bugün
- iğrenç bir his tarif et30
- icardi190523
- düşün ki o bunu okuyor9
- bebeği gibi seven incitmeyen değer veren erkek39
- bi derdim var9
- 170 iq üstü sözlük yazarları veritabanı18
- şöyle hanım hanımcık öğretmen bir kız bulamamak17
- anın görüntüsü8
- sözlük yazarlarına gelen son mesaj14
- hayvancılık destekleneceğine neden ithalat8
- bebeği gibi seven incitmeyen değer veren kadın10
- sözlük kızlarının saç rengi17
- bir türlü ısınmayan ayaklar9
- budweiser11
- en yaşlı özelliğiniz26
- eksi ruyaları sözlük heyetinden istemek20
- kocaeli de fabrikada yaşanan cinsel grup seks22
- insanlar melek mi şeytan mı10
- eksi ruyalar ile yakaladığımız müthiş uyum19
- kızların tipe bakmadığı gerçeği29
- bir kadın nasıl tavlanır19
- kediye kediş köpeğe köpüş diyen kız15
- hemşire kızlar nasıl oluyor27
- uludağ sözlüğe nasıl düştünüz21
- diyanet işleri başkanına audi 6 tahsis edilmesi22
- çağ dışı teknolojilere özlem duymak8
- bir gavatın soyadını nick yapmak10
- mert hakan yandaş13
- nude istemeyen erkek9
- numan kurtuluş dem parti görüşmesi29
- dursun özbek gibi olsam utanırım8
- türkiye toplumunun ahlaksızlığa pratik zeka demesi8
- yakışıklı ama zengin erkek14
- çift maaş alan akpli bürokratların ücretlerine zam18
- sözlük kızlarına yürüyen vizyonsuz9
- sözlük yazarlarının abileri11
- erkek çocuk için isim önerileri9
- aşkta yaş farkı önemli midir10
- az önce arabamdan inen tatlış kız12
- atatürk'ün hiç seçime girmeden ülkeyi yönetmesi16
- içip içip entry girmek8
- arkadaşlar falıma bi bakar mısınız8
- bik bik bu sözlüğün divasıdır19
- emar15
- 170 boyunda 70 kilo erkek9
- suriyeliler suriye'ye dönsün8
- vücutçu aptal erkek vs gösterişsiz felsefi erkek13
- yazarların ruh hali9
- köpekleri aklamak için sırtlana iftira atmak10
- bik bik'i ağdacıya götürmek11
toptan meyve sebze borsası.
maddenin uc hali vardir: kati sivi gaz..
(bkz: haller genclık merkezi)
osmanlıca sirke.
(bkz: meyve sebze hali)
(bkz: hürriyet anadolu lisesi) *
hal
pencereme vurmayın, ödüm patlayabilir;
dokunmayın, vücudum boşluğa kayabilir...
(1976)
necip fazıl kısakürek.
pencereme vurmayın, ödüm patlayabilir;
dokunmayın, vücudum boşluğa kayabilir...
(1976)
necip fazıl kısakürek.
(bkz: hal 9000)
sözle ve yazıyla anlatma veya anlaşılma imkânı bulunmayan hal*.
