollandalı 5 kişilik bi grup vardı, 4'ü kız, sadece biri erkekti. sınıfımdaki kızlar çocuğa kesildiler. çocuk koridordan geçerken yavaş tempoda başlayıp gittikçe hızlanan alkışla karşılayacak kıvama gelmişlerdi. gelgelelim yabancı dilleri pek iyi olmadığından çocukla konuşamıyolardı. kendi yapamadığımızı başkasına yaptırıp izleme hastalığına sahibizdir ülke olarak. bu hastalık bana "anakindusmanligiolanvarlik, sen konuşsana ya lüüüüüüüütfeeen" olarak döndü. çocuğa baktım. yakışıklı çocuktu ama tarzından hiç hoşlanmamıştım. o bir hip-hop insanı iken ben indie'li, alternatifli, experimental'lı bir adet genç kızdım. o harlem'se ben bristol'düm, o ters takılan obey kasketi ise ben fötr şapkaydım.
ama düşündüğüm gibi olmadı. o dönemler sevdiğim çocuğu çatır çatır yabancı kızlara iş atarken görünce içimde çocuğa yanaşma isteği oluştu. arkadaş gazına da gelmiş olabilirim, emin olamıyorum şimdi. her neyse. konuştum çocukla. saatlerce konuştum. telefon numarasını verdi, bilumum sosyal medyadan ekleştik. çocuğa yakından bakınca hakikaten yakışıklı olduğunu fark ettim, tarz falan hikaye. çocuk resmen paul banks'e benziyordu, ki bayılırım kendisine. ama ben söyleyemem böyle şeyler. istersem sabaha kadar düşüneyim yakışıklı olduğunu, yine söyleyemem. ama çocuğa bir şekilde ne düşündüğümü belli etmem gerekiyodu. bi hafta kalacaktı sonuçta, gittikten sonra bi bok olmazdı.
iki gün falan böyle geçti. dilimin ucuna kadar gelen cümleyi kanırta kanırta, iteleye iteleye sonunda çıkardım ağzımdan.
"paul banks'e benziyorsun, çok hoş..."
abooo, hayatta diyemeyeceğim bişey. peki 16'lık küçük paul bana dönüp ne dedi?
"ehe... o kim?"
bi daha da konuşmadık.
--spoiler--
görsel
13 ve 14 şubat'ta istanbul babylon'da konser verecek olan kişi. (bkz: interpol). bugün ve yarın oluyor, evet. gidip izlemek, dinlemek, eriyip bitmek sonra da eve dönememek lazım.
modern rock müziğe en çok yakışan seslerden.
ağustos ayında julian plenti takma adıyla ilk solo albümünü yayınlayan interpol grubunun solisti..
kendisi 31 yasında.tam adı paul julian plenti..
(bkz: julian plenti)
kendisi 31 yasında.tam adı paul julian plenti..
(bkz: julian plenti)
(bkz: brianna banks) *
interpol'ün aşmış vokali ve gitaristi. sesinin ian curtis'e benzemesi insanın dinlerken tüylerini ürpertir. dinlenmeye değerdir.
söz yazarlığında dahi denecek derecede mükemmeldir. kelime oyunları insanı düşündürtür.
(bkz: friends don't waste wine, when there's words to sell)
aynı zamanda genç kızlar amerikada pek bi hastasıdır. (bkz: sarı saçlarına kurban olayım)
fakat son zamanlar da, grubun verdiği aradan kaynaklanıyo olsa gerek, kendini gece klüplerinde dj lik yapmaya vermiştir. tarafımca da hiç takdir edilmedi bu davranışı, ama olsun gönüllerimizin paul banksi o. dj fancypants diyorlar kendisine ayrıca.
söz yazarlığında dahi denecek derecede mükemmeldir. kelime oyunları insanı düşündürtür.
(bkz: friends don't waste wine, when there's words to sell)
aynı zamanda genç kızlar amerikada pek bi hastasıdır. (bkz: sarı saçlarına kurban olayım)
fakat son zamanlar da, grubun verdiği aradan kaynaklanıyo olsa gerek, kendini gece klüplerinde dj lik yapmaya vermiştir. tarafımca da hiç takdir edilmedi bu davranışı, ama olsun gönüllerimizin paul banksi o. dj fancypants diyorlar kendisine ayrıca.
güncel Önemli Başlıklar