bugün

Sezon 2 Bölüm 7 ile temposu düşmüş dizi.
--spoiler--
sezon 2 bölüm 8 ile toparlamaya başlamış dizi.
Brody *mı götü dağıtmış durumdadır. Namazı niyazı bırakmıştır. Bu ikili kıskaçtan kurtulsa değil müslümanlığı-hıristiyanlığı şeytana kurban keser, o derece. imam nikahlı eşi Carrie ile bol ekşınlı bir hayat yeter kahramanımıza aslında ama oldu olan. Çok daraldı çocuk çook.
--spoiler--
temposu oyunculuğu senaryosuyla 10 numara 5 yıldız dizi. an itibari ile piyasadaki en sağlam dizidi.
bomba dizi. izlemeyen çok şey kaçırır.
--spoiler gibi sayılır--
2.sezon 11. bölümden sonra daha ne yapılabilir lan artık olay neredeyse bitti. şimdi ne olacak derken bombayı patlatmıştır finalde. bu sezonun en iyi yapımlarından. aynı kanalın diğer dizisi dexter'a göre de daha kaliteliydi bu sezon. velhasılı kelam gelecek sene de dram dalında en iyi dizinin en güçlü adayı.
--spoiler gibi sayılır--
Dizi ilk sezonu ile gerçekten beni mest etmişti ama ikinci sezonu ile tam bir hayal kırıklığı yaşattı, Brody ilk sezon bir kahraman gibi gösterildi ama ikinci sezon sünefe ve aciz bir yaratık gibi gösterdiler sonunda da pure love olayına girip iyicene içine ettiler, hepsi bir kenara dizide Brody ve diğer paralı askerler falan bi tane kötürüm olan hariç hepsi kibarlık abidesi ve kültürlü insanlar gibi gösteriliyor ama Amerikan askerleri bunların tam tersidir kültürsüz, orta zeka düzeyinde, fakir ve aşırı kabadırlar istisnasız bunlar böyledirler çünkü Amerikan askerleri hep gettolardan çıkar yani işsizliğin olduğu okuyup adam olmanın imkanı olmayan yerde gider orduya katılırsın ve döndüğünde ordudan emekli maaşı alırsın. Dizi sanırım üzerindeki baskıdan dolayı ikinci sezonda 180 derece dönerek Amerikan propagandası yapma konusunda büyük adımlar attı, Amerikan askerliğine her açıdan özendiriyor bakın dönen askerler hiçbir iş yapmadan gününü gün ediyor mesajı da veriliyor. Ayrıca klasik alıştık artık ama sezon finalinde patlamadan sonra yanmış Amerikan bayrağı baya ironik mesaj vermiş oldu.
2. sezon finaliyle 2013 emyy'lerini golden globe'larını toplucam diyen dizidir.

iğneyi kendine çuvaldızı başkasına batırıyor elbette ona birşey demiyorum ama yine de fazlasıyla takdir edilesi yerleri de var.

izleyin bence.
Yeni izlemeye başladığım ve benim meraklısı olduğum konuları işlemesi sebebiyle çok beğendiğim bir dizi. Yalnız ikinci bölümde Broady'nin namaz kılma sahnesine çok ayar oldum. Bir hollywood yapımı da şu müslümanları adam akıllı tanıtmıyor, tanıtamıyor.
3. sezonda Brodynini yer almayacağı ve senaristlerin dediğine göre çok şaşırtacak, özlemle bekleten dizi.
bana birçok kelimeyi aksanlı söyleme alışkanlığı kazandırmış harika politik bir dizi.Özellikle müslüman ve abu nazir kelimeleri çok geçmektedir.
70 inci altın küre ödülleri'nde drama dalında en iyi dizi ödülünü almıştır.
ingilizce "anayurt" manasındaki kelime.
3. sezonunu iple çektiğim dizi.
ikinci sezonun 4 bölümünde olmaz böle beklemek deyip, bi gözüme korsan bantı yapıştırıp internete dalıp, tüm bölümlerini hüplettiğim ve 2. sezonunu 3 gecede bitirdiğim dizi.
10 günde 2 sezonunu bitirdiğim , yeni sezonunun başlamasını dört gözle beklediğim dizi.