-alıntı-
Sözlükte "değişme, dönüşme, durum ve tavır" gibi anlamlara gelen hâl (çoğulu ahvâl) bir tasavvuf terimi olarak, insanın iradesi ve çabası olmadan ilâhî bir lütuf olarak kalbe gelen his ve bunun ruh ve bedene yansıması demektir. Neşe - hüzün, kabz - bast gibi rûhî durumlar gelip geçici bir his ve heyecân olup süreklilik göstermezler. Ancak bir hal yok olunca, hemen onun ardından onun bir benzeri veya zıddı olan başka bir hal meydana gelir. Hz. Peygamber'in sohbetlerinde bulunan Hanzale ibn Rebî'in O'nun huzurunda iken cennet ve cehennemi gözüyle görüyormuş gibi bir hal yaşaması, huzurundan ayrılınca da bu duyguların kaybolması, durumundan yakınan Hanzale'ye, Hz. Peygamber'in bu hallerin zaman zaman meydana gelebileceğini, ancak devamlılık arzetmeyeceğini haber vermesi (Müslim, Tevbe, 12) mutasavvıflarca hâl sahibi olmanın önemini belirtmek üzere örnek olarak verilir. Sûfiler, ancak yaşanarak anlaşılabilmesi, sözle ve yazıyla anlatma veya anlaşılma imkânı bulunmamasından dolayı tasavvufa, ilm-i hâl adını vermişlerdir. Geçici olan duyguların (hâl) süreklilik arzetmesine, makam denilmektedir. Makamlar, irade ile ve çalışarak elde edilir, haller ise samimi olarak iyi işler ve güzel davranışlar ortaya koyanlara Allah'ın lütuf ve bağışlarıdır. Ayrıca her makamın kendine mahsus halleri vardır. Manevî halleri yaşamakta olan bir sâlikten bazı kerâmetler zuhur edebilir. Bu itibarla ehl-i hâl bazen duası makbul kerâmet sahibi velî anlamına da gelir.
-alıntı-
(bkz: hal ehli)
(bkz: hâl)
-alıntı-
Sözlükte "değişme, dönüşme, durum ve tavır" gibi anlamlara gelen hâl (çoğulu ahvâl) bir tasavvuf terimi olarak, insanın iradesi ve çabası olmadan ilâhî bir lütuf olarak kalbe gelen his ve bunun ruh ve bedene yansıması demektir. Neşe - hüzün, kabz - bast gibi rûhî durumlar gelip geçici bir his ve heyecân olup süreklilik göstermezler. Ancak bir hal yok olunca, hemen onun ardından onun bir benzeri veya zıddı olan başka bir hal meydana gelir. Hz. Peygamber'in sohbetlerinde bulunan Hanzale ibn Rebî'in O'nun huzurunda iken cennet ve cehennemi gözüyle görüyormuş gibi bir hal yaşaması, huzurundan ayrılınca da bu duyguların kaybolması, durumundan yakınan Hanzale'ye, Hz. Peygamber'in bu hallerin zaman zaman meydana gelebileceğini, ancak devamlılık arzetmeyeceğini haber vermesi (Müslim, Tevbe, 12) mutasavvıflarca hâl sahibi olmanın önemini belirtmek üzere örnek olarak verilir. Sûfiler, ancak yaşanarak anlaşılabilmesi, sözle ve yazıyla anlatma veya anlaşılma imkânı bulunmamasından dolayı tasavvufa, ilm-i hâl adını vermişlerdir. Geçici olan duyguların (hâl) süreklilik arzetmesine, makam denilmektedir. Makamlar, irade ile ve çalışarak elde edilir, haller ise samimi olarak iyi işler ve güzel davranışlar ortaya koyanlara Allah'ın lütuf ve bağışlarıdır. Ayrıca her makamın kendine mahsus halleri vardır. Manevî halleri yaşamakta olan bir sâlikten bazı kerâmetler zuhur edebilir. Bu itibarla ehl-i hâl bazen duası makbul kerâmet sahibi velî anlamına da gelir.
-alıntı-
(bkz: hal ehli)
(bkz: hâl)
zincir marketlerdeki müşteri sayısının oluşturduğu toplu alım ihtiyacı miktarını hiç bir hal karşılayamaz.
zincir marketleri market olarak değil, ülkemizin tarım üretimini müşteri talabeine göre yönlendiren çok büyük alıcılar olarak görmeliyiz. örneğin, hiç bir salça fabrikası domates ihtiyacını halden tedarik edemez, mutlaka çiftçi ile domates üretim sözleşmesi yaparak fabrika kapasitesini tam doldurmak zorundadır.
zincir marketleri market olarak değil, ülkemizin tarım üretimini müşteri talabeine göre yönlendiren çok büyük alıcılar olarak görmeliyiz. örneğin, hiç bir salça fabrikası domates ihtiyacını halden tedarik edemez, mutlaka çiftçi ile domates üretim sözleşmesi yaparak fabrika kapasitesini tam doldurmak zorundadır.
güncel Önemli Başlıklar