bugün

salınıverileceğini düşünmediğim yazar.

eğer çabucak salınırsa, madem birşey yoktu niye böyle apar topar gözaltına aldınız suçlamalarına hedef olabilirler, olmamak için bir süre tutacaklarını düşünüyorum. suçlu imajını pekiştirmek isteyecekler diye düşünüyorum.

ayrıca öyle olunca hukuka saygı böyle olunca hani hukuka saygı gibi buldumcuk olmaların bir anlamı yoktur. bu soruşturma bizzat başbakanın da dediği gibi "yargı ve yürütmenin" birlikte "dayanışma içinde olduğu" bir davadır. yani "yargı ve hükümet" demek oluyor bu. yaaa! bu durumda bu olayın siyasi olabileceği, ve tarasız olamayabileceği kuşkusu duyan kişileri anlamak zor değil.
hakkında ergenekonun teorisyenlerinden olduğu yolunda haberler çıkmış kişidir.

http://www.stargazete.com/index.asp?haberID=148828
tutamayacakları belliydi lakin bu adama camur attılar izi kaldı. siz biz inanmadık ama köydeki dedem "bunlar da mı anarşist?" diye sordu, anarşistin anlamını tam bilmeden. gözdağı vermek amaçlı gece gözaltına alınıp gece serbest bırakılan yazar.*
ayrıca (bkz: ben bilmem hukuk bilir)
83 yasında, yıllarını benımsedıgı ideoloji üzerine yazılar yazarak, havada karada her yerde kendi bildiklerini savunarak hatrı sayılır bir gazeteci haline gelmiş, asla çizgisinden ayırlmamıstır bence ilhan selçuk.

cumhuriyet gazetesi'ne ne para veririm, ne de okurum. lakin, başkaları gibi de bazı gazeteleri "tuvalet kağıdı" olarak adlandırmak da benim ahlakıma terstir. nitekim cumhuriyet gazetesi ve yazarlarını da sallamam. benim için kendi hallerinde bir şeyler yapmaya çalışan insanlardan olusurlar. onlara gore de ben aynı durumdayımdır.

ama; "darbeye zemin hazırlamak ve ülkede kaos ortamı yaratmak" ana temalı ergenekon operasyonu adı altında (hiçbir şey bilmesek de basına yansıyan bu) ilhan selçuk gibi bir insanın sabahın köründe alıkoymak bir gazeteciye yapılacak kötü olan en son şeydir. ki kendisi 12 muhtırasında işkenceler gördüğü halde bu ayıbı konusmayarak daha da cıkmaz hale sokmamıstır.

demek istediğim şu; 83 yaşındaki bir gazeteciden ne gibi bir tehlike ortaya cıkabılır ki? darbe olsa ne kazanır ne kaybeder türkiye bunu iyi düşünsün..*

not: şimdi sen ne sikim bir insansın demeyin. ilhan selçuk'u ideolojilerinden rafine edip sadece bir gazeteci oldugunu varsayarak sacmaladım..
en dokunulmaz yazar.

doğu perinçek tutuklandı tık yok.

ilhan selçuk karakola çağrıldı, türkiye ayakta!
ahmet altan tarafından "türkiye'nin en dokunulmaz gazetecisi" olarak tanımlanmış yazar.

kendilerine dokunulur mu dokunulmaz mı bilmem ama; ab yalakası olmadığını biliyorum, iktidarın kıçını yalamadığını biliyorum, evde kalmış kız kurularına barbara cartland tadında romanlar yazmadığını da biliyorum.

ve bütün bunlar onu sevenlerinin gönlünde dokunulmaz yapıyor. gerisinin ise zerre kadar önemi yok; seksen küsur yaşında adama dokunsan kaç yazar?
ahmet altan tarafından türkiye'deki en dokunulmaz adam olarak, çok yanlış bir şekilde tanımlanmış kişi.

asıl dokunulmaz, altan'ın bugünlerde bir ayağından öpmediği kaldığı m.f.g oysa.*
gözaltına alınmasına geniş halk kesimleri tarafından verilen tepkiye, dinci yobaz takımı ile devrimcilikten dönme yeni liberal tayfanın şok olduğu yazar.

halbuki amerikancı, ılımlı islamcı bir karşı devrim sürecinin artık tamamlanma aşamasına girdiğine, bu ülkenin vatansever, cumhuriyetçi kesiminin ümüğünü sesleri çıkamayacak şekilde sıktıklarına nasıl da inandırmışlardı kendilerini.

