bugün

bilgi, düşünme disiplini veya duyguların sanat ile aktarım yollarından sadece bir tanesidir. hayal gücünü geliştirme ve pratik çözüm üretme kabiliyeti geliştirmek için bire birdir.
içinde resim olmadığı zaman beceremedigim aktivitedir. cinayet romaninin içine alakasiz da olsa bi dinozor resmi koysalar butun dikkatimi toplar halbuki. o zaman okuyabilirim. cok mu gerizekalıyim ya da çok mu şey bekliyorum bilmiyorum.
Kendini kaybetmektir. Başkalarının kurduğu dünyada kendini bulup karakterle özleşmektir. Yokolmaktır kendi hayatında ve dirilmektir başka hayatlar da..
Dünya ile iletişimini kesip bambaşka diyarlara yolculuktur. Kitap okumayı sevmiyorum diye bir şey yoktur henüz sevilen tarz keşfedilememiştir.
Yolculuğa çıkmaktır.
denizin karşısında yanında çayla her akşamüstü güneş batarken hem okuyup hem seyretmektir.
Kafa dağıtır. Kahve ile güzel olur.
Film izlemek gibi. Merak ederek, kafanda canlandırarak okumak kadar zevkli birsey var mı. Hayattaki en büyük kişisel zevkim.
Bir yeri görmek gezmek için bedenen orada olmak gerekmediğini anlamaktır.
boş insanların ve genelde müslüman olmayan insanların işidir.
çay vaya kahve ile iyi gitmeyendir. çayı kahveyi soğuk soğuk nasıl içiyorsunuz yada kitap okurken nasıl soğutmadan bitirebiliyorsunuz?
insanın kafasını dağıtır derdini sıkıntısını unutturur, hele bide sürükleyiciyse seni bambaşka diyarlara götürür.
farklı alemlerde yolculuk.
Kitabına göre değişen ruh hali.
En sevdiğim aktivitedir. Beynimi gündelik streslerden arındırır bilinçaltımı zenginleştirir küçük detaylarda verdikleri bilgiler bilgi dağırcığınızı genişletir boş şeylerle vakti öldüreceğinize kitap okuyun arkadaşlar.
Kitap okumak hayal gücüne inanılmaz katkılı bir aktivite. Tabi çok kaptırınca insan etkileniyor konulardan bir hafta etkisinden çıkamadığım bir çok roman var.
dikkatim dağılıyor sözlük, okuyamıyorum. ya da ne bileyim belki de şu zamana kadar okuduğum kitaplar ilgimi çekmediği içindir.
Karanlik dunyanda bir mum yakmaktir.
okumasam deli olacaktım.

yazarları yazmaya iten iç güdünün benzerini içinde barındıran insanın yeri gelir, açlıkla satırlara saplanması yada ben öyleyim bilemiyorum

(bkz: yazmasam deli olacaktım)
boş vakti doldurmak için değil de kafayı doldurmak için yapılması gereken eylem.
Bugün tam üç ay sonra farklı, yeni bir kitap okudum. Kısaydı. Ancak bir saatte de bitirilir mi be. Hiçbir keyfi kalmadı lan şimdi. Yarına merak bile etmiyorum. iğrenç bir şey okuyacak kitap kalmaması. Kitap alın bana sözlük.
-koskocaman bir dünya kitap sayfaları arasında bizi bekliyor-

kitaplar yaşayan bir hazinedir. hemde elimizin altında, istediğimiz zaman uzanıvereceğimiz bir hazine.
bu hazineyi neden kullanmıyoruz? aslında bu soruya cevap verecek geçerli bir mazeretimiz yok.
nedenini söyleyelim: üşengeciz, tembeliz bu konuda. aynı zamanda kitap okuma işi bir alışkanlık işidir. demek ki okuma işini bir alışkanlık haline getirmeliyiz. okuma alışkanlığı deyip de geçmeyelim. hele bir edinin bu alışkanlığı sonra eminim ki bırakamayacaksınız elinizden kitapları... siz kitaplara sarılmazsanız, kitaplar da zor günlerde yardımınıza koşmaz.
öğrenciler ! kitap okumaya en elverişli, en uygun zaman şu sıralardır. inanın bu fırsatı kaçırdığınızda bir daha zor bulursunuz bu boş zamanları ve fırsatları. okuyun! okumayı zevk haline getirin, belli bir zaman sonra eminim ki siz de fark edeceksiniz kendinizdeki bu gelişmeyi ve değişmeyi... ufkunuz açılacak, dünyanız genişleyecek, bilginiz artacak, anlayacak ve anlatabileceksiniz her şeyi.
şundan hiç şüpheniz olmasın ki, zamanla bu okuma alışkanlığı yazma alışkanlığına dönüşecek. neden mi? çünkü; okumadan yazan yok da ondan . büyük yazarlar eserlerini yazma gücünü nereden buluyorlar sanıyorsunuz? elbette ki okumalarından , hem de bıkmadan usanmadan okumalarından .
düşünün; bir kişi koskocaman bir dünyayı, duygularını, düşüncelerini bir kitabın sayfalarına sığdırıp ölümsüzleştirebiliyor. bu kitaplar aracılığıyla da bilgiler nesilden nesile akıp gidiyor.
okumakla insan kaybetmez, kazanır. bilgi kazanır, beceri kazanır, kısacası; dünyaları kazanır. aksi takdirde kaybetmeye hazır olmalıyız. kaybederiz de...
demek ki biz; bizi yaşatan bilgileri kitaplar arasında bulduk. o halde biz de kitapları koruyalım, yaşatalım. okuma sevgisi edinelim.
Beyni ve hayal gücünü geliştirir. Ufkunuz ve olaylara bakış açınız değişir. Rus klasiklerini tavsiye edebilirim. Keza her ne kadar ülkemizde pek sevilmese de Orhan Pamuk'un kitaplarını tavsiye edebilirim. Hergün en az 50 sayfa okumaya çalışın. Bir müddet sonra tv ve internetin sizi ne kadar oyaladığını hissedeceksiniz.
Her gün muhabbetleriyle birlikte konuşmasına, kullandığı genel terimlere alışılan ve anlattığında bilgilerinden faydalanılan bir yazarın edebi romanını okumak.

(bkz: Yaşanmamış bir gece)
uzun zamandır yapmadığım eylem sanırım elektriklerin kesilmesi falan lazım.