bugün

tarih kitaplarımızda demirbaş şarl olarak geçen isveç kralıdır. isveçte isim kıtlığından olsa gerek bunun babası da karl dır, oğlu da, dedesi de, öyle karl gelir karl giderler...

bu abimiz rusya-danimarka-lehistan arasındaki ittifakı bozmak ve rusya nın isveç üzerindeki emellerine engel olmak amacıyla önce danimarka yı dümdüz etmiş, ardından da rusya ya girmiştir. ik başlarda rus ordularını sürüpmüşse de moskova yakınlarına geldiğinde kışın bastırması ve ordusunda baş gösteren salgın hastalıklar sebebiyle poltava ya çekilmiş, rus orduları tarafından kuşatılınca da yarma harekatı denemesine rağmen paçayı zor kurtararak osmanlı ya sığınmıştır. savaş savaş diye padişahın kafasını ütüleyen karl, bu sefer sebebi olduğu prut savaşı sonunda barış yapılmasına sinirlenerek baltacı yı katerina yı baltalamakla suçlayınca kalebentliğe mahkum edilmiş, fakat bir şekilde kaçarak almanya üzerinden isveç e geri dönmüştür. döner dönmez de isveçliler bunu öldürerek rusya karşısında son umutlarından birini de kaybetmişlerdir.

kişisel kanaatimce gayet başarılı ve hırslı bir kral ve iyi de bir generaldir, ordusunun kış koşullarına uygun olması sebebiyle az sayıda askerle napoleon ve wehrmacht tan daha başarılı olmuş, takviye alamaması ise savaşı sonuçlandıramamasına sebep olmuştur, bu bakımdan onu hep hannibal e benzetirim...