bugün

hem laiklik diye tutturup hem dinin en temel öğelerinden birine karışmak biraz çelişkili gibi duruyor be. işte kemalistlerin istediği türkiye.

tek adam döneminin paradoksal çelişkilerinden bir adet örnek. okumayanlar ne oldu diyenler için cevap:

"4 Şubat 1933 tarihinde, müftülüklere ezanı Türkçe okumalarını, buna uymayanların kati ve şedid (kesin ve şiddetli) bir şekilde cezalandırılacaklarını bildiren bir tamim gönderildi.

1941 yılında çıkarılan 4055 sayılı kanunla Türk Ceza Kanunu'nun 526. maddesine bir fıkra eklenmiştir. Değişikliğe göre, Arapça ezan okuyanlar ve kamet getirenler, üç aya kadar hapsedilecek ve 10 liradan 200 liraya kadar para cezası ödeyeceklerdi"

kaynak: wikipedia
laiklikle değil milliyetçilikle alakalı bu durum. halk dinini kendi dilinde yaşasın ne okuduğunu anlasın diye. kpss 2016 lisans sorusu olabilir bu.
Laiklik de ezan Türkçe okunamaz mı diyor?

Veya ezanı kaldırıyor mu?
şuan okunan ezan da arapça, sadece arap makamında okunmuyor.
ne ara ezan dinin temel ogesi oldu? hayret bize boyle bir bilgi gelmedi forward edelim boyle onemli gelismeleri.

tanim: ataturkun zeka kokan icraatlerinden sadece biridir.
bursa olayı üzerine atatürk'ün söylediği söz ile cevap vereyim:

“Bu bir din değil dil meselesidir."
(bkz: hollanda da vaazların hollandaca verilmesi)
(bkz: fransada vaazların fransızca verilmesi)
(bkz: ABD de vaazların ingilizce verilmesi)
gibi garip eylemlerden birisidir.
Halbuki hıristiyan olarak rahiplerin vaazları aramice vermesi gerekiyordu.

(bkz: kaybol troll)
Arap dinine laiklik yok mu amk? Ben avrupanin diye hristiyan olsam laiklik, ozgrluk olacak. Araplarin diye islamiyeti secmemclaiklik olmayacak mi? Sizin tezatliginiz da ayri bi komik.