bugün

kuran'ı kerim'de şiire ve şaire geniş yer verilmiştir... ünlü suara suresi'nin (26. sure) 224-227. ayetlerine göre "şairler gerçekten çok hayale, hatta kuruntuya dayanarak konuşan insanlardır..." (bkz. yaşar nuri öztürk, "kuran'ı kerim ansiklopedisi, s. 294). "o şairlere aklı az ve azgınlar uyar / görmez misin ki onlar sersemce her vadide / dolaşırlar. bilgiye değillerdir havi de. / yapmadıkları şeyi söylerler." (bkz. tanrı buyruğu oku "kuran", nazım çeviri, r. çiloğlu, oku yayınevi 1987, 435-436. sayfalar). "arşın anahtarları şairlerin diline konmuştur" sözleri de islam peygamberi'ne ait olmakla birlikte "kuran, erişilmezliğini sözdeki ahenk güzelliği yanında, sözün muhtevasındaki tutarlılık ve isabete de dayandırır ve şiiri, bu ikincide yetersiz veya bundan tamamen yoksun olduğu için vahyin altında görür. suara suresi 224 ve devamı ayetler bu inceliğe dikkat çekmektedir. bu ayetler söz güzelliğinin kuruntu ve tutarsızlığı, hatta ikiyüzlülüğü örtebileceğini ve bu yüzden şairi izleyenlerin hayal kırıklığına ve bazen sapıklık ve azgınlığa maruz kalabileceklerini ifade etmektedir." (bk. y. n. öztürk, aynı yapıt, s. 295-296).

kuran'da şairlere yöneltilen "hayalcilik, kuruntuculuk" vb. suçlamalar da islam peygamberi'nin o dönemde "bir tür kahin" sayılan arap şairlerine karşı iktidar mücadelesiyle açıklanabilir.