bugün

2005 yılı nobel edebiyat ödülü sahibi yazar.
2005 Nobel Edebiyat Ödülü sahibi ingiliz oyun yazarı, senarist, şair, tiyatro yönetmeni, aktör. ingiliz Tiyatrosunun 20.yüzyılın ikinci yarısındaki temsilcisi olarak görülür.
10 Ekim 1930'da Londra'da Yahudi bir terzinin oğlu olarak dünyaya geldi. 2. Dünya Savaşı'nın başlaması üzerine 9 yaşında terk ettiği Londra'ya 12 yaşında geri dönebildi. Savaş dönemindeki bombalamaların etkisini üzerinden hiçbir zaman atamadı. Okulda özellikle Franz Kafka ve Ernest Hemingway'in kitaplarını okudu. Londra'da Hackney Downs Dil Okulu'ndaki eğitimi sırasında okul tiyatrosunda Joseph ve Romeo gibi karakterleri canlandırma olanağı buldu ve kariyer olarak oyunculuğu seçti. 1948'de Kraliyet Akademi Dramatik Sanatlar Okulu'na burslu olarak girdi ancak 2 sene sonra okulu bıraktı. Askere gitmeyi reddettiği gerekçesiyle para cezasına çarptırıldı. 1950'de ilk şiirlerini Harold Pinta takma adıyla yayınladı. [[1951]'de Drama Okulu'na girdi. Çeşitli tiyatro gruplarında oyuncu olarak çalıştıktan sonra oyun yazarlığına başladı. 1957'de Bristol Üniversitesi'nin Tiyatro bölümü için Oda adlı oyununu dört günde tamamladı. Bunu, aynı yıl yine Bristol Üniversitesi Tiyatro bölümü tarafından sahnelenen Doğum Günü Partisi adlı oyunu izledi. Kapıcı (1957), Git Gel Dolap (1960), Yuvaya Dönüş(1965), Eski Günler (1971), Issız Topraklarda (1975), ihanet (1978) oyunları ile tanındı.
Oyunlarında genelde insanların gündelik konuşmalarının çözümlemesini yaptı. insanlar üzerindeki baskıyı işledi. ilk eserlerinde işçi sınıfına mensup insanların içinde bulundukları olumsuz koşullara, maddi zorluklara ve bunun ruhlarına yansımasına ve onların hayal kırıklıklarına değindi.
Pinter'ın oyunları soyadına atıfla Pinteresque denilen kendine özgü bir tarz yarattı. Genellikle bir odada geçen oyunlarında sessizliği, gizemi ve kısa konuşmaları kullanarak bir gerilim ve tehdit havası oluşturuyordu. Erotik fanteziler, takıntılar, kıskançlık ve nefretten örülü diyaloglar kuruyordu.
Pinter, 29 tane oyun yazdım, artık diğer yazın türleri üzerine çalışacağım diyerek 74 yaşında oyun yazmayı bırakmıştır.
Pinter, film senaryosu da yazmış ve bazı edebi eserleri filme uyarlamıştır. Hizmetçi, Kaza, Arabulucu filmlerinin senaryosunu yazdı. John Fowles'ın Fransız Teğmenin Karısı adlı romanını (1982), ve kendi yazdığı ihanet'i sinemaya uyarladı.
1978'de bir şiir kitabı yayınladı. Son olarak, 2003'te savaş karşıtı şiirlerinden oluşan derlemesini yayımladı. Irak'a karşı girişilen müdahaleyi eleştiren bu şiir seçkisi ile Wilfred Owen Şiir Ödülü'ne değer bulunmuştu.
1973'de Şili Devlet Başkanı Allende'nin devrilmesinden sonra insan hakları konusunda aktif olmuştur, ancak oldukça tartışmalı görüşlere sahiptir. 1999'da Kosova krizinden Nato'nun müdahalelerini ülkedeki korku ve karışıklığı arttıracağı gerekçesiyle eleştirdi ve ''Miloseviç'i Serbest Bırakın'' kampanyasına katıldı. Amerika'ya karşı Küba Dayanışma Partisi'nin üyesi oldu. Amerika ve ingiltere'nin Irak'ı işgalini eleştirdi ve 2004'te ingiltere Başbakanı Tony Blair'e karşı başlatılan kampanyaya katıldı.
Harold Pinter, 1985 yılında meslektaşı Arthur Miller ile 12 Eylül baskısı altındaki aydınlara destek olmak için Türkiye'ye gelmiştir.Türkiye ziyaretinin ardından bu coğrafyaya ait 'Bir Tek Daha' ve 'Dağ Dili' adlı iki oyun yazmıştır. Sanatçı, dört yıl önce Hasankeyf'i korumak için Ilısu Barajı'na karşı bir kampanya da başlatmıştı.
Nobel ödülü alana kadar birçok ödülün sahibi olan Pinter, on dört üniversiteden onur derecesi almıştır.
Pinter iki defa evlendi. Şimdiki eşi, roman ve tarih yazarı Lady Antonia Fraser'dir

bazı oyunlari:

Doğumgünü Partisi (The Birthday Party, 1957)
Kapıcı (The Dumb Waiter, 1957)
ince Bir Sızı (A Slight Ache, 1958)
Eve Dönüş (The Homecoming 1965)
Eski Zamanlar (Old Times, 1970)
Issız Topraklar (No Man's Land, 1974)
ihanet (Betrayal, 1978)
Alaska Diyarı (A Kind of Alaska, 1982)
Dağ Dili (Mountain Language, 1988)
Ay Işığı (Moonlight, 1993),

http://tr.wikipedia.org/wiki/Harold_Pinter
2005 nobel ödülünü aldığında konuşmasına biz ırak halkına açlık, ölüm, sefalet ve çürüme getirdik diyerek başlayan şuan sağlık sorunları yaşayan ingiliz yazar.
yahudi bir terzinin oğlu. önemli eserleri doğumgünü partisi ve bakıcıdır.
gün itibariyle kaybetiğimiz olağanüstü yazar. kendisi ayrıca kürtleri konu alan bir oyun yazmıştır.* ayrıca kürtler için de olağanüstü halk benzetmesi yapmıştır.
arkasında nobel ödülü ve birçok eserini bırakarak aramızdan ayrılan güzide yazar. özellikle nobeli alırkenki yaptığı konuşmayı hiç unutamam. biz ırak halkına açlık sefalet ve zulüm getirdik demişti.
ölmesi üzerinde büyük üzüntü duyuduğum yazardır.
12 eylül 1980 ihtilalinden sonra türkiye'ye gelerek aydınlarla görüşmüştür ve ihtilalimiz üzerine bir de oyun yazmıştır.
ırak'ta gerçekleşen abd katliamı üzerine de nobel edebiyat ödülünü aldıktan sonra; "biz ırak'a açlık ve sefalet getirdik" demiştir.
edit: imla
ilk oyunu olan oda'yı sürekli aklında olan bir oyun olduğundan ve tiyatrocu arkadaşının acelesi nedeniyle 4 günde yazmıştır. ayrıca külöykü gazetesinde yayınlanan bir söyleşisinde okuduğum şu sözüne bayıldım:

"... insanlar bilmenin ve bilinmenin tehlikesinden kaçabilecekleri her türlü sözlü ifadeye tutunuyorlar sıkıca"
(bkz: dağ dili)
geçen yıl vefat eden ingiliz oyun yazarı. yazdığı oyunlarda kendi tarzını oluşturmuş ve bu tarzı literatüre geçirtmiş kişidir.hemen hemen tüm oyunlarında dışarıdan gelen insanların tehdit oluşturması yazarın ikinci dünya savaşı sırasında yaşadıklarına dayandırılmaktadır.
ingiliz oyun yazarı. oyunlarında işçi sınıfı üzerindeki baskıyı ve içinde bulundukları olumsuz koşulları işlemiştir. 1985 yılında türkiye'ye gelerek 12 eylül baskısı altındaki türk aydınlara destek vermiştir. 2008 yılında gırtlak kanserine yenik düşerek hayata gözlerini yummuştur.

KANSER HÜCRELERi

"kanser hücreleri ölmeyi unutmuş olan hücrelerdir
hemşire, royal marsden hastanesi"

onlar nasıl ölündüğünü unuttular
boyuna uzatıyorlar ölümlü yaşamlarını

ben ve tümörüm can pahasına savaşıyoruz
umalım ikimiz de mortu çekmeden çözülür bu iş

ölmüş görmek isterim - ölmeyi
unutan ama kendisi yerine beni
öldürme planları yapan- tümörümü

ama ben unutmadım hâlâ nasıl ölündüğünü
tüm tanıklarım çoktan ölmüş olsalar bile
ama unutmadım hâlâ aklımdadır
tüm tümörlü sözlerini
için için yiyen, kör ve topal ama
yine de insanı yavaş yavaş tüketen
daha hastalık gün yüzüne çıkmadan önce
tümörü sahneye davet eden

kara hücreleri
ya hepten kuruyup ölecekler
ya da şakıyarak keyifle bildiklerince ilerleyecekler
sessizce gece gündüz çoğalacaklar
kim bilebilir ki son sözlerinin ne olacağını
nobel ödüllü yazar. *
oyunlarının birçoğunda dışarıdan gelecek bir tehditin korkusuyla odaları sığınak bir mekan olarak kullanan karakterleri barındıran büyük yazar.
ingilizlerin yetiştirdiği en büyük sanatçılardan biri.

Londra'nın fakir ve işçi kesimin yaşadığı East London doğumlu olmasından dolayı kapitalizmle, düzenle hep sorunu oldu. Ayrıca sağlam kafa sağlam bedende bulunur sözünü destekler: Kendisi sıkı bir 100 metre koşucusuydu.

Mevcut Düzene bakış bakımından bizim Orhan Kemal'le yan yana gelseler eminim konuşacakları çok şey olurdu.
the tailor of panama filminde konuk oyuncu olarak rol almıştır.