şok oldular, daha da çok şok olucaklar..
darbe destekciligi yaptigi icin sorgulanan ve yurtdisina cikma yasagi konularak serbest birakilan yazar. destekcilerine bakilirsa bunun nedeni akp imis, akp mualiflerini bile hapse attiracak bir guce sahipse neden kapatma davasi acildigi ilginctir tabi.

ayrica "laikler suc islemez." gibi bir dusuncenin oldugunun ortaya cikmasini saglamistir. kapatilma davasi hukuka uygun, ergenekon aykiri... ne guzel memleket ya...
sabaha karşı 04:00'te gözaltına alınmasının neden bu kadar fırtına yarattığını anlayamadığım gazete sahibi/yazarı.

Yaşının 80 küsür olmasından bahsediliyor. yahu kardeşim bu memlekette yaşı kaç olursa olsun herkese vaktinde zulüm edilmemiş mi?

Tanınmış bir kişi olduğundan bahsediliyor. yahu kardeşim bu memleket nice tanınmış yurttaşını tezgahlara yatırmadı mı?

şimdi ilhan selçuk'tan öncekilerin suçu neydi diye düşünüyor insan. niye o zaman ses çıkarmadınız da şimdi insan hakları sevdalısı oldunuz a dostlar?

herkes yargının etki altında olduğundan bahsediyor. akp tayfası abdurrahman yalçınkaya'ya, laikçiler ergenekon davasına yükleniyor. yahu ben bir savcı hatırlıyorum, hani şemdinli'de bir şeyler olmuştu da bu savcı da iddianame hazırlamıştı. n'oldu ona, hatırlayan var mı? o savcının işine karışılmasını, meslekten men edilmesini şimdi kavga eden herkes anlayışla karşılamamış mıydı? sizin hiç onurunuz yok mu? sizin için sadece size çalışan hukuk mu dokunulmazdır a dostlar? filler tepişirken çimenler eziliyor ve işin ilginci çimenlerin bir kısmı tepişen fillerden bazılarının yaşlı olduğundan hareketle kederleniyor, garip...

son olarak yine ilhan selçuk'a dönersek: merak buyurmayınız, kendisi işkencecilerini affetmeye alışıktır, atlatır bunu da.
erbakan hükümlü iken evinde ceza çekerken, daha hakkında iddianame bile yazılmadan gece yarısı evi basılan değerli yazarımızdır. mutlaka (bkz: hangi pezevenk).
türk baasçılığının lideri olan süper vatansever(!), vatana; millete hayırlı(!) insan... seçilmiş 'hükümet ne olursa olsun devrilmeli' diyen âgâh(!) gazeteci...
bugünkü yazısında ergenekonu soruşturan cumhuriyet savcısını birazcık tehdit eden cumhuriyet gazetesinin tonton ergenekoncu dedesi.

"Nasıl bir tehlikeyi yaşadığının farkında mı?..

Sanırım değil...

Evi bastıkları saatlerde, daha sonra polislerle yolda, Emniyet'te veya savcılıkta bana bir şey olsaydı, pattadak nalları havaya dikseydim, neler olacağını sevgili savcım hiç düşündü mü?..

Damgayı yiyecekti:

- Katil savcı!..

Yazık olacaktı sevgili savcımıza...

işin altından ömür boyu kalkamayacaktı...

*

Savcı Bey anlaşılıyor ki çok ağır bir yük üstlenmiş, altından kolay kolay kalkılamayacak bir yük...

Sorgulamadaki karşılıklı konuşmalarda sezinledim ki bu yük onu tüm yaşam boyu ezebilir...

Ne düşünüyordu:

- ilhan Selçuk 'un evini sabaha karşı basarım, suç belgelerini ele geçiririm...

Operasyon fos çıktı...

Ergenekon dosyasını yaymak; yazarları, fikir adamlarını, emekli komutanları, muvazzafları da içine alarak sonuçta laik orduya ilişkin bir dava harekâtına dönüştürmek akıl kârı değildir...

