bugün

barış manço'nun harika şarkısı. lakin bu şarkıyı çnve 1977 yılında ingilizce olarak Ride on Miranda adıyla yapmıştı. orjinali :
http://www.youtube.com/watch?v=WV_n9O2wKc8
bir şaire göre isyanı başlatacak söz en çokta bir ana derse.

SONRA YAPILACAK TEK ŞEY VAR
Sen. Makine başındaki adam ve atölyedeki. Sana yarın su boruları ve vanalar yerine
çelik miğferler ve makineli tüfekler yapmanı emrederlerse, yapılacak bir tek şey var:
HAYIR de!...

Sen. Tezgahı ardındaki kız ve bürodaki kız. Sana yarın bomba doldurmanı ve keskin
nişancı tüfekler için hedef dürbünleri monte etmeni emrederlerse,
yapacağın bir tek şey var:
HAYIR de!...

Sen. Fabrika sahibi. Sana yarın pudra ve kakao yerine barut satmanı emrederlerse,
yapacağın bir tek şey var:
HAYIR de!...

Sen. Laboratuardaki araştırmacı. Sana yarın eski yaşama karşı yeni bir ölüm icat
etmeni emrederlerse, yapacağın bir tek şey var:
HAYIR de!...

Sen. Odasındaki ozan. Sana yarın aşk şarkıları yerine nefret şarkıları söylemeni emrederlerse,
yapacağın bir tek şey var:
HAYIR de!...

Sen. Hastası başındaki doktor. Sana yarın savaşa adam yazmanı emrederlerse,
yapacağın bir tek şey var:
HAYIR de!...

Sen. Kürsüdeki din adamı. Sana yarın savaşa dair kutsal sözler söylemeni emrederlerse,
yapacağın bir tek şey var:
HAYIR de!...

Sen. Vapurdaki kaptan. Sana yarın buğday yerine top ve tank taşımanı emrederlerse,
yapacağın bir tek şey var:
HAYIR de!...

Sen. Havaalanındaki pilot. Sana yarın kentler üzerine bomba ve fosfor yağdırmanı emrederlerse,
yapacağın bir tek şey var:
HAYIR de!...

Sen. Dikiş masası başındaki terzi. Sana yarın üniformalar dikmeni emrederlerse, yapacağın bir tek şey var:
HAYIR de!...

Sen. Cübbesi içindeki yargıç. Sana yarın savaş mahkemesine gitmeni emrederlerse, yapacağın bir tek şey var:
HAYIR de!...

Sen. istasyondaki adam. Sana yarın cephane treni ve kıt'a nakli için kalkış sinyali vermeni emrederlerse,
yapacağın bir tek şey var:
HAYIR de!...

Sen. Kentin varoşlarındaki adam. Sana yarın gelir de siper kazmanı emrederlerse, yapacağın bir tek şey var:
HAYIR de!...

Sen. Normandiya'daki ana ve Ukranya'daki, sen Frisko ve Londra'daki ana. Sen Hoangho ve Missisippi' deki
ve Hamburg ve Kore ve Oslo'daki ana., bütün toprak parçaları üzerindeki analar, dünyadaki analar, sizden
yarın yeni kırgınlar için hemşireler ve çocuklar doğurmanızı isterlerse, dünyadaki analar, yapacağınız bir tek şey var:
HAYIR deyin!... Analar, HAYIR deyin!...

Çünkü eğer hayır demezseniz, eğer hayır demezseniz analar, sonra, sonra:

Gürültülü vapur dumanlarıyla yüklü liman kentlerinde büyük gemiler inildiye inildiye sessizleşecek, dev mamut
kadavraları gibi su üstünde ölgün ve hantal, su yosunu, deniz bitkileri ve midye kabuklarıyla kaplı, önceleri
öyle ipildeyip çınlayan gövdesi mezarlık ve çürümüş balık kokusuyla yüklü, yıpranmış, hasta ve ölü gövdesi
rıhtım duvarlarına karşı, ölü ve yalnız rıhtım duvarlarına karşı yalpalanacak.

Tramvaylar beyinsiz, ışıltısız, cam gözlü kafesler gibi yamru yumru olacak. Çürümüş hangarların arkasında, büyük
çukurlar açılmış yitik caddelerde raylar öylece duracak.

Çamur grisi, pelteleşmiş, kurşuni bir sessizlik dönenecek ortalığı, her şeyi unutarak, büyüyecek okullarda ve üniversitelerde
ve tiyatro salonlarında büyüyecek, stadyumlarda ve çocuk parklarında, korkunç ve hırslı kesintisiz bir sessizlik büyüyecek.

Güneşli taze bağlar yıkık yamaçlarda çürüyecek, kuraklaşan toprakta kuruyacak, pirinç ve patates ekilmeyen tarlalarda
donacak ve sığırlar katılaşmış bacaklarını devrilmiş iskemleler gibi dikecek gökyüzüne.

