bugün

çok geçmişten tanışıklığınız varsa o sizin eski dostunuzdur.. aslında bu eskimiş dost anlamı taşımaz bu şekilde kullanılırsa eğer, ''çok önceden beri dostumdur'' anlamındadır.. sizin için güvenli, huzur veren bir çift koldur, yaslanıp ağlamak için bir omuzdur aynı zamanda.. dostluğunuzun sıradan bir arkadaşlık olmadığını dile getirmek için güzel bir sıfattır bence dostun önüne gelen 'eski'. netekim dost eskimez, eskisi gidip yenisi geliyorsa, dostunuzu eskitebiliyorsanız o zaten sizin hiçbir zaman dostunuz olmamıştır..
ne düşman olur ne tekrar dost tek olabileceği şey güzel karelerde hatırlanan gamzeli bir yüz.
eğer dostluğunuz bitmişse,gördüğünüz zaman içinizin biraz burkulacağı kişidir.
ara bozulmuşsa vakti zamanında, eski dost olmaz,dostluğunuzun çok uzun zaman öncesine dayandığı belki de uzun yıllardır görüşemediğinizdir,ancak görüştüğünüzde dün eski günlerinizdeki gibi olabilendir.
(bkz: eski dostlar) * ** *
karşılaştığınız bir yerde gördüğünüzde selamlaşır, hatta belkide oturur bir yerde saatlerce eski günleri yaad edersiniz. fakat o artık eski dosttur.
bir zamanlar yediğiniz içtiğiniz ayrı gitmezdi, aynı dertleri, kederleri birlikte paylaşırdınız, birbiriniz için dualar ederdiniz, ama ne yazıkki o acımasız zaman sizi farklı mekanlara ve farklı çabalara sevk etmiştir.o son model teknolojik icad telefonda bir yerden sonra kaldıramaz dostluğunuzun yükünü. evet, ne yazıkki artık o eski dost olmuştur.
önceleri dost eskir mi ki derdim, çok gereksiz bir kelimeydi benim için.
yaş ilerledikçe bu kelimeyi istemsiz kullandığımı fark ettim.
" a aa bu fotograftaki kim?"
" ya eski bi dos..şeyy hakan diye bir arkadaş işte, liseden"
meğer neler eskiyormuş...
araya zaman girince değişmişiz demek ki, artık yeni insanlar var hayatımızda.bi süre sonra eski olacak yeni insanlar.
kısır döngü galiba bu.
kalıcı olanlar yine belli kişiler oluyor, o da aile.
ama ben daha lisedeyken o "eski dostum" için annemle tartışmıştım.
şimdi görüşmediğimiz için o eski bir dost, peki görüşmeye başlarsak tekrar ne olacak?
birisi o yanımdayken kim olduğunu sorarsa, yalnızca ismini mi söyleyeceğim?
eski bi dost...
dost...
arkadaş...
tanıdık...
neyse, ben sana sonra anlatırım.
dalgalı saçlı. rüzgar uçuşturmasın diye şapka takan bi insan, üç noktadan nefret ediyor. saçında iki farklı renk var. artık unutmaya başladığı asıl saç rengini inceliyor sık sık. eski dosttan düşman olmazmış anladı yine. ama her şey eskisi gibi de olamazmış gibi hissediyor, korkarım yanılmıyor. farklı insanlara farklı farklı davranmak iyi de aynı insana farklı farklı davranmak kötüymüş.
neyse ki niyetler iyi.
yıllar sonra karsılasırsınız.kırgınsınızdır...avaz avaz susmak ıstersınız çunku öfke diz boyudur..ama özledim seni diyince...bir anda yılların öfkesi silinir sankı..ama çaktırmassınızda malum gurura toz kondurmamak gerekir.
hiç aklına gelmesede bir gün düşman olduğunu görebileceğin kişidir.o sarışın kız keşke dostum olarak kalsaydı.