her güzel şeye olduğu gibi bu diziyede bok atanlar var. yok neymiş efendim subliminal mesaj veriyorlarmış .şu diziyi izledikten sonra amerikan istihbarıtına sempati duyacak kadar gerizekalı iseniz o başka tabi de , onu bile yapmanız için diziyi götünüzle izlemeniz lazım . hiç bir sik bilmeden , diziyi yarım saatini ayırıp izlemeyen , sadece konusunu kıçı kırık yerlerden okuyup öğrenip yapıma bok atanları siktir ediyorum zaten.önemsenmeyecek derecede beyinsizliğin oluşturduğu fikirler bunlar.

konuya dönecek olursak ;

--spoiler--

bence yine işin içinde brody'nin parmağı var ve titrek dudak carrie'miz yine duygularının esiri oldu, kandırıldı. kaçmasına izin vererek yine sıçtı batırdı.

peki brody'e kim yardım etti.tahminim queen. brody namaz kılarken queen namluyu ona doğrulttuğu sırada başka bir sahneye geçildi.bence o aradaki ikili arasındaki konuşmalar can alıcı.

yeni sezon için cevap bekleyen , bir sürü soru var akılda tabi

- mesela saul ne ayak amk ? işin ne senin nazir'in cenazesinde. saldırı içine mi doğdu ballı pezevenk ?
- yeni sezonda jessica'nın memelerini görebilecek miyiz ?,
-brody ne bok yiyecek ?
-carrie kimle yiyişecek ? :(
--spoiler--
usa propagandası yapmakla suçlanan dizi. hayır ne yapacaktı kktc propagandası mı yapacaktı.
müslümanları barbar gösteren diziymiş, ulan bir müslüman olarak söylüyorum bizden daha ilkel ve barbarı vardı da adamlar mı göstermedi ha amk salakları?

arabistanlı lawrence tan tut günümüze kadar ingilize, amerikalısına tapan, önünde secde eden adamlar şimdi burun kıvırıyorlar, mal oğlu mallar ülkenin en büyük cemaat önderi amerikanın kucağında sıvazlanıyor sen hala blinçaltı, bilinçüstündesin.

siktir git bir köşede sayıkla " biz barbar değiliz." diye.

konuya dönecek olursak; 10 numara dizidir. izleyin izlettirin.
Dizinin iki sezonunu izlemiş biri olarak daha iyi ve geniş bir perspektifle diziyi yeniden değerlendiriyorum.

Evvela homeland, gerek senaryosu, gerek izleyende bıraktığı oldukça derin tesirler sebebiyle mükemmel ötesi bir yapım olduğuna hiç şüphe götürmeyecek bir dizi. Bana göre kendi konusunda daha iyisi yapılana kadar en iyisi bu.

Diziyi politik yönden değerlendirecek olursak gerek abd politikalarına, gerekse ortadoğu ve müslümanlara bakış açısı tartışılmaya şayandır. Konusunu okuyup izlemeye başladığım ilk gün homeland'i, her abd yapımı dizi/film gibi amerikayı dünyaya bahşedilmiş büyük bir kahraman ulus olarak pazarlayan ve bu kutsal gücün karşısında duran herkesi aşağılayan bir hollywood klasiği olarak kafamda tasavvur etmiştim. Ama sair bölümlerini izledikçe bu önkabulüm kısmi olsa da kırıldı. bu dizide diğer amerikan yapımlarından farklı olarak daha ılımlı ve biraz da tarafsız olmaya çalışan bir çizgi izlenmiş.

Yani diğer amerikan dizi/filmlerinde olduğu gibi "amerika yaptığı harplerde her zaman haklı taraftır, müslümanlar barbar, yobaz ve teröristtir. abd'nin amacı sivil ve masum insanları bu barbarlardan kurtarmaktır." tarzı, artık hiçbir inandırıcılığı kalmamış klişeler gütmeden; diğer tarafı da anlamaya çalışan ve amerika'nın dış politikasına eleştiri getiren bir senaryo ile karşı karşıyayız. mesela brody'nin, abd ordusunun yeni bir ırak harekatı için açtığı gönüllülük paketi teklifine karşı brody'nin "ben artık onların lanet olası savaşlarının bir poster boy'u olmayacağım, ben kayıp 8 yılımı istiyorum" mealinde cümlelerle ret cevabı vermesi bu eleştirilerden biri olarak sayılabilir. keza brody'nin asker arkadaşlarından sakat bir askerin (ismini hatırlayamadım) 1999 Irak harekatından bahsederken "ben asıl şunu sormaktayım: biz ırak'ta, afganistan'da ne halt ediyoruz?" şeklinde sitem etmesi de abd'nin o dönemki politikasına sağlam bir eleştiridir. bush'un politikaları eleştirildiğine göre bu dizinin senaristlerinin demokratlardan olmaları gerekiyor.

