bugün

kendi kendine soruşturma açtıracak kadar komplocu bir kişilik.
aklı sıra "hükümet herkesi içeri attırıyor" diyebilmek için komedinin ötesinde mizah sergilemektedir.

bundan 60 sene önce , yani postalcıların altın çağında olsaydık yerdi millet. ama bilgi çağındayız. 24 saat geçmeden elinde patlar bu şekilde.
(bkz: chp nin modernleşmeden nefret etmesi)
http://www.youtube.com/wa...mbedded&v=mP3M9uc9nLU#!

yaptığı bu konuşmayı haklı çıkaran bir durum.
an itibariyle yine ayar ustune ayar veren bir konusma yapiyor. tabi bunun halkin bilmesi icin ulusal televizyonlarin bunu adam gibi yayinlamasi lazim. 10 ocak gibi bir gunde.
derin chp'nin pinokyosu da denilebilir.
hakkında başlatılan soruşturmadan sonra, akp ve tamamen f tipi yapılanmanın hizmetine giren yarıya, hangi tondan cevap vereceğini merak ettiğim siyasetçidir. eğer bu ürkeklikle devam edip sesini daha gür duyurmazsa şutlanması ihtimaldir.
tıpkı bugün olduğu gibi bide haftada bir grup toplantısında çıkıp efelenen canlı diyede kalmış benim aklımda. Hatta bu horozlanmaları o kadar ileri gidebiliyo ki bu yan sanayi kabadayının; milletin %48 oyunu almış birine terörist başı diyebiliyor arsızca utanmadan edepsizce.

kızmamak lazım nitekim bir kemalistten daha fazlasını bekleyemezsiniz.
genel başkanlıktan düşmesi için yerel seçimleri bekliyorlar. büyük ihtimal bünyesinde bulunan bir çok belediyeyi kaybedecek ve partisindeki dinamikler faturayı kendisine kesecekler...
Kendisi hakkında dava açılmıştır.AKP diktatörlüğü en sonunda ana muhalefet partisinin genel başkanını bile hapis etmeye kalktığı sosyal demokrat bir siyasetçidir.
elan haftalık parti grup konuşması trajikomik bir hal alan garip tip. çok hazin! gülen yüzler arada derede darbeci geçmişlerine atfen intikam sloganları atıyorlar. hırsları ve hınçları hepsinin yüzünden okunuyor. başından beri zorbalık haricinde bunca çabalarına, lobi ve ali cengiz oyunlarına rağmen başarılı olamadıkları sisteme karşı, vandalizm edaları ile haykırdıkları salonda, fakir edebiyatını, arenalarda maalesef zamanın bir cilvesi olarak battal gazi 'nin hakyemez şamarına denk gelememiş zımbırtı gladyatörleri telaşlı gözlerle izleyen ilkel ve kösnül romalıları andırıp ancak şanı perişan ittihat ve terakki kalıtımları sebebiyle de parisli kibrini takınarak altın cıvata sinema ödüllerinde kafadan şampiyon olmaya layık ülkenin gerçek sahibi rolüyle eda edip fazla gaza gelerek insanın kendini nasıl rezil edebileceğine dair güzel bir oyun sergilemişlerdir. lütfen! son zamanlarda ciddi bir sıkıntı haline gelen, hem chp 'nin hem bdp ' nin istismarına maruz kalan dersim meselesinde, çok dillendirilen ve övündüğü, yer çekimine yenik düşmüş boynu bükük bıyıklarıyla da süslediği halkçı tandanslı kendince o biçim fakat herkesçe vasat intibasına leke sürdürmek pahasına partisinin ve ideolojilerinin çıkarını koruma amacıyla kati suretle imtina ettiği özür polemiğinden aklında bir hiçbir mi bir kıpırdanma olmamıştır? "35 sivil vatandaşımızı kendi uçakları bombalamıştır" deyip orduyu ciddi biçimde hedef göstermiştir. düne kadar genel kurmaya yasladığınız, utançtan notre damme 'ın kamburunu dillerden düşürmesi gereken fakat ve bilakis kibirden, elinde radyo, fötürlü alamancı tavrıyla akaretler yokuşuna dönen sırtınızda artık 80 yıllık geçmişinizin tırnak izleri var! insan biraz utanır. dersim meselesinde de insanları kendi uçakları bombaladı, uludere 'dekileri de! bu askerimize kafanıza göre muamele yapma tavrı nedir? herkes kader mahkumu olursa kimse kader mahkumu olamaz. istediğinize "yeee oraytt" istediğinize "yuuuh". senin için ar, namus, haysiyet sadece iktidarda ve aziz türk milletinin necip ordusunun başındakilere göre değişen kavramlar mı? sayın kılıçdaroğlu, saçma sapan konuşmayınız, lütfen! ama bu da sizin adetiniz...
dokunulmazlığa ihtiyacı olmadığını söyleyen milletvekili.
neden ihtiyacı yok acaba? neredeyse tüm mahkemelere egemen olduğu için olabilir mi?
yoksa biliyoruz , tayyip erdoğan ak partiyi kurana kadar hakkında tek dava açılmazken ak partiyi kurduğu anda 100 tane dava açılmıştı. yargılanmış ve beraat etmiş olduğu davalar bile yeniden açılmıştı. bunu açanlar kimdi? tabi ki chp ve ergenekon.

