bugün

biyografisine sığmayan kadın ismiyle yeni bir ipek çalışlar romanı.
(bkz: halide edip adıvar)
ipek çalışlar ın biyografi kitabı. tam adı halide edib biyografisine sığmayan kadın (dikkat edilirse edib ismi b ile bitmektedir p ile değil).

yazar kitabında roman diline yaklaşmışsa da okuyucu kitapta roman akıcılığını her zaman yakalayamıyor. hatta kitabın bazı bölümleri sıkıcı bile geliyor insana. kronolojik sıraya her zaman sadık kalınmaya çalışılması, kitabın roman akıcılığını kaybetmesinin en büyük nedeni. ayrıca halide edib dışındaki insanlarla ilgili ayrıntılara da yer yer biraz fazla girilmiştir. bu durum da akıcılığı sekteye uğratırken yazar bir olayı veya durumu anlatırken birden bire o olayı kesip farklı bir olaya geçebilmektedir. bu durum da yazarın ya o olay veya durumla ilgili yeterli bilgiye ulaşamadığı ya da kitabta aktarmak istemediği izlenimi uyandırmaktadır. ya da belki de sadece konuyu bağlayamamıştır.

kitaptan öğrendiğimiz kadarıyla halide edib in en büyük hayali kadınların seçme ve seçilme hakkına sahip olması. çalışlar türk kadının seçme ve seçilme hakkını kazandığı zaman halide edib in duygularına kitabında hiç yer vermiyor. kendisini kadınların gelişimine ve toplumda birey kabul edilmesine adamış bir aydın olarak halide edib in böyle bir gelişmeye duyarsız kalması olası mı? üstelik de o güne kadar halide edib her zaman kadınların seçme ve seçilme hakkına sahip olmasını arzulamıştır.

atatürk halide edib in hayatında çok önemli bir karakter. hatta kimi iddialara göre aşık olduğu adam. ancak çalışlar yine atatürk ün ölümünün halide nin üzerindeki tesirine hiç yer vermiyor. salih zeki nin ölümü halide yi altüst ederken atatürk ün ölümü onu hiç mi etkilemedi. halidenin gençlik aşkı salih zeki iken olgunluk aşkını atatürk olarak algılayabiliyoruz kitaptan. o halde yazar bu noktayı nasıl da atlamış.

ayrıca merak ettiğimiz bir konu da halide edib in oğullarının anneleri için hissettikleri. halide edib her zaman olayların merkezinde olmuş, annelik görevlerini hep başkalarına devretmek zorunda kalmıştır. onun kurtarması gereken bir milleti, ilerletmesi gereken kadınları, yazması gereken yazıları, eğitmesi gereken öğrencileri vardır her zaman. çocuk ve sonra da ilk gençlik çağlarında birer delikanlı olarak anneleri için ne hissediyorlardı acaba? çocuklar babalarından uzak kalmayı fazla yadırgamazlar fakat annelerinin uzakta olması onlar için felakettir çoğu zaman. keşke bu konuda da biraz bilgi sahibi olabilseydik kitabı okuyunca.

halide edib in gençlik yıllarındaki siyasi gelişmelere kitapta fazla yer verilmemiştir. öyle bir izlenim oluşuyor ki halide siyasetin ne olduğunu bile bilmezken birden bire siyasi yazılar yazmaya başlıyor. osmanlı nın o yıkılış dönemindeki olayların gençkız halide üzerindeki etkilerini de öğrenebilseydik ne güzel olurdu.

yukarda belirttiğim noktalara rağmen kitaptan halide edib ile ilgili çok fazla şey öğrenebiliyoruz. hayatını hep merak ettiğim bir şahıs olarak halide edib benim için aydınlığa kavuşmuştur. çalışlar dan yeni biyografiler bekliyoruz.