dizi ayrıca diğer tarafı da anlayama çalışıyor demiştik. evet, bunun örneğini de 10. bölümdeki flashback'te görüyoruz. brody ırak'ta hapishanede yıllarca kaldıktan sonra el kaide kumandanı ebu nazir'in brody'i evine aldığı, onu müslüman yaptığı ve oğlu issa'ya ingilizce öğrettirdiği günlere dönüyor. ebu nazir'e ve oğlu issa'ya oldukça ısınan brody bir gün issa'yı okuluna gönderirken abd bir hava harekatı gerçekleştiriyor ve içinde issa'nın da olduğu 80 çocuk ölüyor. bu olaya binaen oldukça duygulanan ve ebu nazir'in acısına hak veren brody, bu harekatı planlayan o dönemin cia şefi bill walden'ı öldürmeye yemin ediyor. brody ve ebu nazir walden'ın açıklamalarını tv'de dinlerken nazir "ve bunlar bize terörist diyorlar" diye sitem ediyor. göründüğü gibi dizi, her ne kadar ırak'lı direnişçileri her halukarda terörist olarak damgalamaktan geri adım atmasa da abd'nin öldürdüğü masum insanlara binaen "onlar da biraz haklılar canım" diyebiliyorlar.

ayrıca dizi yapımcıları müslümanların jargonlarını da iyi kavramışa benziyorlar. ikinci sezonun 10. bölümünde ebu nazir, rehin aldığı carrie ile konuşurken "siz, inandığınız şeyin sizden daha büyük olmasını tahayyül bile edemezsiniz. biz bir harpteyiz ve ben de bir askerim. sizin en ufak bir inancınız var mı? ama bizim var... bizi bombalayabilirsiniz, sefil durumda bırakabilirsiniz. ama biz inancımızı asla kaybetmeyeceğiz. biz tanrıyı kalbimizde, ruhumuzda taşırız. ölüm bizim için ona kavuşmaktır. yüz yıl da geçse, iki yüzyıl, üç yüzyıl da geçse sizi yok edeceğiz" şeklinde oldukça mü'mince bir konuşma yapıyor. cihada inanan bütün müslümanlar aşağı yukarı bu şekilde düşünürler. dolayısıyla dizi ekibi; müslümanları canlı bomba yapan, şiddete aç bir yığın olarak göstermektense en azından bir idealleri olduğunu kabul etmektedir. bu bana göre amerikalı kafasında oldukça mühim bir değişimdir.

ama en nihayetinde dizi, her ne kadar müslümanları anlamaya çalışsa da, radikal ve ılımlı müslüman tefrikini senaryoda dibine kadar görüyoruz! ilk sezonda federaller tom walker'ı yakalamaya çalışırken walker bir camiye giriyor ve arka kapıdan kaçıyor. federaller de durduk yere ateş açıp iki müslümanı öldürüyorlar. bu duruma üzülen ajan carrie ve cia'nın müslüman ajanlarından galvez olay mahaline gidip cami imamıyla konuşup taziyelerini belirtiyorlar. hatta öyle hassaslar ki caminin içinde olayı araştırırken fbi şefinin camiye ayakkabıyla girmesine bile kızıyor carrie. keza imam'la konuşurken "imam, senin ne kadar saygı duyulan ve şiddeti tasvip etmeyen biri olduğunu biliyorum..." diye başlayarak onu anlamaya çalışıyor. buradaki imam tasviri biraz ılımlı islam çizgisine yakın bir profil olduğu için imamı sevimli göstermişler. işte dizideki radikal-ılımlı ayrımının bariz örneği bu. yani dizi ekibi lisan-ı halleriyle şunu söylüyorlar: eğer bir müslüman namazını kılıp, zikirini çekip de devletin işine, politikaya karışmıyorsa o müslüman bizim için idealdir. ama yok, bize ve bizim politikalarımıza ebu nazir gibi karşı geliyorsa işte onlar radikal ve teröristtir...