ak parti , hiçbir zaman chp gibi "darbeci , kitleyici , oyundan atıcı ,yokedici" tutum izlemediği için kendisinin dokunulmazlığının düşmesi hiçbir şeyi değiştirmeyecektir.

fakat bir ak partilinin dokunulmazlığı kalksa saniyesinde chp nin dava bombardımanına tutulur.
örnek olarak vermek gerekirse ben , sokakta gördüğüm , tanımadığım birine 100 tane dava açabilirim.
1-paramı çaldı , gaspetti.
2-küfür etti.
3-tehtit etti.
4-adam öldürdü.
böyle 100 e kadar gider. delilim var mı? yok. dava düşer .ama dava açtım değil mi? işim gücüm olmasa , param da bol olsa o adamı hayatı boyunca mahkeme salonlarından dışarı çıkarttırmam. adını da lekelemiş olurum. halk yemez gerçi chp nin bu ayak oyunlarını ama chp medyası? ooo iyi izleyin şimdi nereyi açsan kılıçdaroğlu gene , bu adam partinin başına geçtiğindede böyle gazı vermişlerdi ellerinde patlamıştı gene patlayacak.

hadi hepsini geçelim , madem dokunulmazlığa ihtiyacınız yok e neden neredeyse 10 senedir dokunulmazlığın var? neden seneler önce partinin başına geçtiğinde kaldırmadın da şimdi aklına geldi?

açılabilecek olası davaları sayalım;
1-başbakanın annesine küfür ettiği için maddi manevi tazminat davası.
2-memura , işçiye "beni seçmezseniz iki elim yakanızda" şeklinde doğrudan tehtit yöneltmiş olması.
3-bir ara libyaya mısıra özenmişti malum chp kaos ve yıkım partisidir , halk sokaklara dökülsün ortalığı yaksın yıksın mealinde laflar etmişti. oradanda birkaç tane çıkar.
4-yalçın küçüğe aydın demişti.
5-ssk dan yargılanması olası.
biraz daha zorlasak çıkar elbette.

bir de korku imparatorluğundan bahsetmez mi? halka aptal diye diye sahiden aptal sanmaya mı başladılar , kendi dediklerine kendileri mi kandı nedir? daha çok geçmedi üzerinden , yargı referandumunda dedikleri ortada bu adamın , yapmadığı saçmalık , etmediği hakaret , iftira kalmadı. korku imparatorluğu nun yıkılmaması için elinden geleni yaptı , diktatörlüğü , chp nin yargı daki egemenliği tehlike altındaydı. unutmadık onları. 2007 deki genel seçimde iyice ayyuka çıktı bu doğrudan doğruya orduyu göreve çağırmalar , cumhurbaşkanı seçtirmemek için önce meclisi sonra aym yi kitlemek. cumhurbaşkanı nı meclis seçmesin , halk seçmesin , hiçkimse seçmesin demeye getirmeler (oldu haşmetmaaapları , siz seçin , ne de olsa türkiye nin aslı sizsiniz (türkan saylan))