Savcımız durumu bir daha gözden geçirmeli... "

ilhan selçuk'a neden biri çıkıpta müdahale etmiyor, yakın çevresinden eşi dostu seveni yok mu bu adamın hiç. ilhan abi yapma artık terazinin ayarını kaçırdın iyice, doğrularımız bile sorgulanır oldu diyemiyor kimse.

madem öyle bu görevi ben üstleneyim bari.

ilhan selçuk'a yeni nesil nasihatı olsun yazımın ismide.

bak ilhan abi iyi güzel yazmışsın, atmışsın tutmuşsun, ama artık bu dediklerinin prim yaptığı günler çoook gerilerde kaldı. bak güzel abim sen kendi sağlığını düşünüp bir cumhuriyet savcısına katil savcı damgasını yapıştırıvermişsin. tek bir bireysin sen peki ya ülkenin yüzde kırkyedisinin oyunu alan bir partiye kapatma davası açan ve açtıranlara biz ne damgası vuralım.

dile kolay yüzde kırkyedi, bu vebalin altıntan kalkmanın kolay olmadığını kendi ağzınla söylemişsin be ilhan abi.

bak ilhan abi durumunu sende bir gözden geçir ve artık eski günlerde olduğu gibi - hoş eski günlerde bile birşey beceremedinizde 9 mart cuntası- biz ne dersek o olur düşüncesini bir kenara bırak.

git torun sev olmadı bir köpek al eve onu besle ne bileyim bul kendine bir uğraş. iki gün sonra suçlu bulunupta içeri tıkıldığında nalları dikersen arkanden "kendi etti kendi buldu" demesinler.
7 Şubat 2008 günü, yani Ak Parti aleyhinde kapatma davası açılmasından beş hafta önce bir konuşmasında söylediklerine hep beraber bakalım:

"Her şey elden gidiyor. Tuhaf bir durum var. Bakalım ne olacak? Şimdi yalnız iki tane şey var. Eğer kapatma davası açılırsa, bir de üstüne ekonomik kriz gelirse, Türkiye biraz karışırsa belki bir umutlar doğabilir yani. Çünkü normal yollardan bunları mümkün değil yani."

Anlaşılan birileri, "iyi söylüyorsun da, ya iç savaş çıkarsa, oluk gibi kardeş kanı akarsa" demiş ki, ertesi günü yani 8 Şubat'ta biraz daha açmış bu söylediklerini:

"iç savaş olmaz da, yani bir noktada eğer ortalık karışırsa, hem ekonomik hem siyasi olarak. Belki asker gelirse bir şey olabilir." işte böyle demiş üstad... Böylesine dobra bir ifadeye sık sık rastlayamayız. O yüzden, hepimiz iyi okuyalım bu satırları. iyi okuyalım ve tanıdığımız herkese de okutalım. Okutalım ki, günlerdir bilmiş bilmiş, "Hukuka karşı mı çıkıyorsunuz; hukuk bir gün herkese lazım olur" tekerlemesini tekrar edip duranlar, işin aslının ne olduğunu artık anlasın.

işte büyük üstad ilhan Selçuk..
evden alındığı gece, cumhuriyet gazetisini bombalayanlarla telefon görüşmeleri önüne getirildiğinde ne cevap verdiğini merak ettiğim insan.
kendi gazetesini bombalattığı bile iddia edilen aydın yazar, suçlamalar ve gözaltına vücudu dayanamadı demek ki hastaneye kaldırılmış.*
ömrünü "göbeğini kaşıyan adam"ı güdülmesi gereken sürü olarak görmekle geçirmiş kişi.9 Martçılar olarak bilinen darbeci grubun önde gelenlerinden biri olmuş,ancak 12 martçıların zaferi sayesinde planları suya düşmüştür.son dönemlerde yine darbe tellallığı yapan yazılar yazsa da,adaletten ve insaftan nasibini almamış bir kısım türk medyası onu "demokrasi kahramanı"ilan etmiş, "83 yaşında adama bu yapılır mı"çığlıkları atmıştır.aynı medyanın,aynı yaştaki ve ilhan selçuk'a oranla sağlığı çok daha bozuk olan erbakan'ı cezaevine tıkmak için attığı taklaları ve danıştay saldırganı "ulusalcı"alparslan aslan'ın başlarda verdiği ifadede masum,80 yaşına dayanmış bir imamı ihbar etmesinin ardından zavallı imam efendini apar topar,pijamalarıyla götürüldüğü karakolda düştüğü durumu normal gibi gösteren hallerini,şuur sahibi her insan rahatlıkla gözlemliyor.

