jean christophe grange

Kitap okumayı sevdiren, okumayana okutan yazar.

2 senedir yeni bir roman yayınlamayarak takipçisi olan kitapseverlerin gözünü yollarda bırakmış gerilim ustası, fransız romancı.

le concile de pierre, nam-ı diğer taş meclisi'nden sonra diğer tüm kitalarını okumak isteyip de okuyamadığım yazar. zamanla zevkler değişti sanırım, ondan.

thriller yazarı, esasen geleneksel romancılığın bir ferdi.

50 yıl sonra ismi silinecektir.

Kızıl nehirler ve taş meclisi nadide eserlerinden iki tanesidir.

Tum kitaplarini hunharca indirdigim yazar. Leyleklerin ucusu kitabi da guzeldir. Kanli elmas filmini sevenler bunu da sevecektir.

muhafazakar bir fransız yazar. istisnasız her kitabında katolik hıristiyan dinini övücü betimlemeler yapıyor. iskender pala'nın fransız versiyonu hatta. lakin kendine özgü akıcı diliyle sigara gibi bağımlılık yapar. lisede kuzenlerin kütüphanesinden çalıp çalıp okurdum sonra da kaybederdim, aradan kaç sene geçti, hala soruyorlar kitaplar nerde diye. *

Ortam tasvirinde aşmış ancak bütün kitap boyunca hiçbir şeyi tahmin edememişken sonunu 30-40 sayfa önceden tahmin ettiren yazar.soyismi de "gğanjee" diye telaffuz edilmelidir.

polisiye severler tarafından okunması gereken yazar. hikayeleri tahmin edilir olabilir lakin benim hoşuma giden şey, hikayeleri oluşturduğu gerçeklerdir. misal, kurtlar imparatorluğu kitabında ana konu olarak 80 öncesi ülkücüleri, taş meclisi kitabında, orta doğu şaman türkleri'ni, şeytan yemini kitabında ise satanizm öğelerini işlemesini çok beğenmiştim. bu tip konularda dan brown favorimdi, taa ki grange ile tanışana kadar. üstelik gerektiğinden çok sonra tanışmış olmam da hiç iyi değil. son zamanlarda ne zaman kitap almaya karar versem, elim bu adamın kitaplarına kayıyor.

edit: ayrıca, tek bir karaktere bağlı kalmadan, her kitabında farklı ana karakterler yaratması da çok iyi. hangi kitabından başlarsanız başlayın fark etmiyor.

Siyah kan. Siyah kan. Siyah kan.

aşağı yukarı tüm kitaplarını okudum. siyah kan, taş meclisi, leyleklerin uçuşu, sisle gelen yolcu, şeytan yemini, koloni vs. ama kaiken'i hala daha bekletiyorum. sırf kitabı bitireceğimi bildiğimden okumaya kıyamıyorum.
(bkz: çabuk saklan baba geliyor)

yeni romanının, ülkemizde, ekim ayında kitapçı raflarındaki yerini alması beklenen polisiye gerilim ustası.

Siyah kan en sevdiğim romanıdır.

kendi kategorisinde rakibi bir elin parmaklarını geçemeyecek yazar. türünün üstadı.

fransız polisiye yazarı. son kaiken romanı diğer romanlarının baya gölgesinde kalmıştır bana göre. misal siyah kanı 2 günde bitirmiştim o kadar sürükleyici bir eserdi üstüne dershaneye gitmeme rağmen. keza aynı şekilde kızıl nehirlerde kitap elinize yapışıyordu.
bu arada eşi japondur sanırım eşinin gönlü olsun diye kaiken'i yazdı.

kurtlar imparatorluğu der susarım.

anlatımı ve olay örgüsüyle kendine has tarzıyla gerçekten okunması gereken yazar.

