bugün

ikiside mevcut yönetimin ekmeğine yağ bal sürmüştür. dövüştürmeye gerek yok kardeşler ikiside.
ikisinin ciddi farkları vardır.
Bir tanesi şeriat gelmesin diye ayaklanmadır, diğeri mevcut şeriata karşı ayaklanmadır.

Aslında yazıp çizecek çok şey var ama şöyle özetliyeyim;

Elinde termonükleer ve balistik füzeleri olan bir ülkeyle, kendi tüfeklerini yeni üretmeye başlamış bir ülke karşılaştırmasıdır.

iran'da muhtemelen reformlar yapıp ardından israil, Suudi Arabistan ve ABD'ye tersinden gösterebilecek bir yapı mevcuttur.

Bu ne demek;
Iran, Çin ve Kuzey Kore'nin hacking faaliyetleri konusunda ortak çalışma yürütmesi.
(Ne alaka diyenlere microsoft saldırıları öncesi ABD'de Nevada kumarhanelerinin bir gece de kaç milyar dolar zarar ettiği ve ABD'yi ekonomik sıkışıklığa nasıl ittiğini araştırın. Araştırmaya üşenen varsa PM atsın.)

Suudi'leri Yemen üzerinden sürekli tacizleyen ve sonunda balistik füzeyle vuracağını belirten bir hükümet söz konusu.

israil mevzusuna hiç girmiyorum bile...

Kısacası Arap baharı Iran'da yürümez.

ABD'nin ve Israil'in iran üzerinden uygulamaya çalıştıkları politikalar döner kendilerini vurur ciddi bir risk alıyorlar...
Elbette ben bunları biliyorsam ABD'de bunu biliyordur ancak Trump'da zannedildiği gibi salak bir adam değil.
Sonuçta koltuğu kaybetmek üzere, Iran konusunda risk almaya değer diye düşündüğünü varsayıyorum.

Kısacası atla eşek karşılaştırılmaz.
iran'daki olaylar 3. dünya savaşını bile başlatır.
Bu başlıkların buraya bu şekilde şakalı komikli düşmesi bile Türkiye'de hala ne kadar cahil bir kesimin yaşadığının göstergesidir.

Şimdi sütünüzü içip uyuyabilirsiniz.
Ağaç kesilmesin diyen ülkenin am*na koymak vs ekonomik özgürlük için ülkenin am*na koymak.

Ben oyumu ekonomik özgürlükten yana kullanıyorum.