saddam ne kadar iyi kalpliyse,demirel ne kadar sözünün eriyse,baki mercimek ne kadar teknikse,selçuk yula ne kadar tarafsızsa,fidel castro ne kadar kapitalistse,cem uzan adyın doğan'I ne kadar seviyorsa,ilhan selçuk da o kadar demokrattır.

sahi ya,ilhan selçuk niye cumhuriyet gazetesi temsilcisiyle dick cheney'i görüştürdü?bu gücü nereden geliyor?ayrıca bu adam anti emperyalist değil miydi?
üç damarının tıkalı olması nedeniyle 'amerikan hastanesinde' yatan geçmiş olsun kişisi.
biran önce sağlığına kavuşmasını dilediğim büyük insan.
geçtiğimiz günlerde gözaltına alınmış olan cumhuriyet gazetesi imtiyaz sahibi. kendisi şu an kalp spazmı gerekçesiyle hastanede bulunmaktadır.
kendisine suikast planları yapılmaktaymış.

http://www.hurriyet.com.t....asp?gid=229&sz=96925
14 nisanda kalp ameliyatı geçirecektir.
yalnız aklıma çirkin bir ihtimal geliyor. allah korusun, şimdi böyle birşey yazmak/konuşmak ne kadar doğru bilemem ama, bu riskli ameliyattan sağ çıkamazsa yahut ameliyattan sonra uzun yaşayamazsa;
1) bir kısım ilhan selçuk'un gözaltına alınma sürecinin bu vefata sebep olduğunu iddia edecektir.
2) daha uçuk bir kısım ameliyat sırasında kasıtlı olarak öldürüldüğünü iddia edebilir.
3) bu provakasyonlar ardından cenaze töreni gövde gösterisine dönebilir. yarı insan/yarı hayvanların üniversitelerde başlatmaya çalıştığı gerginlik ortamı buraya da yansıyabilir.
ortam gerilir de gerilir ve tehlikeli şeyler olabilir.
evvela bir insan olarak acil şifalar diliyoruz kendisine, daha sonra da mevcut siyasi gerginliğin kritik noktalarından birinde durduğu için kendisine ekstradan dikkat etmenisini istiyoruz.
statükocuların ilahlaştırmaya çalıştığı kişilik. Ülkeyi kamplaştıran kişilerden birisidir. Büyük gazeteciymiş, kime göre neye göre? çok büyük ise yazdığı gazete niye satmıyor, ne yapmış Nobel veya başka büyük bir ödülü mü var uluslararası? ülkeyi refaha kavuşturacak bir fikrin babası mı? üretip ülkeye katkı mı sağlamış? istihdam mı yaratmış? eğitim seferberliği mi başlatmış? bugün ilhan selçuk u büyük insan olarak öne sürenler yarın da ahmet hakan ı büyük insan diye öne sürerlerse şaşırmamak lazım. Büyük insan olmak bu kadar mı kolay bu ülkede, tuncay özkan ve kerimcan kamal da büyük insan o zaman, hatta nazlı ılıcak ta büyük insan.

(bkz: türkiye de büyük insan olmak)
amaca giden yolda birileri feda edilmelidir felsefesini benimseyen insanlar olursa ya da varsa eğer bu adamı ameliyat masasında bırakırlar, öldürürler... ve tüm suç o hiç kimsenin onaylamadığı gözaltına alınma şekli olur... işte ondan sonrası da muamma... hazır 1 mayıs da geliyor... ülkenin içini iyice karışma senesi olacak gibi...
ne provakasyona ihtiyacı olan, ne de büyük gazeteci ya da adam olmasını ispatlaması gereken; en kötüsü de bu ülke için onun ve ailesinin yaptığı fedakarlıklara oranla zerre kadar kıçını kaldırmamış, ülkeyi klavye üzerinde bilmem kaç senaryo ile kurtaran zihniyetler tarafından eleştirilen ki insanların bu gaflatte bulunarak kendilerine ne kadar alçak seviyeli olduğunu parmağını kımıldatmadan gösteren; bu gibi bilgi sahibi olmadan fikir sahibi olup, saçma sapan önermelerle gerçekten büyük bir iş becerdiğini sanan zihniyetlere daha öğretecek çok şeyinin olduğunu anlamama sebebiyet veren kalem üstadı.