yeri asla değişilmeyecek, insanın hayatında olmazsa olmazı olacak kişidir. (bkz: utopik genc)
tuhaf duygular hissettirir insana. yediğiniz içtiğiniz ayrı gitmemiştir, dertlerinizi bir tek onunla paylaşmışsınızdır zamanında. hatırı sayılır ilk yaşanmışlıklarınıza şahit olmuştur ve sonra birden çekip gitmiştir hayatınızdan bütün yüküyle birlikte. acımasız bir " oh" demişsinizdir arkasından o da siz de farkına varmadan ve devam etmişsinizdir daha da hızlanmış o hayatınıza. sonra çıkagelmiştir yeniden eski dost ama yalnızca bir göz atmaya. merak etmiştir geçen zaman boyunca neler yaptığınızı. itiraf edemeseniz de siz de müthiş bir merak duygusuyla dolup taşmakla meşgulsünüzdür. " acaba sevgilisinden ayrılmış mıdır? " , " okulu kazanmış mıdır? " , " iş hayatına atılacak mıdır? " " aynı kıskançlıkları sürdürüp onlara yenilerini eklemiş midir? " , " fikirleri aynı kalmış mıdır? " gibi gibi bir sürü soru döner durur kafanızda. sonra ne kadar benzediğinizi hatırlarsınız, ardından ne kadar değiştiğinizi. ve emin olursunuz, " o da değişmiştir dersiniz" ama ne o durdurabilir içindeki merakı ne de siz. geçen zamana ve duyulan bütün bu meraka karşı ise tek savunmanız hiçbir şekilde birbirinize dönmeyeceğinizin bilincidir. bir an durur ve arkanıza yaslanarak yapmakta olduğunuz işi sürdürme kararı alırsınız. " bu kadar kafa patlatmaya ne hacet? " dersiniz en son da.
bir gun aniden bir haber alirsiniz "yarin geliyorum" der cok mutlu olursunuz.
birdenbire düşer aklınıza hiç ummadık bir zaman ummadık bir yerde.keşke burada olsaydı dersiniz. oysaki size çok yakın olmasına rağmen çok uzaktadır. erişemezsiniz ona. değişmiştir. gülüşü, neşesi, çevresi, hayatı değişmiştir. ama siz hep o eski dostunuzu ararsınız. bulamazsınız. boşluğa düşersiniz. yeni dostlarını bile soramazsınız ona neden böyle oldu aramız diyemezsiniz. sadece o eski günlere, eski dostluğunuza, katışıksız, saf ve çocuksu sevginize özlem duyarsınız. sadece özlem. ne erişmek var ucunda bir yerlerde ne de o eski dosttan bir parça.
ona yardım eli uzatmak isterken, eğer arkandan yalan yanlış şeyleri tüm fakülteye yaymaya çalıştığını hatırlarsan bi anlamı olmayan şahsiyet. sen ona değer verdiğin halde, senin ona asla yapmayacağın şeyleri yapıyorsa, onu senden başka kimsenin karşılıksız sevmediğinin farkındaysan ve o bunu göz göre göre hiçe sayıp dibe vurmaya yaklaştıysa, seni satıp düşmanınla, onun arkasından konuşan insanlarla bir olup saçma sapan ergen hareketleri yapıyorsa, benim için eski dost olmaktan öteye gidemeyecek kişi. devrik cümleler oldu biraz ama idare ediverin bir zahmet, sinirli ve dertliyim.
muhabbeti en az 10 sene önceye dayanmalıdır. 10 seneden az olanı kafi değildir.
"dostluk şarap gibi değildir. yıllandıkça güzelliği, tadı artmaz çok kez... tersine yılların içinde durgun su gibi kurtlanır, yosunlanır, tortulanır. bunun için de düşmanların en büyüğü çoğu kez eski dostlardan çıkar. "der orhan selim "eski dost" makalesinde.
sözlüğe her girdiğimde içimin biraz buruk olmasına sebep olan insandır ama gelin görün ki hala beni umursamamaktadır. Üzgünüm sözlük, üzgün.
bazı ilşkiler vardırki asla eski sıfatı almazlar aldıkları anda o anlamı muhteva etmekten mahrum olurlar dost işte bunlardan bir tanesidir.
eski olduğundan dost değildir artık.
15 20 gün önce her an konuşmak istediğin kıskandığın kişi iken, şu an umrun bile olmayandır.
araya yollar ve yıllar da girse kaldığı yerden devam dostluğun baş kahramanı.

yeri ayrıdır eski dostun.
(bkz: eskiye rağbet olsaydı bit pazarına nur yağardı)
birkaç senede bir görüşülse bile sanki bir gün önce ayrılmış gibi kavuşur insan dostu ile. çok şükür dostlarım var. iyi günümde, kötü günümde hep yanımdalar. 24 yıllık dostluk kimseye nasip olmaz. araya mesafeler girse bile gönüller birdir eski dostlarla. rabbim herkese nasip etsin.
Gözümüz arar onları.
Hey gidi deriz . hey gidi...
Burdan selam olsun eski dostlara.