chp nin genel kariyerinde bakarsak zaten hep darbeci , ırkçı , kaosu , anarşiyi , çeteleşmeyi destekleyen bir yapıda olduğu hatta işine gelince teröristi de övdüğü görülmüştür(yalçın küçük). kapatma davasında dönen ayak oyunlarından hepimiz haberdarız. orduyu darbe yapmadı diye kağıttan kaplan diye aşşağılamalar , sonrada ordudan da azarı yiyince kalmalar.

kimin korku imparatorluğu kurmaya daha doğrusu elinde olan korku imparatorluğunu devam ettirmeye çalıştığı ortada. azıcık geçmişi araştıran 10 yaşında bir çocuk bile rahatça anlayabilir ki chp 60 senedir aynı şeyi yapıyor "darbe yapın darbe" diye orduyu gaza getirip , gelmiş geçmiş tüm hükümetleri de "korku imparatorluğu , şeriat" ile suçluyor. turgut özal a bile aynı muameleyi çekmişti bu adamlar.
tüm milletvekillerinin dokunulmazlığının kaldırılması için meclise dilekçe verecek olan lider. hodri meydan demiştir.
kürsüden oy için ağlayan,siyasi düşünce konusunda son yılların en büyük ''dönekliğini'' yapmış insanları destekleyenlerin şovmen diye eleştirdiği siyasetçi. iktidarın verdiği pası gol yapmak için elinden geleni yapacak tabi. ne bekliyodun ne yapsın adam?
bazı hayalperestlere göre tüm yargıyı ele geçirmiş insan. la bi siktirin gidin. ya ben bu ülkede yaşamıyorum ya da diğerleri. allah tez zamanda akıl fikir eyleye.
demokrasinin yeni mimarlarının silivri'de görmek istedikleri lider. cümledeki tezatlığa bakın. neden? dürüst ve muhalif olduğu için mi?
kılıçdaroğlu "kaldırın dokunulmazlığımı!" demiş. ay vanna taç yor badi kemal!
tribünlere oynayan vasat siyasetçi.
kendisi hiç bir zaman kitapla, bombayı bir tutmamış. nükleer santral'le piknik tüpü aynı riski taşıyor dememiş. ygs mağduru gençler, toplanıp eylem yaparken. biz de karşılarına binlerce genci koyarız dememiş. hiç bir zaman "demokrasi bizim için bir tramvaydır. istediğimiz durağa gelince ineriz.". dememiş ve akabinde ileri demokrasi ileri demokrasi diye nara'lar atmamıştır. arkasında öyle ne idüğü belirsiz cemaatler de yoktur. cemaat savcılarının, dokunulmazlığı kaldırılmış bir kılıçdaroğlu'nu dışarıda bırakmayacakları açık olduğu için, kesinlikle popülist olmayan, cesur bir çıkış yapmıştır bugün.

kimse o kadar da ileri gidemeyeceklerini düşünmesin. neredeyse tamamı akp ve cemaatin kulu kölesi haline getirilmiş türk medyası, ana muhalefet partisi liderinin tutuklanmasını bile "demokrasinin zaferi" olarak gösterebilecek tıynette bir yapıya kavuşmuştur artık.

akp seçmeninin insanlığını tamamen yitirmemiş kısmı bu medya sayesinde buna da ikna edilir. gözü dönmüş yobazlardan oluşan çekirdek kitle ise zaten kılıçdaroğlu'nu değil tutuklamak, ipe çekseler tınlamaz, aksine memnun olur.

böyle bir olayın muhalif seçmende infial yaratacağı açık olsa da, cemaatin copları üstlerinden geçti mi o tepkiler de dağılır. dağılmayanı alırlar içeri.

sonra buna da alışır, islamofaşist diktanın zulmü altında demokrasicilik oynamaya devam ederiz...
başka stratejiler üretmesi gereken siyasetçi. basmakalıp söylemleri yutmuyor artık millet, eskidendi o günler..

ben kimseden korkmam falan, boş beleş..
tayyip'in israil'in mavi marmara baskınından sonra yaptığı "bizim kimseden korkumuz yok hesabını verecekler" tarzı açıklamasından sonra fos çıkmasına rağmen ağzından salyalar akıtarak alkışlayan güruhun, her söylemine basma kalıp aaaauuuuvvv dediği lider.