ayrıca diğer kitapları için.
Le Vol des cigognes (1994)
Türkçe Çevirisi: Leyleklerin Uçuşu (2002)
Les Rivières pourpres (1998)
Türkçe Çevirisi: Kızıl Nehirler (2001)
Le Concile de Pierre (2000)
Türkçe Çevirisi: Taş Meclisi (2001)
L'Empire des loups (2003)
Türkçe Çevirisi: Kurtlar imparatorluğu (2003)
La Ligne noire (2004)
Türkçe Çevirisi: Siyah Kan (2005)
Le Serment des limbes (2007)
Türkçe Çevirisi: Şeytan Yemini (2007)
Miserere (2009)
Türkçe Çevirisi: Koloni (2009)
La Forêt des Mânes (2010)
Türkçe Çevirisi: Ölü Ruhlar Ormanı (2010)
Le Passager (2011)
Türkçe Çevirisi: Sisle Gelen Yolcu (2012)
Kaïken (2012)
Türkçe Çevirisi: Kaiken (2013)

yazdığı türün üstadıdır herhengi bir romanını okuyan insan eğer polisiye ve aksiyon türü romanlardan hoşlanıyorsa hemen diğer kitaplarına başlayacaktır.

Sıradan bir yerel tv muhabiriyken, leyleklerin gocuyle ilgili kucuk bir belgesel hazirlarken ilhamlanan sonra kendini gerceklestiren 1979 model yfransiz klasigi bir herif

hakkında pek fazla bilgi sahibi olmadığım yazardır. okuduğum tek kitabı (bkz: ölü ruhlar ormanı) idi.
kitapta freud'un totem ve tabusundan günümüz psikolojisine kadar uzanıyor. bu adamın daha iyilerini yapabilceğini düşünüyorum.

Jean-Christophe Grange Yazarın ilk okuduğum kitabı (bkz: kızıl nehirler)olabilir. Ya da (bkz: kurtlar imparatorluğu) nu okumuş olabilirim ilkin emin değilim ama her iki kitabı okuduktan sonra bu yazarın başka bir kitabı var mı acaba merakı içine düşüyorsunuz. Gerçekten ustaca kurguluyor romanlarını ve sizi inandırıyor. Konu olarak genellikle aklınıza gelmeyecek olaylar detaylar seçiliyor. Gerilim ana öğesi bu kitapların. Okuyucuya okuma sürecinde pek zevk veriyor ve sizi merak içinde daha hızlı okuyup bitirmeye teşvik ediyor. Dili ve özgünlüğüyle kendisine her zaman yer bulacak usta yazar.

granjé iyidir. Adam yazıyor beyler.

son kitaplarında biraz üzmüştür, kurgu vs hepten klişe oldu artık sarmıyor reyiz.

1961 Doğumlu fransız yazar.
Polisiye, suç, gizem, gerilim ve macera dalında dünyada saygın bir yere sahip yazardır. Romanlarında teknolojiyi ve sırası gelince de mistik güçleri ele alır. Taş meclisinde şamanları ve pagan inanışlarını kaleme almıştır. En sükse yapan kitabı tartışmasız kızıl nehirler'dir.

ikizlerin tek kişilik hayat yaşaması prestige'i anımsatmıştır. Dahası bilimin en ücra köşelerine kadar inmeyi de ihmal etmemiştir. Yine leyleklerin uçuşu'nda ele alınan elmas ticareti de bir diğer ince zeka ürünüdür. En belirgin ters köşe yapan romanı kuşkusuz siyah kan'dır. Katilin nereden çıktığını ele alacak olursak, burnumuzun dibindeymiş.

Kurtlar imparatorluğu isimli romanı türkiye'ye kadar uzanmaktadır. Zaten baş karakter de yine türktür. Ne tuhaf ki romanın finali de yine türkiye'de oluyor.

yazmakta olduğu kitabı var mı merak ettiren yazar.

Anlamadığım bir şekilde Türkiye'de aşırı popüler olan yazar. Kendi memleketi Fransa bile çoktan unuttu, Anglo-Sakson dünyası ilk kitabından sonra yüzüne bakmadı, Türkiye'de neredeyse yeni Stephen King dediler adama ya, çıldırıciğim.*