bugün

insanı ters köşeye yatıran bir sona sahip kitap. okunmalı mutlaka.
cok mu abartılıyor ne? guzel kitap evet ama o kadar da waaow degil.
madonna denen ünlünün parayı bulunca nasıl bir hayvan düşmanı olduğunu gözler önüne seren romandır. yazıklar olsun.
4 kez bitirdim. çok sade ve güzel bir roman.
Anca anladı herhalde yazık.
Popülizme kurban olmuş sabahattin ali romanı. edebi açıdan yazarın diğer kitaplarının ,zannımca gerisinde kalmıştır .
aşk denilen obsesif kompülsif bozukluk hastalığını 1930 ların berlin ortamında güzel özetlemiş. sabahattin ali anlaşılan berlin i çok sevmiş, maria da fena değilmiş tabii ki.
güzel kitaptır çok severim.
sadece bir yere kadar okudum ama güzel kitaptı gönül isterdi ki bitirebileyim.
Şarkıcı madonna'nın hayatını anlatır.

(bkz: cehalet)
Öykü, roman ve şiir türünde eserler kaleme alan Sabahattin Ali’nin 1943 yılında yayımlanan eseri Kürk Mantolu Madonna trajik bir aşk hikâyesini anlatmaktadır. Basit bir aşk hikâyesinin oldukça ötesinde olan eserde, aşkın aynı sıra yalnızlık ve yabancılaşma da ana temalar arasındadır. Bireylerin üzerinden toplumsal meselelere de değinen eser bugün hala en çok rağbet gören Türk klasikleri arasında.
2. Dünya Savaşı'nda müttefikler ve sscb tarafından yerle bir edilen berlinin 1930daki halini öğrenmek güzeldir.
derin anlam ifadeleri bulunan sabahattin ali romanı.

bir insana elbette bir insan yeter fakat o da olmasa?
Bazıları kürt mantolu olarak dalga geçtiği kitabın ismi.
Şarkıcı Madonna'nın aşk hayatını anlatan kitap.
hikaye bir bülent ersoy konserine gizlice giren madonna'nın bülent ersoy'un kürkünü çalmasıyla başlar.

inanmayan okusun.
"insanlar birbirlerini ne kadar iyi anlıyorlardı...bir de ben bu halimle kalkıp başka bir insanın kafasının içini tahlil etmek, onun düz veya karışık ruhunu görmek istiyordum. dünyanın en basit, en zavallı, hatta en ahmak adamı bile, insanı hayretten hayrete düşürecek ne müthiş ve karışık bir ruha maliktir!.. niçin bunu anlamaktan bu kadar kaçıyor ve insan dedikleri mahluku anlaşılması ve hakkında hüküm verilmesi en kolay şeylerden biri zannediyoruz? niçin ilk defa gördüğümüz bir peynirin evsafı hakkında söz söylemekten kaçtığımız halde ilk rast geldiğimiz insan hakkında son kararımızı verip gönül rahatıyla öteye geçiveriyoruz?
sıkılıp yarıda bıraktığım sebahattin ali romanı.