(bkz: tayyip yapınca helaal kemal yapınca aaauuuv)
bağnazlığın, cehaletin, ikiyüzlülüğün nasıl birşey olduğunu bize gösteren şahıs.
sayesinde içimizdeki yılanları görüyoruz.

nitekim;
israil'den intikam alacaz diyen ama sonra okullara yazı göndererek israil'i protesto etmeyen diyen akp ve başbakan aklıma geldi. bu olduğu zaman tek bi akp'li ses etmedi.
kılıçdaroğlu ise şimdi faşist bir boyuta gelen bir durum için isyan ediyor ve korkumuz yok diyor ve bu havagazı olarak nitelendiriliyor.
dahası başbakanları utanmadan dokunulmazlık arkasına sığınırken, kılıçdaroğlu kaldırın benim dokunulmazlığımı diye rest çekiyor.
sorsan müslümandır bınlar, hakkın yanındadır. ama gidip dokunulmazlık ardına sığınanı samimi bulup, alkışlayacak; hakkında soruşturma açılmasına rağmen rest çekip kaldırın benim dokunulmazlığımı diyen birini ise eleştirecek kadar küçülebiliyorlar.
zaten bunlar bu kadar cahil ve yobaz olmasaydı baştakiler böylesi hoyratça ülkenin içine edebilir miydi.
kendisi çok kültürlü , bilgili bir kişiliktir. hele dürüstlüğünden bizim gibi "türkiye nin aslı" olamayan sefil vatandaşların bahsetmesi çok zordur. ama yinede denemek lazım.

-israil mevzusunda tek kelam edemeyen , türkiyeyi suçlayan hatta dışarıda bile türkiye yi şikayet eden kendisidir.

-kendisi hiçbir zaman kaysı ile yargı bağımsızlığını bir tutmamış...hayır tutmuş. şaka değil gerçek.
-"bana oy vermezseniz 2 elim yakanızda" şeklinde son derece demokrat bir tutum sergilemiş.
-başbakanın erdoğan ın anasına sövmüş.
-camilerin ahır olarak kullanılması eleştirisine "Kışla, yer yok. Nereye bırakacağız bunları? Bu askerlerimize nerede bakacağız?" şeklinde postmodern bir yaklaşım sergilemiş.
-"toplumsal barışın bir parçası olacaksa biz genel af a da evet dedik" diyip buraya dikkat , ertesi gün daha 24 saat geçmeden "bizim genel afın olabileceği gibi bir düşüncemiz olmadı" demişmidir? demiştir.
-"Biz öyle başbakan gibi söz verip sözümüzün arkasında duran bir insan değiliz biz" demişmidir? evet demiştir.
-25 saniyede çark rekoruyla o dürüstlüğüne ,o insanüstü objektifliğine yepyeni boyutlar kazandırmış. biz zavallı insanları daha da ezmiştir.
"ben anketlere inanmıyorum, bir kere onu baştan söyleyeyim"
25 saniye sonra.
"bizim oyumuz yükselişte, akp nin oyu düşüşte. bütün anketler bunu gösteriyor."

-ağustos 2011 de "internet andıcı'nın savunulacak tarafı yok. hükümet aleyhine faaliyet göstermek nerede görülmüş? bunu genelkurmay değil başka bir kurum da yapsa suçtur" demiş.
ocak 2012 de ise -"artık terörist genelkurmay başkanımız da var. her şeyimiz vardı bir bu eksikti. özel yetkili mahkeme savcılarının daha yaratıcı olduğunu düşünüyorum. bu iddianamelerin ciddiyetinin ne olduğunu daha iyi öğrendik ... onları mizah dergilerine havale ediyorum." diyerek olmayan dürüstlüğünü bir kere daha kanıtlamış oldu.