bütün bu değerlendirmeler ışığında dizinin konusuna ve senaryo işleyişine de kısaca değinecek olursak ben ilk sezonu ikinci sezondan daha çok beğendiğimi söyleyebilirim. çünki ilk sezonda brody, her ne kadar kötü adam profili içinde olsa da bütün karizma başrol oyuncusu olarak onun üzerine yüklüydü. ve kendi yakasını cia'dan sıyırmasını biliyordu.

ikinci sezonda ise işler tamamen tersine dönmüş bir vaziyette. brody'nin intihar etmeyi planlamadan evvelki kamera kayıtları cia'nın eline geçtikten sonra dizinin bütün rengi tamamiyle değişiyor. ilk sezondaki kararlı ve sebat sahibi brody; cia'nın eline düştükten sonra birden ortalık malı oluveriyor. kim tarafından kullanılacağını o da şaşırıyor. bir yandan cia'nın paranoyak carrie'si, bir taraftan ebu nazir'in abd'deki ajanı gazeteci roya hammad... brody bu ikisinin arasında adeta pinpon topu gibi gidip geliyor. başrol oyuncusunun düşürüleceği hal mi bu Allah aşkına!!! ama nayse ki brody iki tarafa da yaranmayı başarmak suretiyle hem ebu nazir'in bill walden'dan intikam almasına; hem de carrie'nin ebu nazir'i öldürmesine yardım ediyor.

ortalık malı olan brody üçüncü sezona büyük ihtimal abd sınırlarının dışında başlayacak. bakalım, ümit ederiz ki senaristler biraz insafa gelip brody'yi yine cia'ya karşı koyan, karizma sahibi bir karaktere geri döndürürlerse dizi daha çekilir olacak benim için.
tek kelimeyle müthiş diyebiliriz. cia' yi olabildiğince gerçekçi anlatmaya çalışan sürükleyici showtime dizisi.
çok kaliteli bir showtime dizisi. bu dizi için yoklukta gider diyen insanları anlamak mümkün değil.
müslüman ülkelerde islamofobi, amerika'da ise terör propagandası yapmakla itham edilen dizi.

üçüncü sezon için onay çıkmış. ne zaman yayınlanacağını bilmiyorum ama ilk iki sezonu izlemeyenlere kesinlikle tavsiye ederim.

konu genel anlamıyla geçen haftaki boston saldırılarını anlatıyor desem yeridir. kimin elinin kimin cebinde olduğu anlaşılmayan uluslararası bürokratik işleri tüm çıplaklığıyla anlatan, dönem dönem partizanlık yapan bir dizi olmakla beraber daha iyisi yapılana kadar en iyisi budur diyoruz.
1x7 ye kadar çok sıkıldığım dizi. hatta bir ara bıraktım izlemedim lakin işsizlik başa bela. hadi dedim devam edeyim bare. nihayet 8. bölümde ak göt kara göt ortaya çıktı. iş manyağı sarışın hatun da beleşe gittiği ile kaldı.

the amerikans'ı bitirdiğimde bunu tavsiye etmişlerdi benzer dizi diye. alakası yok hacı abi. the amerikans 2 gömlek üstün bundan.
Emmy odullerini almasi ve birazda damian lewis'in hatrina izledigim, Senaryonun cok agir ilerlemesi, surekli amerikan propagandasi yapilmasi, bol kliseleri, damian lewis disindakilerin vasat oyunculugu ile resmen eziyet gibi bir 60 dakika izledigim tv dizisi. Neden emmy odulunu kazandigina da sasmamali; cok yasa amerika! Bos vakitte izlenecek bir tv dizisi. Fazlasi degil. Zaten Bundan boyle de oscar, emmy, grammy gibi sanat odul torenlerini izlersem, dikkate alirsam iki olsun.
3. sezon trailer'ı yayınlanmış dizidir. özledik lan başla artık ... http://www.youtube.com/watch?v=iXOUIsu-E0Q
az önce 2. sezonu bitirdiğim dizi. gerçekten imdb puanının hakkını veriyor. izleyin,izlettirin.
http://blog.radikal.com.tr/Sayfa/homeland-34412