bugün

hiç bir şehre benzemeyen, bağımlılık yaratan, hiç gitmeyenlerin nevşehirle aynı kefeye koyabildikleri, gittikten sonrada "oha türkiyemi lan burası" dedikleri yaşanabilirliği en üst seviyedeki kent gibi kent.
mevsimi gelince tepesinde sürekli savaş uçaklarının gezdiği üniversite şehri.iç anadolunun incisi.
memleketim.. soğuğu bile özlenen şehir.
an itibari ile kendine mustafa kemalin askerleri adını veren kalabalık ve bölücü bir grup hamamyolu girişinde yürüyüş yapmaktadır.
Makyajı güzel şehir.

Cidden bak, adalar, hamamyolu, odunpazarı, sazova ve Kent park sürekli olarak belediye buraları ihya ederken.

Asıl eskişehir nüfusunun toplandığı yer olan emek, şirintepe, şarhöyük mahallelerini deyim yerindeyse resmen bok götürüyor.

Sokaklardaki yollar köy yolundan hallice.

Eskişehir de oturan arkadaşlar ( özellikle tepebaşı belediyesi sınırları içinde olanlar) camdan kafayı dışarı çıkartıp en yakın köşe başına veya diregin dibine baksınlar, görecekleri

Çöp torbaları ve o torbalardan aka aka artık kaldırımın rengini değiştirmiş pis sulardır.
görsel
Gidip de günyüzünü göremeden döndüğüm şehir.
2010 yılında günübirlik gittiğim tadını tam çıkaramadığım güzel şehir. bir daha gitmek nasip olmadı. sadece porsuk çayı var, venedik kanalı işte başka bir numarası yok deniyor ama ben beğenmiştim. farklı bir yere geldiğinizi hissediyorsunuz bir kere en azından ve bu da mutlu ediyor. şehir hakkında fazla da bilgim yok. aklıma geldi yazayım dedim. şu an da yalovanın küçük bir beldesine geldim mesela. çok güzel bir yer mi. idare eder. her sene geliyorum zaten. istanbul'dan az da olsa farklı hava solumak güzel. ama eskişehir mi. eskişehir tadı damağımda kaldı.
nedensiz sevdiğim şehirlerden biri. fotoğraf kendi çekimimdir.

görsel
porsuk çayında artık belediye'ye ait motorlu gezi teknelerininin dolandığı. istiklal caddesinin imitasyonu olan doktorlar caddesine sahip öğrenci şehri. rahatlık ve medeniyet açısından bursadan çok çok iyi seviyededir.(ikisinde de yaşıyorum ordan biliyorum)
memleketim. kuru ayazıyla, çiğ böreğiyle, tepesinde uçan pek gürültülü uçaklarıyla, okullarıyla, porsuğuyla, insanlarıyla, kalabak suyuyla, köprübaşıyla, ve şu an aklıma gelmeyen pek çok şeyiyle 17 yılımı geçirdiğim güzel şehir.
hem sevdiğim hem nefret ettiğim şehir. ama gidersem özlerim biliyorum, uzaktan daha güzel çünkü.
benim güzide memleketim. deniz meniz de olmasa tek aşk.

edit: 1haftadır izmir'deyim. izmir efsane biryer, fakat insan bi süre sonra memleketini, yuvasını çok özlüyor be usta. izmir'de yabancılık çekiyorken, memleketinde çekmiyorsun. çünkü yılların orada geçti.
Navigasyonlarin beynini peynir ekmekle yedigi sehirdir. Arkadas uc kere geldim, ucunde de navigasyon anyayi, hedefim konyayi gosterdi, hepsinde arabadan inip yerel navigasyon olan esnafa sorarak gidecegim yeri buldum. Hedefin etrafinda tavaf ettiriyor, ama ulasmiyor; gosteriyor ama vermiyordu.

(bkz: allahini seven ustume navigasyon atsin)
adı ile içeriği konusunda çatışma yaşayan şehir.
ruhu genç insanlar için türkiyenin en güzel şehridir. yaşamak yorucu değil, hayat ucuz, ortam güzel. insanın okulunu bitirip gidesi gelmiyor. porsuğun kenarında dostlarla içilen soğuk bira gibisi var mı?