bugün

avrupa sinemasının mihenk taşlarından olan sinema ekolüdür.

gerek kıta sineması, gerekse dünya sinema sektörü adına önde gelen sinema ekollerinin başında gelmektedir. ayrıca; bünyesinde çok önemli yönetmenler çıkarmıştır;

(bkz: alain resnais)
(bkz: jean luc godard)
(bkz: françois truffaut)
(bkz: francois ozon)
(bkz: jean pierre jeunet)
(bkz: luc besson)
son dönemlerde fransız olmasa da ünlü yönetmen michael haneke ve ünlü fransız aktör daniel auteil' in ortak filmleriyle çıkışa geçen sinemadır.
istisnalar olmakla beraber, genel olarak değerlendirildiğinde taklitçi omayan, insanı zaafları ve güzellikleri ile olduğu gibi yansıtan, sinemasal abartılardan kaçınan sinemadır. amerikan filmlerinde gördüğümüz yapay tempo ve klişeler yoktur pek. uzun planlar, sade oyunculuk ve sembolizm daha ağırlıktadır.
sevişmenin hat safada olduğu öpücüklerle dolu film.*
kanımca kendileri gibi filmleride gıcıktır.sevmiyorum ulan zorla mı
(bkz: nouvelle vague)
bir sürü ünlü oyuncuyu hayal edemediğiniz rollerde görme şansını bulacağınız sinema. * *
renleri ile dikkatimi çekerler. (bkz: le Fabuleux destin d Amelie Poulain)
(bkz: fernandel)
tais toi! güzel ve eğlenceli bir Jean Reno, Gérard Depardieu filmidir; fıransız sinemasına örnek olarak gösterilebilir.
son dönemde anthony zimmer gibi sıradışı örnekler evrmiştir.
jean paul belmondo gibi bir oyuncu da bu cemiyetten cıkmıstır.
en az bir kadının ve bir erkeğin yer aldığı filmlerinde sebepli sebepsiz sevişilebildiği sinema ekolü. bir benzeri için,

(bkz: italyan sineması)
(bkz: parfum)
bıktırır.

kardeşim her türlü detay ıcığına cıcığına varıncaya kadar izleyicinin gözüne mi sokulur bu kadar? bir kadının ütü yapması 8 dakika boyunca gösterilir mi? 8 dakika boyunca birbirlerine ot görmüş buzağı gibi mal mal bakar mı insanlar? 85 dakikalık filmin 41 dakikası sessizlikle mi geçer?

kısacası, bir fransız sanat filmini tamamıyla izleyip idrak edebilmek, bir bektaşi dergahında 25 yıl çile çekmeye eşdeğerdir.
porno sektöründe takdir ettiğim sinemadır.
genelde bağımsızdır.
amelie ,ispanyol pansiyonu, cesaretin var mı aşka gibi popüler filmlerle tanınan ama aslında geçmişindede çok kaliteli filmler üretmiş sinemadır.
genelde çok az konuşma ( birebir diyaloglar da dahi ) olan sinemalardır. fransa ortamından mıdır bilinmez, sokaklarındaki o kasvetli hava, evlerinde ki donuk görüntüler eski türk filmlerini hatırlatır insana.
sıkıcıdır.kasvet basma durumunu başarıyla yerine getirir bu fransızlar.
sanatsaldır. herkes anlayacak ve izleyecek diye bir şey yok elbet.
sabah gazetesi unutulmaz filmler adı altında vermiş oldugu 20 filmin nerdeyse üçte birini oluşturur.ayrıca önemli isimleri de vardır.
(bkz: jean reno)
(bkz: gerard depardieu)
(bkz: juliette binoche)
gündüz güzeli catherine deneuve'yi hatırlatan sinemadır.

bir de sophie marceau tek geçilir.
şiirsel gerçekçilik ve yeni dalga gibi önemli akımları bünyesinden çıkarmış ülke sineması.