-fezleke meselesi ise sadece komediden ibaret. başbakan ayarını verdi gerçi , yinelemek gerekirse bu adam için şu 1 senede 12 tane daha fezleke çıkarılmış. onlara neden tepki vermedi? çünkü o zaman başındaki kişinin aklında böyle bir çakma kahramanlık senaryosu yoktu. ama şimdi fezleke çıkınca "asil kahraman " ayakları. yemezler efendim. başbakan için 3 tane fezleke var. 1 kere bahsettiğini , çakma mağdur edebiyatına sığındığını gördük mü? hayır.

yani böylesine delikanlı , böylesine içi dışı bir olan birisi kalkıp da darbeci olabilir mi? cık cık cık. aym , ak partiye kapatma davası açıldığında sevinebilir mi? mümkün değil.

-Referandum öncesi darbelere gerekçe oluşturduğu belirtilen TSK iç Hizmetler Kanunu'nun 35. maddesinin kaldırılmasına yönelik teklifte bulanan CHP bundan da geri adım attı. Bir kanun teklifiyle maddenin metinden çıkarılmasını isteyeceklerini belirten CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu, daha sonra yaptığı açıklamada 'tamamen kaldırma' yerine 35. maddenin değiştirilmesini isteyeceklerini söyledi.
-baykal efendiyi devrildiği zaman genelbaşkanlığa aday olmayacağını ertesi gün ise aday olacağını açıkladı.
-CHP'li Onur Öymen'in Dersim isyanının kanlı şekilde bastırılmasını savunan ifadelerinin ardından Kılıçdaroğlu memleketi Tunceli'de, "Onur Öymen gereğini yapmak zorundadır. Gereğini yaptığı zaman CHP'yi, CHP'li milletvekillerini, CHP'lileri rahatlatmış olacaktır." diyerek istifa çağrısı yaptı. Ankara'ya döndüğünde ise, "O iş artık bitti. Bizim misyonumuz partiyi zayıflatmak değil, güçlendirmektir." diyerek ağız değiştirdi.

-kendisi asla iftira atmaz. hele hele "başbakanın evinde altın musluk var" diyecek kadar hayatta düşmez...düştü.

-van depreminden sonra iptalş edilen cumhuriyet bayramı için hükümeti yine cumhuriyet düşmanlığı ile suçlayan chp değilmiydi? 17 ağustos depreminden sonraki bayram da iptal edilmişti fakat chp için bu önemli değil , kılıçdaroğlu için bu önemli değil. önemli olan sayısız iftira sıralamak.

-anayasa mahkemesi , yargıtay , danıştay vs hepsi chp nin kontrolündedir. 2007 de bunu bastıra bastıra ilan ettiler. darbeciler sağolsun öyle bir anayasa yapmışlardı ki hepsi birbirini atıyor , kardeş kardeş paslaşıyordu. nitekim bu burjuva tekerleğine de son referandumda çomak girdi. artık oylama ile oy çokluğu ile seçilen hakimler yargıçlar pek tabi ki chp nin "ben seninkileri atayayım sende benimkileri" sistemine oturmadı. marsta yaşamayan her türk vatandaşı bunu bilir. chp ayağını yere vurunca yargının topyekün ayağa kaltığı 2007 nin üzerinden çok geçmedi daha. balık hafızalılara duyrulur.
(bkz: mohandas karamçand gandi)
bugün acilen iddialara cevap vermesi, cevap veremezse 'gereğini yapması!' lüzumu vardır.
http://www.internethaber....nda-sok-iddia-395064h.htm
son bir kaç gün ki tavırlarına binayen ekliyorum.

http://galeri.uludagsozlu...m/r/sahte-kabadayi-41759/
şu sıralarda habertürk te verdiği mülakatta "insan hakları ve özgürlükler için her türlü mücadeleyi veriyoruz. bi silah alıp dağa çıkmadığımız kaldı." demiş chp genel başkanıdır.

başka söze lüzum yok sanırız.