bugün

(bkz: hipokondriyak)
(bkz: hastalık hastalığı)
insanın delicesine hasta olduğunu düşünmesine yol açan, tıbbi ansiklopedilere feci para kazandıran hastalıktır.
Kişinin gerçek bir Hastalığı olmadığı halde hasta olduğuna inanması durumu.
Günümüzde hastalık hastası olarak bilinen, sürekli hasta olduğunu düşünerek doktor doktor gezen insanların içinde bulunduğu psikiyatrik rahatsızlık.
Zakkum'un hipokondriyak şarkısını dinledikten sonra öğrendiğim hastalık hastası denilen durum. Yalnız iyi şarkı he...
Sanılanın aksine Hastalık hastalığı değil sağlık anksiyetesidir.

Tıpçılara hipokondriyak dediğinizde dönüp yüzünüze bön bön bakıp sonra “heee tamam hastalık hastalığı” diyorlar ya ağızlarına bir tane yapıştırasım geliyor.
Kişinin fiziksel ve ruhsal bir rahatsızlığı olmadığı halde, sürekli bir hastalık kaygısı ve çeşitli bedensel yakınmalarla birlikte seyreden bir rahatsızlık durumudur.
Kaygı, insanın düşünceleriyle yarattığı bir his olduğundan dolayı, “yanlış yorumlamalar” “olumsuz düşünceler” “aşırı genelleme yapmak” “negatif bir bakış açısına sahip olmak” gibi etmenler de kaygı bozukluğuna yol açan başlıca nedenlerdir.

Kaygı Bozukluğunda özellikle önemli olan ruhsal süreç, kişinin “çevre üzerinde denetiminin olmadığı” inancıdır. Denetlenemez olaylardan kaynaklanabilecek tehlikeler (kazalar, hastalıklar, felaketler v.s.) zihni sürekli meşgul etmektedir. Kişi sürekli olarak potansiyel tehlike yaratan uyaranları izlemekte, tehlike oluşturmayan (hoş) uyaranları ise dikkate almamaktadır. Bu durum, hastalarda otomatik ve farkında olunmadan işleyen bir zihinsel düzenektir.

Kaygı Bozukluğu yaşayan kişiler endişelerinin aşırı ve yersiz olduğunu her zaman kabul etmeyebilirler. Kişi yoğun endişesini durduramadığı için dikkatini olağan işlere odaklamada güçlük çeker, dalgınlaşır. Hastalar huzursuz, çabuk heyecanlanan ve sabırsız kimselerdir. Kaygı belirtilerinin kişiler tarafından bedensel hastalık kaygılarına yol açması kaygıyı daha da ağırlaştırmaktadır. Bu durumda hipokondriyazis (hastalık hastalığı) ile ayırt etmek güçlük arz edebilir.

Kaygı bozukluğu olan kişilerinin en etkili tedavisi psikoterapötik ve destekleyici yaklaşımların kombinasyonudur.

Özellikle davranışçı-bilişsel psikoterapiler ile kaygı bozukluğunda başarılı sonuçlar alınmaktadır. Düşünce biçimlerini ve bunların rahatsızlık verici işlevini hastalara göstermek hedeflenir. Kötü işlevli düşünceleri yeniden yapılandırma, gerçek yaşam şartlarında üzerine gitme denemeleri, derecelendirilmiş ev ödevleri yanında solunum eğitimi, kas gevşetme teknikleri kullanılır. Yagın Anksiyete Bozukluğu yaşadığından şüphelenen kişilerinin mutlaka bir uzmana başvurmaları ve profosyonel destek almaları gerekmektedir.

Unutulmamalıdır ki herhangi bir kaygı bozukluğunu yaşamamak için alınabilecek bir takım öneriler vardır. Bu nedenle kaygılarınızla başa çıkmadığınızı düşüyorsanız mutlaka yardım ve destek alınız.