Enstitülerde büyük doktorların dahi buluşları asitlenecek, çürüyüp, mantarsı küfle kaplanacak.

Mutfaklarda, hücre odalarda ve kilerlerde, soğuk hava depolarında ve ambarlarda son torba un, son kase çilek, kabak
ve diğerleri bozulup gidecek, ekmek ters çevrilmiş masaların altında, parça parça olmuş tabakların üstünde yemyeşil kesilecek,
ortalığa yayılan yağ arap sabunu gibi kokacak, tarlalarda buğday paslanmış karasabanların yanına düşüp kalacak, yok edilmiş
bir ordu gibi ve tüten tuğla bacalar, demirci ocakları ve yıkık fabrika bacaları sonsuz çimle kaplanarak ufalanacak, ufalanacak,
ufalanacak.

Sonra son insan dökülüp parçalanmış barsaklarıyla ve kirlenmiş ciğerleriyle zehir gibi kızaran güneşin altında yalnız ve yanıtsız
ve yalpalayan yıldızların altında bir yanılgı gibi ordan oraya dolaşacak, o kocaman beton yığınları, tenha kentlerin soğuk putları
ve gözden kaçması olanaksız toplu mezarlar arasında yalnız, son insan, kupkuru, delirmiş, allaha küfrederek, yakınarak o korkunç
soruyu soracak : NEDEN? Bu ses bozkır derinliğinde yiterek duyulmaz bir hale gelecek, yıkıntılar üzerinde esecek, çatlaklar
arasından akacak, bu ses, ibadethane enkazları içinde ve sığınaklara çarparak şaklayacak, kan birikintileri üzerine düşecek,
duyulmayacak, yanıtlanmayacak, son insan-hayvanın son hayvanca bağırışı.

Tüm bunlar olacak, yarın, yarın belki, belki hemen bu gece, belki bu gece, eğer-eğer-eğer siz.
HAYIR demezseniz!...
Wolfgang BORCHERT
sürekli söylenmesi hastalık yaratabilecek sözdür..
- baba gece çıkacağım ben??
+ hayır
- baba sadece 2 saat..
+ hayır
- 1 saat????
+ hayır
- peki baba, peki..
+ hayır..
yaşanmış olaydır..
her işte olan şey.
oytunkaranın entry girip sonuna evet koymayacağı tek başlık olabilir bu.
Onurlu bir sözcüktür. Hayır diyebilen insan; karakterli insandır. Her şeye evet demek, insanın benliğinden çok şey götürür.

Ayrıca muhteşem bir barış manço şarkısıdır. Kırgınlığı, vefasızlığın gurura yüklediği ağırlığı harika anlatır.

"Sen hiçbir zaman dost olmadın,
Hiç, hiçbir zaman destek olmadın.
yıllarca hep sustum ama, Bir tek şey istiyorum senden,
Onurlu bir yabancı gibi lütfen artık çık git bu evden.

Hayır, hayır, boşuna yalvarma
inanmıyorum sana...
Hayır, hayır! Gözyaşına da hayır,
inanmıyorum sana."
insan herseyi tatmali. Bazi hayirlarin ardindan guzel evetler gelebilir.
Hayır demektir, naz değildir.
Bir cevap.
ülkeyi yönetme konusunda yeteneği olmayan Bahçeli, bilgi eksikliğinden dolayı hayır demektedir, bununla beraber hiçbir projesi olmayan bahçeli'nin yeni önü açık projelere de hayır diyor.
Kabul görmeyen kelime ve sevilmeyen ifade. Evet.
Hoş olmayan bir kelime. Bunun yerine evet demeli. Evet.
Dikta rejimine hayır gerici orospuçocukları

görsel
görsel
anlamı her geçen gün büyüyen, güçlenen sözcük. hayır. evet olmayan. red. hayır'lısı ile bakalım...
Referandumda tüm vatanseverlerin vermesi gereken oy.
özentilerin nevi şahsıma münhasır zat ı alileri benden zıtta kaim olmak için yaptıkları şey.

ulan başlık update'iniz bile özenti yahu.
hayır genelde olumsuz bir cevaptır. nedense pozitif anlamda kullananlar var.
"hayır" demeyi bilmek gerekir. insana çok şey kazandırır.
vatanını, milletini seven herkesin Nisan 2017'deki başkanlık referandumunda kullanacağı oydur. Kahverengidir pusulanın rengi.
Hayırda hayır vardır.
Referandum sonucunun olması gerekendir. Bu halk daha fazla sömürülmemeli.
referandumda diktaya hayır oyu vereceğimi anlatan kelimedir. cümle içinde kullanmam gerekiyordu ve kullandım.
Hayır diyebilmek erdemdir.
Bazı hayırlar, en hayırlı olabilecek hayırlardır.
Sağlam duruştur, değerlere sahip çıkmaktır, olumsuzluk yaratacak vehametlere dur demektir.
Şu günlerde, siyasetin başdöndüren gidişatına elbette ki hayır!